Bölüm 709: Sadece Bir Varlık!


Hayatta pek çok varlığın kendini taşıdığı pek çok farklı yol vardır.


Bazıları köle ruhlu, bazıları ise kibirlidir; diğer pek çoğu ise yaşamın içinden geçerken bu uç noktaların arasında kalır. Bazıları kasıla kasıla yürürken başlarını kendinden emin bir şekilde gökyüzüne kaldırabilirken, diğerleri kambur durur ve başlarını yere çok yakın tutar!


Kendinden emin bir şekilde başını kaldırabilenler ve boyun eğmeyenler - çoğu zaman ruhlarında onlara böyle bir eğilim kazandıran bir şey vardır. Herhangi bir şey karşısında kendilerine olan güvenlerini destekleyecek bir şey.


Bazılarının serveti ya da yüksek toplumsal konumu onları desteklerken, diğerleri sadece çok çalışarak başlarını yukarı kaldırırken kendilerine güçlü bir inanç geliştirmişlerdir. Ancak söz konusu Kahraman Özelliğine sahip varlık olduğunda... güçlü bir Varlık karşısında yüksek ve kudretli davranark Ölüm korkusunu ortadan kaldırıyordu!


[Plot Armor] tarafından desteklenen Hiçlik Yılanı formundaki Noah, yılan başını dik tutarak Varlığa baktı.


Tüm güçlendirmelerle birlikte 700 metrenin üzerinde yükselen Hiçlik Yılanı'nın kırmızı gözleri, 20 metrenin üzerinde yükselen Varlığa doğru bakıyordu. Bu Varlığın insan dişilerine benzeyen bir yüzü var ve insansı bir şekle sahipti... ama aynı zamanda farklı görünüyordu!


İnsani ve Zebani özelliklerin bir karışımı gibi görünen yüz, şu anda otoritesinin ihlal edilmesine ve üstelik kendisinden çok daha düşük statüde biri tarafından ihlal edilmesine karşı öfke doluydu!


"Karanlık Evren'de pek çok kişinin hayal bile edemeyeceği kadar çok yol kat ettim, hayal bile edemeyeceğiniz şeyler gördüm. Korkunç Dao'lar konusunda uzman Varlıklarla savaştım ve sağ çıktım, birçok Galaksiyi fethettim ve daha fazlasını kolaylıkla yok ettim! Ama bugün, GALAXY Âleminin Alt Kademesinde yer alan bir yaratık benim bakışlarım altında vahşileşmeye cüret ediyor! Ben sana öldüremezsin derken sen öldürmeye cüret mi ediyorsun?!"[Not: Şu kadına bakın hele. Neler neler yapmış.]


RUMBLE!


Saldığı baskıcı aura gittikçe yükselirken, Dao'nun eşsiz özü etrafında dönerken etrafındaki boşluk titrerken, sözlerinin her biri öfke doluydu.


Bunun bir Varlık olduğunu hatırlamak gerekir! GALAXY Âleminin Zirve Katmanında bulunmaları tek başına ön koşul olan bir varlığa verilen bir unvan. Bu varlığın gücü... muazzamdı!


Yine de Noah ona daha da sakin ve kibirli bir şekilde baktı, çünkü onun saldığı artan basınç kendisini en ufak bir şekilde bile tereddüte düşürmüyordu.


"Cüret ettim! Konuşmaya ve o iğrenç auranı yaymaya devam mı edeceksin, yoksa harekete mi geçeceksin?!"


ŞAP!


Sözleri kıyametin kopmasına neden olurken, gri-yeşil bir ışık Varlığı kapladı ve onun anında yok olmasına neden oldu; devasa bedeni, avucunu iterken Hiçlik Yılanı'nın başının hemen üzerinde yeniden belirdi.


Sadece bir avuçtu ama Orta Seviye bir GALAXY uzmanını silip süpürecek ve normal Tepe Seviye olanları ağır şekilde yaralayacak kadar korkunçtu!



Bakışları soğurken gözleri sayısız ışıkla parlıyordu; avucunun bu avuç içi, Hiçlik Yılanı'nın devasa başından bile daha büyük olacak şekilde genişlerken görünüşte her şeyi gölgede bırakıyordu. Grileşmeye ve parlaklığını kaybetmeye başladığında yakındaki tüm Canlılığı, hatta uzayın kendisini bile emen yok edici bir güç salıyordu.


"Yok ol."


Soğuk! Güçlü!


BOOM!


Saldırıyla etraf tamamen paramparça oldu ve bir boşluk yaratarak etrafındaki uzayı yuttu, Hiçlik Yılanın gövdesi bir top güllesi gibi fırlayarak on binlerce mil geriye itildi ve sonunda bir gezegenle temas ederek...


Vücudu aslında gezegeni delip geçti ve bir saniye sonra Gezegenin patlamasına neden oldu!


WAA!


WAA!


Noah ancak birkaç bin mil daha gittikten sonra durdu ve vücudunu iyice kontrol edip herhangi bir yara izi bulamayınca zorlukla nefes aldı.


"Haha!"


Varlık bir kez daha Hiçlik Yılanı'nın üzerinde belirdiğinde yıldızlı uzayda gürültülü kahkahalar patlak verdi, gözleri soğuk bir ışıkla parlıyordu ve şok edici bir şekilde yaratığın çılgınca güldüğünü gözlemledi...


"Hepsi bu muydu? Sadece bir Varlık! Şimdi olduğun yerde kal, yapacak işlerim var."


Hiçlik Yılanı'nın bedeni, aurası yayılırken bir ışık çizgisine dönüştü ve yakınlardaki yıldız kümelerinde daha fazla Zebani aradı. Aslında daha fazla ganimet toplamaya giderken kendisine zarar veremeyen Varlığı görmezden geldi.


Varlık, bir kez daha Hiçlik Yılanı'nın yolunda belirirken gözlerindeki şaşkın bakışı gizledi, avucu Canlılık Daosu'nun korkutucu özünü taşırken dışarı fırladı!


BOOM!


Güçlü bir Varlık'tan gelen bir başka darbe, Noah, durmadan önce binlerce mil daha geriye fırladı.


Darbeler onu ittiğinde hissettiği tek şey kendisini uzaklaştıran bir basınç hissiydi, ama hiçbir acı ya da yaralanma yoktu! Işınlanırken başını Zebani'ye doğru salladı.


"Burada kal ve biraz rahatla, işim bitecek ve hedefime ulaştıktan sonra gideceğim!"


Yanan Etki Alanlarının başka bir çeyreğinde,  ışınlanarak uzaklaşarak Aurora Galaksi Ejderhası tarafından alaşağı edilen Yaşlı Zebaninin eskiden gözetmenlik yaptığı alanda belirdi.


Arkasında avucuna bakan ve bir şeyler görmediğinden emin olmak için Dao'yu algılayan sersemlemiş bir Varlık bıraktı, vücudu bir kez daha en yakın düşman aurasını kovalamak için kaybolurken yüzü çirkinleşti!


Birkaç saniye içinde Varlık, alev alev yanan altın bir tavuğun önünde belirdi - bu, yıldızdan yıldıza geçerek her şeyi yakıp kül eden korkunç Üç Bacaklı Kader Kargasıydı.


BOOM!


Bir avuç içi bu masum tavuğa çarptı ve tavuk binlerce mil geriye savruldu, ancak tavuk durduktan sonra sadece sinirli bir ifadeyle Varlığa bakarken aynı şey tekrarlandı.


Bu doğru! Sinirlenmiş!


Varlık bu ifadeyi görünce yüzündeki şaşkınlığı daha fazla gizleyemedi, karganın altın gagası havaya kalktı ve vücudu ışınlanırken sesi duyuldu:


"Küçük Varlık, bizi rahatsız etme! Birazdan gitmiş olacağız!"


Kuşatma devam ederken tavuğun aurası Yanan Etki Alanları Galaksisinin başka bir köşesinde yeniden ortaya çıktı, Varlık diğer 2 saldırgana doğru giderken bunu şok ve köpüren bir öfkeyle hissetti!