Bölüm 1199: Kozmik Bir Ziyafet! I


Halkı onunla aynı yere varmak için mücadele ederken, kendisinin ise gücü durmaksızın yükselmeye devam ediyordu!


İçinde süzüldükleri cerulean uzay boşluğunun güzelliğinin ortasında, Noah’ın ellerindeki Runik dao Çizgileri durmadan yanarken ve hepsi Yok Oluşun Runik Dao Çizgilerine doğru uçarken, çizgiler durmaksızın etrafını sararken, dövmelerine giderek daha fazla altın halka ekleniyordu.


Göğsünün üst kısmını kaplayan karanlık runik dao çizgilerinin yanı sıra, şimdi göğsünün bu tarafındaki çizgilerin etrafını saran parıldayan altın halkalar ona daha da vahşi bir görünüm kazandırdığı için sağ göğsünün şimdi daha da öne çıkmasına neden oldu!


Elena bu sahneyi izlerken, kalbi tüm heybetiyle çarpıyordu ve ağzı bilinçsizce hareket ederken kendini durduramıyordu:


"Üstat, kanınız, özümsediğiniz tüm bu Dao’ların özleriyle dolu... belki biraz  içmemin bana Yıkım ve İlkel Dao’ya dair ilk kavrayışı verip vermeyeceğini görmek için denemeye devam edebilirim..."


Sesi sonlara doğru utangaçlaştı, ancak Elena kanın gücünü çok iyi biliyordu, eğer Dao Meyveleri onlara kavrayış kazandırma şansına sahipse, bu Daoları özümsemiş olan varlığın kanı neden benzer bir etki yaratamasındı ki?!


Ne de olsa, Noah’ın sahip olduğu pek çok yetenek arasında >> Kan Atası >> da vardı ve Kan Atası Yeteneğinin alt yetenekleri arasında,   [Her Derde Deva ] kan vardı, ve  Elena bununla karşılaşma onuruna sahip olan az sayıdaki kişiden biriydi ve daha fazlasını istemekten kendini alamadı.



Noah gözlerini Runik Dao Yok Etme Çizgileri’nde oluşan altın halkalardan ayırıp Elena’ya doğru gülümsedi, söylediği sözler Elena’ya dünyanın en harikulade sözleri gibi geliyordu.


"Bilekten mi yoksa boyundan mı?"


WAA!


Sözleri daha bitmeden, Elena’nın ağzından parlak beyaz dişler çıktı ve onun izniyle, milyarlarca galaksinin ışığıyla parıldayan boynuna doğru koştu!


Evrensel Irktan bir varlığın kanı... Buna sahip olacak kadar şanslı olanlar gelecekte Daolordlar ve hatta daha yüksek rütbeli varlıklar tarafından kıskanılacaktır!


-


Fırtına Tozu Hanesi’nden gelenler kaybolmaya başladıklarında kayıplarını kabul ettiler ve geride sadece Noah’a zeytin dalı uzatan Springforge ve Havenbreaker Haneleri kaldı.


"Bir ziyafet... kulağa eğlenceli geliyor. İlk birkaç karşılaşmamdan sonra İlkel İmparatorluk hakkındaki algımın değişmesini umuyorum!"


Noah, Prenses Halcyon ve Önbaba Isaac’e doğru konuşurken, açık sözlüydü; İlkel Yıkım Klonu, Runik Dao Hattı Güçlendiricilerinden gelen altın halkalar sağ göğsünde görünmeye başlamadan hemen önce, beyaz gömleğini süslüyordu.


Isaac’in sözleri ve bu sırada serbest bıraktığı ani basınç artışıyla birlikte, bu iki varlığın gözleri kısıldı ve neredeyse önlerindeki boşluğun bükülmesine neden oldular. Halcyon konuşurken, beyaz eldivenli elini kırmızı dudaklarını örtmek için kullanırken, güldü.


"Birkaç düşük kaliteli varlık, görkemli Gerçeklik Kalemiz hakkında değişmez bir algı oluşturmamalı. Daolord Osmont bu genç bayana sizi Haevenbreaker hanesinde ağırlama şerefini bahşeder mi? Bu Hane, Propitious Kozmos’un Altın Kalesi’nde olacak."


...!


Bu Kozmos’tan bahsedildiği sırada çevrede nefesler tutulmuştu; burası Haevenbreaker Hanedanının kalbinin attığı yerdi ve zaman zaman Hanedanın Aile Reisi bile burada görülüyordu!


Haevenbreaker Hanedanının çekirdek Kozmoslarından biri olan Propitious Kozmos’u, yeni gelen biri olarak bir Mücadele Yazısı kazanan tarihteki ilk Daolord’u kabul edecekti! 


Önbaba Isaac bile Noah’a bir İlkel Kristal vermek için ellerini sallayan Prenses Halcyon’a dikkatle bakarken, kalabalık hareketlendi.


"Bu, tüm detayları içerecek ve aynı zamanda Propitious Kozmos’a ulaşmak için geçilmesi gereken çeşitli Kozmosların İlkel İskeleleri arasında geçiş hakkı görevi görecek. Daolord Osmont ayrıca istediklerinizi getirebilirsiniz ve bu ziyafet yarım gün içinde gerçekleşecek."


Prens Halcyon’un altın gözleri, onlar konuşurken, Noah’ın arkasından gelen varlıklara baktı, gözleri orada görülen önde gelen kadınların figürlerine dikildi ve hemen ardından gözleri tekrar Noah’a döndü.


Noah hafifçe başını sallayarak Prenses Halcyon’a ve etrafındakilere bakarken İlkel Kristal’i kabul etti ve özgürce konuştu - o kadar özgürce ki etrafındakilerin hiçbirini kendisinden daha önemli biri olarak görmüyordu!


"Yarım gün o zaman. İzninizle, kendimi yeni bir Kozmos ile tanıştırmam gerekiyor."


WAA!


Sözleri yankılanırken, birçok kişi bu varlığın kendisine bir Kozmos  kazandırdığını hatırladı; Prenses Halcyon bir kez daha hafif bir kahkaha atarak ellerini salladı ve bu, Haevenbreaker Hanesinden gelenlerin uzaklaşmaya başlaması için bir işaret olarak algılandı.


Trilyonlarca güçlü varlığın aurası kaybolmaya başlarken, Noah bir bakışını bile esirgemedi ve bakışları hâlâ Antrasit Kozmos’tan yerde diz çökmüş birkaç yüz Antik Çağa yöneldi. Bu Mücadele Yazısının kaybedenleri... ve şimdi başka bir Kozmos ile birlikte onun altında olacak olanlar!


Önbaba Isaac ve Halcyon’un figürleri kaybolurken, Kozmik Savaş Alanında kalan diğerlerini görmezden geldi ve ellerini yumruk haline getirerek kendi güçlerini ve Antrasit Kozmosundan gelen birkaç yüz Antik Çağların güçlerini saran kör edici bir ışık yaydı.


İlkel Otorite Işığının yapabildikleri arasında, sahibinin kontrolü altındaki Kozmos’un koordinatlarını bulabilmesini ve bunu kullanarak Kozmos’a ışınlanabilmesini sağlamak da vardı. Işınlanma söz konusu olduğunda ise, Noah bu ışınlanmayı son derece kolay bir şekilde toplu olarak gerçekleştirebiliyordu;  birkaç saniye içinde, arkasındaki yüzlerce Antik Çağ ile birlikte figürü, ışıl ışıl parlayan yeni bir ortamın İlkel İskelesinin girişinde belirdi.


Bu, başka bir Kozmos’a açılan gökkuşağı renkli köprünün girişiydi.



Antrasit! Kömür, kor veya kül anlamına gelen bir kelimeydi ve evrenleri çevreleyen boşluk, alev alev yandığı için ve kıpkırmızı bir renge sahip olduğu için  bu Kozmos’un sınırları boyunca akan magma nehirlerini bulmak çok da zor değildi!


Noah, gözleri Fetih ışığıyla yanarken, bu Kozmos’a baktı ve yakında diğer Kozmik Dao’ları Geliştirip daha fazlasını Runik Dao Çizgilerine dönüştürebileceği için özünün bir kez daha hızla dolduğunu hissetti!


Bu Kozmos’a İlkel İmparatorluğa attığı ilk adım olarak baktı, tek bir Kozmos kazanmakla yetinmeyeceği için atacağı pek çok adımdan ilkiydi!