Yukarı Çık




10   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   12 

           
Sanırım şu kelimenin anlamı toprak, ve şu kelimenin anlamı da kök olmalı. Bir kez daha bu şekilde okuyacak olursam cümle şu şekilde oluyor; imparatorun büyüsünü öğrenmek için toprak olmalı ve büyünün köklerinin içinde büyümesine izin vermelisin 

Ne olduğunu pek anlamasam da sanırım doğru olan yolu bu olmalı. Cadıya sorayım bakalım haklı mıymışım 

"Usta, anladığım kadarıyla burada yazan şey; imparatorun büyüsünü öğrenmek için toprak olmalı ve büyünün köklerinin içinde büyümesine izin vermelisin" 

" O kelimenin anlamı toprak mıymış . Aferim sana. Benim öğrencimden beklenildiği gibi" 

"Bu sayfayı da çevirdiğime göre artık bana büyü yapmayı öğretecekmisin" 

"Önce bir bütün kitabın çevirisini yap sonra sana istediğin bir büyüyü öğreteceğim" 

" Yaşlı cadı, önceki kitabı çevirirken de aynı şeyi söylemiştin değil mi? Çırağın olalı şimdiden 5 ay oldu ve bana hiçbir şey öğretmedin " 

" Büyü öğrenmek istiyorsan uslu ol ve bu kitabın çevirisini tamamla önce. Ancak, antik diller konusunda beklediğimden bile daha yeteneklisin, belkide gelecekte bir büyü kralı olabilirsin " 

"Büyü kralı? O da ne" 

"Şu anki zaman diliminde sadece beş büyücünün ulaşabildiği bir büyücülük seviyesi" 

"Neden başkalarına da bu matematik formüllerini öğretip daha fazla kral seviyesi büyücü olmasını sağlamıyorlar? Büyücülük matematik ile ilgili değil mi?"

"Ah o mu, o sadece bir dedikodu" 

" Ama... " 

" Dediğim gibi o gerçek bir bilgi değil. O bilgi sadece köylülerin büyücülük hayalinden vazgeçmesi için soylular tarafından nesiller önce halka aktarılmış bir yalan bilgi" 

Yalan bilgi demek ha . Sanırım anlayabiliyorum, bunun gibi bir ortaçağ dünyasında güç her şeydir. Soyluların kendi konumlarını koruyabilmesi için halktan daha güçlü olduklarından emin olmaları gerekiyor 

" Peki ya çeviri yapabilmemin büyücülükle nasıl bir alakası olduğunu söyler misin " 

" Çeviri yapabilmenin sana en büyük katkısı bulduğun veya satın aldığın antik zamanlardan kalma büyü kitaplarını okuyabilmen olacak. Şu an bulunduğumuz ülkede sen ve ben dışında antik elf dilini bilen kimse yok" 

" E.. E.. Elf mi!!! " 

"Daha önce elf kelimesini duydun mu" 

Ahhh, fazla heyecanlandım. Unutma Yuto sen sadece köylü bir çocuksun. Elf gibi şeyler duymana imkan yok 

" Hayır hiç duymadım . Havalı bir büyü ismine benziyor ama " 

" Hahaha. Duymamış olman gayet normal . Elflerin soyu 500 yıl önce tükendi çünkü " 

Elflerin soyu tükendi mi Ama yan görevim ne olucak Yüzlerce yıl yaşama ödülü peki. Ayriyeten sen elf değil misin? Yoksa bir tür çakma elf falan mısın?

" Konumuz bu değil şimdi tabi. İyi bir büyücü olduğunu nereden anladığıma gelicek olursak eğer . Antik kitap üzerinde çalıştığın masadaki çiçeğe bak " 

Konumuz tabiki elfler. Koca memeleri olan her biri bir diğerinden daha güzel olan bakire orman koruyucularından daha önemli bir konumuz olabilir mi? Hem masadaki çiçeğin bununla alakası ne?

Kafamı çevirip her zaman oturup çeviri yaptığım tahta masanın üzerinde duran çiçeğe baktığım da kırmızı ve mavi yapraklı güle benzer çiçeğin bugün herzamankinden daha canlı gözüktüğünü gördüm 

"Gerçekten de güzel bir çiçek ama bunun nasıl bir yetenek testi olduğunu anlamadım" 

" Bunun bir yetenek testi olduğunu anladın sonuçta ki bu da bir şey. Sen buraya ilk geldiğinde o çiçek bu kadar güzel gözükmüyordu. Öncelikle bilmen gereken şey şu ki mana doğanın en önemli parçasıdır. Bir insanın mana ile yakınlığı ne kadar yüksek ise doğanın ona olan sevgisi o kadar büyük olur " 

" Sadede gel " 

" Eğer senin mana ile yakınlığın çok yüksek ise solmuş bir çiçek senin yanında bir sürü durduktan sonra eski canlanlılığına tekrar ulaşabilir. Büyü imparatoru Alphenzo ile ilgili bir efsane var hatta. Efsane der ki onun büyü çalışması yaptığı odanın yanında ölmüş bir ağaç dalı koysalar beş gün içinde o dal görkemli bir dünya ağacı olurmuş"

Saçmalık 

" Havalıymış . Çiçekleri pek sevdiğim söylenemez ama böyle bir yeteneğe sahip olmak isterdim" 

"Herneyse, bu günlük iş bitti. Hadi eve git de annen endişelenmesin" 

Peki ya elfler? Onlardan bahsedicektik...

-------

Yuto kış ayının soğuğundan korunmak için koyun postundan yapılmış kalın ceketini giyerken Slphia sessizce bir büyü mırıldanıp elini hafifçe salladı. Büyü tamamlandığı anda eczacının çevresindeki kar yığınlarını delerek ortaya çıkan binlerce farklı renkteki çiçek solup küle dönüştü 

"Bu çocuğun mana ile olan yakınlığı gün geçtikçe artıyor. İnsanların mana yakınlığı doğduğun da kesinleşir sanıyordum... Acaba... " 

"Bir şey mi dedin usta" 

"Ahah, yarın ne yemek istersin diye sordum" 

"Buğday ile ilgili bir şey olsun yeter usta. Pazartesi günü görüşürüz usta" 

" Görüşürüz Yuto " 

------- ( on gün sonra )

" Usta! Çeviriyi tamamladım. Artık bana büyü kullanmayı öğret " 

"Hoo, tamamladın mı? Bakmama izin ver"

Slphia antik elflerin dilindeki büyü kitabını okurken şaşkınlıkla küçük öğrencisine baktı. Onun yaşındaki bir çocuğun antik elf dilini bu seviyede anlayabilmesi olağan üstü bir şeydi. Yuto’nun yaşıtları hala konuşma becerilerini geliştirmeye çalışıyordu üstelik

"Sana söylemem gereken önemli bir şey var" 

" Söyleyin usta " 

" Sana büyü yapmayı öğretsem bile büyü yapabilmek için öncelikle 5 yaşına gelip kilisede kutsama almış olman lazım. Kutsama almamış bir insanın bedenindeki mana damarları fazlasıyla karışık haldedir. Mana damarlarının doğru bir şekilde düzenlenmesi için öncelikle kutsama almalısın ve bir süre beklemelisin. Kutsama aldıktan sonra bedenin gelişimini sürdürürken mana damarların da düzene girecek. genelde insanlar yaklaşık 12-13 yaşındayken büyü kullanabilir hale gelir " 

"Ne?" 

Bekle, bekle, bekle, sistem bana imkansız bir görev vermiş olamaz değil mi? Bir dakika, görevi bir kez daha kontrol edeyim.

Yuto görevini baştan aşşağı bir kaç kez kontrol ettikten sonra sorunun ne olduğunu kolayca anladı. Yuto farkında olmasa da büyü yeteneğini arttıran tekrar eden görevi yaptıkça zihni de daha hızlı çalışıyordu ve bu sayede antik dili öğrenmek de olması gerekenden daha az zorluk çekmişti

Yuto’nun farkettiği şey sistemin verdiği görevin ona büyü yapmayı öğrenmesini söylediğiydi. Büyü kullanmadan da görev yapabileceğini anlayan Yuto ustasına büyü öğrenmek istediğini tekrar söyledi


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


10   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   12 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.