Bölüm 2014: Quinesssntial’in Doğal Doğuştan Sonsuz Mana Fiziği! III


Yaptığı ve yapacağı tüm ilerlemeler sonunda gerçekten yeterli olacak mıydı?


Bilinmezliklerle dolu böyle bir düşüncede bile Noah, güç ve güvenle konuşarak, ilerlemeye devam edecekti!


“Bu düşmanlar nerede?“


>Boyut Hükümdarlar, Dimensional Inimicus’un ortaya çıkışından sonra çoktan haber vermiş olabilirler. Bir Boyutu tamamen yuttuğunuz ve Issız Mozole’den bir Çapayı tamamen çıkardığınız zaman, bir hamlenin yapılacağı zaman olacaktır... ve herhangi bir varlığın 9 Çapaya ve Issız Mozole’ye girmesi neredeyse imkansız olsa da, 9. Çapa aracılığıyla bu hala gerçekleşebilir.“>


9. Boyut.



Rüya, Ayna, Niflheim, Prana, Fantasia, Elysium, Avalon ve Apollyon Boyutları vardı.


Dokuzuncu Boyut...


>Quantum Boyutu. Çok az kişinin erişebildiği bir Boyut, çünkü 9 Çapa’nın önde gelen figürleri burada ikamet ediyor. Sadece bir Boyut olarak değil... aynı zamanda, henüz bakmaya başladığınız paralel düzlemleri birbirine bağlayan benzersiz niteliklere sahip olduğu için olası bir yol olarak da hareket eder.>


Quantum Boyutu!


Olayların akışına bağlı olarak, burası Noah’ın şimdiye kadar karşılaşacağı en korkunç düşmanların ortaya çıktığı alan olabilir.


>Geleceğin ne getireceğini bilmiyorum ama tereddütlerimin nedeni hep bu olmuştur. Issız Mozole, kilitli ve terk edilmiş olsa da... bir nedenden ötürü kilitliydi. Bu uygulamanın sonunda ne olacağını hayal bile edemezkem, Issız Mozole’ye bu isim verilmeden önce bile hareket halinde olan varlıkların çıkarlarını ortaya çıkarıyorsunuz.>


Lavalliere iç çekerken, biraz kasvetli bir tonda sözlerini tamamladı.


“...“


Tüm bunlar karşısında Noah, yıldız beyazı elini öne doğru uzatarak, hafifçe gülümsedi, kendine baktı ve şu anda nerede olduğunu onayladı!



“Gelecek hakkında çok fazla endişelenmeyin. Sadece mümkün olan en iyi şekilde hazırlanabiliriz ve benim hazırlıklarım...“


Tek kelimeyle akıl almaz!


Hazırlıklarının ve ilerleme hızının nedeni buydu! Bu yüzden yumruğunu sıktı ve Bağlantılı Yadigar’ın içindeki zincirlenmiş kıza doğru basitçe konuştu:


“Orada biraz daha bekle. Mutlak Rüya Otoritesi ya da Takdir-i İlahi... Çok yakında hepsini avucumun içine alacağım.“


WAA!


Noah’ın ruh hali, birçok bilinmeyenin ve Issız Mozole’nin adından bile daha eski olan potansiyel düşmanların ortasında bile sabit kalmıştı!


Kalbi sabit kalmıştı!


Quintessential Kainos Mana Dolaşım Damarları titreşti ve vücudunun baskın otorite dalgaları yaymasına neden oldu, etrafında canlı Mana Panaceaslar’ı oluşmaya başladı, mavi öz denizi ve etrafında bulunan çok renkli öz nehirleri görmek mistikti.


Tüm bunların karşısında, bu yeni güç değişimini test etmek istedi - ve her zaman olduğu gibi uzun süre beklemek zorunda kalmayacaktı - Klonu şu anda olduğu gibi onun için oradaydı, yolu gösterecek olan öne çıkan Avalon Boyutsal Şasisi idi!


-


Avalon Boyutunda.


Suzerain Avalon Charybdis, bu Boyutun mor renkli gökyüzünde uçarken, mor öz şelaleleri olan güzel yüzen adaların yanından geçti; sırtında Imperius Avalon’un çehresi görülebiliyordu ve bir sürü ışıltılı Avalon Canavarları onu bir gelgit gibi takip ediyordu!


Kısa bir süre içinde pek çok etki alanından geçerek, çok fazla ışık yılı kat etmişlerdi ve sonunda Heliotrope Aslan İmparatoru’nun Grotto Sanctum’ları büyüklüğünde pastoral yüzen adalardan oluşan uzun bir kümeden oluşan etki alanına vardılar!


Bu yüzen adaların kenarlarında sakin mor şelaleler görülebiliyordu, Öz aşağıda bulutlu su alanlarına dönüşürken, Noah, soğuk bir şekilde her şeye bakarken, canlı bir yaşam ve yiğitlik aurası mevcuttu.


Bu alanlarda sayısız varlık vardı ve büyük çoğunluğu Hükümdarları’nın Lilith ile yaptığı planlardan haberdar değildi, ancak doğrudan ona bağlı olanların bazıları bu ilişkiyi biliyordu!


Ve bu tür varlıklar, iradesi yakındaki tüm adaları kapsayacak şekilde yayılırken, Noah’ın tam olarak aradığı şeydi.


Önlerindeki en devasa olanı, Noah, Avalon Kılıcı’nın otoritesini kullanırken,  iradesi her yeri kapladığında olduğu gibi, boy ve görkem bakımından Ejderha Şövalyesinin Tapınağına benziyordu.


Ve güzel bir şekilde, sayısız beyaz isimle birlikte çok sayıda kırmızı isim yükseliyordu!


Avalon’un düşmanları!



Lilith’in geri çekilişi çok ani oldu ve onun ve Hain Boyut Yöneticileri’nin geride bıraktığı güçler hâlâ önemliydi!


Bu Noah için bir nimetti ve  bunu onayladığı anda göz kamaştırıcı Avalon Kılıcını kaldırdı.


HOONG!


Arkasındaki Avalon Canavarları, iradeleri bu Kılıcın otoritesiyle belirgin bir bağlantıya sahip olduğundan, Imperius’un Avalonun’dan düşmanlarına saldırmak için bir emir bekleyerek, kükredi ve kükredi!


Ama emir asla gelmedi.


Noah, Avalon Kılıcını kaldırdı ve düşmanlarını onayladıktan sonra hafifçe seslendi:


“Ateş Topu“


SHIIING!


Bir anda çiçek açan bir beceri kullanıldı.




Ancak bu an içinde, Avalon Boyutsal Şasisi, vücudunun üzerindeki Quinessential Kainos Mana Dolaşım Damarları’nın canlı ışığıyla kısa süreliğine lamine olmuştu; Kalbi, değişiklikleri gözlemlemek istediği için ana vücudunun az önce geçirdiği değişiklikleri yansıtıyordu!


Duygularıyla >Mutlak Saf Mana Çıktısı> yeteneğini iş başında görmek istemiş, Quinnesential’in Doğuştan Sonsuz Mana Fiziğine bağlı değişiklikleri gözlemlemek için kazandığı ilk yeteneği kullanmış, İradesi, Avalon Decretumu’nun Özünün Noah’ın bedeninde Gerçeklik Özüyle birlikte dalgalandığını görerek, yeteneği hayata geçirmişti - ancak bu canlı öz dalgaları >Ateş Topu> sonucunu somutlaştırmak için bedenini terk ettiği anda anında değişime uğramıştı.


Mana Dolaşım Damarları bu özü bir anda emip, dingin bir serulean Mana salgıladıkça, tamamen değişti!


HUUM!


Ateş Topu’ndan Ateşli Lanet Azizesi yükselirken, göklerde bir uğultu sesi yankılandı.


Ancak kıpkırmızı altın renkleri yoktu bunun yerine etrafındaki her şey saf maviydi.


Dans eden mavi alevleri andıran saç telleri omuzlarına inerken, omuzlarına serulean bir İmparatoriçe cübbesi örtüldü, cildi kristal mavisi parlıyordu ve sonsuz bir deniz gibi parlayan gözleriyle son derece güzel ifadesi göze çarpıyordu!



Şekillendiğinde, uzun kirpiklerini şaşkınlıkla kırpıştırdı, yüzü kısa sürede heyecanla boyandı, kristal mavisi eli gerçekten de ona doğru bir başparmak işareti yapmak için yükselirken, Noah’a bakmak için döndü!


Ardından gözlerindeki sevinçle birlikte belirlenen hedefleri gördüğünde önlerindeki pastoral adaya doğru döndü ve parmaklarıyla silah oluştururken, elleri onlara doğru yükseldi.


Ardından bir öpücük kondurdu ve parmaklarından Grotto Sanctum’ların çekirdeklerinden daha sıcak yanan alev topları fışkırmaya başladı!


BRRRRR!


Not: Quantum Boyutu! OPPENHEIMER eğer bu boyutlardan birindeyse kesinlikle Quantum Boyutundadır. Sebebi ise tahmin edeceğiniz üzere fizik üzerine kurulmuş bir Boyut. Yani adından da anlaşılacağı üzere. QUANTUM. Bakalım dediğim çıkacak mı? Gerekçekten de fizik üzerine kurulmuş bir Boyut mu? Hep birlikte gireceğiz.