Sadece Boyutları yok etmek amacıyla üretilmiş silahlar!
Elbette, asıl amaçları bu olsa bile yine de Boyut Hükümdarlar’ına karşı da işe yarıyorlardı.
Bu noktada, iki Mahkeme Hükümdarı, Althea’nın geriye çektiği kirişten devasa gri bir Mızrak oluşurken, Otoritelerinin önemli bir kısmını bu silahlara verdiler - bu Mızrak, ihtişamı altın gökyüzünü bile griye boyarken, Althea’yı tamamen kaplayan hayali bir ışık yayıyordu!
Aegon’un ellerinde kavradığı kılıç devasa bir şekilde büyüdü ve kısa bir süre sonra otorite ve şevkle yere indi; etrafındaki özün böylesine yoğunlaşmasıyla, bunun Rüya Boyutu’nun derinliklerine ve ağırlığına ulaşacağı biliniyordu!
>HAYIR!>
HUUUM!
Yaşlı Rüya ve diğer 4 Boyut Yöneticisi Kalplerinde yakıcı bir acı hissederken, kederli bir senfoni çalmaya başladı.
Rüya Boyutu’nun Gizli İradesi, eşi benzeri görülmemiş bir saldırıyla - kimsenin ihtimal dahi vermediği bir saldırıyla - karşı karşıya kaldığında, kendisini savunmaları için onlara haykırdı!
Bir Boyuta gerçekten zarar verebilecek bir saldırı.
Bu saldırı anında Çağların Rüyacısı ve Eskilerin Kâbusu’nun savunmak için hedeflenen bölgeye doğru ilerlemesine neden oldu!
Bu iki Boyut Yöneticisi yalnız değildi, çünkü Uzun Rüya altın buluttan filizlenerek, orta yaşlı, atılgan bir adam figürünü ortaya çıkardı; Mutlak Rüya Otoritesi etrafında dalgalanırken, başının üzerinde gerçeklikle birlikte dönen 5 altın tacı vardı!
Bu varlığın gözleri Takdir-i İlahi’nin ışığıyla kaplıydı ve bu saldırının önünde durmanın sonucunun korkunç olacağını biliyordu.
Vücudu ışıktan bir çizgiye dönüşürken, sonuçları görmezden gelerek, kadim bir iç çekti.
Yaşlı Rüya’nın yanı sıra, En Uzun Rüya, Rüya Boyutunda en uzun süre yaşamış ve büyümüştü, elinden gelse otoritesinin bu kadar büyük bir yara almasına seyirci kalamazdı.
Kendisini bir yıkım yoluna sokmak zorunda kalsa bile!
Rüya Boyutu’nu korumak için ileri atıldı.
Ancak Rüya Boyutuna bağlı olan ve yakıcı acıyı ve geleceğe dair öngörüleri hisseden tek varlık o değildi.
Bunu hisseden başka bir varlık daha vardı - Avalon’un Kılıcı’nı kullanan adama bağlı bir varlık!
>Hayır...>
Lavalliere- hayır, Eowyn’in sesi şu anda duygu doluydu, Mahkeme Hükümdarları’nın hedef aldığı kumlu altın toprağa bile bakmıyordu ve onun yerine En Uzun Rüya’ya bakıyordu.
Korkusuzca Boyutun kendisine yönelik korkunç saldırıların yükseldiği noktaya doğru hücum eden bu kadim varlığa!
Zihninde yıllar önce yaşanan benzer bir sahne canlanırken, ruhunun sızladığını hissetmekten kendini alamadı ve En Uzun Rüya’ya doğru haykırmaktan kendini alamadı!
>Baba!>
HUUUM!
Sözcükler En Uzun Rüya’ya ulaşır ulaşmaz bir Takdir-i İlahi dalgası patladı, Noah’ın yönüne doğru şok edici bir şekilde bakarken, figürü anında durdu - bu sesi duyduğunda gözlerinde şaşkınlık ve muazzam bir sevinç vardı.
Bu ses!
>Eowyn...>
Kısa bir duraklama.
En Uzun Rüya’yı durdurdu, ancak Eski Kabus ve Çağların Rüyacısı yine de ilerlemeye devam etti, korkunç saldırı ile Rüya Boyutu arasındaki patikada zar zor durdular, Mutlak Rüya Otoritesi, nedenselliğin kendisini değiştirmeye çalışmak için onlardan yükseldi, ancak bunun yeterli olup, olmayacağı bilinmiyordu!
Ve...
>.....>
Kör edici gri bir ışık her şeyi kapladı.
Kederli senfoninin ortasında, kabaran altın bir ışık savunmak için yükselirken, daha da ağır bir çığlık duyuluyordu.
Ve sonra, çok fazla ışık yılı boyunca seyahat ederken, en korkunç ses yankılandı.
CRAAAAACK!
Bir şeyin kırılma ve gerilme sesi.
Gerçekten de öyle oldu ve sayısız ışık yılı boyunca kumlu altın toprak, Mutlak Kainos Rüya Zindanı merkez olmak üzere sonsuza kadar uzanan bir yarık olarak parçalandı!
Her iki yönde de derin, pürüzlü ve korkunç bir şekilde uzanıyordu.
Avalon’un güçleri kendilerini ellerinden geldiğince iyi savunarak, yukarıya doğru yükselirken, böyle bir sahneye bakarken, yüzleri ciddiydi.
Bunun nedeni, devasa çatlaktan yayılan gri ışıltılı ışığın yerinde durmayıp, hareket etmesi ve dışarıya doğru yayılmasıydı.
Bu etki baştan sona devam ederken, yakındaki toprağın kumlu altın parlaklığı hızla kayboldu!
>...>
Aegon’un devasa gri kılıcı tutan elleri hafifçe titrerken, tüm bunlara sebep olanlar biraz bitkin bakışlarla aşağıya bakarken, bu ağır ve şok edici bir gerçekti.
Otoritelerinin büyük bir kısmı tükendiği için böyle bir hareketi kısa bir süre içinde yalnızca bir kez yapabildiler.
Fakat sonuçlar...
>Ah...!>
Yaşlı Rüya, Çağların Rüyası’nın bedeninin yarısına tutunurken, attığı çığlık duyulabiliyordu.
Bu figür, bir Sfenks, Anka Kuşu, Ejderha ya da Çağlar boyunca sayısız başka yaratığın biçimine bürünerek, sürekli değişen bir varlık olarak şekillenmişti ama vücudunun yarısı yok olmuş, diğer yarısı ise gri bir ışıkla kaplanmıştı.
Mutlak Temel Otorite, bu ölümcül gri özün ilerlemesini durdurmak için Yaşlı Rüya’dan bu Boyutsal Hükümdar’ın bedenine doğru yükseldi ve kafasını kaldırdığında... Çağların Rüyası’nı hiçbir yerde bulamadı!
Sadece Obsidyen bir ışık noktası, serbest bırakılan saldırının tam merkez üssü olarak görülebiliyordu ve bu nokta saldırının o kadar şiddetli olmamasını sağlamıştı.
Bir Rüya Boyutu Hükümdarı ölmüş ve bir diğeri de ağır yaralanmıştı; Rüya Boyutu’nun Özü büyük ölçüde etkilenirken, Rüyalar Dekretumunda uzman olan herkes kederli bir çığlığın uzandığını duyabiliyordu!
>Neden...neden tüm bunlar yapılmak zorunda?!>
Yaşlı Rüya, gücü iki Mahkeme Yöneticisine doğru bir dalga gibi yükselirken, öfkeyle haykırdı.
OOOH!
Yaşlı Rüya, Rüyalarım Boyut Hükümdarı - Jajagan... o da çıldırtıcı bir öfkeyle Mahkeme Hükümdarlarına doğru yükseldi, çünkü buradaki herkes bu saldırının bu iki varlığa büyük zarar verdiğini görebiliyordu ve şimdi saldırma zamanıydı!
Ama...
KÜKREME!
Kıyamet Yıldırımı Magistrasisi, 6 Cerulean Magistrasisi üçü bir kez daha yok edilirken, yüzlerce İğrençliğin figürleri yollarının önünde durmak için yükseldi.
Aynı anda, bir başka Rüya Boyutsal Hükümdarı, Avalon Boyut Hükümdarları’nın konumuna yaklaşırken, altlarında sonsuza dek uzanan yarığa kederle baktı ve bakışları mor ve altın rengi parlayan iki özdeş varlığa odaklandı.
>Eowyn?>
Neredeyse unuttuğu sesin nereden geldiğini bulmak için her şeyi bir kenara bırakmak zorunda kaldığından, bu durumun ortasında bile bakışları sorgulayıcı ve kederliydi.
Ama bu ses henüz ona cevap vermemişti.
Bu ses bunun yerine derinlere dönmüş ve Noah’ın bilinciyle bağlantı kurmuş, dışarıdaki Rüya Boyutu’nun yıkımına bakarak, Quintessential’in Kainos İmparatoruna sormuştu.
>Benim için bir şeye izin verebilir misiniz? Size borcumu ödeyeceğime söz veriyorum.>
Yalvarışına başlarken, sesi kederli ve umut doluydu!
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
