Bölüm 3067: Kodeks! IV


Nedensellik.


Neden ve sonuç.


Birinin yaptığı eylemlere bağlı olarak ne olabileceğine ya da olmayabileceğine dair Olasılıklar!


Çoğu zaman, Nedenselliğ’i Manipüle edebilenler, çağlar boyunca meydana gelen Sayısız Dokumanın arkasındaki beyinlerdi.


Bir de Nedensellik Dışı var. Bu da, başka bir zamanın konusu.


Zaman’ın bu anında.


Omniverse içinde bir yerde.


Tüm Imperium Lejyonlar’ının önünde duran, çok renkli ışıkla örtülü, elinde kızıl bir mızrak tutan bir Adam, sonsuz bir ihtişamla önüne bakıyordu.


Arkasında, Terakozm Aşama’sı Varoluşlar’ı tarafından yönetilen ve Teleios Aşama’sı Varoluşlar’ıyla dolu 100 Lejyonn Ölçülemez bir ihtişamla süzülüyordu ve her biri, hareket etmek için sadece onun sözünü bekliyordu!


SHAA!


Teracosm’un belirgin altın ihtişamıyla parlayan bir Figür, büyük bir saygıyla konuşurken, kızıl mızrağı tutan Adam’ın yanında belirmişti!


"Savaş İmparatoru Xi, üç olası yuvanın Dokumalar’ı arasından, çok sayıda Omniversal Yağma’cı saklıyor olabilecek devasa bir yuvanın geri bildirimini yakaladık. İlerlemeli miyiz, yoksa Savaş İmparator’u Vadais ve Lejyonları’nı mı beklemeliyiz bilemiyorum...


Dokumalar, sakince akıyordu.


Bunun arkasında, Daha Büyük Omniversal Otorite’nin Dallar’ı vardı ama sanki Olaylar’ın akışı böyleymiş gibi çok inceydiler!


Savaş İmparatoru Xi, Otorite’si alev alev yanmaya başlarken, elini sallayarak, önündeki Savaş Kralı’nın raporuna bakmıştı!


"Biz öyle görmedikçe, hiçbir şey çok büyük değildir. Hadi gidelim."


WAA!


Bir parıltı.


Ve Savaş İmparator’u Xi’nin Dokumalar’ının talimatlarını takip eden Lejyonlar,.birbiri ardına yok olmaya başlamıştı!


Bu Lejyonlar arasında, bir tanesinin başında, ürkütücü benzerliklere sahip iki Varoluş vardı.


Neredeyse aynı tavır ve görünüşe sahip bir Erkek ve bir Kadın.


Her biriz Kendi Omni zarafetine ve Güzelliği’ne sahip olan bu ikizler, dakikalar sonra ortaya konan Dokumalar’ı sakince takip etmişti!


Tüm bu Dokumalar, karanlığın yoğun girdaplarıyla dolu bir yere doğru akmaya çalışıyordu.


Böyle bir yerde, birden fazla kızıl göz, aynı anda açıldı ve birbirlerine baktı.


Niyetler, birbirleri arasında akarken,.her biri ağır bir yoğunlukla doluydu.


"Kötü niyetler yolumuza çıkıyor."


"Henüz hazır değiliz, merkeze doğru yeni ilerledik... 


"Yaklaşamazlar. Kimse müdahale edemez!"


HUUM!


Tenebrous’un Otorite’si karıştı ve patladı...


"Diğerlerini uyarın. 


"Eonic Uterra tam ve en üst düzeyde başarı talimatı verdi, başarısız olamayız!"


...!


Daha Küçük ve Daha Büyük Omniversal Otoriteler patladı.


Bununla birlikte, milyonlarca Varoluşsal Extremity Otorite’si Coşku ve Karmaşıklıkla patlak verdi!


Aynı zamanda.


Buradan çok uzakta.


Bulanıklık Yuvası’nın yakınında.


Noah, gözlerini açtığında, ipuçlarının dalgaları aşağı doğru akıyordu.


>Olay Örgüsü’nün Dokumalar’ı, ölçülemez bir netlikle tezahürat yapıyordu.>


Olay Örgüsü.


Nedensellik’ten gelen küçük bir itkiyle, Noah, bunu yapmıştı...


"Görünüşe göre hem bu fırsat hem de Girişim’in bir sonraki üyeleri aynı yerde olacak."


Invictus Hakimiyet Kanatlar’ı, iyileşmeye başladıkları için hafif sönük bir ışıltıyla titreşiyordu.


Sona, yanındaki Adam’a çok fazla övgüde bulunmamak için hazırlanırken, başını sallamıştı yoksa Adam’ın kafası olduğundan daha da büyüyebilirdi!


Ne de olsa, geçtiğimiz saatlerde teknikleri için çok fazla övgü almıştı.


Sona, bunları düşünürken, kendini kaptırdığı için kendine karşı artan bir öfke hissetmişti. Kimdi o? Bir dahaki sefere onun bu kadar özgürce kontrolü ele almasına izin veremezdi!


Bu duygularla yumruğunu sıktı ve Gözler’inin önünde devasa beyaz bir buz yarığı oluşturdu.


"Hadi gidelim."


WAA!


Noah ve Figürü’nün arkasında Asterias Virgo, çok sayıda Terakozm Aşaması ve Teleios Aşama’sı Varoluşlar’ının Hayal’i Dokumalar’ı ile birlikte toplanırken, sözleri basitti!


Ve birkaç dakika sonra, Küçük CaCuLaTan’ın Figür’ü Hakimiyet Beden’i tarafından Noah’ın Hakimiyet Ruhu’nun önüne geri getirilmişti, bir sonraki anda olduğu gibi tüm taraflar burada hazır bulunmuştu...


WAP!


Figürler’i, buzdan yarığın içinde kaybolmuştu.


Etraflarında, Küçük CaCuLaTan’ın figürü heyecanla sorarken, bir tüy yumağı gibi etrafta zıplarken, sanki bir Don, Gerçekliği’nin içinden geçiyorlarmış gibi görünüyordu.


"Abla, Büyük Patron, şimdi nereye gidiyoruz? Bir ses, neredeyse bir yere gitmem için bana ulaşıyordu. Biraz kaba görünüyordu..."


Sona, Küçük CaCuLaTan’ın Niyeti’ne kaşlarını kaldırarak, cevap verirken  bir yandan da ileriye doğru adımlar atmıştı - hepsi de, bulundukları yere doğru Omniverse boyunca ilerlemek için Pyschors Kaynağı’nı kullanmıştı!


"İki küçük İkiz’i kaçıracağız ve onları doğru davaya dönüştüreceğiz, aynı zamanda, yakalamamız gereken Daha Büyük bir Omniversal Otorite’nin Tohum’u var.


...!


Bu sözler Küçük CaCuLaTan’ın daha da zıplamasına neden olmuştu, sanki heyecanlanmış ve Daha Büyük Omniversal Otorite Tohum’unun tadının nasıl olduğunu merak ediyormuş gibiydi!


Aynı zamanda, Noah, elinde Renksiz Extremity Kodeks’i ile, tüm Varoluşlar’ı kendi davasına dönüştürmeye hazır bir misyoner gibi görünüyordu!


Bedenler’i, Omniverse boyunca ilerlerken  Dokumalar’ı titreşti ve Optimum durumlarına ulaştı.


Ve dakikalar geçtikten sonra...


WAP!


Buzul Buzu’nun yolundan çıkıp, Karanlık Uzay’ın sınırlarında belirdiklerinde, Omniverse, son bir kez daha büküldü ve çarpıtıldı.


Saçaklarda.


Burası sınır olmalıydı çünkü tam merkeze doğru baktıklarında, harikulade bir manzara gözlemlenebiliyordu.


Varoluşsal Alan’ın Sonsuz Alanlar’ında, her şey yırtılmış ve açığa çıkmış gibiydi; Milyonlarca çok renkli Varoluşsal Extremity Otoriteler’in fırtınaları kaotik bir şekilde etrafta hareket ederken, görülebiliyordu.


Önlerinde, kendinden geçmiş bir güce sahip sayısız ve devasa Omniversal Yağma’cı figürleri vardı!


Ve karşılarında, Ağır Otorite dalgalarıyla titreşen Imperiuk Lejyonlar’ı duruyordu.


Bu, başlangıç aşamasındaki bir savaşın ilk muharebe alanlarından birinin önüne varışlarıydı.


Ve tüm bunlara bakarken...


Noah, Dudaklar’ını yalamaktan kendini alamamıştı!