Bölüm 3940: Oh! II


Dük Elagabalus o kadar kararlı bir şekilde konuşmuştu ki, bir Ân için şüphelerin ağırlığı toplu Bilinçler’inden kalkmış gibi göründü.


Sözler’i Zihinler’ine yerleşirken, büyük bir sessizlik oldu, ancak Diviticus ve diğerleri umutsuz bir umutla dolu Bakışlar’la Başlar’ını salladılar.


Dük Elagabalus artan bir güvenle devam etti, Ses’i değişen Olasılıklar manzarasında sağlam bir zemin bulan Bir’inin tonunu almıştı.


“Muhtemelen Erken Yaratıklar’la ilgili bir Miras veya Hâzine elde etti. Belki de eski bir kaynaktan bir Damla Kan ve Diviticus Bu’nun Yarısı’nı elde etti. Bu da Ozymandias’ı ne pahasına olursa olsun bulmamız gerektiği anlamına geliyor. Eğer böyle bir Hâzine’ye sahipse, O Hâzine bize ait. Dostça davranmanın bir zararı yok. O’nu gerçekten saflarımıza davet etmek.“


...!


Oh!


Gözler i, bu açıklamayı kurtuluş gibi kabul ederek, topluca parlamıştı! 


Hepsi birlikte çalışarak, alternatif Olasılığ’ı bastırıp reddettiler, O’nu Mantıklı Argümanlar ve umutsuz umutların altında gömdüler.


Ozymandias’ın Erken Yaratık olması mümkün değildi. Gözlemledikler’ine göre bu mantıklı değildi. Bu yüzden O’nu reddettiler, bir kenara attılar, Düşünceler’inde O’na yer vermediler.


İnkar, kabul edemeyecekleri kadar büyük Olasılıklar’a karşı ortak korumaları, ortak gerçekleri hâline gelmişti. 


Dük Elagabalus, tüm bu açığa çıkma Zincir’ini başlatan devasa Cesed’e baktı, Yüz,ünde yeni bir amaçla parlayan bir ifade belirdi.


“Eğer Diviticus, o Miras’tan gerçekten Erken Yaratık Kan’ının Yarım Damlası’nı taşıyorsa, Varoluş’unu kullanarak, sana tepki veren bu Cesed’i Yeniden Canlandırıp, kontrol edip, edemeyeceğini görelim. Belki de O’nun eksik kalbi olarak hareket edebilir, O’na hareket ve amaç veren hayati Güç hâline gelebilirsiniz.“


Zihni nde Olasılıklar çoğaldıkça Ses’i güçlenmişti. 


“Bu’nu başarırsanız, Yaşayan Paradokslar bizim adımıza savaşan gerçek bir Erken Yaratığ’a sahip olacak. O zaman ne endişemiz kalır? Varoluş’ta hangi Güç Biz’e karşı durabilir?“


Birbirler ine baktılar ve umutla kararlılığın karıştığı ifadelerle başlarını salladılar.


Ortak bakışları, bu Yol’u benimseme, potansiyel felaketi nihai zafere dönüştürme kararlarını açıkça ortaya koyuyordu.


Doğru.


Böyle olmalıydı.


Mümkün olmalıydı!


Olmalıydı!


Oh!!!


—


Erken Örtülü Kıyıda, Zaman’ın az az geçmesiyle birlikte, Varoluşlar’ın başarabileceklerinin Normal Sınırlar’ını Aşan Başarılar elde edildi.


Burada İlerleme, Başkalar’ının anlayamayacağı İlkeler’e göre gerçekleşti ve Her Ân, başkalarının başarmak için bir Ömür boyu uğraşması gereken dönüşümler getirdi!


Noah’ın gelişmiş algısının karşıladığı manzara, Kıyı’yı Olasılıklar’la parıldatan Güç’le Dokunmuş, Varoluşsal bir Güzellik’ti.


Moiraine’nin Yüz’ü, Kıyı’nın Altın Atmosfer’inden yavaşça alçaldı ve Ayaklar’ı nihayet nazik bir Zârafet’le Kristal Kumlar’a dokundu.


Dokuz Kanatlı Hâle, Baş’ının etrafında ince hareketlerle dönüyordu, her Kanat doğrudan bakıldığında Göz’ü yoran Ancak manyetik bir Kaçınılmazlık’la Göz’ü çeken Desenler taşıyordu!


Cild’i, Dış Işığ’ı yansıtmaktan ziyade içinden yayılan Beyaz-Altın bir Parlaklık’la ışıldıyordu, O’nu diğer Yaşayan Varoluşlar’dan temelden farklı kılan, başka bir Varoluş’a ait bir Güzellik Âura’sı yaratıyordu.


Ancak, Paradoks’un Ünlü Erken Yaşam Varoluşsal Glifler’inin eklenmesi, O’nun Görünüm’ünü Varoluş’un En Erken Dönemler’ine ait bir Şey’e dönüştürmüştü! 


Altın Glifler, Vücud’unu Karmaşık Desenler’le kaplayarak, O’nu bilinmeyen bir Otorite’nin Dokunduğ“u arkaik bir kabile üyesi gibi gösterirken, her bir Glif Kendi Dokuması’nı titreştirerek, daha büyük bir Güç Senfonisi:ne katkıda bulunuyordu.


O’nun etrafında, Paradoks’un Dallar’ı, potansiyel yıkımla yanan fırtına bulutları gibi Pasif bir şekilde dönüyordu. Hareketler’i, her Ân patlayarak, Varoluş’u O’nun İradesi’ne göre Yeniden Şekillendirebilecek, zar zor kontrol altında tutulan Güçler’i ima ediyordu!


Şu anda, Beş Yüz Dönen Ünlü Erken Yaşayan Varoluşsal Paradoks Glif’i  O’nu süslüyordu ve her Bir’i, Karmaşıklık ve Saflık Katsayılar’ında Yüz Milyon’luk bir fedakarlığı temsil ediyordu.


Rakamlar şaşırtıcıydı - Elli Milyar Birim Güç, Yetenekler’ini Sonsuz’a Dek Yeniden ş
Şekillendirecek Kalıcı Geliştirmeler’e Dönüştürülmüş’tü!


O’nun başardığının Büyüklüğ’ünü anlamak için, Varoluş’un Kendisi’ni yöneten Güç Sınırlar’ını Kavramak gerekiyordu.


Köken Venerant Varoluşlar’ının Zirve’si, hem Karmaşıklık hem de Saflık Açısı’ndan 99.999.999’da duruyordu.


Bu Eşiğ’i Aşan Varoluş, çoğu normal Yaşayan Varoluş’un sahip olduğu, Yüz Milyon ile Dokuz Yüz Doksan Dokuz Milyon arasında değişen Güç Alan’ına giriyordu.


Bir Milyar ile Doksan Dokuz Milyar aAasında Değişen Güç Seviyeler’i Baş Yaşayan Varoluşlar’’a aitti, Onur’lu Olanlar ise her iki Katsayı’da da Yüz Milyar Sınır’ını Aşıyor’du!


Noah’ın Yetenekler’i ve kendi kararlılığıyla Normal Kategoriler’i aşan görkemli Yükselen Aracılığ’ıyla, Baş Yaşayan Varoluş Moiraine, artık bu Varoluşlar arasında sağlam bir yer edinmişti!


Noah, Erken Örtülü Kıyı’nın Altın Kumlar’ı üzerinde oturmuş, O’nun inişini izlerken, Yüz’ünde sakin bir memnuniyet ifadesi vardı. Yüzvünde beliren gülümseme, dikkatli yatırımının en iyimser tahminlerinin Ötesi’nde bir getiri sağladığı Bir’inin özel sevincini yansıtıyordu.


Önünde, Erken Örtülü Kıyı elde edilenlerin Anlam’ını fark edip, katalogladıkça, yiUeni Bilgiler Bilinc’ine akmaya başlamıştı! 


>Baş Yaşayan Varoluş, Moiraine’nin ilerlemesini deneyimleyerek ve O’nun yüzlerce Ünü Glif oluşturmasını gözlemleyerek, Ünlü Glifler’i temel düzeyde anladınız. Kendi Ünlü Glifler’inizi oluşturmak için gereken miktar 100 Milyon’dan 75 Milyon’a düşürüldü.>


Not: Yanlış Çevirdim. Moiraine henüz Ünlü Glif’te.