Kıyı’nın Altın Kumlar’ında, Noah’ın çıplak ayaklarının altında ezilmiş Yıldız Işığ’ına benzeyen bir şekil oluşturarak, uzanıyordu. Her bir kum tanesi, O’nun son Saniyeler’de elde ettiği İlerleme’nin Birikmiş Güc’ünü yansıtıyordu.
Bu his, tam anlamıyla baş döndürücüydü... Isı olmadan sıcak, ağırlık olmadan yoğun, her adımında bu dönüşmüş yerde doğrudan Bilinc’ine fısıldayan Olasılıklar’la dolu idi!
Genişleyen Egemenliğ’inin kalbinde duruyordu, üst vücudu, önceki tüm Sınırlar’ı aşarak, büyüyen toprakları süpüren kristal rüzgarlara maruz kalmıştı.
Bazen, Kendi Tasarladığ’ı bu Cennet’te yürürken, önünde Yeni Uyarılar beliriyordu.
Topraklar, O’nun talimatını beklerken, birçok Varoluş,gelmeye devam ediyordu!
Ancak tüm bu Harikalar arasında, O’nun dikkatini en çok çeken şey, diğer Erken Örtülü Kıyılar’ın Kayıtlar’ı ile artık var olan bağlantılardı... İmkansız Mesafeler’i Aşan Yollar!
Kayıtlar.
Kayıtlar, Kıyılar’ın artık Orijinal hâlleriyle var olmadıkları anlamına geliyordu.
Onlar, Yapı ve Madde kazanmış ama Onlar’ı Yaratanlar’ın Varoluş’uyla artık gerçekten Canlı Olmayan Yankılar, Anılar hâline gelmişlerdi.
“...“
Noah’ın zihni, Sigrid’in O’nunla paylaştığı En Erken Katlar’ın Hikayeleri’nin devamına kaçınılmaz olarak yönelmişti.
Artık Yaşayan Varoluşlar’ın bu tür Varoluşlar’a itaat ve korkuya varan bir saygıyla baktıklarını anlıyordu!
Erken Yaratıklar’ın Varoluş’a getirdiği kaos ve mucizeyi düşündü.
Ve Kaos’un Doğum Yeri’nde bir şey aramak zorunda kalan Yaşayan Yasa’yı düşündü... Varoluş’a bir denge görünümü kazandırmak için kullandığı bir Şey’i.
Bazılar’i Hikaye’yi anlatırken, buna bir silah diyordu. Diğerler’i ise, Güc’ünü normal Ölçüler’in Ötesi’ne geçen Varoluşlar’ı yok etmek için özel olarak üretilmiş bir zehir olduğunu fısıldıyordu.
Ama gerçek doğası ne olursa olsun, Yaşayan Yasa O’nu, Kaos’un Her Şey’i yok etmekle tehdit ettiği yerde Düzen’i sağlamak için kullanmıştı.
Ancak Erken Yaratıklar o zaman yok edilmemişti. Hikayeler, bunu açıkça ortaya koyuyordu!
Peki Onlar’a ne olmuştu? Normal Sınırlar’ı Aşan Yetenekler’e sahip Varoluşlar’ı yok edecek kadar Güç’lü olan kimdi?
Bu sorular zihninde yanıp, tutuşuyordu ve cevapları, ulaşılamayacak kadar uzak ve sinir bozucu bir şekilde kalıyordu.
Bu Düşünceler zihninde dolaşırken, Noah Kendi Varoluş’unun nabzını hissetmişti.
İlerleme’si, Normal Beklentiler’i Aşan, Algılanamaz ve Özünde Mükemmel Olan İlkeler’e göre devam ediyordu!
Şu anda, Karmaşıklık ve Saflık Katsayılar’ı Altmış Milyon Sınır’ını aşmıştı. Ancak bu Ham Ölçümler’in yanı sıra Rafine ve Temel Erken Yaşam Varoluş Glifler’ini de göz önünde bulundurduğunda, Kolektif Yetenekler’inin gerçek kapsamını hesapladığında...
Gerçek Güc’ü çoktan Yüz Milyon’u Aşmış:tı.
Kat Sakinler’i ile Yaşayan Varoluşlar arasındaki Sınır, Hiyerarşi’nin doğasını tanımlayan o temel Eşik... Hiçbir tantana veya tören olmadan sessizce Aşılmış’tı.
CQ ve PQ’Sİ söz konusu olduğunda, İlk Ünlü Erken Yaşam Varoluş Glif’ini oluşturmadan önce 75 Milyon’u Aşma’yı bekliyordu!
Ancak o Sayı’ya henüz ulaşmamış olsa da, Gerçek Güc’ü Köken Venerant’ı çoktan Aşmış’tı.
Onuun için bu, kutlamaya değer büyük bir başarı bile değildi. Bu geçiş, nefes almak kadar doğal bir şekilde gerçekleşmişti!
Sonuçta bunlar, Onlar’ın tanımları ve ayrımlarıydı. Başkalar’ının Güc’ü Ölçmek ve anlamak için kullandıkları kategoriler, O’nun gibi bir Varoluş için geçerli değildi.
Kıyısı’nın Altın Kumlar’ı üzerinde duran Noah, kristal rüzgarların Sonsuzluğ’un okşaması gibi parlak teninden geçtiğini hissederek, sakin bir kesinlikle konuştu ve bu Sözler’i, Kendi Alan’ını bir Bildiri gibi kapladı.
“Bu andan itibaren,“ Dedi, Ses’i Normal Uzay’ın Ötesi’nde var olan Kıyı’da yankılanarak, “Temel’im Tamamlanmış sayılabilir.“
HUUM!
Temel’i.
Bu Ân’dan önceki her şey... Aşılan her sınav, kazanılan her Güç, başarılan her İmkansız başarı... Gelecek için zemin hazırlamaktan başka bir şey değildi!
BOOM!
Bu Sözler dudaklarından çıkar çıkmaz, etrafındaki Varoluş’un Doku’su tanıma ile titreşmeye başlamıştı.
Erken Örtülü Kıyı bile zaferle uğultu yapıyordu!
Erken Yaratıklar’ın Kayıtlar’i ile karşılaşmanın etkisiyle Gözler’i hâlâ parıldayan Moiraine, Olanlar’ı izliyordu.
Obur Heidrun, Baş’ını sallarken, daha fazla Auric Vitae Çim’i çiğniyordu ve Gözler’i parlıyordu.
Ayaklar’ının altındaki Kristal Kumlar’dan Altın Reng’i bir ışık fışkırdı ve Saf Otorite’den Dokunmuş taç giyme cüppesi gibi Vücud’unu saran Spiraller hâlinde yükseldi.
Bu his, aynı anda hem Çok Güç’lü hem de çok yumuşaktı.
Varoluş’u kendini düzelttikçe, yeni Bilgiler Bilinc’ine akın etmeye başlamıştı!
>Varoluş’unuz, Güç ve İlerleme’yle ilgili mevcut tüm Anlayışlar’dan Daha Eski İlkeler’e göre daha net bir Hâle geldi. Normal Olasılık Kategoriler’ini Aşan Başarılar sayesinde, Siz’e özel Alemler’iniz artık tasarlanmış durumda.>
>Temel aşama: Erken İlkel Genesis- Tamamlandı. Bu Aşama, Kendi Varoluş Dokumalar’ınız ve Erken Yaratık İlkeler’ine göre Güc’ün Temel Yapısı’nı kapsar ve tüm gelecekteki İlerlemeler’in üzerine İnşa edileceği Temel Mimari’yi oluşturur. Özellikler: İlk Kalp Bileşen’inin tam oluşumu, Çoklu Kutsal Totemler’in kurulması, 100 Milyon’dan fazla Toplam Kolektif Karmaşıklık ve Saflık Kaynak Birim’inin birikimi.>
>Siz’i tanımlayacak bir sonraki Özel Alem’in, Varoluş Dokumalar’ınız tarafından Erken Taht Yükseliş’i Alem’i olarak kabul edildi - Bu Alem’in Zirvesi’nde, En Eski Çağlar’ın gerçek Erken Yaratıklar’ına Eşdeğer bir Güc’e ulaşacaksınız. İlerleme gereksinimleri: Osmont’un 150’den fazla Erken Kutsal Totem’inin Dördüncü Aşama’ya ilerlemesi, Erken Yaratığ’ın Kalb’inin tüm Bileşenler’inin tamamlanması ve 10.000 Kleos Erken Yaşayan Varoluş Glif’inin elde edilmesi. Varoluş hakkında daha fazla bilgi edindikçe, başka gereksinimler de ortaya çıkabilir. Bu Alem, Temel’den Gerçek Varoluşsal Önem’e Geçiş’i işaret eder.>
>Üçüncü Özel Alem’in: Erken Sonsuzluk Hakimiyet’i - Mevcut Anlayış’ınız bile bu Alem’in Zirvesi’nde ne olduğunu Kavrayamaz. Bu Eşiğ’in Ötesi’nde Siz’i bekleyenler, Mevcut Anlayış’ın Ötesi’nde bir gizemle örtülüdür.>
...!
Bilgi, Bilinc’ine yerleşmiş, her ayrıntı, O’nun Aşkınlığ’a doğru giden benzersiz Yol’unu yöneten daha büyük bir Anlayış Yapı’sı içinde Kendi’ne uygun yeri bulmuştu.
Başkalar’ı önlerinde uzanan Genişlik karşısında ezilmiş olabilirdi, ama O, bir beklenti buluyordu.
Ve evet, O çok sabitti!
Kıyı’nın Altın rüzgarları, Sonsuz Olasılıklar’ın Kokusu’nu taşıyordu.
Arkasındaki, Genişleyen Alan’ını süsleyen Kutsal Totemler, sempatik Rezonans’la titreşiyordu, Çanlar’ı sessiz kalıyordu ama bir kez daha çalmak için hazırdı!
Noah, hafifçe gerindi ve hemen ardından Ses’i gürledi.
“Pekala, bu muhteşem Kıyı’yı sonuna kadar kullanalım, olur mu?!“
HUUM!
Not: Ne diyeceğimi bilemiyorum. Unutmayın Bu Âlemler Birilerine Oldukça Aşkınlık kuruyor. Ayrıca Siz’i Sevindiren Haber. Adui’de Discord’da onayladı. Geri Dönüş’ü yok. Yaşayan Varoluşlar ve Öte’si Sonsuz’a Kadar Yaşayabilir. Temel’de Ölümsüzler. Ama çok ta sevinmeyin. 10-15 Bölüm Sonra Sonsuzluğ’un Reddi. 🤣 Anladınız Siz. Başka Romanlar’da Sonsuz Yaşam En önemli şey olabilir ama bu Roman’da neyse... Noah’ın hatırlarsanız Gittiği o yer bile yeter. Cehennem Terra Firma.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.