Bölüm 4081: Masallar ve Gurur! II


Alexander’ın Kendi’si de yolculuğun izlerini taşıyordu. Göğsü çıplaktı, üst giysisinin Kumaş’ı, geriye hiçbir iz bırakmayan bir Şey’e kurban gitmişti.


Tonlu Kaslar’ı, Kavramsal Çaban’ın izlerini taşıyan Ter’le parlıyordu.


Göğsü’nde, Enneagram’ı her zamankinden daha parlak bir şekilde parlıyordu, Dokuz Nokta’sı Kalp Atış’ı ritmiyle nabız gibi atan Çizgiler’le birbirine bağlanmıştı.


Bu Kıyı’nın en belirgin Simge:si olan, ikiye bölünmüş bir İlkel Yaratığ’ın kafasının yanında, İki Varoluş bekliyordu. Kraliyet Yasa’sı Tristesse, aceleci davranmanın Yasa’yı tersine çevirdiğini öğrenmiş Bir’inin sabrıyla duruyordu. Yanında, Kaedric büyük beklentilerle izliyordu!


Tristesse, Alexander’ın Seraphina’ya dikkatli davranışını izlerkenc, iç geçirdi.


“Başardın mı?“ Bu soru, tüm geleceğin cevaba bağlı olduğunu ima eden bir ağırlıkla ortaya çıktı.


Alexander, bir kez başını sallarken, bakışları soğudu.


“Evet. Yaşayan Yasa’nın ilk aracının nerede olduğunu biliyorum.“ Seraphina hafifçe kıpırdadığında, O’nu tutuşunu düzelterek, durakladı.


“Ama ben ve Seraphina dışında Bir’i O’na yaklaşırsa, Araç Katlar ve Zaman’ın Ötesi’ne kaybolacak. Belki de Sonsuz’a kadar. Siz ikiniz geride kalmak zorunda kalacaksınız.“


...!


Sözler, Öl’ü Kıyı’yı bile daha Cansız gösteren bir kesinliğe sahipti!


Kraliyet Yasa’sı Tristesse’nin Gözler’i Beklentiler ve Olasılıklar’la parlıyordu, zihni açıkça sonuçları düşünerek, Olasılıklar’ı Kesaplayarak, maliyetleri potansiyel kazançlarla karşılaştırıyordu.


Konuştuğ’unda, düşünceli bir şekilde tamamen başka bir şey düşünmüş gibi görünüyordu.


“Yargı Kronikleri’nde Yaşayan Yasalar’ın Araçlar’ı hakkında ne yazıyor biliyor musun?“


Resmi adı kullandı... Yargı Kronikler’i, Yaşayan Yasalar’ın En Eski Katlar’dan beri sürdürdüğü, onları yöneten Yasalar’ı, Varoluş’un Kurallar’ını şekillendiren emsalleri belgeleyen Kayıtlar.


“Sadece Yasa Dükler’i ve Kraliyet Yaşayan Yasalar’ı, Yaşayan Yasa’nın doğrudan müdahalelerini kaydeden en derin bölümleri okuyabilir.“ Ses’i uzaklaştı, sanki basit bir Hatıra’dan Öte, Hafızası’ndan okuyor gibiydi.


“Orada, bizim standartlarımıza göre bile Eski bir Hikaye var.“


Hafifçe hareket etti.


“Korkunç bir Kat Sakin’i, suçlama içeren bir soruyla Yaşayan Yasa’ya yaklaştı. ’Yaratık Biz’i terk mi etti?’ diye sordu Kat Sakin:i. ’Şu Ân’da Düzen’i sağlayan tek Varoluş sen misin? Varoluş’un bir Yapı’sı olup, olmadığını önemseyen tek Varoluş sen misin?’“


Tristesse’nin ifadesi Karmaşıklaş’tı, saygı ile korku karışımı bir duygu belirdi.


“Yaşayan Yasa’nın yanıtı Karakteristik olarak dolaylıydı: ’Sen’i veya başkalarını ilgilendirmeyen konuları düşünme. Benim aracılığımla, Araçlar’ımla, Silahlar’ımla, tüm Katlar’da refah sağlanacak. Yapı korunacak. Düzen hakim olacak.’“


...!


O, bu sözlerin ağırlığının yerleşmesi için bir süre durakladı.


“Ve sonra Yaşayan Yasa, daha önce görülmemiş bir şey yaptı. Bu Kat Sakini’ne Erken Bir Araç verdi... Denge Ölçeği’nin Hesaplama’sı.“


Ad’ı bile Katlar’ı ağırlaştırıyor gibiydi, sanki Varoluş önemli bir Şey’in çağrıldığını fark etmiş gibydiö


“Kronikler’e göre, Terazi sadece Fiziksel Maddeler’i değil, Kavramlar’ı da tartabilirdi. Adalet ve Merhamet. Düzen ve Kaos. Hatta Varoluş ve Boşluk. Terazi’nin Kefeler’ine konulan her şey Mutlak Varoluş’la Ölçülür ve daha hafif olan Kavram... Düzeltilir’di. Uygulama Yol’uyla ağırlaştırılır ya da Varoluş’un ağırlığını taşıyamazsa, tamamen ortadan kaldırılırdı.“


HUUM!


Konuşmaya devam ederken, bakışları yoğunlaştı.


“Yaşayan Yasa, Kat Yaşayanlar’a O’nu herhangi bir Kaos’u dengelemek için kullanmalarını söyledi. Gerekirse Erken Yaratıklar’ı ve Yaşayan Varoluşlar’ı disipline etmek için. Güc’ün asla O Kadar Mutlak hâle gelmemesini ve sorumluluklarını unutmamasını sağlamak için.“


Kraliyet Yasası Tristesse, kararını vermiş Gözler’le Alexander ve Seraphina’ya baktı. Sert Yüz Hâtlar’ı, bu seçimin tartılmış ve gerekli görüldüğünü gösteriyordu.


“Gidin.“ Bu tek kelime, uzun emirlerin verebileceğinden daha fazla Otorite taşıyordu.


“Yaşayan Yasa’nın herhangi bir Arac’ını elde edebilirseniz... Ölçek ya da başka bir şey, bu tüm Yaşayan Yasalar için bir nimet olacaktır. Çok uzun süredir sadece emsallere dayanarak var olduk. Gerçek bir Araç birçok Şey’i değiştirecektir...“


Alexander bir an O’nu inceledi, belki de samimiyetini gereklilikle karşılaştırıyordu. Sonra basitçe başını salladı!


Başka bir şey söylemeden, Erken Yaratığ’ın ikiye bölünmüş Kafası’na doğru yürümeye başladı.


Her adım, sanki sadece O’nun görebildiği bir Yol’u takip ediyormuş gibi, amaçlı görünüyordu. Göğsünde’ki Enneagram daha parlak bir şekilde yanıp, sönmeye başladı, Işığ’ı bir şeyle senkronize oluyordu.


Yaklaştıkça, Seraphina’nın da göğsünde aynı şekilde parlayan bir Enneagram taşıdığı anlaşıldı!


Birlikte, Öl’ü Kıyı’nın bir zamanlar canlı olduğunu hatırlamasını sağlayan bir Rezonans yarattılar!


Erken Yaratık’ın ikiye bölünmüş Kafa’sı... Ölüm’ünde bile devasa, ikiye bölünmüş halde... Tanıma ile yanıt vermeye başladı. İki Enneagram sadece Semboller veya Güç Kaynaklar’ı değildi... onlar anahtarlardı ve Kurumuş Uyuyan Kıyı, açılmak için Milyonlar’ca Yıl Bekleyen bir Kilit’ti!


Katlar, Olasılıklar’la doldu. Rüzgâr olmamasına rağmen Gri-Beyaz Kumlar dönmeye başladı. Kurumuş Okyanus yatağı Desenler hâlinde çatladı.


Üç saniye geçti. Dört. Beş.


BOOM!


Patlama geçiciydi... Katlar’ın başka bir yerde olmaya karar verdiği Ses’iydi. Alexander ve Seraphina’nın durduğu yerde, sadece bozulmuş Kum kalmıştı. Geleneksel anlamda seyahat etmemişlerdi... kabul edilmiş, kabul görmüş, Normal Gerçekliğ’e dik olarak var olan bir Şey’e giriş izni almışlardı.


Kraliyet Yasa’sı Tristesse ve Kaedric Kurumuş Uyku Kıyısı’nda kaldılar, arkadaşlarının Ani Yokluğ’u ıssızlığı daha da belirgin hâle getirmişti. 


Tristesse’nin tavrı, düşünceli hâlinden bir Ân’da emredici bir hâle dönüştü!


Tarih’çi, olduğu Kraliyet Yasası’na dönüştü, Otorite’si, Demir’ci Ocağ’ında ısıtılmış Metal’den yayılan ısı gibi vücudundan yayılıyordu.


“Gel,“ dedi Kaedric’e, sesinde gecikme istemiyordu. “Kleos Konkordatosu için hazırlanmalıyız. Her Yasa hazır olmalı ve olası her türlü tartışma öngörülmelidir.“


Yürüyüşünü bir bildiriye dönüştüren bir kararlılıkla hareket etmeye başladı.


“Eğer o zamana kadar bir Araç’la geri dönerse...“ Cümleyi yarım bıraktı, ama ima ettiği şey açıktı.


Yaşayan Yasanın bir Arac’ı birçok şeyi değiştirecekti.


Kaedric O’nu takip etti, kendi düşünceleri de olasılıkları hızla gözden geçiriyordu. “Sence başarabilecekler mi?“


Tristesse, soruyu hak ettiği önemi vererek düşündü. “Kim bilir dostum, hepimiz elimizden gelen her şeyi yapıyoruz...“


...!