Kürşat önüme çıktı ve söyledi. "Abi işin olduğunu anlıyorum ama lütfen daha çabuk gelmeye çalış. Bugün Klan Reisinin önemli bir konuşması olacak söylenmişti. Hadi Toplantı odasına gidelim." Kürşat benden daha büyük gözükmesine rağmen aslında 18 yaşında ve gerçekten bu işlerde benden daha başarılı. Kendi gücünü uyandırdı ve onu öğrendiği Batı stili Kılıç sanatına uyguladı. Gerçekten onunla gurur duyuyorum. Toplantı odasına gittik ve Klan Reisi Haktan konuşmaya başlamıştı bile. Beni gördüğü zaman yüzünü biraz daha buruşturup konuşmasını yarıda kesti ve direkt konuya girdi. " Bilirsiniz ki, Cassia yan aileden olmasına rağmen bizim çok büyük bir savasçımızdı. Onu 10 yıl önceki Yüksek seviye bir Agrios ile olan savaşta kaybettiğimizde klanımız büyük bir gücü yitirdi ama oğulları olan Andreios ve Kürşat'tan onun kanından geldiği için büyük beklentiye girdik. Kürşat bu beklentilerimizi layıkıyla karşıladı ama büyük kardeşi Andreios babasından hiçbirşeyi miras alamamış gibi gözüküyor. Ve-" Tam bu anda sinirlerim tepeme bindi. Kendisi hiçbirşey yapmazken, Babam o savaşta canını ortaya koyarak savaştı. Şimdi bu konuyu açarak kendi başarısızlıklarını üzerime yıkmak istiyor eminim. Ama Kürşat benden önce davrandı. "Sayın Klan Reisim, size ne kadar saygım olsa bile kardeşimi aşağılamanız hatta ölen babamı bu işe karıştırarak yapmanız sizin gibi bir büyüğe yakıştıramadım. Kardeşim belki güçlerden yoksun olabilir ama kendisi toplum için çocukları iyi yetiştirirek elinden geleni yapıyor." Klan Reisi: "Acaba , gerçekten öyle mi? O topluma birşey kazandırsa bile gerçekten yarattığı bu toplumu korumaya gücü varmı? Güç olmadıktan sonra yaratılan şey kalıcı değildir. Bunu sende biliyorsun." Kürşat bu sefer konuşmaya çalıştığında onu durdurdum. Klan Reisi:"Bu yüzden Yaşlılar konseyimizin kararıyla, Andreios artık Heilige klanının bir mensubu değildir. Lütfen herşeyini toplayıp buradan ayrıl Andreios. Senin gibi güçsüzler bizim toplumumuzda yeri yok." Bu sözlerine ne kadar sinirlensem bile nafileydi. O doğru söylüyordu. Artık ben Bir Heilige değildim. Sadece Andreios'tum. Bu hem büyük bir yükten kurtulmak gibi hemde acı verici bir işkence gibiydi. Kürşat'a hiçbirşey söylemeden ayrıldım. Karanlık bir sokakta tüm sinirimi çıkarmaya çalıştım. "SANKİ KLAN UMURUMDA! GÜÇSÜZLÜĞÜ BEN İSTEDİM SANIYORLAR. Neden sadece evsiz olan ben olmalıyım? NEDEN BEN BÖYLE OLMAK ZORUNDAYIM Kİ HAAA?" Diye bağırırken kalbim sıkışmaya başladı. Bu zaman hatırladım. 'Bir insan ve ya varlık duyguları bastırılmaz hale gelirse bu ona duygularına göre bir güç verecektir ama Tüm anıları kendisinden alınacaktır. Gücün verilme amacını bitirince ise Agrios'lardan bir farkı kalmayacaktır.' Evet... Doğru... Bu bir Agrios dönüşümü...
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.