Hepimiz inanıyoruz. Mantıklı olana. Ama mantık ne zamandan beridir inanca dayanmıştı ? Sözde din inanç, bilim ise gerçek olmalıydı.
Ama biz gerçeklere inandık.
Hepimiz inandık, gerçekten inandık. Kulağımıza bilim insanlarının araştırmaları hep geldi ama biz hiç gerçeği aramadık. Sadece onlardan duyduğumuza inandık. Görmedik.
Teorilerden haberdardık ama hiç olayın içinde olmadık, sorgulamadık ya da kanıtlamak için uğraşmadık.
Dünya, dinin otoriter olduğu dönemlerde dinler tarafından düz belirlendiğinde ona inandık ve yuvarlak diyenleri taşladık. Bilim tahta yükseldi ve bu savın aksini iddia etti. Dünya yuvarlaktır diyerek. Bu sefer de düz diyenler olduğunda onları kovaladık.
Bize söylendi ve biz de sadece inandık.
Ben, inançsızım.
Aslında bir dine sahibim, çünkü bazen senden üstün bir ilahi güce inanmak plasebo etkisi yaratabiliyor. Psikolojik açıdan da pozitif etkileniyorsun, yani sadece inandım. Sorgulamak? İnançlar özünde inanmayla var olan şeylerdir.
Ama bilim konusunda oldukça aksi ve sorgular oluşum yüzünden pek çok defa eleştirildim ve yanlış anlaşıldım. Sanırım bağnaz kabul ediliyordum. Ahaha... ah...
Din kişiye ait olandı. Kişisel ama bilim mutlak ve genel. Dinde doğru ve yanlışı sorgulayamazken bilimde pek âlâ net çizgilerle ilerler.
İşte basitçe benim genel yaşam felsefem. Bir ateistin zihnine ve dindarın kalbine sahibim. İkisi de birbirine karışmadan varlığını idame ettirebiliyor. Çelişmeden.
Size söyledim mi bilmiyorum ama, ben bilim ve teknoloji alanlarında genel olarak araştırma yapan biriydim. Ama mesleğim bunun üzerinde değildi. Daha çok yazılıma ve bilgisayara yönelikti.
İşte.
Bilim ve teknolojinin hakimiyetindeki dünyada.
Fark ettim ki.
Varlığım, tüm birikimim ve inancımla.
Eldem kocaman bir sıfırdan başka bir sey değildi.
Ne ilerlediğim yol ne de hayatım. Hatta varlığım ve kimliğimle koca bir sıfır.
0 ne demektir ?
Var olanlar arasında yok olan.
Toplu bir biçimde bir deneye kurban gidenler arasındaydık, ben ise aksilikleri belki şansa belki de takıntılı kişiliğimle fark etmeye başladım.
İllüzyon gibi bir evren ve hayatlarda, kendilerine bile ait olmayan kimliklere inanarak yaşadık ve öldük.
Ve ben, ne bu sanal dünyada ne de gerçek olanda var olabilenim. Ben arafta kalan.
Ne inanacak bir inancım kalmıştı ne de gerçekliğim.
Koca bir sıfırdı tek değerim.
-Başlayacak-
Chatgpt'nin yorumu; "Belki de insanlar gerçeği kabullenmek yerine, kendilerini eğlencenin, para kazanmanın ve mutluluğun çılgınlığına kaptırmışlardı. Kendileri için değil, başkaları için değil, yalnızca kendileri için."
°°°
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.