Yi Tu,” Tu Tuan yıllardır Qiang Jia Tao'ya gizlice aşık oldu,” dedi.
Jia Tu pencereden Yi Tu ile meşgul bahçıvandan baktı.
Pembe yatak odasında, Yuan Gun Gun şişmiş yüzünü ovuşturdu. Hao Yan Che'nin Xiao Bi'yi neden bu kadar acımasız bir şekilde öldürdüğünü anlamadı.
Sabah iki ila dokuz dakika arasında, Bayan Chen, sessizce Yuan Gun Gun'un yatak odasına girdi. Bayan Chen yatağa oturdu ve Yuan Gun Gun'un şişmiş yüzünü nazikçe ovuştururken kalbi ağrıyordu.
Xiao Bi yatağa atladı ve metresi saçını çekti. Yuan Gun Gun gözlerini açtı ve Xiao Bi'yi yatağında fındık tutan gördüğünü düşündü.
'Xiao Bi?' Diye sordu Yuan Gun Gun.
Xiao Bi başını Yuan Gun Gun'un boynuna sürdü. Yuan Gun Gun yatağa oturdu ve Xiao Bi'ye sarıldı.
"Gun Gun, bu sizin Xiao Bi'niz," dedi Bayan Chen.
Bayan Chen gülümsedi ve Yuan Gun Gun'un kafasını ovuşturdu.
"Teyze Chen ..." diye çağırdı Yuan Gun Gun.
"Gun Gun, sana vurduğum için beni affet," dedi Bayan Chen. Seni korumak için aklıma gelen tek şey bu. Kimse Hao Yan Che'nin biri sabır sınırını zorladığında neler yapabileceğini bilmiyor.'
Yuan Gun Gun, “Teyze Chen, anlıyorum,” dedi.
Bayan Chen, “Bu sabah Xiao Bi, yiyecek almak için Lam Ling'i takip etti,” dedi.” Gördüğün sincap Xiao Bi değil.”
Bayan Chen, obur Xiao Bi'nin kafasını ovuşturdu.
Gun Gun, genç usta odanızı terk etmenize izin verdi, dedi Bayan Chen. Genç efendinin evindeki kral olduğunu hatırla. Kimse evindeki genç efendide parmağını yükseltmeye veya sesini yükseltmeye cesaret edemez. Burada, genç üstat, yaşaması ya da ölmesi dahil herkesin kaderini kontrol ediyor.
Bayan Chen, Yuan Gun Gun'a bir kırmızı elma verdi. Yuan Gun Gun'un hayatında ilk kez, Yuan Gun Gun onu yemek yerine sadece bir elma tutuyordu.
Gun Gun, birisinin sizinle genç efendi arasında anlaşmazlık yaratmak istediğini biliyorum, dedi Bayan Chen. 'Onların nedenini bilmiyorum. Tek bildiğim, bugün genç üstadı yanlış anladığınız.'
Xiao Bi sola ve sağa baktı, sonra Xiao Bi metres ellerinde kırmızı elmayı ısırdı. Bayan Chen, Xiao Bi'yi aldı ve Xiao Bi'yi ap.ron'a koydu "Gun Gun, Xiao Bi'yi dışarı çıkaracağım ve dinlenmene izin vereceğim," dedi Bayan Chen.
Yuan Gun Gun şokta yatağında oturdu. Xiao Bi ölmedi, yanlış bir şekilde Hao Yan Che'yi suçladı.
Bir süre sonra Yuan Gun Gun yataktan atladı ve Hao Yan Che'nin yatak odasına çıplak ayak koştu.
Yuan Gun Gun menekşe kapısına baktı. Yere oturdu ve menekşe kapısını çalmak isteyip istemediğini bütün gün boyunca tartıştı. Hao Yan Che'nin görmek istemeyeceğini düşündü, çünkü ona acı veren sözler söyledi.
Ertesi sabah sekiz buçukta, Hao Yan Che kötü bir ruh haliyle uyandı çünkü Yuan Gun Gun'u görmedi. Yataktan kalktı, fırçaladı ve banyoda yıkadı. Sonra menekşe kapısını açtı ve pirinç topunun menekşe kapısının önünde uyuduğunu gördü.
'Yuan Gun Gun,' dedi Hao Yan Che.
Yuan Gun Gun uyanmadı.
'Yuan Gun Gun!' Hao Yan Che aradı.
Yuan Gun Gun'un gözleri sıkıca kapandı.
"Uyanın ve yiyin," dedi Hao Yan Che.
'Nerede ye…' Yuan Gun Gun mırıldandı.
Yuan Gun Gun gözlerini açtı ve uzun bir çift bacak gördü. Başını kaldırdı, uzun bacak çifti Hao Yan Che'ye aitti.
'Genç efendi…' Yuan Gun Gun çağırdı.
Hao Yan Che, Yuan Gun Gun'a bakmak istemedi. Şişmiş yüzünü, ellerindeki kan lekelerini ve çıplak ayaklarını görmek istemedi. Ondan uzaklaştı.
'Genç efendi…' Yuan Gun Gun aradı ve Hao Yan Che'yi takip etti. Hao Yan Che, Yuan Gun Gun'u görmezden geldi ve yürümeye devam etti.
'Genç efendi!' Yuan Gun Gun çağırdı.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.