En güncel bölümleri fenrirscans.com da okuyun ve sitedeki birçok noveli keşfedin.

Devil Peak’in en yüksek platformunda siyah giysili bir adam son derece dikkatli bir şekilde duruyordu.

Bulutların üzerinde, güneş ve ay yan yana asılı duruyor, sıcak ışıltıları ve keskin soğuklarıyla aşağıdaki toprakları sular altında bırakıyordu. Adam kollarını gökyüzüne doğru uzatırken derin nefesler aldı ve ışıklar avuçlarında toplandı. ve dünya karardı.

Kötü bir rüzgar esmeye başladı, anlatılmamış hayaletlerin sonsuz ıstırap ulumalarını çevreliyordu.

Rüzgar adamın zarif saçlarını alıp arkasındaki şeytani yüzü ortaya çıkardı.

Adam ışınlardan güç alırken güneş ve ay karardı. Çok geçmeden karanlık enerji bile ondan yükselmeye başladı.

Yüzü dondurucu rüzgarlarla hırpalanmışken, karanlık enerji onu bütünüyle kaplayana kadar yoğunlaştı. Bir nefes verdi ve yüzünü şeytani bir gülümseme süsledi.

Gümbürtü!

Tetikleyici yüksek bir ses ile civardaki dört dağ patlarken Şeytan Tepesi de korkunç sarsıntılarla sarsıldı. Güneşin ve ayın özlerini emen adam gözlerini açtı.

Uzayı parçalayan bir ses ile yedi ışık parlaması ortaya çıktı. Işık dağılırken acımasız güç yayan yedi figür orada duruyordu.

Adam ürkütücü bir sesle konuşurken kaşları çok az da olsa titredi: “Siz yediniz burada nasılsınız? Hepiniz biz şeytani gelişimcileri sonuna kadar küçümsemediniz mi?”

“Humph, Şeytani İmparator, Zhuo Yifan, neden burada olduğumuz açık değil mi?” Yaşlı bir adam küçümseyen bir bakış atarak beyaz sakalını okşadı.

Kalbi tekledi ve Zhuo Yifan seslendi: “Tanrım Kılıç İmparatoru, ne demek istediğini bilmiyorum.”

“Hımm, numara yapmayı bırak ve Nine Serenities Gizli Kayıtlarını çıkar.” Bir kadın Taoist çenesini öne doğru atarken kibirli bir şekilde adım attı.

Zhuo Yifan’ın rengi soldu.

Efsanevi Dokuz Serenity İmparatorunun evini bulması üzerinden yalnızca bir ay geçmişti. Bu süreçte sayısız kez ölümün eşiğinden döndükten sonra, sonunda hayatı boyunca incelemek istediği yazılı anlatımları elde etti. Peki bunun haberini nasıl aldılar?

Aniden bir şeyi hatırladı ve her saniye yüzü daha da karardı.

“Zhao Chen, dışarı çık.” diye bağırdı Zhuo Yifan.

Dağdaki boş ormanda neşeli bir ses çınladı. Hemen yedi kişinin arkasından beyaz cüppeli yakışıklı bir genç gülümseyerek çıktı; Bu arada Zhuo Yifan’a sert bir selam verirken, “Ha-ha-ha, Usta, beni mi sordun?”

Zhuo Yifan ikiyüzlüye nefretle baktı ve “Bu senin işin mi?” dedi.

“Evet!” Zhao Chen gülümseyerek başını salladı.

“Koruma dizilimini de iptal ettiniz mi?”

“Evet!”

“Neden? Seni en azından asla küçümsemiyorum. Zhuo Yifan gözlerinden öldürücü niyet fışkırırken yumruğunu sıktı.

Şeytani bir gelişimci olmasına rağmen normalde sebepsiz yere öldürmezdi. Eğer öyleyse, sadece doğasına aykırı davranıyordu. Aksi halde, o erdemli yetiştiriciler onun sonunu çok daha çabuk getirirlerdi. Zhao Chen, Zhuo Yifan’ın yeteneğini görünce yanına aldığı bir yetimdi. Ancak Zhao Chen’in ona ihanet edeceği günün geleceğini kim düşünebilirdi?

Sakin tavrıyla ön plana çıkmasına rağmen, Zhuo Yifan’ın artan öldürme niyeti karşısında Zhao Chen’in ayakları ona ihanet etti ve iki adım geri giderek arkasındaki yedi varlığa yaklaştı.

“Usta, nezaketinizin dağ kadar ağır olduğunu anlıyorum. Ama bu sana Sekiz İmparator koltuğunu çalıp beni sonsuza kadar gölgende bırakma hakkını vermez. Nine Serenities Gizli Kayıtları konusunda daha da fazlası. Onu aldığından beri tek başına eğitildin, hatta benim onu görmemden bile korktun.”

Bunu duyduğunda Zhuo Yifan’ın kalbi sıkıştı.

Zhao Chen bunu kendi iyiliği için yaptığını asla bilemeyecekti. Düşük uygulamalı olmak ve öncelikle Dokuz Serenity’nin Gizli Kayıtlarını çalışmaya başlamak kişinin uygulamasından sapmasına neden olur. Onu bütünüyle anlamayı ve ancak o zaman ona aktarmayı seçmişti.

Ancak kısa bir ay içinde tüm planları bozuldu.

“Ha-ha-ha, iyi dedin. Zhao Chen, sen gerçek bir öğrencisin!”

Zhuo Yifan’ın kükreyen kahkahası göklere ulaştı ve öfkesi de öyle: “Öyle olduğuna göre, Usta sana Dokuz Serenity Gizli Kayıtlarını tattıracak.”

“Zhuo Yifan, biz yedi kişinin önünde böyle dizginsiz sözler söylemenin sana yeri yok.” Beyaz sakallı yaşlı adam Zhao Chen’in önüne çıktı.

“Hımm, Kutsal Bölgedeki herkes beni Sekiz İmparator olarak tanıyor. Siz yedi imparatorun birden bana saldırması umurumda değil!”

Söyledikten hemen sonra Zhuo Yifan, Zhao Chen’e avuç içi fırlattı.

Gökyüzünde ona doğru uzanan siyah bir pençe parladı.

Gözleri küçüldü, yüzü soldu ve korku genci ele geçirerek hızla geri çekildi.

Yaşlı adam bu güçlü pençe karşısında bir kılıç çekti. Bir kılıç dalgası parladı ve siyah pençe yok oldu.

“Hımm, Nine Serenities Secret Records harika bir şey değil.” Yaşlı adam, yüzündeki küçümsemeyle kılıcını hazır halde rüzgârda duruyordu.

Zhuo Yifan gülümsedi ve avuçlarını salladı, “Tanrım, bu kadar kibirli olmayı bırak.”

Boom!

Sanki sonsuz gök gürültüsü gürlüyormuş gibi, gökyüzü yediye doğru gelen binlerce siyah palmiyeyle kaplanmıştı. Her avuç içi pençenin iki katı büyüklüğündeydi. Öyle bir güç yeni bir boyuta ulaştı ki, yedi kişi bile şoktaydı.

“Bu nasıl olabilir? Kutsal Sahneye geçti mi?” Kılıç İmparatoru bu görüntü karşısında soğuk bir nefes aldı.

Onlar izlerken cesaretin onları terk ettiğini hissedebiliyorlardı.

Yedi İmparator bile bir Kutsal sahne uzmanına karşı yarışamazdı.

Zhao Chen’in yüzü, kalbini kemiren pişmanlıkla daha da solgunlaştı. Sadece bir aylık çalışmanın Zhuo Yifan’ı bu kadar güçlü bir seviyeye çıkaracağı kimin aklına gelirdi?

“Hımm, kahrolası hain, bu senin sonun.” Zhuo Yifan alay etti.

vızıldamak!

Yukarıdaki göklerden bir ışık düştü, kara elleri deldi ve doğrudan Zhuo Yifan’a doğru gitti. Tepki verecek zamanı kalmadan ışık içinden geçti.

Ağzından kırmızı kan fışkırdı ve binlerce kara el ortadan kayboldu. Zhuo Yifan solgun yüzüyle gökyüzüne baktığında kutsal bir ışık aurasının tadını çıkaran orta yaşlı bir adam gördü.

“Aziz!” Zhuo Yifan meydan okurcasına dudaklarını ısırdı. Yeni gelenin niyetini yüreğinde biliyordu.

“Şeytani İmparator Zhuo Yifan, bu Aziz, Şeytan İmparatorun mirasını geri almada Kutsal Alanı temsil ediyor. Eğer onu teslim edersen hayatın bağışlanacak.” Çevre ve insanlar gözüne giriyor ama hiçbiri içeriye yansımıyordu. Nine Serenities Gizli Kayıtları olmasaydı Zhuo Yifan’a bakmaya bile tenezzül etmezdi.

Bu, Kutsal Bölgedeki en güçlü Azizdi. İmparator sahne uzmanları bile onun önünde sadece karıncaydı.

Sefil bir kıkırdamayla Zhuo Yifan koynundan göz kamaştırıcı çok renkli bir yeşim parçası çıkardı.

Sadece görüntüsü bile orada bulunan herkesin, özellikle de Saint’in ifadesini değiştirdi.

Zhuo Yifan etrafındaki herkese alaycı bir bakışla alay etti: “Hangi erdemli yetiştiriciler, hangi Aziz? Hepiniz fakir bir adamın servetini arzulayan hırsızlar değil misiniz? Yok etmek zorunda kalsam bile hiçbirinizin Nine Serenities Gizli Kayıtları’ndan tek bir kelime bile öğrenmesine izin vermeyeceğim.”

Sanki inancını kanıtlayacakmış gibi vücudundan güçlü bir enerji yükseldi.

“Lanet etmek! Kendini yok edecek.”

Kılıç İmparatoru’nun gözleri hızla uzaklaşırken küçüldü, diğeri ise çok geride değildi. Sadece Aziz kutsal öfkeyle patladı ve Zhuo Yifan’a saldırdı, “Dur!”

Zhuo Yifan gururlu bir gülümsemeyle çimdikledi ve yeşim kayış Aziz’in gözlerinin önünde toza dönüştü. Dişlerini gıcırdatırken Aziz’de gördüğü öfke ve acı, Zhuo Yifan’ın kontrolsüz bir kahkaha atmasına neden oldu.

Boom!

Kahkahasına çok geçmeden tüm Şeytan Zirvesini yerle bir eden güçlü şok dalgaları eşlik etti.

Duman ve toz dağıldığında, azizin kızgın yüzünün yanı sıra daha kötü giyimli kıyafetlerini görmek çok geçmeden açıkça ortaya çıktı.

“Böylesine korkunç bir patlama karşısında bile bir Aziz, tek bir çizik dahi almadan oradan çıkabilir.” Kılıç İmparatoru, hayranlığını ifade etmek için Aziz’in huzuruna çıktı.

Aziz homurdandı ve ayrılmak üzereydi.

O sırada Zhao Chen onu engelledi, “Lütfen bekle Aziz. Şeytani İmparator Zhuo kurnaz ve aldatıcıdır. Eğer birisine sahip olursa, Dokuz Serenity’nin Gizli Kayıtlarını bildiği için bir gün hepimizden intikam almaya gelecektir.”

“Hımm, onun kendini yok etmesi ruhuna bağlıydı. Ne mülkiyeti?” Kolunu bıraktı ve ortadan kayboldu.

Bunu duyduktan sonra orada bulunan herkesin yüreği rahatladı.

Bir Aziz hediyesi ile bir İmparator sahne uzmanı, kendi kendini yok etse bile ruhuyla birlikte kaçmanın imkansız olduğunu görürdü. Kadim Şeytan İmparatoru’nun mirası olan Nine Serenities Secret Records’un kaybı çok üzücüydü.

İnsanlar Şeytan Zirvesi’nin kalıntılarına bakarken her biri farklı hissetti. Bazıları seviniyor, bazıları üzülüyor, çoğu ise acıyordu…

Silavin: Hey, bunu isteyen bazı insanlar olduğu için bu romanı alıyoruz. Bu hikayeyle kişisel olarak da ilgileniyorum.

Haftada kaç bölüm olacak, bu hafta 1 bölüm olacak. Bir sonraki bölümde sizi bilgilendireceğim.