Cai Hong Se An Lian - Türkçe Çevrimiçi Oku

Oda arkadaşları yataklarına geçmişti.
ShuCi bilgisayarı açtı ve çizim tabletiyle bağladı. Onun bölümü grafik tasarımıydı. Sınava katıldığında diğer derslerinin notları çok iyi olmayabilirdi ama grafik tasarım sınavında fakülte birincisi olmuştu. ShuCi bugünki maçı düşünerek çizmeye başladı.
Genç adamın uzun boyu, topu atarken sertleşen kasları. Elinin üstündeki damarlar.
Yüzünü çizmeye geçti. Ağız, burun, kaş... Sıra gözü çizmeye geldiğinde durdu. Pek beğenmemişti. YeXun için çok fazla çizim yapmıştı ama gözlerini çizmek en zor kısmıydı, çünkü YeXun'ün gözbebekleri içinde bir evren saklıydı.
Onun göz şekli yuvarlak bir göz bebeği ve uzun ince iki kenardı.
Biraz şeftali gözlü birazda feng yen gözlüydü. Çizmesi hiçte kolay değildi.
(Perry'den not: Feng yen Anka kuşu demekmiş, bana da çok mantıksız geldi ama Jiang Tin o kuşun gözü de çekik gibiyse o yüzden yazmışlardır. )
ShuCi çizmeye koyuldu, o sırada Lin Chuan'ın sesi geldi: "ShuCi sen matematikten Büt'e kalmış mıydın?"
ShuCi donakaldı, güneşli bir havada aniden şimşeklerin çaktığını hissetti.
Lin Chuan onların odasındaki en zeki kişiydi. Sanat fakültesi öğrencisi olarak okula girmiş ama sonra bilgisayar fakültesine geçmişti. Geçen dönem derece yapıp ikinci olmuş, belge almıştı. Onların fakültesindekiler için matematik zorunlu ders değildi. Lin Chuan matematiği seçtiğinde YeXun'ün de aynı derse girdiğini öğrenince ShuCi'da o dersi almıştı.
Üzerinden bir mevsim geçmişti, YeXun'le konuşmak şöyle dursun dersten bile geçememişti.
Lin Chuan söylemese ShuCi çoktan unutmuştu.
Lin Chuan ShuCi'nın bu halini görünce onun sınava hiç hazırlanmadığını anlamıştı.
"Askeri antrenman bittikten iki gün sonra bütler başlıyor, biraz zaman ayırıp kitaba bak."
Xia XinHang:"Hahahaha!"
Lin Xiang:"Hahahaha zavallı."
Onların derslerinin hocaları çok.... Kolay kolay kopya çektirmezdi.
ShuCi ölmek üzereydi.
Lin Xiang onun hayattan bıkmış bşr ifadeyle oturduğunu görünce ona bir fikir verdi:"Sen gidip YeXun'e sor, biraz zaman ayırıp seni çalıştırsın. Yanlıl hatırlamıyorsam geçen dönem fakültede birinci olmuştu."
ShuCi biraz düşündükten sonra:"Ben bir sorayım."
Ama dışından bunu söylerken aklındam geçenler böyle değildi. YeXun'e sormayı bile düşünmemişti.
YeXun'ün onu çalıştırmak için 4-5 saat ayırması gerekiyordu, YeXun'ün o kadar zamanını alamazdı.
... Herneyse, bunların tümü bahaneden ibaret.
YeXun'ün zamanını almayı çok isterdi ama ShuCi'nın YeXun'e soracak cesareti yoktu.
Birbirine ders çalıştırmak genelde gerçek sevgililerin işiydi. YeXun'ün bir şey anlamasından korkuyordu. Daha önemlisi YeXun onu reddederse çok üzülürdü.
Bir şey olmaz!
Üniversite sınavından bile geçtim ben, matematik ne ki?!
Bu düşüncelerke matematik test kitabını açtı...
...
...
Ne bu?
Kutsal kitap mı?
***
Askeri antrenmanın son günü bir tören düzenlendi. Hocalar yukarıda bir şeyler anlatıyor ShuCi da güneşin altında matematik kitabı okuyordu.
Etrafa bir göz attı, tek değildi. Bir sürü kişinin elinde matematik kitabı vardı. Birisi bir yıllık çıkmış soruları getirmiş gibiydi. Görünüşe göre sınav herkesi zora sokmuştu.
ShuCi'nın başı dönmeye başladı. "Ben yapmıştım ya, ne günah işlemiştim de böyle oldu?"
"Gerçekten günahın var senin. Bizim gibi oturup ruh sağlıpınla ilgilenseydin böyle olmazdı. Şimdi geçmesende olmaz, puanın için... " Li Xiang'ın sözü yeni bitmişti ki gözlerini kıstı ve el salladı.
"Hi!" dedi Li Xiang "YeXun!"
YeXun ona birinin seslendiğini duyunca durdu ve o tarafa doğru ilerlemeye başladı. Yaklaşınca ShuCi'nın dizindeki matematik kitaplarını gördü ve kendini tutaöayarak güldü:"Sende mi büte katılacaksın?"
ShuCi onun güldüğünü görünce formüller tarafından bozulmuş morali düzeldi :"Evet ya."
"Nasıl gidiyor?"
"Hiç bir şey anlamıyorum." ShuCi yine de çok mutluydu. "Oturacak mısın?"
YeXun oturdu.
Li Xiang kendi kendine mutlu olan ShuCi'ya baktıktan sonra YeXun'e dönerek yerinden kalktı ve:"Ben tuvalete gidiyorum sen ona yardım edersin. Ona senden yardım istemesini söylemiştim ama sanırım utanıyor."
Li xiang gittikten sonra YeXun:"Gerçekten hiç bir şey bilmiyor musun?"
ShuCi burnuna dokundu ve:"O kadar değil de... İntegral'den haberim var."
YeXun:"ilk konuları yeni mi bitirdin?"
ShuCi:" Evet."
YeXun konuşmadı. ShuCi biraz endişeyle ona baktı.
Liang Xian' ların önündeyken dersten kalmak çok önemli değildi ama karşısındaki YeXun olunca işler değişiyordu.
ShuCi çok utanmıştı.
"Sen ilk öğretim binasında mı gireceksin sınava?"
"7102."
"7102..." YeXun biraz düşündükten sonra:"Son anda çalışmaktan başka bir çaren daha var aslında."
"Neymiş?"
"Mesela bana tapabilirsin."
"İlahlara ibadet etmek anlamında mı?" ShuCi bunun çare olup olmayacağı konusunda çok şüpheliydi. "İşe yarar mı?"
YeXun ona baktıktan sonra güldü ve:"Belki yarar."
ShuCi iki elini birleştirerek(🙏) içinden:"Eğer gerçekten işe yarayacaksa, beni sevmeni isteyebilir miyim?"
YeXun omun kafasını okşadı:" Öğrenmeye devam et."
Elini geri çekti ve bilgisayar fakültesine doğru ilerledi.
ShuCi olduğu yerde, YeXun'ün sırtına bakakaldı.
Her an patlayabilirdi.
AAAAAAAAAAA...
YeXun kafamı... Kafamı okşadı...
İşte yaradı! Hasiktir! Gerçekten işe yarıyormuş!
YeXun ne dedi?
"Öğrenmeye devam et" mi?
Pekâlâ.
Matematik kitabını hemen çıkarttı.
***
YeXun Bilgisayar Fakültesi'ne geri döndüğünde Lu JianShen'in de matematik kitabını kurcalayarak oturduğunu gördü.
O ShuCi'dan daha iyi durumdaydı. Kitabın neredeyse yarısı bitmişti herhalde. YeXun'ün geldiğibi görünce kitabı fırlattı. "Geçen dönem ikimizde boş işlerle uğraşıyorduk. Senin hiç çalıştığını görmedim ama neden senin notun benimkinin üç katı?"
YeXun güldü.
Lu JianShen'in içinde kasvetli bir önsezi belirtmişti.
Evet, gerçekleşti.
"Burası... " YeXun kafasını işaret etti "Çok iyi çalışıyor."
"Sikeyim seni. "
Lu JianShen'in YeXun'ün yüzüne bile bakası yoktu ama YeXun peşini bırakmadan soruyordu:"Sen din hangi sınıfta sınava gireceğim demiştin? Bütlerde oturacapın yer isteğe bağlı oluyor değil mi? "
"7102" dedi Lu JianShen sinirli bir şekilde "Evet, öyle."
"Çalışma, bir faydası olmaz sana."
"Köpeğin ağzında fildişi bulamazsın* diye boşuna dememişler demek ki!"
Lu JianShen'in YeXun'ü öldüresi vardı.
(*Köpeğin ağzında fil dişi bulamamak çevirmenin söylemine göre köpek değersiz bir hayvan olduğu için ağzından fildişi gibi kıymetli bir şey çıkamaz tarzı anlamı olan bir atasözü.Yani senin ağzından iyi bir söz çıkmasını beklememiştim demek istemiş.)
***
Sınıfa girdiğinde ShuCi çok endişeliydi. Saat sabah 1'e kadar çalışmıştı ama öğrendikleri hala yetersizdi.
Sınava son birkaç dakika kala sınıfa öğretmenlerle birlikte uzun boylu bir çocuk girdi. ShuCi gözlerine inanamamıştı.
YeXun onun önündeki sırayı çekip oturdu. ShuCi onun neden burada olduğunu düşünürken öğretmen:" Arkadaşlar, kitaplarınızı masaya getirin.. Tuvalete gidecekler çabucak gitsin gelsin, sınavın ortasında kimse çıkamaz."
Sınav kağıtları dağıtıldı.
SuCi kağıdı aldı ve uzun sorulardan doğru çözmeye başladı. Çözerken karşısındaki YeXu'e bakıyordu."YeXun neden burda?...YeXun'ü bir defalığına satın almak için ne kadar para gerekiyor?"
O da almak istiyordu.
Sınavın ortalarına doğru ShuCi yazabileceği her şeyi yazmıştı. Eksik kalan yerleri sallamayı düşünüyordu. O sırada YeXun arkasına uzandı, kafasını bile çevirmeden, elini hareket ettirdi...
Bir kağıt ShuCi'nın masasına düştü.
YeXun çok hızlı hareket etmişti.Buna alışkınmış gibi gözüküyordu. ShuCi biraz duraksadıktan sonra YeXun'ün ne kadar cesurca bir şey yaptığının farkına vardı.
?????
SİKTİR!!! KAĞIT MI GÖNDERDİ?????!!!!!!
En tehlikeli kopya çekme yöntemlerinde TOP ONE.
ShuCi eliyle kağıdı kapattı ve sııftaki öğretmene baktı. Ön tarafta duran kadın öğretmen camdan bakıyordu. Diğer erkek öğretmense sırtını ShuCı'ya dönmüş bir şekilde arkaya doğru bakıyordu. Görünüşe göre olanları kimse fark etmemişti.
ShuCi YeXun'ün onun için böyle tehlikeli bir şey yapmasına çok duygulanmıştı.
YeXun ne kadar iyi birisi! Başkasının yerine sınava girerek ona da yardım etmeyi unutmamış.
Kafasını eğip baktı.
Kağıdın üzerinde bir cümle:
-"Bana ibadet etmen gerçekten işe yarıyor muymuş?"
...Wait, what the fuck!!!!
Sadece bir cümle mi var?
ShuCi ne kadar YeXun'ü çok seviyor olsada ona:"Sen salak mısın?" diye sorası vardı.
Biraz sakinleştikten sonra ShuCi kağıdı çevirdi...
Cevaplar yazıyodu.
Rahatlamıştı, bir an sinirlense mi mutlu mu olsa bilememişti.Ön sırasında oturan, sınavı bittiği için yapacak bir şey bulamayıp kalemle oynayan YeXun'e baktı... YeXun'ün sırtına bakarak bile kendini güvende hisseden ShuCi onu daha fazla sevmeye başladığını fark etti.
Cevapları geçirdikten sonra ShuCi kağıdı teslim etti ve çıktı, koridorda bir süre durduktan sonra YeXun'de çıktı. ShuCi onu görünce gülümsedi, onu öpmek istiyordu. Bir adım öne atıldı ve:"Teşekkürler." dedi.
"Şşt!" YeXun onun omzuna yavaşça vurdu ve merdivenlere doğru ilerlemesini istedi."Hocaların duymasını mı istiyorsun?"
ShuCi diğer öğrencilerin hala sınavda olduğunu hatırlayınca YeXun'ün peşinden merdivenlere doğru yürüdü.
"Sen birisinin yerine mi girdin sınava?"
"Lu JianShen'in yerine."
"Vaa..."
"Ne oldu?"
"Ne kadar şanslıyım ben." diyerek gülümsedi ShuCi. Çok güzeldi, çok abartılabilecek derecede bir güzelliği vardı. Bu gülümsemesi küçük çocukların şeker aldıp mutlu olduğu zamanki gülümsemeleri gibiydi.
YeXun ona biraz baktı ve dudaklarının kenarları kıvrıldı.
ShuCi yürürken telefona bakıyordu, WeChat grubundan mesajlar geliyordu, fotoğrafçılık kulübündekiler sınavın ortasında tüm okula mesaj atmıştı.
"-Haftaya Pazar bisikletle Hua Hu parkına gidip fotoğraf çekeceğiz. Fotoğraf makinesi olmayanlara okuldan ödünç verilecek, iki gün bir gece sürecek. Gelecek olan var mı?
Gelecek olanlar 1 gelmeyecek olanlar 0 göndersin sayı alacağız."
Altında bir sürü cevap vardı. ShuCi iyice baktı ama YeXun'ün cevabını bulamayınca sordu:"YeXun, Fotoğrafçılık kulübündeki mesajlara baktın mı?"
"Baktım."
"Gidecek misin?"
YeXun cevap vermeden önce sordu:"Sen gidecek misin?"
"Ben Hua Hu parkına hiç gitmemiştim..." ShuCi YeXun'ün yüz ifadesini dikkatle inceleyerek "Eğer sen de önceden hiç gitmediysen beraber gidelim mi?"
YeXun biraz duraksadı.
Düşündü.
Klavyeden yazılan 0'ı sildi ve yerine 1 yazdı.

DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;