Fugou Keiji - Türkçe Çevrimiçi Oku

ÇN: Kitabın Japonca versiyonunu elde etmeyi başardığım için İngilizcesinin üstünden geçerek hızlıca bölümü yayınlamaya karar verdim. Ve bir hatırlatma olarak arada bir bölümlerde ki noktalama işaretleri ve bazı kelimeler için geri dönüp düzeltme yaptığımı bilmenizi isterim. Keyifli okumalar.

--------

Daisuke rahat bir tonda, "Kimliğimi gizleyip onlarla temas kuracağım ve sonra da onları çok para harcamaya zorlayacak bir iş vereceğim." dedi. "Sanırım takiplerini paralel olarak yapabilirim."

Daisuke'ye pis bir bakış atarken Kojima, "Ne tür bir iş düşünüyorsun?" diye sordu.

"Haa," Daisuke's açık tenli yüzü biraz kırmızı oldu. "Bunu hiç düşünmedim ama karşı tarafa bağlı olarak esneğim."

"Bu saçmalık." dedi Ninobiki büyük bir gülümsemeyle. "Eğer durum buysa, uygun soruşturma politikasına ek olarak net bir hesaplamaya ihtiyacın var, Bay Kambe. Sadece sezgilerine güvenirsen suçlu tuzağa düşmez."

"Hayır, bunun kötü bir fikir olduğunu sanmıyorum." Saruwatari Daisuke'yi desteklemeye başladı. "Ve herkesle karşılaştırıldığında, Kambe-kun bu rol için mükemmel olurdu."

“Neden?" Saruwatari, karşı karşıya olduğu gözleri ilgiyle aydınlanmış olan Yüzbaşı Fukuyama'nın, sorusunu yanıtladı, “İnsanların para harcamasını sağlamak için, onlara önce harcadığımızı göstermeliyiz. İnsanları harcamaya teşvik etmenin en iyi yolu budur. Kambe, buradaki dedektiflerin en küçüğü sensin, bu yüzden dördüne kolayca yaklaşabilmelisin ve eğer dört kişiden biri suçlu ise, o zaman sadece Kambe ile birlikte olup para harcamak isteyecektir. Kambe farkında olmasa bile, sadece Kambe'nin parasını nasıl harcadığına bakacaktır.”

Fukuyama, Daisuke'nin önerisini destekleyen Saruwatari'ye biraz ihtiyatlı davranarak, "Sende öyle misin?" dedi.

Saruwatari hiç tereddüt etmeden cevap verdi: "Param yok. Öyle hissetmiyorum çünkü en başından pes ettim. Ama bu suçlu farklı. Zaten 500 milyon yen nakit parası var."

"Ya şüpheliyle arkadaş olursan o zaman suçlu olarak tanımlanır mı?" Kojima kaşlarını çattı. "Öyle bir şey olursa, geri alamam."
O anda, Saruwatari kahkahayı bastı.

"Deşifre olma şansı olmayacak. Cadillac'a binen, yarım sigara bile içmeden purosunu atan, 100.000 yen çakmak bırakan ve yağmurda İngiltere'den özel bir takım elbise giyen bir dedektif var mı? Eğer Kambe onları ortaya çıkarırsa, bir milyoner olduğu için olacak, bu yüzden dedektif olarak şüphelenilme olasılığı daha az.”
"Bunu hep yapar mısın?" Yüzbaşı Fukuyama, Daisuke'ye şaşkın bir yüzle baktı. "100,000 yen değerinde çakmak mı bırakıyorsun?"

“Bu çok saçma olurdu. Bunu her zaman yapmıyorum,” dedi Daisuke bir anlığına Saruwatari'ye baktı, sonra kızarmış yüzünü hoşnutsuz olan Fukuyama'ya çevirdi. Daisuke biraz sinirllendiği için kaşlarını çattı.

"Buna ne dersiniz, Yüzbaşı? Lütfen dört şüpheliyle temasa geçmeme izin verin. Bence bu plan denemeye değer. İşe yaramasa bile, sonraki soruşturmaları işe karıştırmaz. Tabii ki bir dedektif olarak kimliğimi asla sonuna kadar açıklamayacağım ve herhangi bir şekilde dedektif olarak tanımlanmamı engelleyeceğim. Dedektiflik görevimden ayrılarak bunun kişisel bir iş olduğunu düşünebilirsin."

“Şey, ne yaptığının bir önemi yok." Fukuyama başını salladı. "Tamam, izin vereceğim. Bu soruşturma için özel mülkünü kullanmandan biraz endişeliyim, ama bu davaya dahil olan kişilere para harcayacaksın. Bu dava sonuçlandıktan sonra bir soruşturma ücreti talep etmen gerekip gerekmediğini düşünmen güzel."

Kendine danışılmadığı için hayal kırıklığına uğramış bir ifadeyle Kojima, "Öyleyse buna, Yüzbaşının tek başına verdiği kararla izin verildi."

"Evet," Fukuyama Kojima'ya göz ucuyla baktı. “Hiçbirinizi dinlemedim ama buna izin verdim." Daisuke'ye bakarak başını salladı.

"Yapabilirsin ama dikkatli ol. Şüpheliler henüz suçlu değil. Şüpheli olsa bile, herhangi bir kişiye terbiyeli davranılmalıdır. Eğer hiçbiri suçlu değilse, daha fazla uğraşma, tamam mı?"

"Sorun değil." dedi Daisuke genişçe başını eğdi. (ÇN: Coşkuyla ya da çokça olabilir demiş İngilizce çevirmeni kelimeye karar verememiş. Ama benim anladığım Asya da yapılan başını eğme hareketi oldu.)

Saruwatari, Daisuke ile başını eğerek, "Aksine, bu dördüne çok iyi bir deneyim yaşatacağız." dedi.

Fukuyama Saruwatari'ye "Peki o zaman." dedi. "Öyleyse, şüphelilerimizi takip edenlerden bir rapor istiyorum."

Zayıf ve gözlük takan Tsuruoka bir dedektif olmasına rağmen aksine bir bilim adamı gibi görünüyordu. Yavaşça eğildi ve defterini cebinden çıkardı. "Her şeyden önce, benden." diyip Daisuke baktı ve öksürdü.

"Takibinden sorumlu olduğum kişi 30 yaşında Tetsuya Hatano'ydu. Olay sırasında 23 yaşındaydı. Bir kamera dükkanında tezgahtar ve annesiyle yaşıyor. Babasından kalma müstakil bir evde yaşıyor ama orada bir çeşit laboratuvar ya da atölye var. Başka bir deyişle, o bir icat fanatiği. Her türlü mekaniği seviyor ve sanırım bu yüzde motosikleti var. Çok zeki, aslında fikirleri sayesinde birçok yarışma kazandı. Kamera dükkanı her salı kapalı çünkü patent ofisine gidiyor. Eşyaları ve planları için patent başvurusu yapmaya çalışıyor. Onu uzun zamandır tanıyan birine göre, Hatano her zaman çalışmak için yeteri kadar parası olmadığından şikayet ediyor. Görünüşe göre Hatano üniversite günlerinde çok yetenekliydi ve bence bu suç, zeki biri tarafından planlanmadıkça ve bu adam parası olmadığı için yakınmadıkça planlanamaz. Bunu hayal kırıklığından dolayı suç işlediği şeklinde yorumluyorum ve şimdi zaman aşımı yakın olduğu için öne çıkıyor. Sezinlediğim başka garip şeyler de var, bu yüzden onlara daha sonra Kambe'ye söyleyeceğim.”

Not defterini kapattıktan sonra, Tsuruoka sandalyesine yaslandı. Nunobiki konuşmaya başladı.

“Takip ettiğim adam da çok şüpheli. Suda Jun, 28 yaşında asıl suçlu olmalı. Neden mi öyle olduğunu düşünüyorum? Bu Suda denen adam çok fakir. Bir dairede yalnız yaşıyor. Zengin adamlardan çok nefret ediyor ve sadece çalıştığı inşaat şirketindeki başkan ve yöneticiler hakkında kötü şeyler söylüyor. Elbette, yüzlerine söyleyemiyor. Yani nerede olduğu konusunda gelirsek, sık sık gittiği evinin yakınındaki oden evinin sahibinin akrabası. Akrabası da zenginlerden nefret ediyor, her zaman bunun hakkında konuşuyor. Hobisi motosikletler, ama çoğunlukla işe gitmek için kullanıyor. Bir keresinde işe giderken, motosikletini yiyecek tezgahının önüne park ettiğini, bir şeyler içtiğini ve akrabasıyla konuştuğunu gördüm. İyi notlarla prestijli bir üniversiteden mezun olmasına rağmen, işte herkes tarafından reddedildiğini ve bundan memnun olmadığını hissediyor, ancak hoşnutsuzluğunu göstermemesinin nedeni 500 milyon yen'e sahip olması olabilir.”

Fukuyama elini kaldırdı. “Sanırım daha sonra Kambe ile daha ayrıntılı konuşabilirsiniz. Sıradaki kim?"

“Senin için üzgünüm Nunobiki ama kesinlikle şüpheli adam benimki,” diye sırıttı Kojima. “Takip ettiğim adamın adı Akihiko Hayakawa. Şimdi 27 yaşında ama olay anında 20 yaşındaydı, bu yüzden çok genç olduğunu düşünmüyorum. Çok zeki bir adam ve hırsızlık gibi bir alışkanlığı var. Reşit değilken, sık sık dükkanlardan bir çocuğun çalabileceğini düşünmediğim şekillerde çalıyormuş, biri tarafından yönlendirildiğini düşünüyorum, bu yüzden sabıka kaydı yok. Ancak, para istiyor gibi görünüyor ve vurdumduymaz kişiliğe sahip, bu yüzden liseye kadar bu alışkanlığa sahipti ama üniversiteye girdiğinde bıraktı. Her neyse, bir pansiyonda yalnız yaşıyor ve bir yıl boyunca iyi bir işe asla giremedi. Şu anda sadece oyun oynuyor. Hobisi Hedef Vurma. Sanırım çok para harcıyor. Ancak, Hedef Vurmada oldukça bir becerikli. Motosikleti banliyölerdeki atış poligonuna girip çıkarken kullanıyor. Asıl mesele bu, bu yüzden daha fazla bilmek istiyorsan Kambe, daha sonra anlatacağım." Kojima konuşmasını Fukuyama'nın kafasını karıştıran kötü bir gülümsemeyle bitirdi.

"Şahsen, bu tür bir soruşturma yöntemini kullanmaktan, bireysel ya da satın almayla suçluyu yakalamaktan hoşlanmıyorum, ama bu politikamız nedeniyle işbirliği yapmayı reddettiğim anlamına gelmez. Hıyar gibi davranmaktan nefret ederim. Bence takipten sorumlu olan herkes Kambe'nin şüphelilerle olan bağlantısını takip etmeye devam etmeli. Bir şey öğrenir öğrenemez Kambe'ye söyleyeceğim, bende herkes gibi yapacağım." Kojima, geniş görüşlülüğünü göstermek için kasıtlı olarak sivri dişlerini gösterdi. "O zaman Kambe-kun'dan bir söz istiyorum eğer suçlu dışındaki bir şüpheli seninle birlikte para harcarsa, bu çok maliyetli olabilir. Eminim dava sonuçlandıktan sonra harcadıkları parayı geri verebilirsin, değil mi? Hayır, hayır sana sormuyorum." yine Kojima, yandan bir şey söyleyen Saruwatari'ye baktı. “Sana soruyorum, Kambe-kun.”

"Doğru." Daisuke başını salladı. “Suçludan başka bir kişi, çok fazla harcama yapmaktan başka şansı olmadığı bir durumda parası olmadığı için vazgeçerse, bu biraz psikolojik hasar verebilir, aynı zamanda finansal hasar almayacakalr. Ama bazı insanlar öyle olmayabilir. Tabii ki, aç gözlülüklerinden dolayı onarılamaz bir şey yapmalarını önlemek için kapsamlı önlemler alacağım ve harcadıkları şeyleri vereceğimden ve bir şekilde maruz kaldıkları psikolojik hasardan kurataracağımdan emin olacağım.”

"Bu harika. Her şey para kazanmakla ilgili." dedi Kojima alaycı bir şekilde. "İlk defa böyle garip bir soruşturma toplantısına katılıyorum."

Daisuke'nin yüzü kırmızıya döndü ve utangaç bir şekilde aşağıya baktı. Herkesin kahkahaları kaybolduğunda, Saruwatari raporuna başladı.

"Sakamoto Kazuki. 29 yaşında. Bence suçlu o. O bir barmen ama aynı zamanda bir üniversite mezunu. Bir dairede yaşıyor. Fakir olduğu için öyle bir şey yapmasının imkanı olmasa da, kendi dükkanı açtığında müşterilerinden geleceklerinden emin olmak istiyor. Hobileri motosiklet ve bilardo. Banliyödeki barda genç bir hostesle randevuya giderken kullanıyor. Bilardoda hile yapıyor, bu yüzden bunu para toplamak için kullanıyor. Kambe'nin iyi bir bilardo yeteneği olduğunu da biliyorum, bu yüzden ikinizin bilardo salonunda buluşması mümkün mü?"

"Eh, bu Kambe-kun'un düşüneceği şey." Fukuyama ayağa kalktı ve saate baktı. "Kambe'ye direkt rapor verin. Basın, soruşturma merkezinin yeni başkanın açılışını duymak için bekliyor. Bu hikayeyi şimdilik bir kenara bırakacağım. Toplantı sona ermiştir.”

DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;