Sora hemen kendini topladı ve talimatlarını verdi.
Sora: Ben Ayılardan birini alırım. Berin ve Lila sizde diğerini alın. Diğer askerler Mahkumları korusun!! Buz Ayılar 4. Seviyedirler ve 4.seviye için de bile yukarı konumdadırlar o yüzden dikkatli olun.
Berin ve Lila başı ile onayladı. Berin Işık formuna geçti Lila ise bir ağaca çıktı.
Lila: Berin!! Ben buradan oklarımla seni destekleyeceğim. Sen rahatlıkla saldıra bilirsin.
Berin onayladı.
Berin hız ile ayıya saldırmaya başladı. Işık formunun hızını kullanarak hafif çizikler bırakıyordu ama ayıyı yere sermek için yeterli değildi. Ayı Berin'in hızına alışıp Berin'in tam gideceği yöne doğru eliyle güçlü bir saldırı yapacakken Lila Saldırı yapan elini mana dolu ok ile vurdu.
Berin: Teşekkür ederim Lila!
Lİla: Arkan bana emanet korkmadan saldır.
Lila bunu demişti ama attığı okun gücü yeterli değildi. Fırtına oku tekniğini kullansa belki yararı olurdu fakat o tekniği günde iki kez kullanabilecek yeteneği vardı. o yüzden Güçlendirme büyüsü ile güçlendirilmiş oklar atmaya başladı. Fakat Lila güçlendirme büyüsünde çok başarılı biri değildi.
Berin: --Parlak Kılıç-- --Işık Kralının Kesişi--
Berin en güçlü saldırısını yaptı fakat Ayı çok hızlı bir şekilde sıyrıldı.
Berin: Şaka yapıyorsun bir ayı nasıl bu kadar hızlı olabilir.
Yaptığı saldırı sonrası boşa düşen Berin'i gören ayı tüm gücüyle pençesiyle Berin'e saldırı Lila okuyla ayının saldırısını önlemek için ayının saldırı yapan eline atsa da bu sefer ayının saldırı yapmasına engel olamadı. Berin hızlıca kılıcıyla savunmaya geçti. Bu savunma her ne kadar ayının pençesinin kesiğinden Berin'i korusa da saldırının gücünden koruyamadı. Berin ayıdan aldığı darbeyle ağaçları yıka yıka savruldu. Ayı, Berin'i uçurduğu tarafa doğru hızlıca gitti. Berin hızlıca yerden kalktı ve ayının darbesinden sıyrıldı. Bunlar olurken kafesteki Beyaz Ateş, Lila'ya seslendi.
Beyaz Ateş: Tavsiye veriyim mi küçük kız.
Lila sinirlendi.
Lila: Kapa Çeneni.
Beyaz Ateş güldü.
Beyaz Ateş: Emin misin? Berin'in durumu iyi görünmüyor. Başına bir şey gelirse bunun yükünü çekebilecek misin küçük hanım?
Lila, Berin'e baktı durum iyi gözükmüyordu. Lila biraz düşündü. Güçsüzdü. Artık Berin ile gücü eskisi kadar yakın ve başa baş değildi. Berin artık farklı bir seviyeye yükselmişti. Lila pes etti.
Lila: Tamam söyle.
Beyaz Ateş güldü ve konuşmaya başladı.
Beyaz Ateş: Siz Sin okçuları, okçuluk ile büyü birleştirirken çok büyük bir hata yapıyorsunuz. Silahlarınızı sadece Ok ve Yay olarak ayırıyorsunuz.
Lila: Nasıl yani.
Beyaz Ateş: Yayı da ikiye ayırmanız lazım sapı ve ipi olarak. Mananı ilk başta Yayın sapına aktarmanız lazım çünkü yay iplerinin büyüyü ham alma kapasitesi yüksek değilken büyüyü dolaştırma kapasitesi çok yüksektir. Siz Mananızı Yayın direk tamamına aktarıyorsunuz. Bu da mananızın verimini düşürüyor. O yüzden ilk başta sadece yayın sapına aktaracaksın. Sonrada yayın ipini çekerken manayı ipe ileteceksin. çünkü dediğim gibi yayın ipi ne kadar manayı ham alma konusunda kötü olsa da başka yerden alıp başka yere iletme konusunda çok iyidir. O yüzden oku çekerken tahtadaki manayı ipe ilet böylelikle en son bütün manayı oka boşaltırken oktaki mana normalden 3 katı daha fazla güçlü olacak.
Lila şüpheli yaklaşsa da başka çaresi yoktu. Berin ise bu konuşma sırasında hala savaşıyordu fakat artık yorulmaya başlamıştı. Attığı çizikler ayıyı etkilemiyordu bile. Berin'in hızı yavaş yavaş azalıyor ayı Berin'in saldırılarına daha fazla adapte oluyordu. Berin tam bir saldırı yapacaktı ki Ayı Berin'in açığını bulup eliyle berini yere yapıştırdı. Bir eliyle Berin'in üstüne basarken diğer elini yukarı kaldırıp Berine saldırı yapacaktı. Lİla o sırada Beyaz Ateşin dediklerini yapmaya başlamıştı.
Lila önce manasını yayın sapına verdi yayını gererken manasını yayın ipine doğru geçirdi. Tam fırlatırken de tüm gücüyle yayın için deki manayı oka boşalttı. Bu sefer oku o kadar güçlü gitti ki oku ayının elinde bir delik açtı. Berin bu fırsattan yararlandı.
Berin: --Ar.Te.Ra-- Işık Kesişi
Berin'in saldırısı ayının göğsünde büyük bir yarık açıp öldürmüştü.
Berin: Lila Harikaydın. O da neydi öyle?
Lila'nın da kafası karışıktı bir şey diyemedi. Beyaz Ateş'e doğru baktı. Fakat Beyaz Ateş başka yere bakıyordu. Lila, Beyaz Ateş'in ilk defa bu kadar düşünen bir surat ifadesini görünce Lila, Beyaz Ateş'in baktığı yere baktı. Beyaz Ateş, Sora'ya bakıyordu. Sora ise o sırada ayıyı tek başına öldürmeyi başarmıştı. Ayı sanki içerden patlamış gibi parçalara ayırılmıştı. Lila ve Berin hızlıca Sora'nın yanına gittiler.
Lila: Leydi Sora iyi misiniz?
Sora: Ben iyiyim sizde bir şey var mı?
Lila: Berin'de biraz yaralar var ama genel olarak iyiyiz.
Sora: İyi güzel biraz mola verelim sonra devam ederiz.
Grup dinlenmeye başladı. Bu sıra olayları çok uzaklardan yakınlaştırma büyülü eşyası ile izleyen iki kişi vardı. Bunlar Akara grubunun üyeleri Sinestra ve Büyücü Kadındı.
Sinestra: Yendiler ha. O kadar da iyi plan yapmıştın tatlım. Kurt Kalesindeki savaşı fırsat bilip Fatih'i zehirledin. Bu sayede aklını kaybetmiş Bozdağ gruptan ayrılıp tek başına Kışincisine yola koyuldu. Önceden ebeveynlerinden ayırıp öldürdüğümüz Buz ayı yavrularını Bozdağ oradan geçtikten sonra Bozdağ'ın canavarları öldürdüğü yolunun üstüne koydun. Böylelikle sonradan oradan geçecek Beyaz Ateş'in olduğu grup Sinirli Buz Ayısı ebeveynleri ile karşılaşacaklardı. Offff Ölmelerini bekliyordum fakat şu alevli hatun aşırı güçlüymüş. Diğer ikisi her kimse de onlar da iyi iş çıkardı.
Sinestra güldü.
Sinestra: HAHAHAHA!! Neyse onları biz öldürür Beyaz Ateş'i biz alırız değil mi? Güzelim.
Sinestra, Büyücü Kadına yaklaştı omuzuna elini koyduğun da elektrik çarpmaya başladı.
Büyücü: Bana yaklaşma dedim değil mi mavi yaratık?
Sinestra: Böyle sinirli olunca daha da ateşli oluyorsun.
O sırada bir buz ayısı onlara saldırmaya başladı.
Sinestra: Ben hallederim bebeğim sen onları izlemeye devam et.
Büyücü Kadın, Sinestra'ya dönüp başıyla onayladı. sonra yakınlaştırma büyüsü ile grubu izlemeye devam edecekken bir anda Beyaz Ateş'in kendisine baktığını fark etti. Büyücü Kadın korkup hemen Yakınlaştırma büyülü eşyasını kapattı. Sinestra'nın yanına doğru gitti. Sinestra'nın yanına gittiğin de ise 3 tane Buz ayısı cesedi buldu.
Büyücü: Üç tane mi varmış.
Sinestra: Bunlar beni sarmadı daha güçlüleri yok mu?
Sinestra bunları söylerken Büyücü Kadının yüzünde korkmuş bir ifade vardı.
Sinestra: Ne oldu?
Bu soru üstüne Büyücü kendine geldi. ve arkasını dönüp.
Büyücü: Yok bir şey. Hadi yola koyuluyoruz.
Büyücü kadın her ne kadar kendini toparlasa da Beyaz Ateşin ona baktığı suratı unutamıyordu. Büyücü Kadın içinden;
Büyücü Kadın: İmkanı yok değil mi? Çok fazla uzaktayız bizi bu uzaklıktan fark etmesi mümkün değil. Tesadüf olmalı fakat... içimdeki bu kötü histe ne?
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.