Büycü Kadın: Galibası yok kafasını kes ve emin ol ben de şimdi benimkileri öldüreceğim.
Büyücü Kadın, Beyaz Ateşe döndü.
Büyücü Kadın: Hey Bizimle geliyorsun. Bunun ile alakalı bir problem var mı?
Beyaz Ateş sırıttı.
Beyaz Ateş: Hiç Sanmıyorum.
Büyücü Kadın tam cevap verecekken çok soğuk bir mana hissetti. Çok güçlü bir manaydı.
Büyücü Kadın: İmkanı yok
Sinestra: Bu da ne?
Büyücü Kadın: Görev Başarısız. Kaçıyoruz.
Sinestra: Heee? Ama daha bunun başını kesmedim.
Büyücü Kadın: Bir önemi yok acele et.
Beyaz Ateş: Çok geç.
İmparator Bozdağ çok hızlı bir şekilde gelmişti.
Bozdağ: --Kızgın Buz--
Bozdağ kılıcını buz elementiyle doldurup salladı. Kılıcından büyük bir Buz aurası fırlattı. Sinestra ve Büyücü Kadın zor da olsa kaçınmayı başardı.
Sinestra: Off oda neydi lan! İkiye ayrılabilirdim.
Büyücü Kadın: Kaçmalıyız Hadi.
Büyücü Kadın, Tam son gaz kaçmak için kendini mana ile doldurmuşken Bozdağ birden önünde belirdi. Kılıcını çok güçlü bir şekilde Büyücü Kadına salladı.
Büyücü Kadın:--Alevden Duvar--
Büyücü Kadın alev elementi kullanarak duvar oluşturdu. Lakin yeterli değildi. Bozdağ'ın saldırısından dolayı yere yapıştı. Sinestra, Bozdağ'a bağırmaya başladı.
Sinestra: Oğlun zehirlenip ölmüşken buraya mı geldin gerçekten. Biraz vicdanın olmalı. Git de oğlunun cenazesini gerçekleştir önce be.
Bozdağ şaşırdı.
Bozdağ: Neden bahsediyordunuz siz? Oğlum ölmedi. Zehirlendiği doğru lakin vücudundan siyah bir güç dışarı çıkmaya başladı ve şimdi durumu iyi bende bunun ne olduğunu biliyorsunuz diye sizi canlı ele geçirmeye çalışıyorum burada.
Büyücü Kadın şaşırdı. içinden;
Büyücü Kadın: Siyah bir güç mü? Neden bahserdiyor. şimdiye ölmüş olmalıydı.
Beyaz Ateş Kahkaha atamaya başladı.
Beyaz Ateş: HAHAHAHAHAHAH!!
Bozdağ: KES SESİNİ!!
Beyaz Ateş: Hahaha! Özür Özür.
Beyaz Ateş sustu. Bozdağ, Büyücü Kadın'a döndü. Onun da kafası karışmış gibiydi. Büyücü Kadın içinden;
Büyücü Kadın: Ne olduğunu anlamadım ama buradan ayrılmalıyız.
Büyücü Kadın: Bunu burada kullanmayı planlamıyordum ama...
Büyücü Kadın, Sinestra'ya doğru koştu. Bozdağ bir saldırı yapacağını düşünerek hazırlandı. Lakin Büyücü Kadın Sinestra'ya dokundu elinde topa benzer mor renk parlayan bir cisim vardı onu alıp patlattı. Sonrada Büyücü Kadın ve Sinestra bir anda kayboldular.
Bozdağ: Siktir!
Bozdağ sinirle Beyaz Ateş'e döndü.
Bozdağ: Şimdi benim ile geliyorsun. Oğlum ile ilgili olan şeyi biliyor gibisin. Yani senin ile ilgli bir sürü sorum var. Seni mahvedeceğim.
Beyaz Ateş tekrar gülmeye başladı.
Beyaz Ateş: HAHAHAHAHA!
Bozdağ: Ne gülüyorsun Lan!!
Beyaz Ateş: Üzgünüm ama sen buraya geldiğin an çoktan kaybettin.
Bozdağ anlamadı lakin. Beyaz Ateş kelepçelerini bir anda kırdı. Bozdağ şaşırdı ve hemen Savunma pozisyonuna geçti. Bozdağ içinden.
Bozdağ: O kelepçeler anti mana kelepçeleri. Mana kullanmadan onları nasıl kırabildi.
Beyaz Ateş artık serbestti.
Yer: Kış İncisi
Bir adam, Bozdağ'ın Kışincisi'nden gitmesini fırsat bilip gizlice İnci Sarayı'na girmişti.
(Bu adam Kurt Kalesi Savaşında Zoon ile Bozdağ'ın savaşını izleyen Bilinmeyen Kişi ile aynı kişi)
Adam içinden
Adam: Eveeet! Nerde bu Fatih'in odası.
Adam fatihin odasını sonunda bulmuştu lakin kapıda iki tane görevli vardı. Adam iki elindeki işaret parmağına da Do gücünü aktarıp iki parmağını iki farklı görevliye doğrulttu. Görevliler fark etti lakin çok geçti. Do gücü serbest bırakıp görevlileri do darbesi ile bayılttı. Sonra kapıdan içeri girdi. Fatih yatıyordu. Adam güldü ve içinden;
Adam: Haha! Bu adam nasıl hep haklı çıkıyor.
Adam Fatih'in alnının ortasına dokundu.
Adam: Cidden o güç bu çocukta... Tamam o zaman görevimizi halledelim.
Adam cebinden tuhaf küçük yuvarlak bir cisim çıkarıp Fatih'in üzerine yerleştirdi.
Adam: İyi yolculuklar.
Adam cisme do gücünü aktardı. Tam o sırada kapı açıldı ve biri içeri girdi. İçeri giren Kelvindi.
Kelvin: Sen de kimsin burada ne işin var.
Kelvin bunları söylerken Fatih bir anda kayboldu. Sanki ışınlanmış gibiydi.
Kelvin: Hey ne yaptın sen? Fatih'i nereye gönderdin? Ne yaptın lan ona.
Adam: Sen kesinlikle Kışincisi'nde değildin nasıl şimdi buradasın.
Kelvin: KES SESİNİ!! Ne yaptın söyle!
Leo: Ahhh neyse bu işi sessizce yapmak istemiştim ama yapacak bir şey yok. Seni yolumdan kendim çekeceğim. Neyse Ben Leo. Tanıştığıma memnun oldum.
Yaklaşık 8 Saat sonra.
Yer: Kışincisi Ormanı
Kelvin hızlıca Bozdağ'ın yanına gidiyordu. İçinden;
Kelvin: O adama kaybetmeyi beklemiyordum 7 saat baygın kalmışım. Hızlıca Bozdağ'ın yanına gitmeliyim. Bu Leo denen herifin kesinlikle Beyaz Ateş ile bağı var.
Kelvin ormanda hızlı bir şekilde Bozdağ'ı arıyordu. Sonra da büyük bir şekilde yok olmuş bir alan gördü hızlıca oraya vardı. Vardığında Bozdağ ayaktı dikiliyordu. Yanına gitti.
Kelvin: İmparatorum! İyi misiniz?
Bozdağ: Gelmen neden bu kadar uzun sürdü?
Kelvin: İmparatorum. Bir adam Saraya girdi. Onun ile uğraştım.
Bozdağ: Bu kadar zaman mı?
Kelvin: Ben... Yenildim Efendim.
Bozdağ sessiz kaldı.
Kelvin: Efendim Fatih hakkında. O..
Bozdağ, Kelvin'in sözünü kesti.
Bozdağ: Kayboldu yada başka bir yere gitti. Işınlanma... Doğru mudur?
Kelvin onayladı.
Bozdağ: Roak, Lila ve Berin... Aynı şekilde ışınlandılar. Sora'yı da o yanına aldı. Durduramadım.
Bozdağ: Beyaz Ateş için ödül hazırlayacağım.
Kelvin: Tabi lordum ödül ne kadar olacak.
Bozdağ: 3000 Altın
Kelvin: Ne nasıl böyle bir ödül konulabilir. Bu ödül sistemi Dört imparatorluğun ortak sistemi buna öyle izin vereceklerini sanmıyorum özellikle sizin ona büyük gareziniz varken.
Bozdağ: Emin ol bu ödülün garezim ile bir alakası yok.
Kelvin: Nasıl yani
Bozdağ etrafı gösterdi.
Bozdağ: Bu büyük yıkımı görüyor musun Orman nerdeyse yüzde yirmi küçülmüş.
Kelvin: İkiniz çok büyük bir savaşa girdiniz bu gayet normal sayılır bence.
Bozdağ güldü ve başını salladı.
Bozdağ: Savaş mı alakası yok Beyaz Ateş herkesi ışınlayıp hızlıca kaçtı.
Kelvin: O zaman buranın hali neden böyle.
Bozdağ: Kaçarken bana çok güçlü bir saldırı yaptı. O yaptığı saldırı sayesinde kaçabildi.
Kelvin şaşırdı.
Kelvin: Yani diyorsunuz ki...
Bozdağ: Aynen. Bu ormanın yüzde yirmisini yok eden şey sadece bir saldırydı.
Kelvin: İm-İmkanı yok.
Bozdağ: Birde yer altında zaten başına konan ödül 2000 eğer onlardan daha düşük bir ödül verirsek bize değil onlarla iletişim kurarlar.
Kelvin: Tamamdır İmparatorum. Hemen her şeyi hazırlayacağım. Bu arada sizce Beyaz Ateş nereye gitmiş olabilir.
Bozdağ: Bir kişiyi daha göndermesi gerektiğini o yüzden geri dönmesi gerektiğini söyledi.
Kelvin: Yani Sıcak Kaleye mı?
Bozdağ: Galiba.
Kelvin: Hemen. İmparator Alishan'a haber veriyorum.
Bozdağ başıyla onayladı. Kelvin, Bozdağ'a baktığında çok büyük bir öfke gördü.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.