Bölüm 117 - O Dönüyor

"Çok teşekkür ederim Helvi Hanım...!"

Dedi Luna'nın annesi gözyaşları içinde.

"Luna...! Çok minnettarız, Bayan Helvi!"

Luna'nın babası, kollarında uyuyan Luna ile başını öne eğerek konuştu.

"Tek yaptığım onu uyurken bulduktan sonra geri getirmekti."

"O neredeydi...?"

"...Bir meydanda uyuyordu. Oldukça da rahat görünüyordu."

"Gerçekten mi? Bu iyi ama..."

Luna'nın babası askerlere kızının kaçırıldığını söyledi ve bunun bir yanlış anlaşılma olduğunu bildirmek için bir kez daha oradan ayrıldı.

"Bayan Helvi, size ne kadar teşekkür etsem azdır...!

Luna'nın annesi onu arka taraftaki bir yatağa götürdükten sonra söyledi.

"Dediğim gibi, tek yaptığım onu geri getirmekti. Bana teşekkür etmenize gerek yok."

"Ama... Hayır, unut gitsin."

Mantıklı olmayan çok şey vardı.

Luna neden erkenden uyanmış, evden çıkmış ve söz konusu meydana gitmişti ki? Bunu daha önce hiç yapmamıştı.

Luna'nın annesi kızının öylece kalkıp bir meydana gitmediğini anladı. Gerçekten de biri tarafından kaçırılmış ve Helvi tarafından kurtarılmıştı.

Ama daha fazla soru sormamayı tercih etti. Helvi'nin gerçeği neden sakladığını anlayamıyordu ama bunun onları daha fazla endişelenmekten kurtarmak için olabileceğini düşündü.

"Bayan Helvi, size olan borcumuz daha da büyümüş görünüyor..."

"Bana hiçbir şey borçlu değilsin. Dün Luna'ya yardım etmek isteyen Theo'ydu."

Eğer Theo Luna'ya yardım etmek istemeseydi, Helvi de bunu yapmazdı.

"Ama Bay Theo bugün burada değil... Luna'yı tek başına kurtardın, değil mi?"

"...Hm, sanırım."

Helvi biraz utanarak başını salladı ve Luna'nın annesinin yüzündeki gülümseme genişledi.

"Çok teşekkür ederiz. Lütfen karşılığını bir şekilde ödeyelim."

"Gerek yok... Boş ver onu, siparişim nasıl gidiyor?"

"Sen... Ah, şu! Özür dilerim, dün siparişinizi verdiğinizden beri üzerinde çalışıyordum, ancak Luna'nın ortadan kaybolması gecikmeye neden oldu..."

"Anlıyorum. Peki ne zaman bitecek?"

"Bugün demek istiyorum ama... Yarın sabah hazır olacağının garantisini verebilirim."

"Pekâlâ. Acele etmenize gerek yok. Sadece kaliteye odaklanın, hıza değil."

"Anlaşıldı."

Helvi birkaç dakika öncesine kadar çok havalı ve güvenilir görünüyordu ama şimdi sevdiği çocuğu mutlu etmeyi düşünen sevimli bir kızdı.

Helvi bir kez daha içtenlikle teşekkür ettikten sonra mağazadan ayrıldı.

Bu sıkıntılı ilişki sona ermişti, en azından şimdilik.

"O pisliği cezalandırmak biraz zaman aldı... Theo'yu beklettim."

Helvi kimsenin onu göremeyeceği arka sokağa gitti ve ışınlanma büyüsünü kullandı.

Gideceği yer, Theo ile paylaştığı ve onu beklediğini düşündüğü yüksek sınıf hanın odasıydı.

"Hn? Theo burada değil..."

Etrafına bakındı ama onu göremedi. Banyoyu ve küveti bile kontrol etti ama onu hiçbir yerde bulamadı.

(Bir yere mi gitti...? Kaçırıldı mı...!?)

Aklından tatsız bir düşünce geçti ama masanın üzerinde duran bir kâğıt parçasını fark etmesi uzun sürmedi.

Luna kaçırıldığında o da bir mektup aldığı için, mektubu okuyup rahatlamadan önce bir anlığına kötü hissetti.

Theo'nun el yazısı olduğunu hemen fark etti.

Theo kağıdın üzerine "Kasabada yürüyüşe çıkıyorum!" yazdı ve nereye gittiğini de söyledi.

Silah ve zırh mağazalarına bakmak ve paralı askerlere neler satıldığını görmek için başkent loncasının etrafındaki bölgeye gitti.

"Fufu... Theo sonuçta bir erkek. Silahları seviyor."

Theo'nun havalı silahları sevdiğini daha önce öğrenmişti.

Görünüşe göre kullandığı hançer oldukça yıpranmıştı.

Nemophila'da çok fazla iyi silah dükkânı yoktu, bu yüzden belki de başkentte bir yenisini bulmak iyi bir fikir olabilirdi.

"Hm, başkente yaptığımız gezinin bir hatırası olarak da kullanılabilir. Eminim Theo mutlu olacaktır."

Dedi Helvi odadan çıkarken ve Theo'nun gittiğini söylediği yere doğru yöneldi.
Kendini oraya ışınlayabilirdi ama kendi eğlencesi için yürümeye karar verdi. Ayrıca, Theo oraya yürüdüğü için o da yürümek istedi.

Ona gitmenin en hızlı yolu büyü yoluyla onu aramak ve kendini onun yanına ışınlamak olurdu, ama...

(Kasabada ona rastlamak kulağa eğlenceli geliyor.)

Mırıldanarak yürürken düşündü.

Bu, daha önce yapması gereken çöp atma işini aklından çıkarmanın iyi bir yoluydu.

Ancak... En hızlı yöntemi uygulamadığı için çok geçmeden pişman olacaktı.