Bölüm 2211: Kırık Anahtarlar! 


Desiderius, 9 Çapa’nın ölümünün tam olarak onaylanmasını istiyordu, böylece gelecekte bu Düzlem’in Atalar’ı Noah’ın yaptığını yapıp, bu süreci tersine çeviremeyeceklerdi!


Uzun yıllar boyunca beklemişti.


Pek çok şeyi planlamış ve hesaba katmıştı.


Bir Çağın Gerçek İmparator’una, Gerçekliğin Anahtarı olduğu için Tahtı ele geçirdiğinde Gerçeklikle eşsiz bir bağlantı verildiğini biliyordu!


Ama işte buydu.


Bir Varoluş Düzlemi’nin Anahtarı.


Anlık olarak Düzlemlerine erişebilen ve onları kontrol edebilen Varoluşlar özeldi, ancak uygulayabilecekleri güç Desiderius’un endişelendiği bir şey değildi!


Şu anda bu gücün kapsamını onaylıyordu ve çehresi HİÇLİK Denizleri ile patladığında, Gerçekliğin otoritesi, Quintessence’nin Gerçek İmparatoru tarafından müjdelendiği gibi hareket etti.


Bir düzlemin otoritesi, bir dereceye kadar kullanıldığında yadsınamaz bir şeydi, ancak çok fazla çağrılamazdı.


Kişi, onu ne kadar çok kullanırsa, o kadar azına erişebilir ve o kadar az kez tekrar kullanabilirdi!


Desiderius’un Niflheim Boyutu’nun içini boşaltmaya yönelik hamlesi iki katlıydı.


HİÇLİK dalgalarını serbest bırakmadan önce üzerine inkar edilemez bir otorite çökerken, beyaz bir ışığın parladığını hissetti.


Sınırlarıyla dirense bile, nihayetinde etkisini yine de gösterebilecek bir otoriteydi bu; çünkü içinde bulunduğu Düzlem’in odaklanmış otoritesiydi bu!


Bu yüzden onunla savaşmadı.


WAP!


Otorite etrafını sardı ve onu bir an sonra üzerinde durduğu Küçük Düzlemden kovdu... Çevresine baktığında Doğa’nın dengesiz çürüyen Yasalarının olduğu bir alanda buldu kendini... uzun zamandır kıvrımlarında kaldığı Varoluşun Ana Düzlemi’nde buldu.


Ama tam orada değildi.


"Haha, biraz zeki biri..."


Desiderius, yerini tespit ederken, güldü.



Niflheim Boyutundan, Issız Mozole’nin uzayında herhangi bir konuma değil, yıkıma uğramakta olan bu Düzlem’in dallanan bir Paralel Yoluna taşındı!


Bir Kıyamet Paralel Yoluna gönderilmişti!


"Ama bu Otoriteyi zaten bir kez kullandınız... daha kaç kez kullanabileceksiniz?"


WAA!


Bir Düzlemin Otoritesi’ne erişim sağlayan Anahtarların sınırlı bir Otorite’si vardı ve bu Otorite bir dereceye kadar kullanıldıktan sonra tükenirdi!


Yani Quintessence’nin Gerçek İmparatoru, Varoluş Düzlemi üzerinde  kontrol sağlayamadan önce Otoritesi’ni yalnızca iki veya üç kez daha kullanabilirdi.


Bu gerçekleştiğinde.


"Bir Anahtarı kırmak zorunda kalacağım bir başka nokta daha olacak..."


Önünde uzay yarılırken, siyah gözleri yaşla doldu, içine adım attı ve Ana Yol’da kurduğu HİÇLİĞE bağlanıp, ona geri dönerken, bu Paralel Yol’dan çıkmaya başladı.


Çağlar boyunca, birçok farklı durumda birçok Anahtarın yükselişini ve düşüşünü kontrol etmişti.


Bazı anahtarlar onu takip ederek, NOBLESSE’NİN bayrağı altında görkemli bir yola ulaşırken, diğer anahtarlar kırılıp, atılmışlardı.


Bu, uzun bir kırık anahtarlar dizisine eklenen bir başkası olacaktı!


-


Eskiden Niflheim Boyutunun bulunduğu yerde muazzam bir otorite patlaması yaşanırken, bomboş bir boşluk sonsuza kadar uzanıyordu.



Nifiheim Kaynağından geriye kalanlar da götürülürken, Noah’ın Desiderius figürünü bu Varoluş Düzlemleri’nin sayısız Paralel Yollarına fırlatmasıyla, bir Çapa’nın Yer Değiştirmesi’nin üç şansından birini kullanmış oldu!


Niflneim Boyutu’nun kendisi, Prana Boyutu’nun üzerinde doğmak üzere yeniden yapılandırılırken, bu Boyutun dokusu bu yapı tarafından bir anda yutulurken, yeri, Gourmandizing Boyutsal Gerçekliğinin enginliğine doğru yer değiştirdi.


Sayısız çok renkli Kozmos Gourmandizing Boyutsal Gerçeklik içinde bir küme halinde serbestçe dönerken, Rüya, Avalon, Apollyon, Prana ve oluşmakta olan Niflheim Boyutu’nun göz kamaştırıcı renkleri görülebiliyordu.


5 Boyut.


Ya da diğer adıyla 5 Küçük Varoluş Düzlemi!


Noah, onları yapısına öyle bir hızla bağlamıştı ki, şu anda bile daha da hızlı hareket etmesi gerektiğini hissediyordu.


Desiderius’un sözleri yanlış değildi.


Gücünü ne kadar hızlı elde etmiş olursa olsun ve ne kadar muazzam olursa olsun, bu varlığa karşı yeterli değildi.


Büyüyeceği yön ve bu yönün götüreceği Âlem konusunda hızlıca seçim yapması gerekiyordu!


Ve Âlemi’nin yolunun, 9 Boyutla bağlantılı olduğunu biliyordu.


Daha önce de belirtildiği gibi 9 Boyutsal Şasi’ye bağlıydı ve onlar ileriye giden yolu göstereceklerdi!


Bu yüzden ne olursa olsun 9 Boyutun tamamına ulaşması gerekiyordu.


Sonra, kavramlardaki gelişimi geldi.


Sınırlar’ı!


Şu anda, Çoğaltılmış Doğa Decretum Tohumları’nın kullanımından sonra, 9 Doğa Yasası ve 6 Doğa Yasası’nın tamamı kendisi tarafından tamamen anlaşıldığı için Ana Bedeni çıldırtıcı güç dalgalarıyla dalgalanmaya devam etti.


Ve Gourmandizing Boyutsal Gerçekliğin sürekli genişlemesiyle birlikte, Manadinamik, Entropi, Takdir-i İlahi ve Görelilik, şu anda olduğu gibi ona zaten bağlı olan Temel Doğa Yasaları arasındaydı - hatta Süreklilik ve İzokronizmi bile bağlamaya başlamıştı!


Destekleri kendi kaideleri üzerinde dururken, Noah’ın zihnini daha birçok olasılığa açan fantastik kavramlardı bu.


Tüm bunları yapmıştı... ama hala olması gereken yere ulaşamamıştı!