Bölüm 2806: Tik Tak Eden Bir Zaman Bombası! II


Tiranlığ’ın ve Sonsuzluğ’un Extremityler’inin Otoriteler’iyle gürlediğini bildiren iki uyarı geldi!


Önce Renksiz bir ışık parladı.


Ve ardından Noah’ın Varlığı’nın etrafında, Cerulean bir ışık parladı ve hızı... Işığın ve Sonsuzun Hızından bile daha hızlıydı. 


Ölçülemez Hız.


Noah, bu varlığın hangi güce ait olduğunu umursamadı.


Tiranlıkla hüküm süren iradesi, başarılı olmak ya da daha düzgün bir yol izlemek için nasıl davranması ve ne yapması gerektiğinin söylenmesinden hoşlanmıyordu.


Bu yüzden önce ondan başlayarak, parladı ve  ışık yılları boyunca önündeki Vitalis Hyperversal Lejyonlar’ına ve arkasındaki Vacuous Hyperversal Lejyonlar’ına doğru yayıldı ve hemen ardından Tiranlık parladı ve incelemeyle bastırdı.


>Tiranlığ’ın Extremity’si bu bölgede otoritesini genişletti.>


>Önümüzdeki üç Nanosaniye boyunca, Beşinci Extremity Derece’si ve altındaki hiçbir Otorite herhangi bir biçimde ifade edilemez!>


WAA!


Ölçülemez Tiranlık


Şok edici Otoritesini uyguladı ve Işığın Extremity’sinin gözlerinin güçlü bir ışıkla titreşmesine neden oldu, onlardan çok uzakta olmayan İmparator Shao’nun çehresi, aniden Extremity Rün Kutsal Yazıtlar ının izole edildiğini ve Ruhlar’ının dibine kadar baskı altında olduğunu hissederken, bu bölgedeki tüm güçlü Varlıklar’la birlikte bakışlarını kasvetli hale getirdi!


Tiranlığın ışığından hemen sonra, muhteşem bir mavi parladı ve hedefi, koruyucu ışıkları etraflarında sönmüş olan iki korunan varlıktı.


>İki hedef, Sonsuzluğ’un ölçülemez ışığına maruz kaldı.>


Sonsuzluk.


Noah, bu Kavram’ı çile dalgalarından sonra Extremity’ye taşıdığı için sorunsuz bir şekilde kullanabiliyordu.


Bununla başa çıkabilirdi!


Ancak Sonsuzluğ’un ışığı, onu kavrayamayan Varlıklar’ın Varlığı’nı doldurursa?


Korkunç bir sonuç ortaya çıkardı.


4. Kademe iki Avernus Extremity’si, Varlıklar’ının kendilerini tamamen ve bütünüyle saran sonsuz bir ışıkla dolduğunu hissetti; bu ışık, onlara güçlerini veren Extremity  Kavramlar’ını bile ezip, geçmişti, sanki üzerlerine çok saf bir şey yüklenmişti!


Sonsuzluğ’un bu parlak ışığı, Kayıtlar’ını tamamen doldururken, Varlıklar’ının içinde sadece bir Nanosaniye boyunca parladı, ışık bir an sonra geri çekilmeden önce etki her şeyi gerdi, genişletti ve paramparça etti.


"...."



Bir Nanosaniye geçti.


Sanki Noah, hiçbir şey yapmamış gibi görünüyordu ama yine de Kademe 4 iki  Avernus Extremity’nin Bedenler’i... bulundukları boşlukta kayıtsızca süzülmeye başladıklarında, tamamen cansız hale geldiler, etraflarındaki Vacuous ve Vitalis Hyperversal Otorite karışımı bedenlerini sıkıştırdı ve Varoluştan silinmeden önce kendi içlerine katlanmalarına neden oldu.


"..."


Tüm iradeler nefessiz kalmıştı.


Quintessence’nin Gerçek İmparator’u, Avernus Klanı’ndan vazgeçmeyen herkesin yok olacağını söylemişti.


Ve korkunç bir Ata’nın ortaya çıkışı bile onu durduramadığı için tam olarak bunu yapmıştı.


Noah’ın çok ilerisinde, Işığın Extremity’sinin sureti bir kez daha Avernus Klanı’nın yok olan figürlerine bakıyordu... 


"İç çekmek."


Tek bir yaşlılık ve yorgunluk ifadesi çıkardı!


-


Vacuous ve Vitalis Hyperversal Lejyonlarxının karıştığı savaş alanından çok uzakta.


Vacuous Hyperversal Etki Alanlar’ı içinde, daha spesifik olarak, Vacuous Extremity Kayıtlar’ı  içindeki Kayıtlı Tarihler’in çağları boyunca.


Belirli bir Kaydedilmiş Tarih’in içinde, her yerinden Vacuous Hyperversal Otorite’si fışkıran ve mistik bir kara dağın zirvesinde duran, olağanüstü Extremity güzelliği ve zekâya sahip bir Kadın figürü görülebiliyordu.


Gür saçları siyah ve altın rengi ışık huzmeleriyle dalgalanırken, açık teni, parlak bir güzellikle parlıyordu; alnına ise kökeni belirsiz eşsiz bir rünik yazı kazınmıştı.


O, Kimmeryalı Mimar’dan başkasının ana gövdesi değildi.


Şu anda yalnız değildi, arkasında, solda küçük bir kulübe ve sağda oldukça büyük kızıl altın bir Demir Ocağı varken, Ruhaniyetle parıldayan obsidyen çayırlar sallanıyordu.


Bu kulübenin önünde ve sürekli bir çekiç sesinin duyulduğu kızıl altın Demir Ocağı’nın içinde, Extremity’nin Beşinci Kademesi’ndeki en onurlu ve güçlü Varlıkları bile aşan iki son derece güçlü aura hissediliyordu.


Obsidyen derili iri yarı bir adamın demir ocağında çalıştığı zar zor görülürken, Menekşe rengi bir elbiseyle süslenmiş bir kadın kulübenin önündeki tahtta oturmuş, aylarca süren Arıtma ve sıkı çalışmanın ardından bir Orta Sınıf Vacuous Planalith Krystallos’u dövmeyi bitirmişti!


İleride, Kimmeryalı Mimar’ın sesi şakacı bir şekilde çınlarken, onu dikkatlice inceliyordu.


"En son Onurlandırılan Kişi en hafif tabirle ilginç... Varoluşsal Otorite,yi çoktan kavramış durumda. Ama... bunu nasıl söyleyebilirim? O kadar basit değil gibi hissediyorum."


Kulübenin önündeki büyük tahtında oturan Menekşe elbiseli kadın ona bakarken, kadının sözleri, demirhanedeki çekiç seslerinin durmasına neden oldu.


Kimmeryalı Mimar, onlara doğru yürümeye başlarken, yüzünde, kaygısız bir ifade vardı, devam ederken, yüzünde merak ve bir parça heyecan vardı.


"Varoluşsal bir Otoriteyi kavramış gibi hissediyorum ve yine de Vacuous veya Vitaliatik değil-"


BOOOM!


Sözleri bitmedi.


Sözlerinin bitmesine izin verilmedi çünkü bir an sonra milyonlarca Çok Renkli Hyperversal Varoluşsal Extremity Rün Kutsal Yazıt’ı VACUOUS demirhaneden ve kulübenin önünden çıkıp, çiçek açtı ve çevrelerindeki her şeyi çıldırtıcı bir hızla kapladı.


"Elodie!"


WAA!


Kızıl Altın Demirhane’den şok edici sertlikte bir azarlama duyulurken, içindeki iri yarı adam yüzünde sert bir ifadeyle dışarı çıktı.


Gözleri, sanki bir şeylerin aşağı inmesini bekliyormuş gibi, şu anda dönen milyonlarca Çok Renklj Hyperversal Varoluşaal Extremity  Rün’ü Yazıtlar’ıyla dolu alanda etrafına bakıyordu, ancak ortalık sakinleştiğinde gözleri, yaptıkları karşısında gözlerini deviren Kimmeryalı Mimara dönmüàtı.


"Neden böyle bir şeyden rahatça bahsediyorsun?! Böyle şeylerin teorisi bile yapıldığı anda, dinliyor olabilirler... Elodie, bazı şeyler hakkında rahat olamazsın!"


Sesi, kabarık duman ve alevlerle doluyken sertti, Beşinci Extremity Derecesi’nden Altıncı’ya başarıyla tırmanmış bir aura etrafında dönüyordu ve yine de etrafına bakarken, bu varlığın gözlerinde... gizli bir korkunun izi görülebiliyordu.


Kulübenin önündeki kadın tahtından kalkarak, Kimmeryalı Mimar’a sitem dolu bir bakış fırlattı.


"Extremity’nin Üstündekiler... onlar söz konusu olduğunda meseleleri son derece önyargılı bir şekilde ele almanız için size defalarca yalvardık. Şimdi bu konuda şaka yapabilirsin ama anla ki günün birinde... dikkatsiz sözlerinle kendi hayatını ve bizim hayatımızı riske atabilirsin".


 ...!


Bu Varlıklar’ın gücü düşük değildi.


Yine de onlar bile korkularını koruyorlardı.


İri yarı adamın yüzü bir kez daha etraflarındaki Varoluşsal Extremity Rün’ü Yazıtlar’ıyla dolu boşluğa bakarken, alçak bir ses tonuyla konuştu.


"En son bir Ata, Vitalis ve Vacuous dışında bir Kavram’ı Varoluşsal düzeye kadar teorileştirmeye ve uygulamaya çalıştığında, günler sonra ortadan kaybolmuştu."


WAA


"Kayıtlar’ı sanki hiç var olmamış gibi silinmişti, hatta yoldaşı tüm bu süre boyunca yanındaydı ama kendine geldiğinde... gitmişti."


Bakışlarını etrafından ayırıp, yalvarırcasına Kimmeryalı Mimar’a bakarken, söylediği sözler şok ediciydi.


"Elodie... Sana daha dikkatli olman için yalvarıyorum. Ve şu Osmont... Ne elde etmiş olursa olsun, onu kendi çilesiyle baş başa bırakın. Hepimizin arasında, Onurlandırılmış Kişiler ölüm oranı en yüksek olanlardır, çünkü her zaman kavrayamayacakları şeylere ulaşmaya çalışırlar. Onu ne kıskanıyorum ne de yakınında olmak istiyorum. Ne yaptığına bağlı olarak, o sadece saatli bir bombadır ve patladığında... önemli olan tek şey kendisiyle birlikte neyi sürükleyeceğidir."


 ...!