Buluşma yerine varan Yang Feng, Ai Ou ve Liu Mei'nin onu beklediklerini gördü. Liu Mei, herkesin geldiğini görünce söze başladı:"Tarikat tarafından bu görevde takımın lideri olarak ben seçildim. Bu yüzden size koyduğum kuralları açıklıyorum. İlk olarak herkes kendisinden sorumlu olacak kimse kimseye ayak bağı olmasın! İkinci olarak görevde bulunun teknikler, kim bulmuş olursa olsun takımdaki herkes tarafından okunabilecek ama söz konusu biten eşyalar olunca hepsi bulan kişinin kendisinin olacak. Son olarak herkes çalıştığının karşılığını alacak yani görev sonu aldığımız ödülü üçe bölmeyeceğiz. Bu kuralların havada kalmaması için kuralları çiğneyen kişinin ceza olarak herkese 100adet Öz Alem Hapı vermesini öneriyorum, ne dersiniz?"diye sordu. Bunun üzerine Yang Feng ve Ai Ou onaylar şekilde başlarını salladılar.
Sözlerinin kabul edilmesi üzerine Liu Mei:"O zaman size görevin ayrıntılarını açıklıyorum. Chi Kasaba'sının çevresinde Kar Canavarları görülmüş. Normal şartlarda Kar Canavarları Bai Dağ'ından aşağıya inmezler ama şuan Chi Kasaba'sının etrafında dolaşıyorlar buna ek olarak Chi Kasaba'sıyla Bai Dağ'ının arasında kalan Lingchuan Köyü'nün yok edildiğini ve bir kişi hariç kimsenin kurtulamadığı bilgisini almış bulunmaktayım. Bu yüzden ilk olarak Chi Kasaba'sına doğru yola koyulacağız. Chi Kasaba'sından itibaren temizliğe başlayıp Bai Dağ'ına doğru ilerleyeceğiz amacımız Kar Canavarlar'ını Bai Dağ'ına geri yollamak. Planımızı çevre koşullarını ilk elden öğrendikten sonra dikkatli bir şekilde Chi Kasaba'sında hazırlayacağız. Sorunuz yoksa hadi yola çıkalım uzun bir yolculuk olacak sonuçta Chi Kasaba'sı tarikatın etki alanının en sonlarında kalıyor."dedi soğuk ve baskıcı bir sesle. Yang Feng ve Ai Ou yavaşça başlarını bir sağa bir sola salladılar. Bunun üzerine üç kişilik grup Chi Kasaba'sına doğru yola koyuldular.
Yedi gün, yedi gecelik bir yolculuktan sonra Yang Feng ve takım arkadaşları Chi Kasaba'sına vardılar. Yolculuk sırasında üç kişi tek bir kelime bile konuşmamıştı ve bu yüzden ortam her zaman çok gergin olmuştu. Chi Kasaba'sına varan Yang Feng ve takım arkadaşları Chi Kasaba'sının yaşlısının yanına gittiler.
Chi Kasaba'sının yaşlısı:"Benim adım Lian Zixin. Sizi burada görmek çok sevindirici Kan Banyosu Tarikat'ı öğrencileri. Size raporu gönderdiğimizden beri yirmi beş gün geçti ve bu yirmi beş günde Kar Canavarları bir kilometre yakınımıza kadar girdiler. Son yirmi beş günde sekiz kişi Kar Canavarları tarafından yenildi. Halkımız korkmaya başladı ve evlerine kapandılar. Bundan dolayı üretim azaldı ve yakacak odunumuz bitmeye yaklaştı. Lütfen en kısa zamanda bize yardım edin!"dedi ve secdeye yattı. Bu hareketle birlikte etraftaki bütün köylüler Lian Zixin'in yaptığını taklit ettiler ve secdeye yattılar.
Bu hareket üzerine Yang Feng:"Hey, hey, hey! Zaten bundan dolayı buraya geldik secdeye kapanmanıza gerek yok."dedi ve Liu Mei'ye dönüp:"Konuşma işini sana bırakıyorum sonuçta kaptan olarak görevlendirilen sensin. Ben son yedi gündeki gergin havadan çok bunaldım. Bu yüzden canavarlarla eğlenmeye gidiyorum."dedi ve cevap beklemeden Bai Dağ'ına doğru atıldı.
Liu Mei:"Seni...! Cevap vermemi bile beklemeden gitti. İyi ne halt yersen ye, en kötü fazladan beş, on puan alırım."diye düşündü.
Yang Feng'in sözlerini duyan köylüler ne olduğunu anlayamadılar ve:"Bu küçük çocuk o canavarlarla oynamaya gittiğinimi söyledi!? Üstüne üstlük göz açıp kapayıncaya kadar ortalıktan kayboldu! Bu diğer insanlarda o çocuk gibimiler?"diye düşündüler.
O sırada Yang Feng ilk Kar Canavarını bulmuştu bile. Yang Feng:"Hmm, bu bir Buz Kurt. Ortalama Dördüncü Temel Alem gücündeler ama diğer canavarlara göre önemli bir özellikleri var. Sürü halinde avlanırlar ve ortalama bir sürüde yaklaşık altmış Buz Kurdu bulunur. En iyisi arkadaşlarını yardıma çağırmasını sağlamak bu sayede hepsinin işini aynı anda bitiririm."diye düşündü ve Buz Kurdunun önünde belirip Buz kurduna ağır yaraladı.
Ağır yaralanan Buz Kurdu acı dolu bir kükreme attı ve öldü. Kükremeden sonra etraftaki ağaçlar sallanmaya başladı ve şiddetli ayak sesleri duyulmaya başladı. Ayak seslerinin bu kadar şiddetli olmasının nedeni canavarların ağırlığından değil fazlalığından kaynaklanıyordu. Bir anda etrafı sarılan Yang Feng canavarların sayısını görünce şok oldu.
Yang Feng:"Bu nasıl olur? Dağdan inen bütün Buz Kurtları buraya mı geldiler!? Nereden baksan 200'den fazla Buz Kurdu var! Bu kadar sayı, bu bir canavar bölüğü!!! Bunların başında en azından Öz Seviye Üçüncü Alem bir Buz Kurdu olmalı! Dikkati elden bırakmamam lazım aynı anda onlarcasına karşı savaşacağımdan tüm gücümü kullanmam lazım!"dedi ve Soy gücünü aktifleştirirken ejder kabzalı kılıcını çekti.
Kurtların üstüne atılan Yang Feng teker teker hepsini dilimlemeye başladı. Bu sırada Yang Feng aniden birşeyin farkına vardı:"Bu kılıç... Bu kılıç öldürdüğü canlıların Kan Özünü emiyor!!! Ama ölen bir canlının kan özünün buharlaşması lazım? Sadece isteyerek verilen kan özü saklanabilirken bu kılıç öldürdüğü canavarın kan özünü çalıyor!!! Acaba yeterli miktarda öz emerse bir değişiklik geçirir mi?"Diye düşündü. Bu düşündüklerinin üzerine yüzünü, son bir aydır midesine bir şey girmemiş bir kaplanın, koyun gördüğü zamanki gibi bir yüz ifadesi kapladı ve Buz Kurtlarını büyük bir hevesle öldürmeye devam etti.
Yang Feng ona saldıran Buz Kurtlarını öldürdükçe öldürdü ve yarım saat sonunda toplamda 218 kurtun hepsini katletdi ve köye dönmeye karar verdi. Tam o sırada dağdan ona doğru gelen bir ses duydu. Beş saniye sonra sesin kaynağı ortaya çıktı ve Yang Feng:"Demek sensin. Sen bu bölüğün başısın değil mi? Dördüncü Aşama Öz Alemi Buz Kurdu!!! Malesef çok şanssızsın bu sefer karşındaki kişi sıradan değil."dedi ve saldırıya geçti.
Buz Kurdu Yang Feng'e küçümseme ve sinirle karışık bir bakış attı. Çünkü Buz Kurdunun gözünden Yang Feng Birinci Aşama Öz Alemindeki bir çocuktu ama aynı zamanda bütün astlarını öldüren bir düşmandıda!
Yang Feng kılıcıyla Buz Kurdunun ensesine doğru atıldı. Bunu fark eden Buz Kurdu bir anda sıçrayıp Yang Feng'i havada yakaladı. Yang Feng Anka Kuşu'nun 18 Adımı tekniğinin gücünü kullanarak Qi'sini ayaklarında yoğunlaştırdı ve havayı basamak olarak kullanarak Buz Kurdunun saldırısını atlattı. Yang Feng Buz Kurdunun saldırısını atlattıktan sonra Buz Kurdunun hayati bölgeleri açıkta kaldı ve Yang Feng Buz kurdunu ikiye ayırdı. Buz Kurdu çok yüksek sesle kükredi ve cansız bedeni zemine düştü.
Bu kükreme Chi Kasaba'sına kadar ulaştı ve Kasaba halkının kalbini korku ile kapladı. O sırada Liu Mei ve Ai Ou aklına hemen bir isim geldi, Yang Feng! Liu Mei ve Ai Ou hemen sesin kaynağına doğru koşmaya başladılar.
Liu Mei ve Ai Ou sesin kaynağına ulaştıkları zaman gördükleri manzara karşısında şok oldular ve bir ağızdan:"Sen... Bunların hepsini!? Bunların hepsini sen mi öldürdün!?"diye bağırdılar.
Bunu duyan Yang Feng kahkaha patlatdı ve:"Tabiki ben öldürdüm. Size gitmeden önce dememişmiydim eğlenmeye gidiyorum diye. Ama biraz hızlı öldüler daha eğlenemedim bile."bunu duyan Liu Mei ve Ai Ou'nun yüzünde acı dolu bir ifade oluştu."Bu çocuk bu kadar canavarı katletdikten sonra bile tatmin olmamış. Bu çocuk gerçekten ciddi mi ya da insan değil mi?"diye düşündü ikiside.
Tam o sırada Liu Mei, Yang Feng'in üzerinde oturduğu kafasında dört beyaz çizgi olan Buz Kurdunu gördü ve:"Bu... Bu Dördüncü Öz Alemi Buz Kurdumu!? Hiç şüphe yok, buraya gelmeden önce yaptığım araştırmalara göre Buz Kurtları Öz Alemine girince kafalarında beyaz çizgiler belirdiğini okudum. Her Küçük Alem başına bir beyaz çizgi. Sen... gerçekten Birinci Öz Alemi yetişiminle bir çizik dahi almadan yüzlerce Temel Alem Buz Kurdunu ve Senden Üç Küçük Alem üstte olan bir Buz Kurdunumu öldürdün!? ve altı üstü sadece bir buçuk saattir ayrıyız!"Her zaman duygusuz olan yüzünde şok olmuş bir ifadeyle söylendi.
Yang Feng:"Bu bir Buz Kurdu bölüğüydü ve buraya kadar gelmişlerdi. İlerisi daha tehlikeli olabilir Bai Dağı'na kadar daha 80 kilometre var ve bu kurtlar daha ilk kilometrede ortaya çıktılar. Burada birşeyler normal değil. Daha dikkatli olmalıyız ileride Dördüncü Öz Alemi'ninde üstünde canavarlar görürsek işimiz çok sıkıntıya girer."dedi ciddi bir ses tonuyla ve Chi Kasabasına doğru yola çıktılar.
Bu sırada Bai Dağ'ının tepesinde bir mağaranın içinde buzdan bir tahtta oturan, siyah palto giyen, siyah uzun saçlı, sıska bir adam:"Demek 96. bölüğü yok ettiler. Acaba Kaçıncı bölük tarafından yenilecekler?"dedi ve önünde secde eden onlarca Öz Alemi canavarına saldırılara karşı tetikte bekleme emri verdi.
//-Telefondan Girenler Burada Telefonu Yan Çevirsinler
//-Gelişim Seviyeleri | //-Vücut Gelişim Seviyeleri 1-Temel Alem (9'a ayrılıyor) | 1- Temel Alem (Aşama yok) 2-Öz Alemi (9'a ayrılıyor) | 2- Öz Alemi (Aşama yok) 3-Öz Yoğunlaştırma Alemi (9'a ayrılıyor) | 3- Gelişmiş Meridyen Alemi (3'e ayrılıyor) 4-Öz Salınım Alemi (9'a ayrılıyor) | - Saflaşmış Meridyen 5-Savaş Ruhu Alemi (3'e ayrılıyor) | - Genişleyen Meridyen -Ruh Farkındalığı | - Güçlendirilmiş Meridyen -Ruh Yayılımı | 4- Huang Alemi (Aşama Yok) -Ruh Kontrolü | 5- Sağlam Kordinasyon Alemi (3'e ayrılıyor) 6-??? | - Tek Vücut İki Farklı Kol 7-??? | - Tek Vücut İki Farklı Bacak | - Tek Vücut Beş Farklı Görev
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.
