Bölüm 171: Bunu Kim Yaptı?!


Devasa çok renkli Yarığın yakınındaki uzay boşluğunda.


Paragon Eric şu anda yeni gelen ve beyaz bir cübbe giymiş olan bir figürün arkasında duruyordu; bu varlık Eric’i ve etrafındaki diğer tüm varlıkları dinlerken yüzünde sakin bir gülümseme vardı.


Konuşurken ortalığı sakinleştirmek için ellerini kaldırdı.


"Bu sefer sadece 500’den biraz fazla slotla geride kaldık ama çok daha hazırlıklıyız. Özellikle de bu seferki kısıtlamalar Nebula Rütbesinde olduğu için."


Paragon Eric’ten bir seviye daha yüksek olan bu varlık kararlı bir sesle konuştu, etrafındaki herkes dikkat kesildi ve gözleri onun bakışlarının şu anda odaklandığı yere gitti!


Her biri şok edici silahlarla donatılmış ve birden fazla Küçük ve Büyük Dao’nun aurasını yayarak şok edici bir güç havası yayan NEBULA Rütbesi Kutsanmışların düzenli bir şekilde sıralandığı bir grup üzerindeydi.


"Bu seferki hedefleri ilk birkaç denemeyi geçmek ve son denemelerde Kozmik Dao Kristallerini geri getirmek olacak. Gönderdikleri 500 kişinin üçüncü denemeyi geçebilecek kapasitede olmasını bile beklemiyorum, bu yüzden sorun çıkmayacaktır... Bununla birlikte, girmelerini sağlayın!"


RUMBLE


Varlık bir komut verdiğinde Mana yankılandı, bu varlık güçlü bir Boyutsal Hegemonya’ydı ve önlerindeki Miras Yarığına da dikkat ediyordu, onun gibi diğerleri de bu sefer ne gibi faydalar sağlayacağını görmek için ’geri’ Empyrean Düzlemine doğru yol almaya başlamıştı bile!


NEBULA Rütbesinde hazırladıkları güçlü kuvvetler Yarığa girmeye başladı, içeridekiler değişikliklerden sadece Kozmik Yarığın dış çeperlerindeki durumu gözlemleyen Konseyleri tarafından haberdar edildi.


Yarığın içinde, Mistik Sis’e doğru bakmaya başladıklarında yemyeşil düzlüklerde daha birçok varlık belirdi, diğerleri ise acele etmek için bedenlerini zorlarken şu anda yarıyı ancak geçmişlerdi!


Belli bir bölgede, sisin içinde yavaş adımlarla yürüyen Catherine’in yüzü buruşmuş bir halde, içinden söylenirken görülebiliyordu.


"Bu ne baş belası bir şey... Eğer o adam buraya gelebilseydi, muhtemelen çoktan bu aptal sisin karşısına geçmiş olurdu, değil mi?"


Sisin içinde ekibinden çoktan ayrıldığı için hafifçe konuştu, burada olsaydı ne olurdu diye merak ederken son haftalarda hayatını çok kolaylaştıran birinin yüzünü hatırladı!


Ama merak etmesine gerek yoktu.


Sisin ötesinde, canlı Altın Sunakların bulunduğu ikinci katta.


BOOM!


Gökyüzünün rengini değiştirebilen yetenekler yağarken şok edici patlamalar yankılanıyordu.


Etrafında Plazma ışınları oluşup acımasızca vururken ellerini arkasında kavuşturan tek bir varlığın şok edici sahnesi, devasa Yarık Patronları altın renkli Hiçlik Canavarlarla çarpışmak için etrafında hareket ederken yıldız gibi parlıyordu!


Tek görülebilen, birkaç mil boyunca Hiçlik Canavarlarının parçalanmış bedenleriydi; korudukları Altın Sunaklar, Noah zaten 5. Sunaktayken, sahip oldukları hazinelerden boşalmıştı.


Peki ya onları destekleyen sayısız Dao ile birlikte 10 güçlü Hiçlik Canavarını nasıl temizliyordu?


ROAAR

Bunun nedeni elbette Nebula Sıralamasında önünde duran korkunç Birimlerdi.


Yıldız Yutan Zalim İmparator olarak adlandırılan üç devasa Işık Ejderhası, Aydınlık Yıldız Koruyucuları olarak adlandırılan üç Işık Nöbetçisi ve Gizemli Anka İmparatorları olarak adlandırılan görkemli bir şekilde yeşil renkte parlayan iki Anka Kuşu olmak üzere ekibinde şu anda 8 tane vardı!


YILDIZ Kademeli Birimlerin Nebula Kademesine son füzyonundan sonra Noah, sadece kendi yasalarını tam olarak özümsemekle kalmayan, aynı zamanda elemental doğalarına dayalı olarak kendilerine Küçük Dao verilen bu korkunç varlıklara sahip oldu, çünkü saldıkları kudret hiçbir ortalama NEBULA varlığının kıyaslayamayacağı bir şeydi.


Mevcut Yıldız Kademesi Boyutsal Yarıklarından durmaksızın Atıl Kaynaklar almaya devam ettikçe, kontrol edebileceği güç en hafif tabirle şok edici olacağından bu Birimlerden daha da fazlası ortaya çıkacaktı


Şu anda ikinci denemeyi başkalarının yapamayacağı bir şekilde temizlemek için böyle bir güç kullanıyordu, çünkü çok az kişi bu kadar çok sayıda destekçiyi çağırıp onlara yardım edebilirdi.


Kısa bir süre içinde 5.000 Büyük Dao Kristalini ele geçirdiğinde 50’den fazla Altın Sunak bu şekilde yıkılmıştı!


5,000!


Bu, büyük ölçekli Meclislerin  üretmekte zorlanacağı çok sayıda Dao Kristaliydi ve Noah hepsini birkaç dakika içinde almıştı.


Şu anda burada bile değillerdi çünkü Noah onları aldıkça özümsüyordu ve bu, 5.000 Dao Kristali Akkorluk, Yıkım, Genişlik ve Kılıç’ın Büyük Dao’larına bölünürken, son birkaç dakika içinde gücünün gülünç bir oranda artmasına neden oldu!


Bu Dao’lara ait binden fazla Dao Kristali kazanmıştı ve birkaç dakika içinde bu Dao’larda gülünç bir şekilde tam bir Kavrayış elde edebilmişti.


Dakikalar![Not: Reis Be başımıza 2. NOAH OSMONT Kesiliyor. Ama kesinlikle Noah Osmont u yenecek kadar güçlü değil, adamın zibilyonlarca haxi, yani yeteneği var.]


Yapması gereken tek şey onları almak olduğu için sessizce önünde uzanıyorlardı ve o da öyle yaptı ve onu şu anda bulunduğu yere yerleştirdi.


Bu ona 3 Daonun daha {Büyük Kontrolör Aurası}’nı kazandırdı; Yıkım’ın yanı sıra... Noah artık Genişlik, Akkorluk ve Kılıç Dao’sunu tamamen kavramıştı!


Sahip olduğu Dao’ların sayısı ve bu Dao’larda kat ettiği mesafenin, Göksel Düzlem’den Miras Yarığı’na yeni gönderilen gururlu Azizler ve Azizeler seviyesinde olması için  yeterliydi ve bir Altın Sunak daha düşüp ilerlerken Dao Özlerinin kalitesinde onları geçmek üzereydi.


"Daha hızlı!"


RUMBLE


Empyrean Meclisinin Müritlerinin sisten çıkmak üzere olduğunu hissettiğinde, Noah daha da büyük bir şevkle hareket etti, güzel mavi gözleri muhteşem bir şekilde parladı, şimdi 4 Büyük Dao’nun özünü içeren Plazmanın korkunç ışınlarını sürekli olarak oluştururken engin Mana Rezervlerini test etti.


Üzerinde yüzen bir Sapkınlık Kitabı ve her birkaç saniyede bir aşağıya inen Kadim Dehşet Gözü sayesinde, o tüm ödülleri toplarken Hiçlik  Canavarlar düşmeye devam etti.


Tam bu sırada, en güçlü üç Topluluğun en güçlü ve gururlu Genç Azizleri ve Azizeleri, sisin içinden geçerek geçirdikleri uzun zamanın ardından ortaya çıkmak üzereydi.


Bu varlıklar ikinci seviyeye ulaştıklarında kendilerini neyle karşı karşıya bulacaklardı... 


Ah!