Sağlık odasındaki olaydan birkaç saat sonra, Submeng her zamanki gibi sağlık odasını ziyaret etti. Ancak, Chun Yeowun dün nihayet midesindeki iç enerjiyi kazanmayı başardığı için birkaç gün önceki ziyaretinden daha heyecanlıydı.

'Bu gerçek.'

Submeng gerçekten hayrete düşmüştü. İlk başta bahsettiği bir hafta aslında beklediğinden çok daha kısaydı. Öğretmeninin iç enerjinin nasıl elde edileceğini öğretme yöntemi genellikle en az iki ila üç hafta, hatta aylar gerektiriyordu. Oysa Yeowun bunu beş gün içinde başarmıştı.

"Hehe... O halde sonraki adımlara geçebilirim.

Meslektaşlarının neden kendisine bir çırak almasını söylediğini şimdi anlamıştı. Eğer çırak yetenekliyse, bu öğretmene öğretme konusunda daha fazla tatmin sağlıyordu.

"Çırak Chun Yeowun. Günaydın öğretmenim."

"Evet, çırağım."

O da çok kibardı. Sabah habersiz geldiği ilk gün hariç, Yeowun her zaman erkenden uyanır ve önünde diz çökmek için Submeng'in gelmesini beklerdi. Submeng "Nerede?" diye sordu.

"Yatağımın altında."

Chun Yeowun daha sonra pencerenin yanındaki yatağa gitti ve küçük bir tahta sandık çıkardı. Açıldığında, yoğun şifalı bitki kokusu etrafı doldurdu. Bu, ilk sınavı geçen öğrencilere verilen Siyah Ejder Topu'ydu. Bu, Şeytani Tarikat'ın bir kişinin onu tükettikten sonra yirmi yıllık iç enerji kazanmasını sağlamak için yarattığı tıbbi toptu.

Submeng ona memnuniyetle baktı ve içki şişesinden bir yudum içti. Yeowun'a öğretirken bunu yemesini söylerse, Yeowun çok fazla kayıp yaşamadan yirmi yıllık iç enerjiyi güvenle kazanacaktı.

"Bu onu en azından başlangıç çizgisine getirecektir.

Eğer gerçekleşirse, bu büyük bir başarı olurdu.

"Heh. Ama o çocuk kim?"

"Oh."

Submeng odanın ortasında bir perdeyle gizlenmiş yatağı işaret etti. Buraya gelmeye başladığından beri diğerinin nefes alışını hiç duymamıştı. Çocuğun nefes alış verişi sığdı, sanki bir kan noktasından uyutulmuş gibiydi.

Submeng ayağa kalktı ve perdeyi çekerek vücudunun üst kısmı keten bandajlarla sarılmış kel bir çocuk gördü. Beklendiği gibi kan noktasından uyutulmuştu.

"Oh? Kan noktasını mı dürttün?"

Yeowun'a kan noktaları hakkında hiçbir şey öğretmemişti ama Yeowun bunu daha önce öğrenmiş gibi görünüyordu.

"Doktor Baek eve gittikten sonra bana saldırdı."

"Sana saldırdı mı?"

Submeng kaşlarını çattı. Bu, kel çocuğun akademiden atılmaktan korkmadığı anlamına geliyordu. Eğer durum buysa, birisi onun arkasını kolluyordu. Submeng, "Kim o?" diye sordu.

"Grubumdaki Sadık Klan'dan bir çocuk."

"Hah! Sadık Klan mı? Onlar aptallarla dolu!"

Sadık Klan, belki de dövüş sanatlarının özelliklerinden dolayı sorun çıkaran insanlarla dolu bir geçmişe sahipti.

"Gerçekten de zor bir hayatın var."

"...Sorun değil. Ben buna alışkınım."

Yeowun bu tür şeylere gerçekten alışkındı, ancak Submeng, Yeowun gibi genç bir çocuğun saldırıya uğramaya alışkın olduğu gerçeği hakkında iyi hissetmiyordu.

"Ha?"

Submeng daha sonra 23. Harbiyelinin kan noktasına tekrar bastırdı ve Yeowun'a bazı tavsiyelerde bulundu.

"Eğer bir yıllık ya da daha az miktarda iç enerjiyle dürtecek olursan, birkaç saat sonra etkisi geçer. Mükemmel olmasını istiyorsan en az on yıla ihtiyacın var. Anladınız mı?"

Yeowun, "Evet, Öğretmenim," diye cevap verdi. Submeng kan noktası üzerinde çalışırken, 23. Harbiyelinin uyanması konusunda endişelenmesine gerek yoktu. Sağ Gardiyan Submeng tarafından eğitildiğini kimsenin bilmesine izin veremezdi.

"Topu çıkar ve tüket."

"Yutacak mıyım?"

"Hayır. Tüm enerjiyi alabilmen için yutmadan önce çiğnemelisin."

Eğer Submeng ona böyle bir tavsiyede bulunmasaydı, Yeowun enerjinin yalnızca yarısını alabilecekti. Submeng'e sahip olduğu için şanslıydı.

Topu çiğnerken ağzını acı bir tat doldurdu ve tiksinti hissetmesine neden oldu. Zar zor çiğneyip yuttuktan sonra Yeowun ayaklarını çaprazlayarak yere oturdu.

"Bin Savaşçı Nefesi'ni kullanmaya başlarsan, Siyah Ejder Topu'nun enerjisini daha iyi emmene yardımcı olacağım."

"Anlaşıldı. Teşekkür ederim."

"Şimdi, başla."

Chun Yeowun daha sonra beceriyi kullanarak nefes almaya başladı ve Submeng iki elini Yeowun'un sırtına koyarak iç enerjiyi Yeowun'a bastırdı. Top Yeowun'un vücudunda yayılmaya başladığında Nano'nun sesi duyulabiliyordu.

[Güçlü enerji aktivasyonuna yardımcı olan bir madde tüketildi. Kullanıcının on dört damarı içinde akan enerjiye tepki vererek çoğalıyor. Vücut döngüsünü hızlandırarak emilimini kabul edecek misiniz?]

Yeowun Nano'nun söylediklerinin çoğunu anlayamadı ama topu emmeye yardımcı olacak gibi görünüyordu, bu yüzden Yeowun kısa bir cevap verdi.

'Evet.'

[Etkinleştiriliyor]

Ve böylece vücudunun içindeki Nano Makine hızla vücut fonksiyonlarını harekete geçirmeye ve topu emmek için dönmeye başladı.

"Whew."

Yeowun karnının altında sıcak bir enerji hissetti. Bu Yeowun için çok şanslıydı çünkü Submeng ona dışarıdan, Nano Makine ise içeriden yardım ediyordu. Muhtemelen toptan gelen enerjinin yalnızca %70'ini emebilirdi ama şimdi %100'ünü emiyordu. Yeowun'un vücudu terlemeye başladı.

"Ne! Bir savaş tanrısının bedeniyle mi doğmuş?

Submeng şokun da ötesindeydi. Eğer işler yolunda giderse Yeowun tüm enerjiyi emecekti. Submeng hiçbirinin boşa gitmemesi için odaklanmaya başladı ve iki saat geçti.

"Ha... ha... tamamdır."

Submeng alnındaki teri sildi ve şişenin tamamını içti. Yeowun daha önceki endişelerinin aksine Siyah Ejder Topu'ndan tüm enerjiyi emmeyi başarmıştı.

"İyi işti!"

"Hepsi sizin sayenizde, Öğretmenim."

"Ve teşekkürler Nano.

[Size elimden gelen en iyi şekilde yardımcı olmak üzere programlandım, Usta]

Yeowun şimdi karnının altında ağır bir enerji hissediyordu, bu da enerjiyi başarıyla emdiğini kanıtlıyordu.

"Sen şanslı birisin. Otuz yıl yetecek kadar iç enerji aldın."

"Ha? Otuz mu?"

"Evet, bu kaba bir tahmin. Diğer öğrenciler toptan ancak yarısı kadar enerji alabilecekler çünkü enerjiyi tek başlarına emecekler."

"Oh!! Teşekkür ederim, Öğretmenim."

Yeowun bir kez daha eğildi. Submeng'in dediği gibi, en az yirmi yıllık enerji elde edenler altı klanın varisleri veya yüksek rütbeli klanlardan birkaç üyeydi. Çoğu ancak on yıllık iç enerjiye sahip olabiliyordu.

"Oh, saate bak."

Submeng daha sonra pencerenin dışında güneşin doğduğunu gördü ve kalktı. Dışarı çıkarken Yeowun ona seslendi.

"Öğretmenim."

Ne oldu?"

"Bana Bıçak Becerisi Formasyonunuzu öğretebilir misiniz?"

"Elbette. Çok az zamanın var, o yüzden hazır ol."

Submeng'in başından beri planladığı buydu ama bunu Yeowun'un kendisinden duyduğuna memnun oldu. Submeng dışarı çıktı ve Baek Jongmeng gelmeden önce Yeowun 23. Harbiyeliyi uyandırdı. Korkudan Yeowun'a hiçbir şey söyleyemedi.

Jongmeng kel 23. Harbiyeliyi gördü ve kahkahalara boğuldu.

"Hahaha!"

'Kahretsin...'

23. Harbiyeli öfkesini dizginlemek zorundaydı. Yeowun'un hoşuna gitmeyeceği için böyle davranmaya cesaret edemiyordu.

"Ah, özür dilerim."

Jongmeng güldüğü için özür diledi ve yatağı bir perdeyle örttü. Harbiyeli güldüğünde hiçbir şey söyleyemediği için gece boyunca bir şey olmuş olabileceğini düşündü ama bundan bahsetmedi. Akademide bir doktor olarak hiçbir şey hakkında soru soramıyordu.

"Ne harika bir sabah!"

Chun Mukeum sabah eğitimi için antrenman sahasında yüzünde bir gülümsemeyle ışıl ışıl duruyordu. Jahyun'un 23. Harbiyeliyi hastaneye gönderme planları sayesinde muhtemelen sorunu çözülmüştü. Bu sayede 8. grup öğrencileri en azından iki gün boyunca huzurlu gecelerin tadını çıkarabilmişti.