“Okuyacak kaç kitabın kaldı?”

“Tam sayısını bilmiyorum ama hepsini okumayı bitirmek yaklaşık 2 ila 3 hafta sürecek. ”

Soo Hyuk ve Yeon Joong konuşmalarına devam ettiler.

“Vay canına, en az 2 hafta mı?”

“Evet. ”

“Çok kıskandım. ”

“Neyi kıskanıyorsun?”

“Kitap okuduğunda bilgeliğin artıyor. ”

Yeon Joong istatistikler yüzünden kıskandığını söyledi. Kitap okumak söz konusu olduğunda, bunun bilgeliğinizi artıracağı zaten bilinen bir gerçekti.

“Bir daha düşündüm de, birdenbire çok meraklandım?”
Yüzü merakla doluyken konuşmaya devam etti ve sordu.

“Bilgeliğin kaç?”

Soo Hyuk’un ne kadar bilgeliğe sahip olduğunu merak ediyordu çünkü oyun açıldığından beri okumaya devam ediyordu.

“Ummm.... ”

Soo Hyuk düşünürken kendi kendine mırıldandı.

’En son kontrol ettiğimde......’

Ne kadar bilgeliğe sahip olduğunu tam olarak bilmiyordu. Çünkü bilgeliğinin arttığını belirten mesaj her belirdiğinde karakter penceresini açmıyordu.

“925 miydi?

En son kontrol ettiği bilgeliği hatırladı ve Yeon Joong’a söyledi.

“925. ”

“....... ?”

Yeon Joong onun cevabını duydu ve nutku tutuldu. Ancak bu sadece kısa bir an içindi, daha sonra yüzü inançsızlıkla doluyken ağzını açtı.

“NE?”

Yaptığı ilk şey bir soru sormak oldu.

“925? Bilgeliğin 925 mi?”

Soru sormaya devam etti.

“Evet, kontrol ettiğimde en son bilgelik 925’ti. Muhtemelen bundan biraz daha yüksek olabilir. Çünkü ondan sonra bilgelik biraz daha arttı. ”

“.........”

Yeon Joong bir kez daha sessizleşti.

“Deli. ’

Telaşlanmıştı.

’Bilgelik 925 mi? Bundan daha mı yüksek?’

Bilgeliğinin 925 olduğunu mu söyledi? Hayır, bundan biraz daha yüksek olabilir mi?

“Hangi seviyedesin?”

Derin düşüncelere dalmıştı ama Soo Hyuk’a bir kez daha sordu.

“8. ”

Kendi kendine düşündü.

“Seviye 8, bilgelik 925’in üzerinde mi?

Seviyesinin yüksek olacağını düşündüğü için sordu. Ancak, seviyesi yüksek değildi. Soo Hyuk’un seviyesi sadece 8’di. Ama 925 mi? Bu sayı akıl almazdı.

“Kaç kitap okudun?”

Düşüncelerini bitirdikten sonra sordu. Kaç kitap okumuştu? Kaç tane okumuştu ki 925’e ulaşabilmişti? Akıl sır erdiremiyordu. Hayır, daha doğrusu 925’e sadece kitap okuyarak ulaşılamazdı.

“Ne kadar çok okursan, bilgeliğin o kadar artmaz mı?”

Bilgeliği 1 artırmak için okunması gereken kitap sayısı her kullanıcı için farklıydı. Bir kullanıcının 1 artması için 2 kitap okuması gerekebilirken, bir diğerinin 3, başka bir kullanıcının ise 10 kitap okuması gerekebiliyordu.

Ancak hepsinde ortak bir nokta vardı. O da, okudukça bilgeliğin artmamasıydı. Başlangıçta, bilgeliğinizin 1 artması için 3 kitap okursanız, daha sonra bilgeliğinizi 1 artırmak için 5, 7, 10 kitap gerekirdi.

“....... . ?”

Soo Hyuk’un kafası karışmıştı.

“Ne demek istiyorsun? Okudukça artmıyor mu?”

Anlayamadı.

“Genelde 1 kitap okursan bilgeliğin 1 artar, değil mi?”

Her seferinde artmıyordu. Yine de, ortalama olarak, 1 kitap okursanız, 1 artıyordu. Artmadığı zamanlar çok nadirdi.

“Ne?”

Yeon Joong sordu.

“Bana her kitap okuduğunda arttığını mı söylüyorsun?”

Şaşırmıştı.

“Evet. Neredeyse. ”

Soo Hyuk başını salladı.

“.........”

Yeon Joong tek kelime etmedi. Sadece kendi kendine düşündü.

“Oren’in kütüphanesi özel miydi?

Birçok kullanıcı bilgeliklerini arttırmak için kitap okumayı denerdi. Özellikle Büyücü olmak isteyenler Matab’ın kütüphanesine giderek sayısız kitap okudular ve bilgeliklerini arttırmak için bir formül araştırdılar.

Ancak, bilgeliği 1 artırmak için okunması gereken kitap sayısı birbirinden farklıydı. Nihayetinde tam formülü bulamadılar.

Sadece birbiriyle ilişkili pek çok şey olduğu tahmin ediliyordu. Ancak, Soo Hyuk’un durumunda, her kitap okuduğunda bilgeliği 1 artıyordu. Yani, bir veya iki kez değil, artmaya devam ediyordu. Acaba Oren’in kütüphanesi özel miydi?

Yoksa onun seviyesi miydi?

Oren’in kütüphanesi özel olmayabilir. Sorun onun seviyesi olabilir. Seviyesi 8’di; seviyeniz ne kadar düşükse, istatistiklerinizi yükseltmek için gereken kitap sayısı o kadar az olabilirdi.

’Olasılık oldukça yüksekti. ’

Bunun onun seviyesinden kaynaklanma ihtimali oldukça yüksekti. Diğer kullanıcılar kitap okuduklarını söyleseler de Soo Hyuk gibi kitap okumaya devam etmediler. Karakterlerini geliştirmek için avlandılar, görevleri tamamladılar ve durumlara göre kitaplar okudular.

“İstatistiklerini kimseye söyleyemezsin. ”

Soo Hyuk’a şöyle dedi.

“Sıkıntılı bir şey olma ihtimali oldukça yüksek. Özellikle de lonca bunu öğrenirse seni çok arzulayacaklardır. ”

Seviye 100’ün üzerindeki birinin bile bilgelikte 900’ü aşması zordu, ancak yalnızca seviye 8 900’ü aştı. Bu gerçek öğrenilirse Soo Hyuk sıkıntılı bir durumun içine sürüklenecekti.

Özellikle de sorun loncalarda yaşanıyordu. Lonca üyelerinin gücü, loncaların gücü haline geldi. Soo Hyuk’u arzulayan çok sayıda lonca olacaktı. Eğer ona sahip olamazlarsa, başka hiç kimsenin ona sahip olamamasını sağlama şansları vardı.

“Elbette bunu ben de biliyorum. ”

Yeon Joong’a cevap verdi. O da bunu biliyordu.

“Sana söyledim çünkü o sensin. ”

Yeon Joong olduğu için cevap verdi. O olmasaydı, hiçbir şey söylemezdi.

“Tamam, bunu bilmene sevindim. ”

Onun cevabını duyunca rahatlamış hissetti. Soo Hyuk ağzını açtı.

“Ama, bir lonca kuracağını söylememiş miydin?”

“Evet, ama bu kolayca oluşturabileceğin bir şey değil. Sadece planlıyorum. ”

* * *

“3. sınıf rütbeli işgal geri alındı!”

“Öyle mi?”

Joo Hyuk Yang sakince cevap verdi.

“Neden bu kadar sakinsin?”

Jang Yool arkasını dönüp sordu.

“Çünkü ilk veya ikinci kez geri alınmıyor. Eh, sadece 3. sınıf sıralaması. ”

Bu, 3. sınıf bir mesleğin ilk kez çözülüşü değildi. Oyun açılalı iki ay olmuştu ve beş gün geçmişti. Bu süre zarfında, pek çok özel meslek çözüldü. 3. dereceden özel meslekler artık şok edici olarak görülmüyordu.

İşte o anda.

“Uh?”

Jang Yool dönüp tekrar monitörüne baktı ve bağırdı. Panikle doluydu.

“Ne?”

Joo Hyuk Yang her zamanki sakin sesiyle sordu. Bu kez ne tür bir meslek geri alınmıştı? Yoksa farklı bir gizli durum mu vardı?

“O, o......”

Jang Yool konuşurken kekeledi.

“O, Oren’in kütüphanesinde Fatih unvanını almış bir kullanıcı ortaya çıktı. ”

Hışırtı!

Joo Hyuk Yang oturduğu yerden kalktı. Sakin hali artık görünmüyordu. Şok olmuştu.

“Oren’in kütüphanesinin fatihi mi? Gerçekten mi?”

’Oren’in kütüphanesinin fatihi’ unvanı yaratılmıştı ancak bu unvanın bir kullanıcı tarafından asla elde edilemeyeceğini düşünüyordu. Ancak, bu unvanı elde eden bir kullanıcı ortaya çıktı. 

“Evet.”

Jang Yool başını salladı.

“Kim o?”

Dünyada kim böyle saçma bir unvana sahip olabilirdi ki?

“Bir dakika bekleyin. ”

Jang Yool klavyesinde bir şeyler yazmaya başladı. Kısa bir süre sonra, çok sayıdaki monitöründen birinde bir pencere açıldı.

“Soo Hyuk adında bir kullanıcı. ”

Penceresine baktı ve cevap verdi.

“Soo Hyuk?”

Joo Hyuk Yang, Jang Yool’a yaklaşırken mırıldandı.

“Hadi bilgilerine bakalım. ”

“Tamam.”

Jang Yool monitöründen Soo Hyuk’un bilgilerine baktı.

Seviye: 8

Tecrübe 51%

Canlılık: 2540

Mana: 26420

Tokluk: %40

Güç: 14

Çeviklik: 15

Dayanıklılık: 48

Bilgelik: 1321

“.........!”

“.......... !”

Hem Joo Hyuk Yang hem de Jang Yool monitöre baktılar ve sessizleştiler. Monitörde Soo Hyuk ile ilgili bilgilere bakarken ikisi de şaşkınlık içindeydi

’Bu çılgınlık. ’

Joo Hyuk Yang, Soo Hyuk’un bilgilerini görünce kendi kendine düşündü.

’8. seviyede ama istatistikleri nasıl? ’

İstatistikleri duyulmamıştı. İstatistikleri 8. seviyeye ait değildi. Yine de, Joo Hyuk Yang düşüncelerini çabucak değiştirdi.

’Hayır, istatistikler mümkün olabilir çünkü o bir 8. seviye. ’

Aksine, seviye 8 olduğu için istatistikleri mümkündü. Okunmamış bir kitabın okunması durumunda, kullanıcılar istatistiklerini yükseltebilirdi.

İstatistikler körü körüne artmıyordu. Henüz okunmamış bir kitabı okursanız, istatistik deneyimi adı verilen özel bir deneyim kazanırdınız.

İstatistiklerinizi artırmak için, bu istatistik deneyimini sınırına kadar yükseltmeniz gerekirdi. Sorun, istatistik deneyiminin sınırının her kullanıcının seviyesine göre farklı olmasıydı.

Elbette, seviyeniz düşükse, istatistiklerinizi yükseltmek için gereken deneyim azdı ve yüksek olsaydı, daha da fazla deneyime ihtiyaç duyulurdu.

Başka bir deyişle, istatistiklerinizi kolayca yükseltmek için çok fazla kitap okumanız ama daha da önemlisi seviyenizin düşük olması gerekiyordu.

’Ama....... ’

Joo Hyuk Yang kafası karışık bir şekilde başını eğerken düşüncelerine dalmıştı. Anlayamadığı bir şey vardı. Seviye değildi. Aksine, seviyeyi anlıyordu. Anlamadığı şey.......

Daha fazla bölüm için sitemizi ziyaret edin: Novel Okur