S.I.D.W. GAME - Türkçe Çevrimiçi Oku
Yukarı Çık




2   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   4 

           
      
      'Büyük...Oyun? Bu ne?'
  Vesty'nin son sözlerinden sonra insanlar kendi aralarında konuşuyordu. Dolayısıyla meydanda bir uğultu vardı.
    "Herkes lütfen susun. Sessiz olmanızı söylemiştim. Eğer dinlemezseniz sizi zorla susturmaktan başka çarem yok."
   Küçük parmakları havada bir şeylere dokunuyormuş gibi göründükten sonra sesler tamamen kesildi.
   "Bu daha iyi. Şimdi bu iyice uzadı. Bu gidişle yetişemeyeceğiz. Önemli açıklamaları hızlıca halletmem gerekiyor . Daha önce de dediğim gibi Büyük Olan'ın lütfu size Büyük Olan tarafından verilmiş bir oyundur. Bu evrende oyunlardan daha eğlenceli bir şey var mıdır? Tabii ki de yok! Oyunlar sıkıcı hayatımızı eğlenceli yapan bir numaralı şeylerdir.
     Bu oyunun adı Survival In The Disappearing World Game, kısaca S.I.D.W. Game olarak biliniyor. Oyunun en önemli kuralı ve aynı zamanda oyunu kazanmanızı sağlayacak şey hayatta kalmak. Bir nevi yapmanız gereken tek şey hayatta kalmak.
       Tabii ki de hayata kalmak ve kazanmak için size verilen görevleri yapmanız gerekiyor. Aslında çok basit size verilen görevleri yerine getirin ve hayatta kalın oyunun temel amacı. Görevleri başarıyla tamamlarsanız ödüllendirilirsiniz ama başarısız olursanız cezası vardır.
Bu ölüm cezası da başta olmak üzere çeşitli cezalar olabilir bu yüzden elinizden geldiğince başarılı olmanızı tavsiye ediyorum.
      Bir diğer konu ise bazı belirli oyunlardan sonra size dağıtılacak özel rollerde. Özel roller çok önemlidir ve ona sahip olmak için kendiniz diğer insanlardan farklı göstermeniz bir nevi onlardan üstün olduğunuz şeyler olduğunu göstermeniz gerekecek. Basitçe söylemek gerekirse değerinizi gösterin, dikkat çekin. Roller konusunda ilerde tekrar bir açıklama yapacağız zaten. Şimdi bakalım açıklanması gereken başka bir şey kaldı mı?"
     Bir kaç dakika havadaki görünmez bir şeye bakıyormuş gibi yaptıktan sonra panikle bağırmaya başladı.
    "Ah bu kadar önemli bir detayı nasıl unuturum. Özür dilerim bu benim ilk seferim. Öhöm oyun süresinden bahsetmeyi unuttum. Bu oyunun süresi 1 yıldır.
       1 yıl sonunda insan ırkı hayatta kalırsa Büyük Olan sizi çeşitli ödüller ile ödüllendirecek ve Büyük Olan ödül konusunda çok cömerttir. Şimdilik anlatılacak başka şeyler daha var ama kafanızı daha fazla yormamak için bunu ilerleyen bir zamana bırakacağız. Sormak istediğiniz herhangi bir şey var mı? Bu son şansınız."
       Vesty'nin sustuktan sonra  küçük elleri yeniden havada gezindi. Bir ses tuşuna basmış gibi meydanın dört bir yanından bağırışlar duyuldu.

  "Bu nasıl bir şaka?!! İşe gitmem gerekiyor bu saçmalığı dinleyecek zamanın yok! Telefonları bozan sen miydin hemen düzelt şunu!!"

"Bu şeyin gerçek olduğununda emin miyiz? Hologram falandır."

"Anne bu bebek çok sevimli."

"Fotoğrafını çekip sosyal medyaya yüklemek istiyorum."

"Çok saçma. Buna cidden inanıyor musunuz? Oyun falan daha neler."

"Daha ne kadar bu saçmalığı dinleyeceğiz? Hükümet bir şeyler yapsın."

"Doğru doğru! Hepimizin işi var."

"EVET! Neden burada durup bu saçmalığı daha fazla dinleyelim ki?!"

     Yüksek sesle durumu protesto edenlerin arasında durumu eğlenceli bulup video, resim çekemedikleri için üzülen alaycı grup da vardı. Yine de çok az kişi sessiz kalıp durumu analiz ediyorlardı.

"Büyük Olan kimdir?"

        Meydanda güzel bir ses yankılandı. İnsanın dinlemekten zevk alacağı güzel ve narin, berrak bir sesti. İnsanlar etrafına bakıp konuşan kişinin kim olduğunu bulmaya çalıştı ama ses bir daha konuşmadı.
    Vesty'nin dudakları memnun bir gülümseme ile kıvrıldı.
       "Bu iyi bir soru. Büyük Olan o..."
  Bunun iyi bir soru olduğunu söylemesine rağmen ne diyeceğini bilemiyor gibiydi.
    "Bizim efendimiz. Yüce ve kudretli Büyük Olan sizi izliyordu. Sadece sizi değil o herkesi izler ve buna değecek olanlara lütfunu bahşeder. O yüce bir varlıktır."
      'Onun efendisi olmasına rağmen hakkında sığ bir izlenime sahip gibi görünüyor.'
    Bu soruyu soran okyanus mavisi gözlü gençten başkası değildi. Burada durumun ciddiyetini fark eden ilk kişiydi. Tam olarak telefonların kapandığı o zamandan beri olan sıkıntısı garip şarkıyı duyunca daha da büyümüştü.
      'Bir şeyler olacak'
  İç güdüsü ona bunu söylüyordu.
      "Görüyorum ki başka sorusu olan yok. Zaten süremizde azalıyordu. Şimdi ön elemelere başlamadan önce size statü penceresini tanıtayım. Büyük Olan bu dünyadaki video oyunlarını gördükten sonra sizler için tasarladığı bir şey bu. Kullanması son derece kolay. Sadece statü penceresi deyin ve otomatik olarak açılıyor. Durmayın deneyin."
      Kuşku içinde olsalarda birer birer statü penceresini açmaya çalıştılar. Retinalarına yansıyan yazıları gördükten sonra bazılar hayran kalırken bazıları şok oldu.
    Etraftaki insanları gözlemledikten sonra herhangi bir sorun olmadığına emin olup kendi statü penceresini açmaya denedi.
     "Statü penceresi..."
  Gözlerinin önünde cümleler belirdi.

     -7.981.Gezegen: Dünya-

      -HOŞGELDİNİZ-

      -OYUNCUNUN KİŞİSEL VERİLERİ YÜKLENIYOR-

     -YÜKLEME TAMAMLAMDI'

     -İYİ OYUNLAR-

************************************

        Kişisel Bilgiler
   Oyuncu: Cayle Arrow
   Yaş: 21
   Boy 1,63
   Kilo:48
   Doğum Tarihi: 20.05.2001
   Kan grubu: 0+

      Oyun bilgileri
    Güç:2
    Dayanıklılık:3
    Çeviklik:5
    Hız:4
    Zeka:20
    Mana:100
    Hp:100

Özel beceriler:-

Rol:-

Unvan:-

***********************************
 
   "Gerçekten video oyunu gibi..."
    Cayle'nin sesinde bir miktar heyecan vardı. Oyunları severdi ve dünyanın kendisinin bir oyun olma fikri onu cezbediyordu. Yine de bunun tehlikeli olduğunu inkar edemeyecekti. Vesty sürekli onlara hayatta kalmaları gerektiğini hatta görevleri başaramazlarsa ölebileceklerini söyledi. İnsan ırkının yok olabileceğini de ima etmişti ama tüm bunlara rağmen hâlâ heyecanlı hissediyordu.
    Çünkü Cayle şarkının da dediği gibi sıkılıyordu. Hayatında ne zaman yer ettiğini bilmediği bu his ilk defa bugün biraz azalmış gibiydi.
      Diğerleri onun düşüncelerini duymuş olsa ona deli diyebilirlerdi ama onun umurunda değildi. İnsanların onun hakkında düşündükleri ve söyledikleri hakkında endişelenmeyi uzun süre önce bırakmıştı.
     "Görüyorum ki herkes statü penceresini kontrol etmiş. Öyleyse ön elemelere başlayabiliriz. Ön elemeler ile ilgili detayları statü penceresi size aktaracak. Benim işim şimdilik bu kadar. Ama gitmeden size son bir tavsiye vereceğim. Statü penceresinin tavsiyelerini dikkate alın. O zaman iyi oyunlar oyuncular~"
       Sözlerini bitiren Vesty ortadan kayboldu. Kayboluşunun ardından statü penceresi kendiliğinden açıldı.

-UYARI OYUN BAŞLIYOR-

  -ANA OYUN ÖNCESİ ÖN ELEMLER OYUNU BAŞLIYOR-

**********************************
 
    Ön elemeler
Görev: Dünya nüfusu çok fazla. Oyun için bir engel bu yüzden  herkes ön elemelerden geçmeli. Mevcut dünya nüfusunun yarısı zombiye dönüşecektir. Zombiye dönen insanlar arasında 24 saat hayatta kalın.

Ödül: Ödül ile ilgili bilgiler ön elemelerin sonunda söylenecektir.

Ceza:Ölüm

(Büyük Olan zombiler ile ilgili bir film izledi ve bunun çok ilginç olduğunu düşünüyor. Belkide bir daha film izlememelidir?)

***********************************

      Dünya nüfusunun yarısının 'zombi' olması ve 'ölüm' nerden bakarsan bak pek iyi durmuyordu. Zombiler filmlerde çok işlenen bir konuydu. Onlara aşina olmayan kimse yoktu ama onlar filmdi, şimdi bu ise gerçek hayattı. İnsanlara gerçek gibi gelmemesi normaldi.
    Önünde beliren yazıları herkesin görebilmesi üzerine az önce yaşananları çürütülmesi zordu. Buna rağmen hâlâ bunun aptalca, zaman kaybı olduğunu düşünler de vardı.

"Hadi ama bu ciddi ifadeniz nedir? Hahaha gerçekten insanların zombiye dönüşeceğini düşünüyor musunuz? Aptallar!"

   'Bu bir zombi filmi olsaydı ilk ölen o olurdu'
    Cayle böyle düşünüyordu.

    UYARI! DİKKAT!
Zombiye dönüşecek insanlar seçildi.
   Büyük Olan şöyle der: Şansta önemli bir güçtür. Siz ne kadar şanslısınız?
   Zombi dönüşümüne kalan süre iki dakikadır.
01:59
   Not: Bu süre zarfında saklanmanız öneriliyor.

     Geri sayım her saniye yavaş yavaş azalırken Cayle, Vesty'nin son sözlerini hatırladı. Statü penceresinin tavsiyelerine uymak.
     'Denemekten zarar gelmez.'
    Başkalarına gözükmemeye dikkat ederek insanlardan uzakta tenha bir köşedeki ağacın arkasına saklandı ve meydandaki insanları izlemeye başladı.
     Meydan tam bir kargaşa içindeydi. Şikayet edip zamanları olmadığını söyleyerek yoluna devam eden bir çok insan olduğu gibi geri sayım bittikten sonra olacakları merak eden bir grupta vardı.
    Ama aynı zamanda Cayle gibi durumu ciddiye alıp kendilerini  diğer insanlardan uzaklaşanlarda yok değildi.
     Zaman yavaş yavaş geçti ve 2 dakikalık süre doldu.

       UYARI!! DİKKAT!!
VERİLEN SÜRE BİTTİ. ZOMBİ DÖNÜŞÜMÜ BAŞLIYOR. ÖN ELEMELER RESMİ OLARAK BAŞLAMIŞTIR.
  -İyi şanslar

        Mesaj penceresinin uyarısından sonra olanları tanımlamak için bir kelime kullanılabilirdi: kaos.
     Az önce gülüp eğlenen, normal hayatlarını yaşayan insanlardan bazıları vücutlarında korkunç bir acı hissettiler. Kemiklerinin her biri kırılıp yeniden şekilleniyor, ansızın vücutlarında yaralar açılıp kan fışkırıyordu. Göz bebekleri dahil olmak üzere her bir uzvu, organı titriyordu. Gözleri tamamen beyaza döndü,  üzerinde kızıl kan damlaları açıkça görülebiliyordu. Bazıların boynu, ayakları, elleri, dizleri, dirsekleri tuhaf bir açıyla bükülmüştü.
    Nereden bakarsan bak onlar artık insan değillerdi.
       Çığlıklar her bir taraftan yükseliyordu. Sadece zombiye dönüşen insanlardan değil, bu olanlara tanık olan insanlarda deliye dönmüş gibi çığlık atıyorlardı.
     Zombi olan insanlardan biri korkudan taş kesilmiş bir kadının omuzlarını kavradı ve güçlü bir şekilde boynunu  ısırdı. Kan kokusunu alan diğer zombiler de kadına  saldırmaya başladı. Kadın çığlıklar atarken bedeni parçalanıyor, etrafa kan sıçrıyordu.
    Bir dakikan kısa süre sonra kadının bedeni tanınmayacak halde kan havuzunda yatıyordu.
     Korkudan gözleri dönen insanlar çığlık içinde kaçmaya başladı. Bazıları kaçamadan zombilere yem oluyordu.
     Cayle tüm olanları soğuk gözlerle izledikten sonra durumun ne kadar tehlikeli olduğunu iyice anlamıştı. Zombiler güçlüydü. İnsanlardan daha güçlü.
         Hızlıca kafasında bir plan belirleyip meydandan ayrılmak için döndü.
      Cayle'nin ölmek gibi bir plânı yoktu. Yaşamak için çok hevesli biri olmamasına rağmen hayatta kalmak ve işlerin nasıl sonlanacağını öğrenmek istedi. Belki de biraz eğlenmek... 

***********************************

    Pene ve İç sesi:

Pene: 2. ve 3.bölümü aynı gün yazdım ve kesinlikle bununla övüncem ehe (≧ ▽ ≦)

İç ses: Övünmene izin vereceğim.

Pene: Vaaaoh! Gerçekten mi?
(⊙ o ⊙)

İç ses: Tabi ki normalde bir bölüm yazmanın haftalar alacağını düşünmüştüm. Garip bir şekilde iyi iş çıkardın. → _ →

Pene:(Hâlâ eleştirildiğini hissediyor ama yine de mutlu.)

Pene: Bebeğimizin adı Cayle. Söz verdiğim gibi. (´ ・ ω ・ `)

İç ses: Normalde bunu ilk bölüm söylemen gerekmez miydi?

Pene:Şey...Pekala dürüst olmak gerekirse ilk bölümü yazdığımda daha ismini belirlememiştim.

İç ses: Nasıl bir yazar ana karakterin adını belirlemeden yazmaya başlar ki?

Pene: Ben... ┐ ('´ ー `) ┌

İç ses:....

İç ses: Pekala sen bir aptal olduğun için bu doğal. ╮ (╯ ▽ ╰) ╭

Pene:Hey hey! Hemen hakaret etmeye başlama!

İç ses: Yapabilirim ama yapmayacağım. Benim işim bu

Pene: Tamam kesiyoruz sen yine kötü tarafını gösteriyorsun. (Hakaret yemekten yorgun)  ̄ へ  ̄

İç ses:(Kazanmış ve gururlu hissediyor)


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


2   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   4 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.