"Bu kadar çabuk hasta olmayı nasıl başardım?"

Takei eve geldi ve ardından duş almak yerine ısıtıcının altında kestirdi, bu da onun üşütüp ertesi gün evde durmak zorunda kalmasına neden oldu.

Annesi Flora Tanaka, Takei'nin hastalığın nedenine ilişkin açıklamasını duyana kadar eve şemsiyesiz gitmesinden rahatsızdı. Dinledikten kısa bir süre sonra, bütün gün onunla dalga geçmeye devam etti.

"Ne zaman anneanne olacağım?"

"Yok öyle bir şey."

Takei suçlamaları reddetmek için elinden geleni yaptı ancak çabaları sonuçsuz kaldı.

"Yuuto şu anda bir iş gezisinde olabilir ama burada olsaydı onun da torun isteyeceğinden hiç şüphem yok."

Bahsi geçen "Yuuto" babasıydı. Şu anda babası bir iş gezisindeydi çünkü kendisi, birçok yerde ihtiyaç duyulan çok ünlü bir doktordu. Öte yandan, kocası ailenin geçimini kolayca sağladığından annesinin çalışmasına gerek kalmadı, bu sefer o ev hanımı oldu.

Bu ona evde temizlik ya da yemek yapma gibi günlük işlerini bitirdiğinde harcayabileceği olağanüstü bir zaman bırakmıştı.

"Babam burada olmadığı için şanslıyım... çok daha kötü olabilirdi."

Flora çocuklar söz konusu olduğunda zaten çok duygusal bir insandı ama konu kendi çocuklarına geldiğinde Yuuto kendini de aşardı. Onlara o kadar hayrandı ki, koca bir futbol takımı kadar çocuğa sahip olmak isterdi ama Flora, vücudunda bu kadar çok çocuğu taşıyamayacak kadar stresli olacağından iki çocuğa razı geldi.

Sonuç olarak, sadece Takei ve kız kardeşi Airi doğdu. Airi şu anda arkadaşlarıyla takılmak için arkadaşının evindeydi. Flora sabah erkenden markete gitmek için ayrıldı, böylece Takei'ye kendi düşüncelerinden başka eşlikçi kalmadı.

Ailesinin yaşadığı ev büyük bir konak değildi ama küçük bir kulübe de değildi, evin banliyölerde dört kişilik bir aile için oldukça vasat olduğunu söylemek yanlış olmazdı. Flora orta büyüklükte bir evde ısrar etti çünkü içinde çok fazla insan olmayacaktı ve o büyüklükte bir evin temizliği de kolay olurdu.

"Ah... Ondan bana bir pasta almasını istemeliydim. Pasta kulağa harika geliyor."

Takei, annesinden iyileşmesine yardımcı olacak bazı ikramlar istemeyi unutmak gibi aptalca bir hata yaptığını düşündü.

Tam o sırada evinin kapısı çaldı.

"Kim olabilir? Annem ya da Airi olamaz ve günün ortasındayız, bu yüzden çok da önemli birisinin gelmesini beklemiyorum."

Takei kapıyı açmak için kalkmak zorunda kalmaktan duyduğu rahatsızlıktan söylendi ama sonunda vücudunun biraz harekete ihtiyacı olduğuna karar verdi ve kapıyı açmak için aşağı indi.

Hasta olduğu için Takei'nin üzerinde sadece bir tişört ve şorttan ibaret pijamaları vardı. Bu, hasta birisi için iyi bir seçimdi ancak gelecekteki Takei yaptıklarından çok geçmeden pişman olacaktı.

Takei sonunda evinin girişine ulaştı ve evin verandasında onu bekleyen gerçek bir tanrıçayı andıran meleksi bir ışığı ortaya çıkarmak için kapıyı açtı.

Söz konusu tanrıça Akari Akazawa'ydı ve şimdi onun tam önünde, bir saç teli genişliğinden daha az bir mesafeyle duruyordu.

~~~

Akari bu bölümde olmadığı için sevgiölçer yok. Bazı bölümler, bölümün içeriğine bağlı olarak normalden daha kısa veya normalden daha uzun olacaktır.

~~~

Çevirmen Discord: Divechy#5535