Kat 60 (1. Kısım)


“Artık dayanamıyorum ~ Ooh ooh ooh ~”

Eğitim dünyasına çağrılmadan önce bir filmden duyduğum bir şarkıyı söyleyerek 60. kattaki yerleşim bölgesinde yürüyordum.

Filmdeyken tatlı ve romantik bir şarkı gibi görünüyordu ama şarkıyı ben söylediğimde daha çok bir ağıt gibi geliyordu kulağa.

Dinleyen herkes bana şarkı söylemeyi derhal bırakmamı söylerdi. Gerçek şu ki; bende ne müzik kulağı ne de ritim duygusu vardı.

Ama durmadım.

Zaten burada sadece ben varım.

Boş sokaklar ve boş binalar bana, 'Ben Efsaneyim' filminin başrollü Will Smith'i hatırlattı.

Adımlarım ve şarkım dışında başka ses duyulmuyordu.

Korkunç bir sessizlik.

En azından Will Smith'in yanında bir ona eşlik eden bir köpek vardı. Kıskandım.

Kötü bir seçim yapmıştım. Sonuç olarak da buna katlanmak zorundayım.

Başından beri, neredeyse en başından beri yalnızdım.

30. Kattaki yerleşim bölgesinde yalnız kalmam şaşırtıcı değildi ama o zamanlar kasvet ve yalnızlık duyguları yüzünden eziyet çekmiyordum.

O zamanlar neredeyse ölmek üzere olmama rağmen ilerliyordum.

Ama şimdi Kat 60'a ulaştım ve artık daha ileri gidemem.

Bu karmaşık bir durum ancak hızlı bir şekilde özetleyeyim.

Kat 61'den sonraki katları tek başına temizlemek imkansız. Hangi yolu seçerseniz seçin imkansız.

"Portal" oyununa benziyor. Oyundaki grup görevleri gibi burada da görevi tek başına tamamlamak imkansız bir şey.

Bir ortağa ihtiyacım vardı.

En sevdiğim bara gittim.

Tabii ki hiçbir barmen veya başka müşteri yoktu.

Her zamanki koltuğuma oturdum ve bir içki sipariş ettim.

[300 puan düşülecektir.]

Masanın üzerinde ortaya çıkan bardağı kaptım ve baş parmağımdan bir bozuk para fırlattım.

"İşte bahşişiniz, bayım."

Bozuk para havada döndü, zemine çarptı ve bir yerlere yuvarlandı.

[81. tur kısa bir süre içinde başlayacak.]

[Kalan süre: 10 dakika]

Sonunda!

Her yeni tur başladığında Oyuncular Eğitim aşamasını yapmaya zorlanır.

Sadece benim şu anda olduğum gibi yerleşim bölgesinde olanlar dışarıda bırakılır.

Yerleşim bölgesinde güvenli bir şekilde saklanan benim, yeni bir turu beklemek için tek bir sebebim var.

Yeni tur başladığında yeni Oyuncular giriş yapar. Lütfen, yoldaşım olacak biri olsun…

"Topluluk açık."

Kalan zamanı harcamak için topluluğa da bakabilirim.

İlk gördüğüm şey…

[Zorluk:Cehennem, Forum: (1/1)]

Bu, "Cehennem zorluğu" ndan bir kurtulan ve forumlara göz atan bir kişi var demek anlamına geliyor.

Gözlerimi hareket ettirip diğer forumlara bakıyorum.

İsmi Cehennem forumu olsa da bu, sadece Cehennem zorluğu seçmiş olan Oyuncular'ın kullanabileceği anlamına gelmiyor. Cehennem forumu, Cehennem zorluğu hakkında konuşmak ve ayrıca Cehennem zorluğundaki nüfusu göstermek için var.

[Zorluk Normal, Forum: (42/86)]

Çok fazla. Kıskandım.

Bir anda, Cehennem forumunda yeni bir mesaj geldi.

[Lee Joon Suk, Kat 90: Ho Jae-hyoung, naber? Bir acemi mi bekliyorsun?]

Zor zorlukta 90. kattaki Lee Joon Suk. Genellikle Zor zorluğundaki oyuncularla arkadaşça yakınlık kurarım. İpuçlarımızı ve beceri seviyelerimizi nasıl yükselttiğimizi paylaşırken onlarla yakınlaştım. Zor zorluk derecesinin en üst sırasındakiler bana yardımcı olabilecek bilgilere sahip olabilir.

Lee Joon Suk, 10 kat daha ilerledikten sonra gerçek dünyaya dönme fırsatına sahip olmasına rağmen şu anda Eğitim dünyasında farmlayan biri.

Eğitim, Kat 1'den Kat 100'e yapılır ve Kat 100'e erişebilen Oyuncular gerçek dünyaya geri gönderilir.

Eğitim sayesinde güçlenmiş olan bu Oyuncular 'Uyanmış' olurlar ve dünyayı canavarlardan korurlar.

Uyanmış'ın gelişimi deneyim veya antrenman ile değil, bir oyundaki gibi seviye yükselmeleriyle olur ve Eğitim'den ayrıldıkları anda artık daha güçlü olamazlar.

Belki daha deneyimli ve verimli olabilirler ancak daha ötesi olmaz.

Becerilerinin evrimi ve istatistiklerinin artması imkansız hale gelir.

Tam olarak da bu yüzden Lee Joon Suk farmlamaya devam ediyor. Eğitim'den ayrılmadan önce daha güçlü hâle gelmek için. En güçlü şekilde gerçek hayata dönmek için.

İyi bir adam, benimle sohbet ettiği için de minnettarım, ayrıca kıskanıyorum.

[Lee Ho Jae, Kat 60: Evet. Bir tane bile olup olmayacağından emin olmasam da.]

Ben 1. tur oyuncusuydum. Buraya hiçbir şey bilmeden geldim. Buranın neresi olduğunu bilmiyordum. Körü körüne cehennem zorluğunu seçtim.

Ancak, birkaç kişinin 100. Kat'ı temizleyip Eğitim'den ayrılmasıyla 15. turdan itibaren durum değişti.

Eğitim'den ayrılanlar, dünyaya varlığını anlattı.

Güzel bir şeydi. Hâlâ Eğitim'de olanlar, 100. katı temizleyen Oyuncular vasıtasıyla mesaj gönderebildiler.

Ebeveynlerine, ailelerine ve arkadaşlarına endişelenmemelerini söyleme fırsatları oldu. Bu, onlara öğreticiyi bitirebilmek ve gerçek dünyaya dönmebilmek için umut verdi.

Gerçek dünyadakiler, Oyuncuları rastgele kaçırmış olan Eğitim hakkında bilgi edindiler. Nasıl hayatta kalınacağı ve ne tür tehlikeli olduğu gibi bilgiler.

Sorun da buydu.

Cehennem zorluğunun tehlikeleri ortaya çıktı.

Temizleme oranı %0, hayatta kalma oranı %0.01.

İnanılmaz derecede deli olmadıkça kim girerdi?

Daha sonra Cehenneme giren yeni başlayanların sayısı düştü.

[Lee Joon Suk, Kat 90: Hyoung, bir acemi gelecekse ne tür birisinin gelmesini istersin?]

İlginç bir soru.

Bunca zamandır ne tür bir insanın geleceğinden ziyade sadece birisinin gelmesini umuyordum.

Hmm...

[Lee Ho Jae, Kat 60: Cinsiyet ve yaş önemli değil.]
İster kadın ister çocuk olsun, seviyeleri arttıkça güçlenirler.
[Lee Ho Jae, Kat 60: Ama en önemli faktör mental durumları.]

Cehennem zorluğuna girenler, on tane deliden dokuz kat daha delidirler.

Girenlerin yaklaşık yarısı tımarhanede olması gereken insanlardı. Normal şekilde düşünemeyen 'hastalar'dı.

Tabii ki hayatta kalma oranları %0 idi.

Diğer yarısı, suçlular ve chuunibyou olan boş övünçlerle dolu okul çocuklarıydı.
Çevirmen Notu:chuunibyou: orta iki hastalığı, ortaokul döneminde ergenlikte görülebilen, "kendini olduğundan farklı ya da daha iyi göstermeye çalışma" döneminde kendini küçümseme durumuna verilen kurgusal bir terimdir

Onların hayatta kalma oranları ise % 0.01'di.

3 kategori arasına bir dipnot düşeyim, ben chuunibyou idim. Artık okula gidiyor olmasam da. Off, boktan bir durum.

Son kategoridekiler de talihsiz olanlar.  Örneğin, bir hız treni üzerindeyken çağrılanlar. Havada kollarını sallarken yanlışlıkla Cehennem zorluğuna tıklayanlar.

Tabii ki hayatta kalma oranları% 0 idi.

Onları hayatta kalabilmelerine göre sıralayacak olsaydım, sıralama şöyle olurdu:  Talihsizler> Chuunibyoular> Suçlular> Deliler

[Lee Joon Suk, Kat 90: Bence suçluların sıralaması çok düşük. Hmm… Anlamıyorum. Hyoung, neden böyle sıraladın?]

Nazik birisi olduğumdan cevapladım.

[Lee Ho Jae, Kat 60: Cehennem modu herkes için adil. Yeni başlayanların hayatta kalmasının sadece bir yolu vardır. O da söylediklerimi dinlemek. Bu kadar. Bu yüzden sıralamadaki sıraları beni dinleyecek olup olmadıklarını yansıtıyor.]
[Lee Ho Jae, Kat 60: Ama bu, en önemli faktör değil. En önemli faktör Sınıf.]

Sınıf. RPG'lerin Sınıfları.
Savaşçı, büyücü, okçu ve rahipler gibi.

Gerçek şu ki Sınıflar Oyuncular tarafından seçilir.

Daha doğru söylemek gerekirse Eğitim'e girdiklerinde seçtikleri silah anlamına geliyor. Bu başlangıç silahıyla birlikte oyun tarzları değişir.

Silahlarını değiştirebilirler ancak çoğu, orijinal silahlarının stilini takip eder.

[Lee Ho Jae, Kat 60: Kesinlikle bir savaşçı. Kalkan savaşçısı olmalı. Kalkan olmadan hayatta kalamazsın.]
[Jung Gi Joon, Kat 51: Ama Ho Jae-hyoung sen bir kalkan kullanmıyorsun.]

Jung Gi Joon. Aynı Lee Joon Suk gibi bir Hard modu oyuncusu.

[Lee Ho Jae, Kat 60: Ben kullandım. O zamanlar… ]

Bir anda konuşmanın konusu maceralarımın hikâyeleri oldu.

Geçmişim hakkında konuşurken Eğitim'deki ilk günlerime döndük.

Cehennem zorluğunun başlangıcı.

Merak eden veya 81. turun başlaması nedeniyle Topluluğa göz atan bir sürü kişi bu forumda toplandı.

Ardından, yeni bir isim forumda mesaj attı.

[Jung Won Sik, Kat 33: Öyle olsa bile sen sadece kaybeden değil misin? Zaten Cehennem modunu temizlemenin hiçbir yolu yok. Neden onu bu kadar seviyorsunuz?]

Bu kelimeleri okuduğum anda donakaldım.

[Goo Dae Ho, Kat 53: Bu gerizekalı hahahaha. Bir Kolay mod oyuncusuna göre sağlam ta*ağı varmış. Hahaha.]

Kolay mod. Zorluğu Kolay ise, 33. Katta olmasına rağmen uzun süredir Eğitim'de bulunmuyor olabilir. Ne de olsa Kolay zorlukta ilerleme hızı çok yüksektir.

Boynumun arkasındaki gerginliğe masaj yaptım ve yazmaya devam ettim.

[Lee Ho Jae, Kat 60: Adını hafızama aldım. Kaç yıl alacağını bilmiyorum ama dışarı çıktığımda önce seni bulacağım.]

Bunlar boş tehditler değildi. Çıktığımda onu bulacağım.

Ama yazdığımının aksine o ilk olmayacak.

Ondan önce ziyaret etmem gereken 7 kişi daha var.

Piç Jung Won Sik daha fazla cevap vermedi.

[Jung Gi Joon, Kat 51: Bu arada hyoung, şu an seviyen nedir?]
[Lee Ho Jae, Kat 60: 251]

Bu cevaptan sonra bir sürü yorum patlak verdi.

[Lee Joon Suk, Kat 90: 251 mi? Hyoung 200'ün üzerine mi çıktı? Nasıl bu kadar yüksek?]
[Goo Dae Ho, Kat 53: Seviye 251 hahahahahahah İnsan mısın? HAHAHAHAH.]
[Lee Won Ill, Kat 17: Hahahaah, o herif altına sıçmış olmalı hahahahah, 251. seviyedeki birini kızdırdı hahah.]

Her neyse, bu dünya bir eğitim. İnsanları öldürmeyi amaçlayan bir ölüm oyunu değil.

Amacı Oyuncuların gelişmesi. Sadece Cehennemi seçmiş olanlar hata yapmış oluyor. Lanet olsun.

Sistem, tehlikenin zorlukla birlikte arttığını açıkça belirtmişti. Gelişme oranı ve ödüllerin de buna bağlı olarak arttığını da belirtmişti.

Sistem doğrudur. Bu kadar.

Yorumları okuduktan sonra öfkem biraz azaldı.

Bunun dar kafalılık ve çocukça olduğunu biliyorum.
Ama her zaman kinlerimi hatırlarım. Asla unutmam.

Sistemdeki notu açtım ve Jung Won Sik adını yazdım.

[81. Tur başlayacak.]

Beklediğim sistem mesajı sonunda ortaya çıktı. Gözlerimi yavaşça kapattım.

Lütfen bir acemi olsun...

Dua etmeye başladım. Bir RPG oyundaki eşya yükseltmesinin başarılı olması için dua eder gibi...

Çaresiz olduğum için olsa gerek, kalp atımlarımı hissedebiliyorum. Lütfen lütfen…

Ve bu umutsuz hislerle gözlerimi yavaş bir şekilde açtım.

[Zorluk Cehennemi, forum (1/2)]

BURADA!!!!!!!!!!!!!!!

----------------Çevirmen Notu--------------

Herhangi bir hatamı söylemek için, öneri ve şikayetlerde bulunmak için discord kanalımıza beklerim.
https://discord.gg/9GhxJCn

'hyoung' kelimesi Korelilerde erkeklerin kendinden büyük erkeklere sesleniş biçimi.
Ahhh ilk bölüm diye mi neyse fena yordu. Kelime sayısı 2000 vardır muhtemelen. Neyse devam :D