The Tyrant’s Beloved Doll - Türkçe Çevrimiçi Oku

BÖLÜM 1

[Gece kadar siyah saçları, kan kadar kırmızı gözleriyle bir canavar her şeyi mahvedecek!]

Bu, Denhelder İmparatorluğu Rowain Kraliyet ailesinde nesilden nesile aktarılan bir efsaneydi. Bazıları bu efsanenin ünlü bir büyücü tarafından bırakılan bir kehanet olduğunu, bazıları ise bunun uzun yıllar daha saltanatı sürdürmek isteyen İmparator tarafından bırakılan bir vasiyet olduğunu söyledi. Aslında kaynağın ne olduğu hiç önemli değildi. İnsanlar bu efsaneye yaşlılardan bir masal gibi davrandılar.

Eski masal, atalardan atalara geçmeye devam etti, birisi komik bir hikaye istediğinde, bu hikayeden kesinlikle söz edilirdi. Hikayede özel bir şey yoktu. Hikâye, kaba Muhi'nin, lll. Rowain tarafından fark edilen kişi, Namsan* kadar büyük bir gemiye tek başına liderlik edip sayara girmesine kadardı. Muhi'nin çocuğu gece kadar siyah saçlara ve kan kadar kırmızı gözlere sahipti, efsanede söylendiği gibi. Herkes bu çocuk hakkında konuşuyordu.
*Namsan: Güney Kore'nin başkenti Seul'de yer alan bir dağdır.

[Onu öldürmek, uzuvlarını koparmak, bedenini doğramak ve parçalanmış bedenini gömmek zorundayız.]

Soyluların düşüncelerini bastıramayan lll. Rowain, sonunda onlara katıldı. Bebeği emzirtmeden nehre attı ve aslanlarla dolu bir ormanda tek başına bıraktı. Ama şaşırtıcı bir şekilde çocuk ölmedi.

Kayaya bağlı olmasına rağmen suda batmadı ve hayvan kanıyla kaplı bir şekilde ormana atıldığında vahşi hayvanlar tarafından yenmedi.

Lanetli çocuk büyüdü, hayatta kaldı ve Raytan oldu.

İsim 'Lanetli Kişi' anlamına geliyordu. Denhelder İmparatorluğu Kraliyet'inde ki herkes mavi gözlü ve sarı saçlıydı. Ve saraydaki sarışınlar arasında Raytan'ın varlığı yabancı bir nesne gibiydi. Kimse onu kabullenmedi. Kötü muamele gördü ve taciz edildi.

Raytan bir yabancı gibi muamele gördü.

Asla hiç bir yerde uyum sağlayamayacak bir yabancı.

Korkunç bir canavar.

Bazıları ısrar bile etti, "Efsanede söylendiği gibi, bir gün o her şeyi mahvedecek."

İnsanlar bunun oldukça mantıklı bir açıklama olduğunu düşünüyorlardı.

Yapabildikleri her an bu konu hakkında konuşuyorlardı ve Raytan isyan etmeden önce en kısa zamanda onu kaleden atmak zorunda olduklarını söylüyorlardı.

İnsanların endişelerinin aksine Raytan hiçbir şey yapmadı.

Raytan büyüdü, çevresindekilerin düşündüğünden de çok.

Diğer bir deyişle, ölü bir fare gibi yaşadı, sanki hiçbir şey olmamış gibi, sanki ölmüş gibi.

Tabiki o, üvey kardeşleri tarafından zorbalığa uğradı, ama Raytan onlara hiçbir zaman isyan etmedi.

Yaşayan bir oyuncak bebek.

Sessiz olduğu sürece nasıl davrandığı önemli olmayan biri.

Ve lanetli biri.

Ne yaptığı önemli değil, kimse tarafından kabul edilmez.

Bu Raytan'dı

Ama Raytan 23 yaşına bastığında, onun biyolojik annesi, Lise, öldürüldüğünden beri her şey tersine döndü.

Diğer cariye, Yerena, onu öldüren kişiydi.

Aslında, Lise'nin yanındaki çoğu cariyeyi öldürdü.

Ama Yerena Lise' öldürmemeliydi.

Yapmasaydı, Raytan da darbeye neden olmazdı.

Olabildiği kadar sessiz olabilirdi.

Eğer diğerleri ondan tiksinseydi, o tiksinmelerine izin verirdi, ve eğer onlar zorbalık yapmak isteselerdi, yapabilirlerdi.

Ancak nesiller boyu aktarılan efsanedeki gibi, dengeler bir anda tersine döndü. İmparatorluk sarayı bir gecede yaşayan bir cehenneme döndü. Raytan delirdi ve insanları öldürdü. Yerena ve İmparatoru sadakatle takip eden hizmetçileri, cariyeleri, soyluları ve üvey erkek kardeşlerini.

Sezh Rowain de üvey kardeşlerinden biriydi.

Aslında, Lise'yi öldüren kişinin, Yerena'nın tek kızıydı.

"Huhh, huhh…"

~~~BÖLÜM SONU~~~

Herkese Merhaba! Bu benim ilk çalışmam. Bu yüzden hatalarım ve eksiklerim olabilir, lütfen anlayışla karşılayın.
Daha tam olarak hikâyeye giriş olmadı ama gelecek bölümlerde daha heyecanlı olacağını düşünüyorum.
Düşüncelerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın. Gelecek bölümlerde görüşürüz. :)

DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;