"Vampir prens yine eşini öldürmüş,"
"Bu daha önce olmuştu,"
"Onun sıradaki eşi olacak kişiye acıyorum,"
Bu söylenti etrafta dolaşmaya devam edecek.İnsanların bunu kaç kez söylediğini sayamıyorum.Herkes vampir prensin 12 kez evlendiğini söylüyor.
Ne zaman vampir prens tekrardan evlenmek istese,çoğu kadın kızlarını gizler. Ne kadar iyi gizlediklerinin bir önemi yok,vampir bir yolunu bulur. Muhtemelen korkmadığımı söyleyemezsin,çok korkuyorum çünkü 25 yaşındayım,evlenme yaşı. Ama ne yapabilirim?

"Nadia,tekrardan bir şeyler almak için buraya gelmişsin. Dikkatli olmalısın. Sıradaki kurban sen olmak istemiyorsun,değil mi?" 

"Teyzecim benim için endişelenme. Ben iyiyim,"

"Görüyorum fakat yine de dikkatli olman gerek," kadın güldü .

"Endişelenme ,olacağım."

"Her zamankinden mi?"

"Evet,"

Kadın benim için paketledi.

"Tamamdır,sonra görüşürüz."

"Görüşürüz teyzecim," dedim ve çıktım.

"Anne ben onunla evlenmek istemiyorum,öleceğim," dedi annesine Britney ağlayarak

"Endişelenme tatlım,ölmeyeceksin,yaşayacaksın," dedi annesi ona sarılarak.

"Anne,bir fikrim var. Nadia benim yerimi alsa nasıl olur?"

Şaşırmıştı."Nadia?"

"Evet,o benim kız kardeşim değil,babamın evlatlık aldığı birinden başka da bir şey değil.Prens beni görmeden önce,bu şekilde yer değiştirdiğimizi de anlamaz."

"Bunu yapamam." Britney'i bıraktı ve ayağa kalktı. "Nadia baban gitmeden önce ellerimde kalan son şey.

"Anne,her zaman,Nadia'yı benden daha çok önemsiyorsun. ayağa kalktı. "Anne,hangisi senin kızın? O mu ben mi?"dedi sinirle ve odadan çıktı.

"Britney,"diye bağırdı annesi.

"Ne yapmalıyım,iki kızım arasında seçim yapmak zorunda mıyım? Balım," kocasının resmine baktı. "Beni bu iki güzel kızla bıraktın,biri benim öz kızım diğeri ise evlatlık çocuğum,hangisini seçtiğimin bir önemi yok,ikisi için de üzüleceğim,ne yapmalıyım balım,söyle ne yapmalıyım?İkisini de kaybetmek istemiyorum," dedi anneleri başını sallayarak.

Eve geldim ve küçük kardeşimi ve annemi salonda görmedim.

"Anne,ben döndüm!" diye bağırdım.

"Ah,bu Nadia'nın sesi değil mi?" durdu. "Döndü mü?"

Oturma odasına gitti ve Britney de başka bir odadan geldi.

"Ah Nadia,dönmüşsün. Bir bakayım." çantayı benden uzağa koydu.

"Anne,iyi misin?"

"Eve-"

"Hayır, iyi değil,şu anda büyük bir karar veriyor. Gerçi büyük bir karar bile olmamalı."diyerek alay etti.

"Britney,bu kadar yeter,"

"Anne, yeterli falan değil.Ben senin kızınken o sen ve babamın çöplükten veya her neresiyse onun gibi birini ordan aldınız. Bu yüzden anne yeter falan değil," diye bağırdı.

"Britney sen neyden bahsediyorsun?" çok şaşkındım,Britney'in neden böyle davranıyor? Britney cevap vermedi.

"Anne Britney neyden bahsediyor?"

"Britney'i kafana takma,saçmalıyor." annem Britney'in dediğini reddetmeye çalıştı. 

"Demeye çalıştığım şey evlatlık olduğun,atılmış bir kızsın."

Britney'in bu dediğinden sonra tüm dünyanın başıma yıkıldığını hissettim. Umutsuzdum, ne zaman kaçtığımı bilmiyordum.

"Nadia," diye bağırdı annem

Uzaklardan sesini yankılanmış bir şekilde duydum.