Hiç mükemmeliyet hakkında düşündün mü? İnsanın var olduğu her çağda, yine insandan başka bir ırk hüküm sürmedi. Besin zinciri denen ve tabiatın dengesinin verilere dökülmüş hâli olan o listenin başını çeken varlıklarız biz. En mükemmel olan, insanlardı… Bu, kabul görmedi. İnsanlar en mükemmel olanın kendileri olmadıklarını fark ettiler. Mükemmeliyeti Güneş’te arayanlar oldu, sanat eserlerine taptılar. Mitler, destanlar yazıldı. En sonunda tanrının varlığını kabullendik. Ona duyulan korku, bir lütuf olarak geçti tarihe. Nihayetinde de şu anki hâlimize büründük. Dinler ve mezheplere bağlı yaşayan bir insanlık çağındayız. Bu anlattıklarım ne kendimden bir şeyler koyduğum ifadeler ne de sizlere de geçirmek istediğim duygularım. Şu anı bir açıklamak zihinlerinizde yeniden yaşatmak istedim. Doğrusu benim sorguladığım şey de ne tanrının varlığı ne de bu mükemmeliyetin bizde olup olmadığı. Kafamda sadece tek bir soru canlandı. Mükemmeliyet gerçek midir? Hayır bu soruyu soran bir başkasıydı. Aklıma takılıp kalan soru, sizlere anlatmak istediğim, daha doğrusu “O”nun (onların) anlatmasını istediğim bu hikâyede saklı.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar
*Not: Yorum Yazmadan Önce;
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.
