Beline kadar dökülen koyu lacivert saçları, Zümrüt’ü andıran parlak yeşil gözleri ve zarif bedeniyle imparatorluğun en güzel kadınıydı.
Birbirlerine bir süre baktıktan sonra Kael sinirli bir şekilde gülümsedi.
‘’Diana De Bennett ‘’
‘’…’’
‘’Benimle dalga geçmeye cüret mi ediyorsun?’’
‘’Hayır ekselansları , bilakis ciddiyim.’’
‘’Hah… Bana ne istediğini söyle. Böyle anlamsız şeylere harcayacak vaktim yok.’’
‘’ Sizden istediğim evlilik yıl dönümü hediyesi budur ekselansları.’’ Diana sakin bir ifadeyle kendisine verilecek cevabı bekliyordu.
O sırada Kael’in bakışları sertleşti. Her yıl evlilik yıl dönümlerine denk gelen imparatorluğun kurtuluşu için düzenlenen ziyafete katılmalarına bir hafta vardı.
Kurtuluşun nişanesi olan bu çiftin başkente gitmesi için hazırlanması gereken ancak birkaç gün vardı. Elbette bu hazırlığı dükalığın hizmetçileri yapacak olsa da Kael , buradan ayrı geçireceği günlerde işlerin aksamaması için belgeleri tamamlaması gerekiyordu.
Kael’in cevap vereceği sırada kapı hızla çaldı. İçeri giren Dük’ün yardımcısı Lennox’tu.
‘’Majesteleri bölüyorum ama çok acil bir mektup geldi.’’ Kael bu sırada kendisini geriye çekip hareket eden Diana’ya bakıyordu.
‘’Ekselansları izninizle şimdi ayrılacağım.’’ Diana kendisine cevap verilmesini beklemeden ofisten hızla çıktı.
Odasına doğru ilerlerken birkaç hizmetçiyle karşılaşsa da onu görmezden gelip , işlerine devam ettiler.
Odasının kapısını kapattığı anda, sakin tavrı hızla kayboldu. Diana yavaşça yere çöktü.
‘’…Evet yaptım , sorun yok , sorun yok. Her şey iyi olacak .’’
Yüzünü ellerinin arasına gömüp , kendini sakinleştirmeye çalıştı.
Ofisteyken o kadar gergin hissediyordu ki vücudunun her zerresi titriyordu. Ağlamaklı olan gözlerini sildi. Avuçları ısısını kaybetmişti. Fakat şimdi bunları düşünemezdi.
** Mektuba cevap yazıp , yardımcısı Lennox’a zarfı uzattı. Kael’in olağandışı atmosfere sahip olduğunu hisseden Lennox, kendisine uzatılan zarfa uzandı. Mektubun alınmasıyla birlikte sandalyesine yaslanan dükün ifadesi hiç olmadığı kadar agresifti.
‘’Lennox.’’
‘’Evet majesteleri.’’ Lennox her zamanki sakin tavrıyla cevap verdi. Zihninde yaptığı hazırlıkla alakalı programı düşünüp gelebilecek soruları kendince tartıyordu.
Fakat Dük hiç beklenmedik bir soru sordu.
‘’Diana’ya son zamanlarda kim hizmet ediyor?’’
‘’Mary adında bir hizmetçi.’’
‘’Peki. Diana’nın son zamanlarda nereyi ziyaret ettiğini, kimlerle görüştüğünü – hatta kimlere mektup yazdığına kadar her şeyi öğren ve bana hemen haber ver.’’
‘’Majesteleri bu- ‘’
Lennox’un gözleri bir an için dükün gözleriyle buluştu. Vücudu istemsizce irkildi. Kendini hemen toparlayıp saygıyla eğildi.
‘’Elbette majesteleri hemen öğrenip, size bildireceğim.’’
Apar topar odadan ayrılan Lennox düşünmeden edemedi. Kısa bir süre önce beraberken neden bu garip soruları bana soruyorsun?
Lennox yılgın bir ifadeyle adımlarını hızlandırdı.
Sakin dükalık günlerine kara bulutlar çökmüş gibiydi…
* keyifli okumalar!
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.
