Kapı açıldıktan sonra içeriye girdi ama girdiği anda kapı hemen kapandı. İçerisi küçük bir odaya benziyordu içerideki tüm duvarlar boydan boya aynayla kaplıydı başka hiçbir şey yoktu tam tekrar umutsuzluğa kapılacakken birden oda hareket etmeye başladı buranın bir asan söre benzediğini çoktan unutmuştu. Asansör hızla aşağıya doğru hareket etmeye başladı ve bir süre bu devam etti, sanki yer altında koca bir yapı vardı, bir süre sonra aniden durdu ve kapı yavaşça tıslayarak açıldı ve karşısında uzun bir koridor belirdi.
Yavaşça koridorda yürümeye başladı etrafta bir sürü kapı vardı bazı odaların duvarları camlardan oluşuyordu içerisinde bir insanın sığacağı içleri yeşilimsi mavimsi sıvılarla dolu tüpler vardı bütün odalar ve kapılar ya kırılmış ya dağılmıştı sağlam hiçbir yer yada şey görünmüyordu., biraz ilerledikten sonra birden ilerde sağlam bir kapı gördü yavaşça ilerledi ve elindeki kartı tekrar kart yuvasına yerleştirdi ve kapıyı açtı.
İçerdeki her şey hala sağlamdı bu odada kocaman tüpler vardı içleri bilmediği renkli sıvılarla doluydu etrafta bir sürü masa vardı masalarda renkli renkli ilginç şeyler vardı. Biraz daha oda da gezdikten sonra kontrol masasına benzer bir şey gördü üzeri birçok tuşla kaplıydı, biraz göz gezdirdikten sonra bütün tuşlara basmaya başladı yani sonuçta en kötü ne olabilirdi ki biraz uğraştıktan sonra tuşlara basmayı bıraktı hiçbir şey olmamıştı yada o öyle sanıyordu renkli sıvıyla dolu tüplerde zayıf bir ışık yanıp sönmeye başlamıştı ama adem bunu fark etmemişti çok yorgundu dikkati dağınıktı.
Birden tüp çatlamaya başladı içindeki sıvılar camı kırdı ve odaya bir sel edasıyla yayıldı ve tüm zemini kapladı. Yeri kaplayan sıvı yüzünden ayağı kaydı ve yere düştü tam kendini dengeleyip ayağa kalkacakken bir şey aniden kolunu ısırdı o kadar sert ısırdı ki üzerindeki onca kıyafete rağmen kolunu kanatmayı başardı.
Ani acı onu biraz kendine getirdi koluna doğru baktı onu ısıran şey hala koluna yapışık bir şekilde duruyordu ama cansızdı sanırım ölmüştü çenesini zorla açıp kolunu kurtardı elinde biraz inceledikten sonra yaratık erimeye başladı ve tüpteki renkli sıvıların rengine benzer bir renkte bir sıvıya dönüşerek kayboldu yaratığın erimesini gören ademi bir üzüntü kapladı çünkü onu yemeyi düşünüyordu, şu birkaç günde gördüğü tek protein kaynağı gibi görünüyordu ama oda ellerinin arasından eriyip gitmişti.
Tam kolundaki acıya odaklanmışken birden zemin sarsılmaya başladı tavanda renkli renkli ışıklar yanıp sönüyor ve nereden geldiği belli olmayan bir siren veya uyarı sesi gibi bir ses geliyordu odadan çıkması tekrar yüzeye dönmesi gerekiyordu. Odadan çıkarken masanın üzerinde gördüğü renkli şeylerden birkaçını ceplerine doldurmaya başladı ve hızla kapıya doğru yöneldi ve koridora çıktı ve asansöre ulaştı sarsıntının ve ışıkların getirdiği panikle farkına varmamıştı ama ilk başta o daya ulaştığı süreye kıyasla şuan sanki ışık hızında asansöre ulaşmıştı, bu sefer hızlıydı hasta ölüme yakın birinin hızı değil sanki bir atletin hızıyla hareket ediyordu ama hala vücudu her an çökecekmiş gibi hissediyordu bunların farkında değildi panikle kartı ve demir çubuğu tekrar asansör kapısına yerleştirdi kapı açıldı ve asansöre bindi.
Asan sör kapısı tıslayarak tekrar açılana kadar ne kadar süre geçti bilmiyordu hızla kendini dışarı attı ve koridorda koşmaya başladı binanın çıkışını uzaktan görebiliyordu ama geç kalmıştı zemin çökmeye başladı ve tavandan aşağı bazı parçalar düşüyordu tam kapıya ulaşacakken tavandan büyük bir parça üzerine düştü ve altında ezilmesine sebep oldu tesisin ve içine girdiği ilk binanın büyük bir kısmı aynı şehirdeki diğer yapılar gibi yerle bir olmuştu ve buna sanırım sebep olan kedi aptallığıydı bilmeden bütün tuşlarına bastığı kontrol masasında bir şeyleri tetiklemiş olmalıydı ve buda tüm yapının yok olma sürecini başlatmıştı.
İçine girdiği bina yüzeyde tek katlıydı belki de en büyük şansı buydu tavandan birkaç parça üzerine düşmüş tam o kapıdan kendini dışarı atacakken onu bir duvarla masanın arasına sıkıştırmıştı ve bizi hikâyenin başladığı anadaki konumuna getirdi adem şuan artık ölümü bekleyen zavallı bir haldeydi son anlarını yaşıyordu ama zihni çok berraktı artık o bulanık düşünceleri gitmiş son derece açık bir bilinç halindeydi.
İnşaların ölmeden önce son anlarında hayatının bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçtiğini söyledikleri gibi her şeyi hatırlıyordu ve korkmuyordu artık teslim olmuştu sanırım bu sondu değil mi, pes mi etmeli yoksa çabalamalı mı ama çabalasa bile ne yapabilirdi ki üzerinde bir beton parçası vardı ölüm garantiydi aklına az önce o odadan kaçmadan önce aldığı renkli taşa benzeyen şeyler geldi şuan o kadar açtı ki acaba yenebilirler mi diye düşünüyordu.
Tüm vücudu betonun altında kalamamıştı vücudunun yarısı dışarıdaydı bir eli serbestti onunla cebine uzandı ve bir taşı eline aldı ağzına doğru götürdü taş renkli ve çok güzel kokuyordu ilk aldığında fark etmemişti, hızla taştan bir ısırık aldı taş gibi dişlerini kıracak bir his beklerken yumuşacık sulu bir tatla karşılaştı inanmıyordu hızla yedi ve cebindeki diğer taşları da hızla çıkardı ve yedi en azından son anlarında karnı tok ve susuzluğu giderilmiş bir şekilde ölecekti.
Tam bunları düşünürken aniden içini ısıtan bir sıcaklık hissetmeye başladı başta güzel bir histi ama zamanla ılık his kavurucu bir ısıya ve acıya dönüştü ve içeriden sanki tüm organlarını yakıyormuş gibi onu yakamaya başladı sanki alevler içinde yanıyordu yavaşça bilinci kapanmaya başladı gözleri kapandı ve kendinden geçti sanırım ölüm son anında ona bir şaka yapmış ve tekrar kendini göstermişti…………..
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.