Yer: Hem Sira kıtasının hem Barbar bölgesinin en kuzeyi Siyah Kaplan Kavmi
Nahu avucunun içini Fatih'in alnına dayadı.
Nahu: Şimdi Do'nu açacağım. Bu zorla yapılan bir işlem olacağı için acı çekeceksin. Dayanmaya çalış. Bu işlemi yarıda kesersem en iyi ihtimal ile sakat kalırsın.
Fatih yutkundu.
Nahu: Hazır mısın?
Fatih kafasını salladı.
Fatih: Hazırım.
Nahu Do açma işlemine başladı. Fatih direk çok büyük bir acı hisseti ve çığlık attı. Sanki tüm damarları kesiliyormuş. Damarlarından akan kan tüm damarlarını yakıyormuş ve aynı zamanda kafası patlıyormuş gibi...
Acı gitgide artıyordu. Fatih daha çok çığlık atmaya başladı. 15 dakika sonra Nahu işlemi bitirdi ve Fatih çok büyük kan kustu.
Nahu: Hayırlı olsun. Do açma işlemi bitmiştir.
Fatih bayılmadan önce Nahu'dan duyduğu son sözler bunlardı.
Nahu barbarlarına Fatih'i odasına götürmelerini istedi. Sonrada kendisi Kartz'ın odasına gitti. Kartz masada oturmuş ve sigarasını içiyordu.
Nahu: Çok mu içersin?
Kartz: Hayır aslında sadece düşünmem gerektiği zaman.
Nahu: Tekrar söylediğim için özür dilerim ama Sen Do kullanamazsın. Sin'de bazı insanların mana kullanmaması veya elementeli olmaması gibi. Do gücünü kullanamayan insanlar vardır. Aslında her insanda olduğu gibi do gücün var. Ama hem Sin'de büyüdüğün için köreldiği hem de senin Do'ya hiç yatkın olmaman yüzünden Do kullanman imkansız.
Kartz: Anlıyorum. O zaman bana öğretecek bir şeyin yok. Öyle mi?
Nahu: Do ile savaşma konusunda haklısın. Fakat Do'ya karşı savunma öğretebilirim.
Kartz: Nasıl yani?
Nahu: Tecrübelerime dayanarak. Elementali olmayan veya Mana kullanmakta sorun yaşayanlar. Do'yu daha iyi kullanırken. Do da sorun yaşayanlar. Mana ve Elementali iyi kullanıyor. Yani sana önerim. Mana hatta direk Elementin üzerine yoğunlaşman. Sana öğreteceğim şey ise...
Nahu tekrar Yayılım Do kullandı. Fakat bu sefer bu yayılım Do'yu da etrafa değil direk Kartz'a yöneltti. Kartz ilk seferi kadar zorlanmadı. Fakat yine de durumu kötüydü. Nahu yayılımı durdurdu.
Nahu: İşte gördüğün gibi. Sen Do kullanıcı olmadığın için Do bağışıklığın diğerlerine göre çok zayıf o yüzden o gün (46.Bölüm) Yayılım Do'su kullandığımda diğerlerinden daha fazla zorlandın. Bu yüzden senin üstünde 3 Do türünü de kullanıp. Yavaş yavaş Do bağışıklığı kazandıracağız. ilk iki hafta hiç mana kullanmadan Do kullanan 5 askerimle güçsüzden güçlüye doğru düello yapacaksın. Bu iki hafta içinde bu beşini manasız yenemezsen. Bu yolculukta kendi adına ümidini kesebilirsin.
Kartz: Do ya karşı sadece kılıç yeteneklerim ha...
Kartz elini yumruk yapıp sıktı. Sigarasını yere atıp üstüne bastı.
Kartz: Tamamdır. Ben varım...
Bir Kaç Saat Sonra
Fatih baygınlıktan uyanmıştı. Artık vücudundaki Do'yu hissedebiliyordu ama kullanamıyordu. Kendi Do'su onu dinlemiyordu. Meditasyon pozisyonuna geçip Do'suna yoğunlaşmaya çalıştı... Bir süre geçti ama hala başaramadı. Fatih içinden;
Fatih: Acaba... biraz ona mı yoğunlaşmalıyım...
Fatih, bir gün önceki Nahu ve kendisinin konuşmasını hatırladı.
--FLASHBACK BAŞLANGIÇ--
Nahu: Senin aslında Elementalin var.
Fatih: Ne saçmalıyorsun? Bu bir dalga geçmemi. Hayatım boyunca elementalim olmadığı için varis olamayacağım korkusuyla yaşayan yaşlılar ile uğraştım ben... Şaka ise komik değil.
Nahu: Düşün.... Neden sen buradasın... Neden Beyaz Ateş alakan bile yokken seni buraya gönderdi? Hatta seni buraya göndermek için çaba harcadı.?
Fatih: Ben....
Nahu: Berin'in elementini gördün mü?
Fatih: Evet bana beraber kaldığımız ilk gece göstermişti. Bir anda ortaya çıktığını söyledi.
Nahu: Onun elementi ışık. Beyaz Ateş nerden bu bilgiyi elde etti bilmiyorum fakat dediğine göre 3 tane özel element varmış. Beyaz Ateş, Işık ve Karanlık. Bunlara Günah Büyü deniyor.
Fatih: Günah Büyü mü? Ne alaka?
Nahu: Onu bilmiyorum. Hatta Beyaz Ateş'in bile neden Günah Büyü dendiğini bildiğini sanmıyorum. Fakat Sin'e gitmesinin amaçlarından biri, kendi elementinin Işık ve Karanlık'ın varlığını Sin'de hissetmesiydi...
Fatih durumu hızlıca kavradı.
Nahu: Beyaz Ateş, Işık ve Karanlık elementi kullanıcılarını getirme işinin bittiğini söyledi. Berin Işık kullanıcısı. Lila ve Kartz'ın zaten Elementalleri var. Roak zaten hesapta olmayan Beyaz Ateş'in beğenip bize ekstra yolladığı biri. Geriye...
Fatih, Nahu'nun sesini kesti.
Fatih: Ben kalıyorum...
Nahu: Evet akıllı çocuğum. Sen Karanlık elementi kullanıcısısın.
Fatih: Yani Beyaz Ateş yanılı...
Bu sefer Nahu, Fatih'in sözünü kesti.
Nahu: Beyaz Ateş asla emin olmadığı bir şeyi yapmaz. Bana ne kadar güveniyorsun bilmiyorum fakat senin karanlık kullanıcısı olduğun garantisini verebilirim. Sana mana kullanma izni veriyorum. Kullanabilirsen tabii --FLASHBACK SONU--
Fatih içindeki Elementali bulmaya odaklanmaya karar verdi. Artık karanlık deyince kendi aklına gelen düşünceleri kullanarak meditasyon pozisyonunda içinin derinliklerine inmeye başladı. Fatih içinden;
Fatih: Karanlık denilince akla ne gelir.... Saf siyah bir yer. Gece.... Güvensizlik... Belirsizlik.... belki de..... KORKU.
O sırada Fatih'in vücudundan siyah bir şeyler çıkmaya başladı. Lakin içindeki bir canavar Fatih'in bu karanlık elementini kullanmasını engelliyormuş gibi bir görüntü gördü. Çıkardığı karanlık soldu. Korktu ve geri çekildi...
Fatih: O da neydi?
Nahu: Ne oldu başarmıştın. Senden çok garip bir şey hissettim. Orda ne oldu...
Fatih: Sen ne ara geldin?
Nahu: Orada ne olduğunu anlat!!
Fatih: Benimle bu tonda konuşma... Düzgünce sor...
Nahu derin nefes aldı.
Nahu: Sonuçta bir prenssin değil mi? Özür dilerim. Bana orada ne oldu anlatır mısın?
Fatih: Bilmiyorum aslında ilk başta çıkarmayı başardım. Sonra sanki ruhumun derinliklerinde hayatım boyunca hiç fark etmediğim gizlenmiş bir canavar benim elementalimi çıkarmayı engellemiş gibiydi.
Nahu: Çok garip... Hayatım boyunca hiç bu kadar uğursuz bir his almamıştım.
O sırada kapıdan içeri hışımla bir barbar girdi. Sira dilinde Nahu ile konuşmaya başladı.
Barbar: Efendim. Haber beklediğiniz haberci sonunda ulaştı.
Nahu: Ne dedi?
Barbar: Dragma köyü yerle bir edildi. Sadece 3 kişi tarafından. Fakat 5 köy ağası ve Köy lideri bir şekilde kaçmayı başardı. Onlar hariç tüm Dragma Köyü savaşçıları öldü.
Nahu da yarı mutlu yarı şaşkın bir ifade vardı.
Nahu: Beyaz Ateş.... Demek ki bana beklememi söylediğin sürpiz bu ha... Seni çılgın PİÇ.... Nasıl canavarları Sira'ya getirdin sen.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.
