Bilincim uyanırken gözlerimi yavaş yavaş araladım ve başıma doluşmuş bir sürü insanla karşılaştım
Birdenbire başımda bu kadar çok insanın olduğunu görünce yataktan kalkmak için harekete geçtim ama omzuma saplanan korkunç bir ağrı ile tekrardan uzanmak zorunda kaldım
Sağ tarafımda bekleyen doktor görünümlü bir adam bana sert hareketlerde bulunmamamı söyledi
Doktorun sözlerine uyup sakinleştikten sonra çevreme göz attım , odamdaki insanların hepsi beyaz önlükler giyen doktorlardı
Bu sırada kafamın arkasına korkunç bir ağrı saplandı ve neden burada olduğumu hatırladım
" Doktor bey , buraya nasıl geldim , saat kaç , diğerlerine "
" Tamam tamam , sakinleş herşeyi anlatacağım , öncelikle bir kaç kontrol yapmama izin ver "
Sakinleşip kafamı salladıktan sonra doktor öncelikle bir tansiyon ölçme aleti ile nabzımı ve kan şekerim ölçtü. Ardından üzerimdeki örtüyü çekti
Üzerimdeki örtü çekildiğinde bütün vücudumun bir oyuncak bebek gibi dikişler içerisinde olduğunu gördüm , doktorlar bu dikişleri teker teker kontrol ediyorlardı ve bir sorun yokmuş gibi onayladılar
Benimle ilk konuşan doktor deftere bir şeyler yazdıktan sonra bana durumumu anlatmaya başladı
" Öncelikle sana ne olduğunu bilmiyoruz girdiğin zindandan hayatta kalıp çıkan tek kişi sensin . Gerçi pekde hayatta kalmış sayılmazdın "
" Ne demek istiyorsun "
" Köylülerin anlattığına göre siz portaldan geçtikten sonra portal ortadan kaybolmuş ve yaklaşık 30 dakika sonra portal ön yüzü yere bakacak şekilde havada tekrar belirmiş ve oradan neredeyse ölmek üzere olan sen düşmüşsün "
" Diğerlerine ne oldu , özellikle beni öldürmeye çalışan hergele , onu dava edicem "
Doktorlar benim dediklerimi duyunca sanki ilginç bir şey duymuş gibi tepki verip kendi aralarında fısıldaşmaya başladılar
" Zindandan çıkan tek kişi sendin , açıkçası vücudundaki yaralara bakarak yüksek bir yerden düşüp yaralandığını tahmin etmemiş olsaydım polisler tarafından götürülmüş ve şu an hapishane hastanesinde tedavi görüyor olurdun "
Neden hayatta kalan tek kişinin ben olduğumu bilmesem de bu konu hakkında konuşmayı bıraktım ve doktorun tedavisine devam etmesini istedim
" Bir dakika dinle beni daha asıl kısmını anlatmadım bile "
Doktorun neden bu kadar heyecanlı gözüktüğünü bilmesen de ne söyleyeceğini merak ediyorum
" Sen tam olarak 120 dakikadır ölüydün biliyor musun , bu bir dünya rekoru ! Yey "
Doktorun neden bu kadar heyecanlı olduğunu öğrenince içten içe sinirim bozulsa da hayatımın ellerinde tutan kişiye karşı küfür edemeyeceğim için umrumda değilmiş gibi davrandım
" Neden bu kadar sakinsin anlamıyor musun sen tam 2 saattir ölüydün yani resmi olarak ölmüştün . Bütün dünya bunu konuşacak bu yeni bir dünya rekoru. Şimdiye kadar ki en uzun süreli kalp durması sadece 70 dakikaydı sen neredeyse bunu ikiye katladın "
" Hadi ya öyle mi olmuş altın madalya da verecekler mi "
" Altın madalya vereceklerini sanmam ama Guinness rekorlar kitabından bir rekortmen olduğuna dair belge gelecektir "
Doktorun benim kaşlarımın seğirdiğini fark etmeden heyecanlı heyecanlı konuşmaya devam ettiğini görünce , öfkem sınıra dayandı ve vücudumdaki ağrıyı görmezden gelip ona saldırmak üzereydim
Tam bu sırada çevremdeki her şey siyah ve beyazın tonlarına dönüştü ben merakla etrafıma bakıp ne olduğumu tahmin etmeye çalışırken hiç kimsenin hatta hiçbir şeyin hareket etmediğini fark ettim
Kafam gittikçe daha da karışıyordu çünkü Dünyada daha önce zamanı kontrol etme yeteneği olan birisinin olduğunu ne duymuş ne de görmüştüm
[ Tebrikler -hayatta kalan- başlığınızın evrimleşmesi için gerekli bütün şartları yerine getirdiniz ( 1 - en az bir yıl boyunca F seviyedinde kal 2 - en az 6666 saniye boyunca ölü kaldıktan sonra yeniden diril ) ]
Karşımda her zamanki mavi renginden farklı olarak altın renkte ortaya çıkmış olan sistem ekranına bakarken şaşkınlığım yüzümden okunabiliyordu
Önümdeki ekran kaybolup yeni bir ekran çıktı karşıma
[ -Hayatta kalan- başlığınızın evrimleşmesini kabul ediyormusunuz ]
[ Evet ] [ hayır ]
Karşıma çıkan iki seçeneğe bakarken tereddüt etme ihtiyacı bile duymadım ve evet yazan ekrana tıkladım
Evet tuşuna bastıktan sonra karşıma sahip olduğum başlık çıktı . -hayatta kalan- yazısı alevler içinde kaldıktan sonra sönerek tamamen farklı bir başlığa dönüştü
[ Tebrikler yeni başlık -birden çok kez yaşamak- elde edildi ]
Tıpkı ilk kez bir avcıya dönüştüğüm zaman olduğu gibi elimi uzatıp sistem ekranında görüntülenen yeni başlığa dokunduğum zaman önümdeki ekran dağılarak büyük bir yetenek ağacına dönüştü
Tabii ilk kez Avcı olduğum zaman önümde beliren şey küçük bir fidandan başka bir şey değil fidanın tepesinde asılı olan tek bir yetenek vardı o zamanlar
Şimdi ise karşımda devasa bir ağaç var ve ağacın her bir dalı farklı bir yeteneği temsil ediyordu , yeteneklere tıklayarak yeteneklerin ne olduğunu öğrenmeye çalıştım ama aldığım tek cevap soru işaretleri oldu
Tam bu sırada karşımdaki büyük yetenek ağacının en alt dalında asılı olan bir yetenek parlayarak kendini bana gösterdi
Altın sarısı ile parlayan yeteneği tıkladığımda karşımda bir sistem ekranı açıldı
[ Tebrikler ilk aktif yeteneğinizi -simülasyon- elde ettiniz ]
Karşımdaki sistem ekranına bakarken neredeyse sevinçten kalbim duracaktı
Artık benimde bir aktif yeteneğim vardı , çevremdeki zamanın hala durmuş olmasını görmezden gelip hızlı bir şekilde profil sayfamı kontrol ettim
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.