Bob’un Obsidyen bir Parıltı’yla Parlayan Versiyon’u konuştu, Ses’i alçak ve Son’du, Korkunç bir Karmaşıklık Seviye’si Vücud’undan Dalgalar Hâl’inde yayılıyordu.
Beyaz Işık ve Parlaklık’la yıkanan diğer Bob hiçbir şey söylemedi. Sessizliğ’i sanki Nullvein Mezarlığ’ın Kıvrımlar’ı ve Varoluş Çarkı’nda sürüklenerek, geçirdiği Milyonlarca Yıl’ın Ağırlığ’ını taşıyormuş gibi Kadim bir His veriyordu. Obsidyen Bob uzanıp, Varoluş’un Siyah Mutlak Karmaşık Gerçek Kaynağ’ını kavrarken, O sadece sessiz bir şekilde süzülüyordu.
Yavaş bir Nefes’le O’nu sıkıca Kavra’dı. Sonra Sol El’ini kullanarak -Şimdi Hilâl şeklinde bir Bıçağ’a dönüşmüştü- Hız’lı bir Vuruş’la Kendi Göğsü’nü yarmıştı.
Hiç Kan dökülmemişti.
Bob, Varoluş’un Siyah Çark’ını, Öl’ü Mutlak Karmaşık Gerçek Varoluş Kaynağ’ının tamamı içine Mühürlenene kadar, Acı Beren Santim Santim Yara’nın içine itmişti.
Varoluş’unun içine.
Bu, Geri Dönüş’ü Olmayan bir Seçim’di.
Aradığ’ı şeyi bulsa bile - Varoluş Çarkı’nın derinliklerinde saklı olduğu söylenen tek şey - Tezgâh’ı keşfetse bile, bu Eylem Yaşayanlar’ın Statüsü’nü asla geri Kazanamayacağı’nı kesinleştirmişti.
“Dokumalar’ına Dokunulmaması’ını sağlayacağım. Ne pahasına olursa olsun O’nu bulacağım ve O’nu bir Ölü Şey’in Kader’inden geri getireceğim. O’nun tekrar gülümsediğini göreceğim. Ne olursa olsun.“
O’nun için.
O’nun için her şeyden vazgeçebilirdi.
Bu bile - Öl’ü bir Mutlak Karmaşıklık Gerçek Varoluş Kaynağ’ı ile Geri Dönüş’ü Olmayan Birleşme idi.
Eşiğ’i geçmişti.
Geri Dönüş’ü olmayan bir Nokta’yı!
Geri Dönüş’ü olmayacaktı.
Ama bu... Bu sadece Başlangıç’tı.
Obsidyen Bob Beyaz Bob’a döndü, konuşurken Karmaşıklığ’ı Korkunç Işık Patlamalar’ıyla Yükseliyor’du, Ses’i Soğuk ve Kararlı’ydı.
Dinlen.“
WAA!
“Bunca yıl çok çalıştın,“ diye Ekle’di, şimdi daha Yumuşak bir Ses’le. “Dinlenebilirsin.“
...!
Beyaz Bob’un Yüzünde’ki ifade ağırdı, Yıpranmış’tı. Kılıc’ını bırakan bir Asker gibi Gözle’iini kapamış ve bir sonraki Nefes’te Vücud’u Işıltı’lı bir Işığ’a dönüşerek, diğer Bob’un Obsidyen Formu’nda Kaybolmuş’tu.
Formu, Şimdi Işıltılı Dalga Katmanlar’ıyla Parıldıyor’du ve Nefes’ini verirken, Bakışlar’ını uzak bir Yön’e çevirerek, Yüksek Ses’le konuştu - Ama herkesten çok Kendi Kendi’ne.
“Tezgâh -Varoluş’un Piren’i- hakkında cevaplar aramak için Evim’i paramparça ettin. Bu konuda şimdiye kadar karşılaştığım herkesten daha çok şey biliyorsun. Ama Dokumalar’ının nerede saklı olabileceğini bilseydin ne yapardın?“
...!
Sözler’i, diğer Benliğ’inin asla yapmayacağı Seçimler in ağırlığını taşıyordu.
Çünkü bahsettiği kişi -O Varoluş- Tamamen başka bir Şey’di. Varoluş Çark’ında sadece bir Düşünce’yle tüm Frekanslar’ı Yok Etmiş bir Varoluş.
Mutlak Karmaşık Gerçek Varoluş Kaynağ’ının Öz’ünde yatan şey tarafından Hâyâl kırıklığına uğratıldığında, sadece Öz’ünü Yutmuş ve O’nu paramparça etmiş bir Yaratık.
Ya o Varoluş O Sahne ye girerse?
Bir Başka Geri Dönüş’ü Olmayan Nokta.
Ve-
“DUR!“
Nullvein Mezarlığ’ın Kıvrımlar’ının içine gömülmüş parıldayan bir Kapı’dan gürleyen bir kükreme duyuldu.
Omnifather ortaya çıktı.
Öfkeli bir Dev.
Çok Renkli Parlaklığ’ı Öfke’yle Alevlen’di, Bob’a bakarken, Formu’ndan Uyamlaştırıl’mış Kaynak Bağlantı’lı İkon Karmaşıklığ’ı Parlıyor’du.
“Sen! Bunca yıldır Çark’ta aktif miydin? Ne Yaptın Sen? Ne Yaptın Sen?!“
BOOM!
Versality, Sonsuz Olasılıklar ve Basamaklı Varyasyonlar’dan Oluşan bir Parlaklık’la Var Olmuş’tu.
Bob, yine de soğuk soğuk baktı... ve Dokun’du.
Tek bir Dokunuş.
Sanki Kıvrımlar’ın Kendi’si - Paradoks, Çöküş, Bilinmeyen - O’na Cevap veriyordu.
Dehşet Verici bir Karmaşıklık Dalga’sı ileriye doğru yükseldi ve Omnifather’ın Işıldayan Güc’ünü sardı
Göz açıp kapayıncaya kadar.
Olasılıklar yok oldu.
Varyasyonlar Paramparça Oldu.
Nullvein Mezarlığ’ın Kıvrımlar’ının Dokumalar’ı Omnifather’ın Kudret’ini Ez’di, geriye sadece Parıldayan Kristaliz’e Gerçek Kaynak kaldı. Obsidyen Bob El’ini kaldırdı, Kristal’i içine çekti ve Yut’tu.
...!
Sonra Bakışlar’ı, Varoluş Çark’ının Sonsuz Vadiler’ine açılan Parçalanmış, Ayna’ya benzeyen Kapı’ya döndü - Noah Osmont’un Dokumalar’ının oyalandığı Bir Yer’e.
Soğukkanlılık’la Konuş’tu, Sözler’inde Zaman’ın Yıprattığ’ı bir Ciddiyet vardı.
“Varoluş, sadece bir Sahne’dir. Tüm Yaşayanlar ve Ölüler sadece Birer Oyuncu’dur. Her Bir’inin bir Giriş’i ve Her Bir’inin bir Çıkış’ı vardır. Her Bir’inin Yok olmadan önce bir Rol’ü vardır. Bu, bir “Eğer“ Mesele’si değildir. Sadece Zaman Meselesi’dir.“
Ağır. Kadim
Formu titredi ve sonra yok oldu, bir Işık Çizgi’ii Nullvein Mezarlığ’ın Kıvrımlar’ının Ölçülemez Derinliğ’i Tarafından Yutul’du.
Az önce Uyumlaştırılmış Kaynağ’a Bağlı İkon Karmaşıklığ’ının Zirvesi’ne ulaşmış bir Gerçek Kaynağ’ı Yok Etmiş’ti.
Omnifather’ın Eller’iyle Yaratılmış Yarım bir Beden bile olsa, yine de düşmüştü.
Sebepler çok Katmanlı’ydı.
Kısmen Bob’un Geçirdiği Korkunç Dönüşüm Yüzünden.
Kısmen... Çünkü Kıvrımlar’ın Kendiler’i Ölüler’i tercih ediyordu.
Bu Çöküş ve Paradoks Yer’inde, Öl’ü Şeyler’in Dokumalar’ı Yaşayanlar’a kıyasla iki, hatta üç Kat daha fazla Güç’le Dalgalanıyor’du.
Yani evet, Gerçek Kaynağ’ı Söndürmek bir An’da Olmuş’tu.
Ve Omnifather düştükten Bir An Sonra.
WAP!
Yeni bir Çok Renkli Parlaklık Patlama’sı Hava’yı Aydınlatmış’tı.
Omnifather’ın Zayıflamış, Yıpranmış ve titreyen bir Yüz’ü ortaya çıkmıştı.
Orijinal Karmaşıklığ’ının ve Saflığ’ının Onda Bir’inden daha Az’ına sahipti. Yine de Yaşıyor’du. Düzensiz Nefesler aldı, Beden’i Ölüm’ün Dokunuş’undan titriyordu ve Domus’unun paramparça olmuş Giriş’ine bakmıştı.
Tek bir kelime etmeden tekrar İç’ine uçtu.
“...“
Sessizlik hüküm sürüyordu.
Nullvein Mezarlığ’ın Bölges’inde sadece Karmaşıklığ’ın ürkütücü Ulumalar’ı Yankılanıyor’du.
Ta ki...
BZZT.
Karanlığ’ın İç’inden Hâyâl’î Dokuz Köşe’li bir Yıldız Doğmuş’tu.
Ve bir Adam öne çıktı.
Yüz’ü Huzurlu’ydu ama Sıkıntılı’ydı.
Burada beklemiş, kendi Dokumalar’ının Fısıltı’sı tarafından yönlendirilmiş, Huzur Bulacağ’ına inanmıştı.
Bunun yerine, Kavrayamadığ’ı bir Güc’e Tanık olmuştu.
İç’ini göremediği bir Varoluş’un... Son Derece Uğursuz Sözler söyledikten sonra Çekip Gitmesi’ni izlemişti!
Not: Lol, Bu Fazla Op. Olasılıklar, Varyasyonlar, Kurgu gibi Şeyler Bob’un Üzer’inde İşe Yaramıyor. Canavar değil bu. Bu, Bambaşka Bir Şey.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.