Yukarı Çık




3831   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   3833 


           
Bölüm 3832: Başlangıc’ını Sonlandır! I


Aşkınlık Paradoksal Kıvrımlar:dan uzaklarda.


Nullvein Mezarlığ’ın Kıvrımlar’ı dalgalandı.


Hiç Kimse’nin beklemediği bir yerde ortaya çıkan bir Varoluş’un yumuşak ciddiyetiyle eğilmişlerdi. Burada Olmama’sı gereken bir Varoluş’un


Nullvein Mezarlığ’ın Kıvrımlar’ının belirli bir bölgesindeki yoğun Karanlığ’ı yararak, İnci gibi parlak bir Işık yayılmıştı. Yeni bir Işık içeri girdi ve bu Kıvrımlar... Yaşayan Köken’in Dokunuş’unu tanıdı!


Bir Erkek Köken Soy’u sessizce havada asılı duruyordu. Figür’ü gereksiz bir ihtişam taşımıyordu, sadece Köken’in Kendisi’nden Doğanlar’a ait sakin bir Güven vardı. Gözler’i, Varoluş’u kasvetli Gökyüzü’ne demir attığında, Kıvrımlar titrerken, Niyet’le parlıyordu.


O, Peçreli Güneş Katlar’ının hemen dışında süzülüyordu!


Yanında, Kadın Köken Soy’undan gelenin Yüz’ü, sadece gözlemci olarak burada bulunurken, küçük bir Işık Tekilliğ’inden Parlıyor’du.


Ses’i yumuşak ama net bir şekilde yankılanmıştı. “Gerçekten,“ Dedi, Gözler’i hayranlıkla genişleyerek, “Bunlar Yaşayan Paradokslar tarafından terk edilmiş Kıvrımlar. Artık o kadar az mı kaldılar ki Bu’na başvurmak zorunda kaldılar?“


...!


Erkek, hemen cevap vermedi. Düşünceler’i Kıvrım’ın Sokusu boyunca uzanıyordu. Aurası’nı yavaş ve dikkatli bir şekilde Genişlet’ti, O’nu Peçeli Güneş Katlar’ının Alt Akıntılar’ı ve Ötesi’ne doğru uzattı, yumuşak bir parıltı sessiz suda dalgalar gibi yayıldı.


Bu, Yaşayan Köken’in imzası ilk kez bu Kıvrımlar’ın soğuk çöküşüne ve karanlık Dokusu’na kazımıştı! 


Ve O’nun Otorite’si geniş bir Alan’a yayılmıştı. 


Kısa süre sonra, bir Şey’in fısıltısı O’nun Işığ’ıyla karşılaşmıştı! 


Gözler’i Parlamış’tı! 


“Oh?“


Tekillikte’ki Dişi Köken Soy’u, Ön’e doğru eğildi, Işık Beden’i O’na doğru süzülürken, Ses’i heyecanla doldu. “Ne buldun, Altheon?“



Erkek Köken Soy’u Altheon sonunda konuştu. Ses’i sabit ve derindi, Düşünce ve Güc’ün melodik bir karışımıydı. “Varoluş’un Yasa Çarkı’nın bir Parça’sı... Bu eşsiz bir şey.“


Altheon, harekete geçtiğinde, önlerindeki Kıvrımlar değişti.


Işık ve Hafıza iç içe geçerek, bir görüntü oluşturdu - Otorite tarafından çerçevelenmiş bir İllüzyon.


Merkezde, sakin ve uzun boylu bir Varoluş duruyordu, Figür’ü Gümüş-Beyaz’ı bir Işık’la sarılmıştı. Bu Görüntü, artık ölmüş olan Varoluş Çarkı’ndan gelen birini gösteriyordu... Peacemekar!


Alexander Asmodeus!


O’nu gören İki Köken Soy’undan Gelen, Göğsünde’ki Enneagram’ı incelerken, Sessizliğ’e bürünmüşlerdi! 


Oradan yayılan Işık, tanıdıkları bir Işık’dı!


Yaşayan Yasalar ve Kökenler arasındaki ittifak eskidi, ortak inanç ve ortak amaçlara dayanıyordu.


Bu kıvrımlar’da Kendi Doğalar’ından bir şeyler gördükleri için...


Altheon başını salladı. “Bu, Dokuz Nokta’lı Yasa Çark’ı. Sağlam ve Aktif. Yaşayan Paradokslar geri dönerse, O’nu Yaşayan Yasalar’a yönlendireceğim ve bu terk edilmiş Kıvrımlar’dan kurtaracağım.“


WAA!


Tek El’ini kaldırdı. Parmaklar’ı yavaşça, dikkatlice Kıvrıl’dı. Sonra aşağı doğru çekti. 


Hava İllüzyon’unda görünen Alexander, endişeyle başını çevirdi. Hareketce geçmeden veya konuşmadan önce, Parlak Beyaz Altından bir El belirdi - Omniverseler’den bile daha büyük, Köken Otorite’den şekillendirilmiş bir El. O bir şey yapamadan, O’nu çekip götürmeden önce Etraf’ını sarmıştı! 


“Mmm...“ Altheon, Otoritesi’ni kullanmaya devam ederken, Baş’ını sallamıştı! 


İllüzyon, Paramparça olmuştu! 


Altheon’un Aura’sı, Katlar boyunca yayılmaya devam ederken, tekrar genişlemişti! 





Uzaklar’da, kırık bir Pota’nın Yankısı:nın yakınında, başka bir Düşünce uyanıyordu.


Tek bir Siyah Işık Dalga’sı Parıldayarak, ortaya çıkmıştı. 


Katlar’ın Karanlık bir Ceb’inden dışarı süzüldü, beraberinde Kesinliğ’in Fısıltısı’nı ve Delilikl’e Çizilmiş bir Gülümseme’yi taşıyordu. Filiz Kıvrıldı ve bir Yüz ortaya çıktı.


Thauron.


Yüz’ünde eğlenceli bir ifade vardı. Gözler’i Kıvrımlar’ın üzerinde dolaştı ve Nefes’ini yavaşça çıkardı. Burada geride bıraktığı bu Küçük Parçası’ndan bir şey hissedebiliyordu. Havada tanıdık olmayan bir ağırlık. Paradoks’tan Foğmamış bir ağırlık!


Böyle bir şey Hissedince Kaşlar’ını çatmıştı.


“Hmm,“ diye mırıldandı Thauron, Ses’i Gölgeler’in arasında yankılandı. “Sen de hissediyorsun, değil mi, Küçük Bobby? Yeni Bir’i. Paradoks’tan olmayan, ama çok Canlı Bir’i...“


“Diğer Yaşayan Varoluşlar’ı bulabilirsem ne tür bir Kaos ortaya çıkabileceğini düşünüyordum... Ve şimdi bir tanesi ortaya çıktı?“


Sarmaşık uzadı. Daha fazla Filiz açtı. Her Bir’i Fısıltılar, Yankılar, şimdi şüphe ve kuşkuyla dolu Dokumalar’ın Parçalar’ını taşıyordu!


“Neden başka bir Yaşayan Varoluş’un Aura’sı burada bu kadar parlak? Normalde Paradoks’un gözetimi altındaki bir Katlar, ama yine de... Bir şey kaçıyor mu?“


Vücud’u şekillenmeye başlamıştı! 


Filizler’den Kemikler Filizlen’di ve birleşti. Karanlık bir parıltıyla Bükülmüş bir gövde ortaya çıktı, ardından Bacaklar, Kollar ve bir Kafa. Sonluluk tarafından şekillendirilmiş tam bir Vücut Gölgeler’in içinde dik duruyordu, duruşu rahattı, altında yatan Güç Kuvrılmış’tı.


O, tesadüflere inanmazdı.


Bir Şey’e ihtiyacı vardı ve şimdi O Şey buradaydı?


Sessiz bir El her şeyi yönlendiriyormuş gibiydi Bu yüzden  O’nu duraksatmıştı. 


Thauron, derin bir Nefes almıştı. 


“Neden’i ne olursa olsun... Diğer Yaşayan Varoluşlar’ı arıyordum ve şimdi karşımdalar! Öyle olsun...“


Kendi’ni hazırladı.


Kendi’ne bağladığ’ı Kaçınılmazlık ile Bu’nu onayladı!


Ve...


Sonra, Kutsal Küfürler’i neşeyle söyleyen bir çocuk gibi ağzını açtı.


“Yaşayan Paradokslar. Yaşayan Elementaller. Yaşayan Yasalar. Yaşayan Kökenler. Yaşayan Duygular. Yaşayan...“


Yavaşça söyledi. Her İsim, Kutsallığ’ı Bozan bir Şarkı’nın Notalar’ı gibiydi. Küfür’lü olduğu için değil, Kesinliğ’i nedeniyle.


Katlarda, yanlış bir şey söylemek her zaman Onlar’ı Gözetleyenler’in dikkatini çekerdi.


Bir Mawbearer, belirli bir Varoluş Çarkı’nda Melodrass’ın önünde durmuş ve söylememesi gereken Sözler’i söylemişti... Ve bir Güç ortaya çıkıp, O’nu ikiye bölerek, bir uyarıda bulunmuştu.


Bu yüzden, Thauron benzer sSözler’içılgınca söylemeye başladığında...


Katlar, O’nun Sözler’i yayılıp, Etraf’ı sararak, içine çekmeye başladığında tepki göstermişti! 


Bir Balık’çı Yem atar gibiydi. 


Thauron’un Gülümseme’si genişlemişti. 


“Anahtarlar. ANAHTAR. Dokuma Tezgah’ı. Mutlak Yaşayan Dokuma Tezgah’ı...!“


Asla söylenmemesi gereken Aözler. Yaşayan ve Yaşamayan Sözler. Her Hece, Varoluş’un Kurallar’ına bir Keski Darbe’si gibiydi!


Ve tam da beklediği gibi.



HUUM!


Kıvrımlar titremişti! 


Işık. Beyaz-Altın ve kör edici... Yargı gibi inmişti! 



İniş yaparken, Şekil almıştı! 


Netlik ve amaç dolu bir Beden. Güneş gibi Gözler. Altheon, bir Köken Soy’undan gelen, Beyaz Parıltı’nın içinde dik duruyordu, Thauron’a bakarken, Gözler’ini kısmıştı!



Aralarında sessizlik hakim oldu.


Kıvrımlar, buradaki Güc’e inleyip, vızıldadı!


Ve Köken Otorite’si, Sonluluğ’un Aurası’yla Kafa Kafa’ya geldi, Sonluluk, önünde korkunç bir Yaşayan Köken belirince Hız’la Güç kaybetmişti! 


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


3831   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   3833