Ozymandias tam anlamıyla ayaktaydı, Vücud’u asla Açlığ’ını dindiremeyecek bir Şey’in korkunç kesinliğini yansıtıyordu. Yine de aralarındaki bağ sayesinde Noah başka bir şey hissedebiliyordu... Kontrol.
İradesi hâlâ bu Kaçınılmazlığ’ı yönetiyordu, ancak artık bu, bir uzvu kontrol etmekten çok, Doğa’nın bir Güc’ünü yönlendirmek gibiydi.
“Hem avcı hem de av olmak nasıl bir duygu?“ diye sordu Khor, içten bir merakla. “Her Şey’e Aç olmak ve aynı zamanda başkalarının aç olduğu her şey olmak?“
Noah Gözler’ini açtı ve hem Khor’un hem de Ozymandias’ın bakışlarıyla aynı anda karşılaştı.
“Kaçınılmazlıklar’ın neden birçok Varoluş’u korkuttuğunu anlamak gibi,“ Diye cevapladı.
Khor, Kıyıda’ki Işığ’ın titremesine neden olacak kadar keyifle güldü.
“Artık anlamaya başlıyorsun, Yabancı. Açlık kötü bir şey değildir. Diğer Her Şey’in olmadığı gibi davranmaya çalıştığı şey hakkında dürüsttür... Devam etmek için çaresizdir, Varoluş’unu sürdürmek için başkalarını tüketmeye hazırdır, ihtiyacı Kaçınılmaz’dır.“
Ozymandias’a gururla bakan bir ifadeyle baktı.
“O’na iyi bak. Kaçınılmazlıklar Çocuklar gibidir... Rehberliğ’e, Sınırlar’a ve bazen de önemli bir Şey’i Yeme’ye çalıştıklarında, onlara ’Hayır’ diyecek Bir’ine ihtiyaçları vardır.“
...!
Ozymandias’ın İnsan’sı Dokunaç’lı formu Gözler’ini tamamen açtı ve Varoluş bir adım geri attı.
Yıldız Obsidiyen ışık denizleri, Yerçekimi’nin isteğe bağlı olduğuna karar vermiş gelgitler gibi etrafında dalgalandı. O’nun Varoluş’u Kıyı’nın Kendisi’ni, O’nu Yiyip, Bitirebilecek bir Şey’e bu kadar yakın olmak isteyip, istemediğini yeniden düşünmesine neden oldu.
Noah’ın gözünün önüne, Sistem’in bile olanları işlemekte zorlandığını gösteren aciliyetle bir Dizi Uyarı düştü!
>Ozymandias’tan Her Şey Aynı Ân’da çıkarıldı.>
>Sonuçlar işleniyor...>
>Sınırlamalar’ın Tüm’ü: KALDIRIL’DI. >
>Etki: Tüketim için Maksimum Kapasite Yok.>
>Etki: Formu tanımlayan Fiziksel Sınırlar yok.>
>Etki: Varoluş Üzerinde Zamansal Kısıtlamalar yok. >
>Uyarı: Dışarıdan gelen besinler tükenirse Kendi’ni tüketebilir.>
Noah, dönüşmüş diğer benliğine yaklaştı ve Ozymandias’ın dönüştüğü Korkunç Güzelliğ’e yukarıdan baktı.
Yazılanlar’ı hayranlık ve ciddiyetle okudu!
Khor, yakınında duruyordu, minik bedeni memnuniyetle parıldıyordu, bir başyapıtını tamamlamış bir sanatçının sevinciyle iç çekip, başını sallıyordu.
Daha fazla Yazı belirdi, her biri bir Kaybı, aynı zamanda bir Dönüşüm’ü detaylandırıyordu.
>Neşe’nin Her Şey’i: KALDIRILDI.>
>Etki: Tüketimden gerçek bir tatmin duygusu yaşayamaz.>
>Etki: Hiçbir zevk Açlığ’ı geciktirmez.>
>Uyarı: Ödülsüz Sonsuz Tüketim.>
>Not: Verimlilik %400 arttı.>
>Öfke’nin Her Şey’i: KALDIRIL’DI. >
>Etki: Aceleci Eylemler’ke kışkırtılmak mümkün değildir.>
>Etki: Tüketim Mekanik ve Kaçınılmaz hâle gelir.>
Uyarı: Öfke olmaması, koruma için Tutku olmaması anlamına gelir.>
>Bot: Duygusal değişkenlik ortadan kaldırıldı.>
>Hayat’ın Her Şey’i: KALDIRIL’DI.>
>Etki: Biyolojik ihtiyaçlar veya işlevler yoktur.>
>Etki: Geleneksel yöntemlerle öldürülemez.>
>Uyarı: Yaşam deneyimleri Yol’uyla Büyüme olmaz.>
>Uyarı: Varoluş Statik bir Açlığ’a dönüşür>
>Ölüm’ün Her Şey’i: KALDIRILDI. >
>Etki: Normal Son’la Son’a Eremez.>
>Etki: Makul Son’un Ötesi’nde Kalıcılık.>
>Uyarı: Dinlenme yok, huzur yok, sonuç yok.>
>Uyarı: Varoluş sona erdikten bile sonra Tüketme’ye devam edebilir.>
Anlamlar birbirinin üzerine yığıldı, her kayıp hem kurtuluş hem de lanet olarak kendini gösterdi.
Ozymandias, bir kılıç gibi saf hâle gelmişti... Bir konuda mükemmel, diğerlerinde mükemmel değil!
>Nihai Değerlendirme Tamamlandı.>
>Açlık hariç Her Şey Kaldırıldı.>
>Tanık olunan ve Kutsanan Muazzam Çabalar sayesinde.>
>Ozymandias’ın Dokumalar’ı benzeri görülmemiş bir Saflığ’a ulaştı.>
>Mevcut durum: Dayanılmaz Derece’de Saf Varoluş.>
>Seçenek Mevcut: Tüm Karmaşıklığ’ı Saflığ’a Dönüştür.>
>Bu, mümkün olan En Saf Kaçınılmazlığ’ı yaratacaktır.>
>Devam etmek istiyor musunuz? Bu Eylem geri alınamaz.>
Bir soru geldi.
Ve…
Noah tereddüt etmedi.
“Devam et.“
HUUM!
Ozymandias’ın etrafındaki Yıldız Obsidiyen Deniz’i, Işık ve Karanlığ’ı Aşan bir parlaklıkla patladı. Saf İfade, Saf Varoluş, Saf Açlık hâline geldi.
>Dönüştürme başlatıldı...>
>Tüm Karmaşıklık Saflığ’a dönüştürüldü.>
>Verilen Her Şey için: +100 Milyar Saflık.>
>Tam Dönüşüm Çaba’sı için: +200 Milyar Saflık.>
>İlk Açlığ’ın rehberliğinde yeni Varoluş Yol’una ilerlemek için: +200 Milyar Saflık.>
>Toplam kazanç: 500.000.000.000 Saflık.>
>Kazanılan Karmaşıklık: 0.>
>Ozymandias Şey’e dönüştü: En Saf Açlık. >
BOOM!
Işık yerleştiğinde, son hâline ortaya çıktı.
Ozymandias, Anatomi’den çok mimari bir Yapı olarak duruyordu... tamamen Dokunaçlar’dan oluşturulmuş, etmiş gibi davranmayı öğrenmiş İnsan’sı bir Form.
Her Dokunaç Kendi Açlığ’ıyla hareket ederken, bütüne katkıda bulunuyor ve aynı anda Tekil ve Sonsuz bir Beden yaratıyordu.
Arkasında, uçmak için değil, bir ifade için uzanan tek bir devasa Obsidiyen-Altın Kanat vardı... Açlığ’ın sadece ileriye doğru ilerlediğini, dengelenmeye ihtiyacı olmadığını ilan eden bir Asimetri.
Başından, bir hâle oluşturan Dokunaçlar’dan bir Taç yükseliyordu, her biri farklı Tüketim Kavramlar’ına uzanıyor ve var olmaması gereken Boyutlar’da gölgeler oluşturan bir ihtiyaç koronu yaratıyordu.
Noah, aralarındaki bağlantı sayesinde, istek dışında Her Şey’in Derin Yokluğ’unu hissetti.
Deneyimi Renklendirecek neşe yoktu. Dikkatli olmayı sağlayacak korku yoktu. Zorluklar’ı atlatacak umut yoktu. Başarısızlığ’ı kabul edecek Umutsuzluk yoktu. Sadece Açlık vardı, Saf, Sonsuz ve Dürüst.
Böyle bir sadelikte korkunç ve güzel bir şey vardı. Karışıklık yoktu, şüphe yoktu, yönlendirilmesi gereken karmaşık duygular yoktu. Sadece bir sonraki tçTüketilecek Şey’in ne olacağına dair Ebedi Soru ve bir Şey’in tüketileceğine dair kesinlik vardı.
“Birçok Varoluş’un Varoluş Yollar’ı benzersizdir ama dağınıktır,“ Dedi Khor, Ses’inde Varoluş’u Başlangıc’ından beri görmüş olmanın ağırlığı vardı.
“Çelişkili şeyler istiyorlar. Açlar ama suçluluk duyuyorlar. Tüketiyorlar ama özür diliyorlar. İhtiyaçları var ama yokmuş gibi davranıyorlar.“
Ozymandias’a anne gururu gibi bir şeyle işaret etti.
“Kaçınılmazlıklar, Varoluş’un en saf biçimlerinden bazılarıdır. Biz saftık. Biz İlkdik. Ne olduğumuzu biliyorduk ve asla başka türlü davranmadık.“ İfadesi daha Karmaşık hâle geldi. “Sonrasında gelen her şey bu Saflığ’ı lekeledi. Varoluş’u daha zengin ama daha az dürüst hâle getiren Karmaşıklık ekledi.“
Konuşurken, Ozymandias’tan aldığı Her Şeyler’i döndürmeye başladı.
Bunlar, yoğunlaşmış Kavramlar’ın küçük küreleri olarak ortaya çıktılar... Sıcak sarı renkte parlayan Neşe, yanan kırmızı renkteki Öfke, Yeşil renkte titreşen Yaşam, Gri renkte parıldayan Ölüm. Temel Güçler’den yapılmış Şekerler gibi minik parmaklarının etrafında dans ettiler.
“Tüm bu Karmaşıklıklar’ı ekleyerek, bizi geliştirdiklerini sandılar. Tüketimi anlamlı kılan duygular. Büyüme’yi sürdürülebilir kılmak için Sınırlar. Varoluş’a ritim vermek için Yaşam ve Ölüm.“ Sevinç’i ağzına attı ve düşünceli bir şekilde çiğnedi. “Ama tek yaptıkları Varoluş’u daha zor hale getirmekti. Daha kafa karıştırıcı. Daha az Saf.“
Sonra Öfke’yi tüketti, ifadesi O’nun baharatlı olduğunu gösteriyordu.
“Sen’in Ozymandias’ın artık bizim eskiden olduğumuz şey... Varoluş’un temel gerçeği hakkında dürüst. Her Şey diğer Her Şry’i tüketir. Biz sadece bunu kabul ettik.“
Hayat, memnuniyetle mırıldanarak, yutuldu. Ölüm, kesin bir ifadeyle O’nu takip etti.
“O Muhteşem ve korkunç olacak. Verimli ve boş. Mükemmel ve Kırık.“ Noah’a, binlerce yıllık deneyimi barındıran Gözler’le baktı. “Soru şu: Kendi’nin bir parçası bu kadar Saf olsa, bununla başa çıkabilir misin? Çoğu Varoluş, Kendimiz’e söylediğimiz tüm güzel yalanlar olmadan Varoluş’un neye benzediğini fark ettiğinde, çıldırır.“
Noah, Ozymandias ile olan bağlantısı aracılığıyla hissetti ve... Açlık’tan başka bir şey bulamadı.
Mutluluk değil... Mutluluk için Neşe gerekir. Tatmin değil, tatmin için Doygunluk gerekir. Sadece, tam olarak ne olduğunu bilmek ve bunu tamamen kabul etmekten gelen, Mutlak Berraklığ’ın Açlık dolu huzuru.
“O... Mükemmel,“ dedi Noah sessizce.
Khor gülümsedi ve Sınırlamaları’n Her Şey’ini Son olarak Yut’tu.
“Tabii ki öyle. Açlık her zaman öyledir, ta ki Yiyeceğ’i Biten’e kadar.“
...!
Yazar’ın Not’u: 5/5 Neden bilmiyorum, ama Khor bölümlerini gerçekten çok seviyorum.
Not: Hahahaha ben de ben de. Ozymandias, Enerji, Canlılık, Dayanıklılık bakımından artık Sonsuz İşaret’ine sahip. Güç’e gelecek olursak fikrim yok. Sıra Oğlumuz’da. Oğlumuz da Ah! O’nun henüz Tüm Sınırlamalar’ı KALDIRILMADI.
Not: Adui’ye Onu ve daha fazlasını önerdim. Kabul olursa var yaa... Bu Roman nasıl bir şeye dönüştü böyle dedirteceğim, Söz. Fena Şeyler önerdim. Hahhaha. O zaman tüm bu yazdıklarıma ve 10.000 Bölüm Öte’sine.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.