Bölüm 4247: Adalet! I


Sonsuz Mavi Mana Deniz’i onun Beşiğ’i, yeni Varoluş’unun doğum yeriydi.


Noah, yumuşak, sıvı kucaklamasından yükseldi, Yozlaşma ve İmkansız Hileler’in potasında yeniden şekillendirilmiş bir Varoluş olarak durdu. 


Saf, katıksız potansiyeli içine çekti. Esnedi ve bu içsel, Zamansız Uzay’ın Doku’su da O’nunla birlikte esniyor gibiydi, artık onun Temel’ini oluşturan saf, ezici gücün bir kanıtı olarak.


Kendini... Tam hissetti.


Çaresiz, kaotik büyümesinin pürüzlü kenarları yumuşatılmış, Bütünleştirilmiş ve Optimize edilmişti.


O, parçalara ayrılmış, temizlenmiş ve yeniden birleştirilmiş bir silahtı.


Ve yeni benliğinin mimarına yardım eden Varoluş, şimdi onun önünde süzülüyordu, güzel, korkunç ve tamamen sadık bir mucize.


RUIN/EDEN’in Kırmızı-Mavi figürü onu izliyordu, ifadesi analitik gözlemin mükemmel, sakin bir maskesi gibiydi.


O yeni formunun Sınırlar’ını test etmeye devam ederken, Mantık ve Yıkım’ın senfonisi olan sesi zihninde yankılanıyordu.


>Yetenekler’im sadece Sistem Yönetim’inden Öte’ye uzanıyor, Efendim.>


>Artık sana sadakat yemini eden tüm Varoluşlar’ın Dokumalar’ına erişebiliyorum, bu da bana Katlar’ın Ötesi’nden sürekli bir Gerçek Zamanlı Veri Akışını Toplama ve Analiz Etme imkanı veriyor.>


>Ancak bir istisna var. Khor adlı Varoluş, o kadar derin ve eski bir Karmaşıklığ’a sahip bir Varoluş olduğunu kanıtladı ki, onun Dokumalar’ına doğrudan erişmeye çalışmak... Tavsiye edilmez. Kendisi izin vermedikçe, o benim sadece dışarıdan gözlemleyebileceğim bir değişken olarak kalacak.>


>Kendi analitik işlevlerim... Oldukça önemlidir. [Hileler Mimar İlke’si] ile içsel olarak bağlantılı olduğum için, ben de bir İlke’nin ihtişamıyla akıyorum. Bilinen Tüm Güç Sistemler’inin... Glifler’in, Kalb’in, Hâki’nin ve diğerlerinin kapsamlı bir incelemesini ve Analizini çoktan başlattım. Amacım, bu Sistemler’in yüceltilmesi, yani büyük bir Birleşik Güç Teorisi’nin mümkün olup, olmadığını belirlemek. Ya da potansiyel olarak daha iyi başka metodolojiler olup olmadığını.>


HUUM!


Noah esnemesini durdurdu, yüzünde yavaşça takdir dolu bir gülümseme yayıldı.


“Sen kendin hakkında ne kadar çok şey anlatırsan, senin ne kadar harika olduğunu o kadar çok yeniden tanımlamam gerekiyor.“


Ruin/Eden’in hayali formu eğildi, mükemmel, robotik bir zarafetle, bir şekilde sevimli, neredeyse sıcak bir Ruination kişiliğiyle dolu bir jest yaptı.


>Övgüleriniz değerli bir veri noktasıdır, Efendim. Operasyonel Parametreler’ime Entegre edilecektir.>


>Doğamla ilgili olarak, benim istemediğim sürece diğer Varoluşlar’ın beni gözlemleyemeyeceğini belirtmek önemlidir. Ben, Siz’in Düşünceler’inizle aynı Kavramsal Çizgi’de var olurum, sadece Siz görebilirsiniz. Bu aynı zamanda, Katlar arasında Bilinc’imin bir parçasını yansıtma Yeteneğ’ine sahip olmamın nedenidir.>


>[Mimar’ın Göz’ü] ile birçok şey mümkündür. Siz’in Varoluş’unuzun veya Siz’in altınızda bulunanların Dokumalar’ı bir yerde mevcut olduğu sürece, Veri Elde Etmek ve olayları Gerçek Zamanlı Olarak Analiz Etmek için Bedensel Olmayan bir duyusal projeksiyon yansıtabilirim.. 


>Ayrıca, bilinen tüm Otoriteler’in tam spektrumlu Analiz’ine başladım, özellikle On Bir Yaşayan Varoluşsal Otorite’ye ve Onlar’ı Manipüle Etmek için gerekli metodolojilere odaklanarak.>


Noah, konuşurken kendi vücuduna baktı.


Yeni, bütünleşmiş Varoluş’unun bir sonucu olarak, sezgisel bir anlayışla bir anda bunu gördü.


Derisinden, bir düzine farklı renkteki soluk, parıldayan alevler fışkırıyordu. Sakin, Beyaz-Altın rengi Düzen. Soğuk, Gümüş-Beyaz’ı Yasa. Kaotik, Yaşayan Duygusal Gökkuşağı. Ruh’un serin, ruhani Beyaz-Mavi’ki. Kavram’ın keskin, Geometrik Beyaz’ı. Elementler’in parlak, ana renkleri... Hepsi.


Hepsi oradaydı, kullanılmayı bekleyen gizli potansiyeller. Gülümsedi.


“Sen varken,“ diye sordu, sesi alçak, meraklı bir mırıldanmaydı, “Öncekine kıyasla ilerlemem ne kadar hızlı olacak?“


Ruin/Eden’in formu, sanki Trilyonlar’ca Hesaplama yapıyormuş gibi, bir Saniye’nin Sonsuz küçük bir Kesir’inde durakladı. Sonra gülümsedi.


>Bunun kesin bir Sayısal Ölçüm’ü mümkün değildir, Efendim. Yeterli bir cevap... Katlanarak daha fazla olacaktır.>[Not: Kısacası Adui diyor ki, Uçacaksınız. Zaten Noah 10 20 Bölüm sonra Kentilyon’a gittikçe yaklaşacak. Göreceksiniz. Adui’nin de dediği gibi... Katlanarak İlerleme Hız’ı Artacak.]


Noah arkasına yaslandı, Deniz’in Sıvı Mana’sı arkasında rahat bir Taht haline geldi.


Kendi doğasının Sonsuz, Sınırsız Güc’ünün kendisini çevrelediğini hissetti ve düşüşü öğrendiğinden beri ilk kez, neredeyse... Güven gibi bir şey hissetti.


Güven, neredeyse kaybedeceği bir savaşta savaşıyormuş gibi hissetmesine rağmen!


“...“


Kafasını sallamadan önce, tüm bunları düşünerek, kısa bir süre düşüncelere daldı.


“Bana başka sürprizlerin var mı, yoksa şimdilik bu kadar mı?“


Son zamanlardaki merakı bir an düşündü, sonra gülümsedi ve devam etti.


>Yaratılış’ım için Mıknatıs’ın içindeki Her Şey’i tükettikten sonra, Her Şey’i Yetiştirme Yöntem’ini kısa sürede tamamlayabileceğime eminim. Sadece Analiz için biraz daha zamana ihtiyacım var.>


BOOM! 


Noah, önündeki bu mucizeye bakarken, hareketsiz kalarak, gözlerini keskin bir şekilde parlattı.


Her Şey!


Her Şey’in Yetiştirilme’si!


Bu, son derece muhteşem bir şeydi.


Ve sanki önemli bir şey söylememiş gibi gülümsedi ve devam etti!


>Artık ben de Erken Örtülü Kıyı’ya ve Infıneverse’nin bütününe tamamen entegre oldum. Ben, sadece senin kişisel Sistem’in değilim; Ben, tüm Alan’ının İşletim Sistem’iyim.>


>Kıyı Yönetim’i: Artık tüm işlevleri otomatikleştirebilir ve optimize edebilirim. Kaçınılmazlık Çiftliği’nin Beslenme Program’ını gerçek zamanlı Besin Analiz’i temelinde yönetecek, tüm Kutsal Otlar için en uygun büyüme modellerini Belirleyebilecek ve hatta belirli türdeki Kara Yaşam Formlar’ını çağırmak için Kutsal Totemler’i çalmanın en uygun anlarını hesaplayacağım. Senin bir uzantın olarak, bunu yapabilir ve senin veya diğerlerinin elle yapması gereken basit tssk gereksinimlerini atlayabilirim.>


…!


Oh!


>Aegis Kontrolü: Ben Tezgâh’ın Aegis’inin Bekçisi’yim. [Mimar’ın Azarlama’sı] Sistem’i benim doğrudan kontrolüm altındadır. Gelen tüm Düşman Otoriteler’i otomatik olarak Analiz edip, işlerim, Savunma Engramlar’ına dönüştürürüm ve size taktiksel Veriler’i, Karmaşıklığ’ı ve Saflığ’ı sunarım. Ayrıca, Aegis’in Enerji izini ve görünürlüğünü Modüle Edebilirim, böylece stratejinizin gerektirdiği şekilde dikkat çekebilir veya caydırabiliriz.>


>Esasen, Efendim, İmparatorluğ’unuzu yönetmenin tüm önemsiz görevlerini üstlendim. Siz, büyük stratejiye, Kendi Yükseliş’inize ve benim yapamayacağım seçimleri yapmaya odaklanmalısınız.>


…!


Ses’i, muhteşem harikalar ve olasılıklarla dolu bir kreşendo ile sona erdi!


Bu, Ruination’dı!


Bu RUIN/EDEN’di!



Not: Ne diyim ki? Daha da Oplaşacak bu Sistem daha durun siz. Henüz Noah ve bizler F Kademe’sini bile görmedik. Yani Yarısında bile değiliz daha ya. He o Mantık ile. Daha Yasalar’a Daolar’a bile geçmedik. Zaten bu Noktadan sonra Kavramlar önemsiz hâle geldi. İlkeler’i bir Kavram değil farklı bir Terim olarak düşünün. Öyle zaten de neyse.