Projenin bittiği gün bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu. Sunum tarihine daha bir hafta vardı. Bu yüzden herkes çok rahattı. Laboratuvar neredeyse boştu. Yağmur duracak gibi değildi ama saatte çok geç olmuştu, yani oda arkadaşlarını şemsiye getirmeleri için çağıramazlardı. Bilgisayarlarla bakışarak yağmurun dinmesini bekliyorlardı. YeXun dışarı çıkıp bir sigara içip geri dönmüştü. Odaya girdiğinde bir XueZhang* ona bakıp "Ben senin gittiğini sanıyordum..." dedi *Sunbae(erkek) "?" "Bu odada sen hariç herkes sap, bize şemsiye getirecek kimse yok. " YeXun güldü. Yağmur git gide şiddetleniyodu. Arada yağmura küfürler edenlerin sesleri duyuşuyordu. YeXun'ün şarjı bitmek üzereydi. Lu JianShen'den şemsiye getirmesini istemek için mesaj atsa mı atmasa mı diye düşünürken bugünün hafta sonu olduğunu hatırladı. Lu JianShen büyük ihtimalle çoktan okuldan çıkıp eğlenmeye gitmişti, ona şemsiye getiremezdi. Aklına başka birisi de gelmişti ama hemen kendi kendine "Olmaz..." demişti çünkü saat çok geç olmuştı hem yağmurda çok şiddetliydi. YeXun düşüncelere dalmışken telefonu titredi. -Yurda döndün mü? Mesaj ShuCi'dandı. -Hayır, laboratuvardayım. -Yanında şemsiye yok mu...? Yaklaşık on dakika sonra koridordan ayak sesleri gelmişti. Bütün katta hatta binada ışıkları açık olan tek yer YeXun'lerin laboratuvardı bu yüzden ShuCi'nın orayı bulması çok zor olmamıştı. Kapıyı açık girdiğinde içeridekiler karşı takım hakkında konuşuyorlardı. "Hocalar önceden söylemişti, diğer şirketlerin çokta savaşacak bir yeri yok. Bu şirketler arasında sadece DeHong Holding'in şirketleri dikkate alınmalıymış." dedi bir XueZhang. Herkes konuşmaya başlamıştı. "DeHong? Hangi holdingdi o?" "DeHong şu gayrimenkul şirketi olan değil mi?" "Böyle bir holdingle bizim ne alakamız var ki?" "DeHong Holding adı altında açılmış bir şirket varmış. aslında yeni açılmış henüz küçük bir şirketmiş ama işçilere karşı çok yüksek bir tutumu varmış." XueZhang sözlerini açıklamak adına devam etti "Kendimizi korkutmayalım. Proje bilgisayarın hızını 400M' ye kadar çıkartabildik, muhtemelen bizden daha iyisini yapan yoktur." DeHong... ShuCi gözlerini kocaman açtı. Evlendiklerinde YeXun ailesinin kendi holdinglerini yönettiğini söylemişti. Ayrıca YeXun'ün dedesi de gayrimenkulle ilgili bir iş yapıyordu. Eğer yanlış hatırlamıyorsa DeHong YeXun'lerin holdinginin adı olmalıydı. "Hey!" diye seslendi en başka konuşan XueZhang ShuCi'ya "Sen kime bakmıştın?" ShuCi herksin yüzüne baktıktan sonra en son YeXun'de durdu. YeXun sanki herşey çok normalmiş gibi kafasını hafifçe eğmiş ShuCi'ya bakıyordu. Sanki az önce hakkında konuşulan şirketle hiç bir alakası yokmuş gibiydi. "Ben YeXun'ü arıyorum." XueZhabg "Hm..." dedi, sonra biy YeXun'e bir ShuCi'ya bakarak "Sen şey misin?!...şey....kahve?" ShuCi anlamamıştı garipseyerek XueZhang'e bakıp "Benim adım ShuCi kahve değil." dedi. "Haha." XueZhang kendini tutayarak güldü ve kendi adını söyledi "Benim adım da Lin YiBo." ShuCi YeXun'ün iş arkadaşlarına karşı çok saygılı davranıyordu. "Lin XueZhang." diye seslendi. Lin YiBo merakla düşünüyordu, Bu çocuk çok kibardı YeXun' hiç benzemiyordu. "Shu XueDi*" *Honbae(erkek) Honbae Sunbae'nin tersi, sunbae'yi zaten biliyorsunuz adım başı karşılaşıyorum o kelimeyle. Onlar böyle devam ederken YeXun biraz izledi ve Lin YiBo'yu omuzlarından tutup hafifçe onu kenara itti. Lin YiBo önceden YeXun'ün bu halini hiç görmemişti. Şaka olsun diye "Niye bana dokunuyorsun? Ben erkeklerin bana dokunmasından hoşlanmıyorum." dedi. YeXun güldü ve iğrenmiş bir yüz yaparak "Aa , ne tesadüg bende sıradan erkeklere dokunmaktan hoşlanmıyorum." dedi. Lin YiBo"..." Onlar gitmek üzereyken Lin YiBo "XueDi, sık sık ziyarete gel!" diye seslenmişti. ShuCi bunu duyunca durdu. Çok sevinmişti. Koşarak geri döndü ve elindeki şemsiyeyi Lin YiBo'nun eline tutuşturup "XueZhang ben iki tane şemsiye getirmiştim bunu sen kullan." Lin YiBo sordu "Bunu sana ne zaman geri verebilirim?" ShuCi " Laboratuvara sıradaki gelişimde verirsin." dedi Ne güzel!!! ShuCi YeXun'ün yanına geri döndü. YeXun ShuCi'ya baktı ama bir şey söylemedi. Aşağı inerken ShuCi sormakla sormamak arasında kalmıştı ama en son sormaya karar verdi. "Az önce DeHong Holding hakkında konuşuyordunuz..." YeXun kafasını salladı. "O zaman sen ... evdekilere proje mi sunacaksın?" O sırada dışarıda gök gürledi ve elektrikler kesildi. Her yer karanlık içindeydi, kendi ellerini bile göremiyorlardı. ShuCi cebinden telefonunu çıkartıp Telefonunun fenerini açacakken koridordan kızların çığlık sesi geldi ShuCi'nın cebinde telefon arayan eli durdu, aklına çılgınca bir fikir gelmişti. Hayaletlerden korkuyormuş rolü yapsa, o zaman...? Elektrikler kesindiğinde YeXun telefonuna uzanmıştı ama telefonunun şarjı bitmişti ve kapalıydı. Yanındaki ShuCi'ya seslendi "ShuCi telefonunun fenerini açsana" Bir cevap gelmedi. "ShuCi?" "He...tamam." ShuCi'nın sesi normal değildi. YeXun ilk başta yanlış duyduğunu düşünmüştü ama hemen sonrasında başka bir ses duydu. ShuCi telefonunu elinden düşürmüştü. YeXun ShuCi'nın derin bir nefes aldığını duyar gibi oldu. Kaşlarını çatarak düşündü ama emin olamıyordu. ShuCi'nın yavaşça telefonu almaya gidip koşarak geri dönmesiyle emin olmuştu. YeXun ShuCi'nın bu davranışarının nedenini anlamış gibiydi. "Pencereye baksana." dedi iyice emin olmak için " Orada bir yüz var gördün mü?" ShuCi YeXun'ün düşündüğü gibi çığlık atmamıştı ama aradan birkaç saniye geçtikten sonra YeXun iki kolun onun beline sıkıca dolandığını hissetti. ShuCi ona sıkıca sarılmış ve yüzünü onun boynuna sokmuştu, sesi titriyordu "Ne yüzü...?" Boynuna çarpan nefes ve çenesine değerek onu huylandıran saçlar YeXun'e koynunda birisinin olduğunu hatırlatıyordu. ShuCi hayaletlerden korkuyordu. Erkeklerin böyle şeylerden korkması genelde garip bir şeydi ama mevzubahis ShuCi olunca işler değişiyordu. YeXun hiç garipsememişti, bu ona göre gayet normal hatta ShuCi'da olması gereken bir şeydi. JiangTin Notu: Tabi karın olunca ne yapsa seversin. YeXun "Hayaletlerden mi korkuyorsun? "Evet..." ShuCi evet dedikten sonra yaptıklarından utanmaya başlamıştı ama az önce çıldırmış gibi korkmuş rolü yaptığı için şuan utanmaktan başka çaresi yoktu. O normalde korku filmlerini mimik bile oynatmadan izlerdi. Eğer Xia XingHang onun sırf YeXun'e sarılabilmek için böyle bir şey yaptığını bilse bunu tarihe geçirirdi. ShuCi özellikle az önce yaptıklarını düşününce kendisini rezil hissediyordu. Artık iyice yüzsüzleşmişti. YeXun'le bir defa sarılmak için neler yapmıştı. İyi ki YeXun bir gariplik hissetmemiş ve ona sayılmasına izin vermişti. YeXun'ün üzerine sigaranın kokusu sinmişti, ve yine şampuan kokusu da aradan seçilebiliyordu. YeXun'ün kokusu abanoz'u andırıyordu, çok güzeldi. Perry'den Not: Abanoz çok değerli bir odun türüymüş bjbsjkvb. Bu romantik anı böldüğüm için üzgünüm. ShuCi'nın elleri YeXun'ün belindeydi. Vay anasını, YeXun'ün kaslarını elledim. ShuCi'nın elleri titriyordu. Ayak parmaklarına kadar kızarmıştıç Neden yaptıklarından utansındı ki? Ancak yüzsüzlük, yalancılık yaptığında sevdiği adamla kucaklaşabiliyordu. YeXun'ün sesi kulağının yanından geliyordu."Ama biz böyle bekleyemeyiz değil mi?" ShuCi hayal dünyasından uyanmıştı. "Ne yapacağız o zaman?" "Telefonunu bana ver." Dedi YeXun "Peşimden gel." ShuCi role devam ederse abartmış olacağını biliyordu. Ne kadar kollarını YeXun'ün boynundan çekmek istemese de kollarını çekti ve telefonunu kilidini açıp ona verdi. YeXun ışığı açtı ve ShuCi'ya peşinden gelmesini işaret etti. Yağmur hala durmamıştı. YeXun şemsiyeyi açtı ve ShuCi'ya yakınında durmasını söyledi. Sokak lambalarının tümü sönmüştü. Biraz yürüdükten sonra YeXun bir gariplik sezdi. Şemsiye büyüktü ama yağmur çok şiddetliydi, ikisinin arasındaysa bayağı mesafe vardı. Şemsiye ne kadar büyük olsa da ikisini kapatmaya yetmiyordu. "Biraz yaklaş." YeXun kolunu hafifçe uzattı ve ShuCi'ya koluna girmesini işaret etti. İkisi de şemsiyenin altına sığabilsin diye. Telefonun flaşı bu karanlık, yağmurlu geceyi pekte aydınlatamamıştı. ShuCi güçsüz ışıkta YeXun'ün kolunu az buşuk seçebildiğinde kalbi bir anlığına durmuş gibiydi. Az önce YeXun'e sarılırken bile bu kadar heycanlanmamıştı. Şimsiyse bu istek YeXun'den gelince gayet normal bir şey olan kola girmek bile utanç veriyordu. "N'oldu?" dedi YeXun. "Benden iğreniyor musun?" "Hayır hayır." ShuCi hemen YeXun'ün koluna girecekken YeXun "Neyse..." dedi. Ne demek neyse? ShuCi pişmanlıktan can çekişiyordu. Eğer zamanı azıcık olsun geri alabilseydi hiç düşünmeden koluna girerdi. PişmaShuCi pişmanlığını sessizce yaşarken omuzlarında bir ağarlık hissetti. YeXun'ün kolunu ShuCi'nın omzuna attı. Elleri onu omuzlarından sıkıca tuttu ve kendine doğru çekti. ShuCi'yı tamamen şemsiyenin altına sokmuştu. ShuCi'nın kalbi bu defa gerçekten....gerçekten durmuştu. Omuzlarından doğru gelen sıcaklık nefesinin daralmasına neden oluyordu. YeXun neden bu kadar iyi ya... Ne kadar nazik. Perry'den lüzümsuz bir not: ShuCi yavrum sen fazla safsın gerçektekten çok çok safsın. "İğresende yapacak bir şey yok maalesef yurda kadar benimle böyle yürümek zorundasın." YeXun kendi kendine konuşurmuşcasına ekledi "Nasıl ıslanmış..." Perry'den son bir not: Burada olabildiğiniz kadar fesat olun. "!!!" ShuCi şaşkınlıktan az daha dilini ısırıyordu. Yüksek bir sesle YeXun'e "Sen... sen ne dedin?" YeXun böyle....böyle bir şeyi hiç yapmamış gibi mi davranacaktı? YeXün gülmemek için kendisini tutuyordu ve ima eden o değilmiş gibi "Ben kıyafetinden bahsediyordum, omzun ıslanmış, sen ne sandın ki?" ShuCi bu sorudan sunra utançtan yerin dibine girmek üzereydi. Kısık bir sesle "Hiçbir şey sanmadım." Dedi. YeXun aslında gülmemek için kendisini tutmuştu ama bu cevabı duyunca daha fazla kendini tutamadı ve gülmeye başladı, gülerken omuzları titriyordu. ShuCi omzundaki kolların hafifçe titrediğini hissetti. YeXun her güldüğünde ShuCi'nın kalbi adeta titriyordu. Ne yapabilirim ki? Gerçekten....ben bu adamı çok seviyorum.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.