The Tyrant’s Beloved Doll - Türkçe Çevrimiçi Oku
Yukarı Çık




14   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   16 


           
BÖLÜM 15

"Derslerin ilk gününe geç kaldığım için çok üzgünüm. Geç kalmayı planlamıyordum, aslında-"

Sezh, sonra ne demesi gerektiğini dikkatlice düşünmek için bir süreliğine duraksadı. 

'İyi bir bahane bulabileceğimi düşündüm ama şimdi hiçbir şey düşenemiyorum. Annem beni bir köpek gibi dövmekle meşgul olduğu için geç kaldığımı söylemem mümkün değil.'

Gözlerini devirdikten ve kulağa en azından biraz mantıklı gelen bir şey için beynine eziyet ettikten sonra, gecikme için bilinen bir bahane kullanmaya karar verdi. 

"Şey, Ben- ım, uyuyakalmışım ve…" 

"Uyuyakalmak?" Raytan saçma açıklamasına güldü. İfadesi çok soğuktu. 

"Uyuya kaldıktan sonra böyle görünüyorsan korkunç ve gülünç derecede derin uyuyan biri olmalısın."

O anda Sezh, önce görünüşünü kontrol etmeden odadan dışarı koştuğunu fark etti. Dürüst olmak gerekirse, onu görmek için acele ettiğinden Raytan işaret edene kadar nasıl göründüğü hakkında bile düşünmemişti. 

'Yanaklarım biraz şişti, burnum orada ve burada biraz kanamıştı. Bunun dışında, çok acımıyordu. Yerena bugün bana genelden daha fazla vurdu ama o kadar fazla fark olmazdı, değil mi…?'

Sezh Raytan'ın arkasından penceredeki yansımasına baktı. Temiz, iyi cilalanmış cam, istismar edilen yüzünü ona açıkça geri gösterdi. Ancak o zaman gerçekten çok korkunç göründüğünü fark etti. 

Yanakları, elbette, çok şişmişti—burnu ve açıkçası yüzünün geri kalanı da. Dudağı ve burnu arasındaki cildini boyayan kuru bir kan izi vardı. Mavi bir iz alnının rengini değiştirmeye başlamıştı, muhtemelen Yerena'nın yüzünü karyolaya çarptırdığı yerden bir çürük oluşuyordu. Gerçekten birisi onu öldürmek için dövmüş gibi görünüyordu. 

Sezh sadece şokla bakabiliyordu. Daha önce hiç böyle görünmemişti, geçmiş hayatında katlandığı dayaklardan sonra bile. 

"Ah, ama hala ça-çalışabilirim," Sezh kekeledi, her an ona uygunsuz bir kılıkta olduğunu söyleyeceğinden ve son seferki gibi reddedeceğinden endişeleniyordu. 

"Acımıyor! Hiç acımıyor!" diye ısrar etti. "Bu yüzden endişelenmene gerek yo-" 

"Endişelenmek?" Raytan alay etti. "Kim senin için endişelendi?" 

Genç kız dudak büktü. 

'Umursamıyorsan, o zaman bunun hakkında konuşmayalım. Sadece olağan dışı bir şey fark etmemişsin gibi davran. Sebepsizce utanıyorum, burda…' 

Sezh öfkeyle kendi kendine haksız yere ona aksilik yaptığını düşündü ama yine de buluşmalarının daha fazla raydan çıkmasını istemediğinden rahatsızlığını ondan saklamaya çalıştı.

O gün, eğer yapacaklarsa, ne yapacaklarını merak eden Sezh'in bakışları aniden pencerenin önündeki bir yığın kitaba inmeden önce odanın etrafında dolaşmaya başladı. Normalde Raytan'ın çoktan gittiği o pencere kenarında okuduğunu gördüğü büyüleyici yığın ve gizemli metinler yerine farklı bir set seçmişti.

-Kazaki'ye Giriş-

-Kazaki Dilini Anlamak-

-Yeni Başlayanlar İçin Kazaki- 

Raytan doğum günü yemeğinde gösterdiği muazzam isteksizliğine rağmen yine de itaatkâr bir oğul gibi görünüyordu. Bu fikirden ne kadar nefret ettiği önemli değildi, hâla Lise'nin Sezh'e Kazaki öğretmesi için verdiği talimatları takip ediyordu. 

Raytan sessizce ona bakarken, Sezh umutla ona baktı. Tek kelime etmeden, kitap setini aldı ve oturduğu yerden kalktı. Odanın diğer tarafındaki çalışma masasına eşlik edip bir yere oturmadan önce koridordan aşağı yürümeye başladı. Sezh minyon bacakları onu götürebildiği kadar hızlıca onu takip etti. 

Raytan oturduğunda, Sezh tereddütle yanındaki sandalyeyi çekti ve hızlıca tepkisine baktı. 

'Bence yanına oturabilirim? Neyse ki, def olmam gerektiğini söylemedi.'

Rahatlama duygusu ile dolan Sezh sandalyeye oturdu. Kısa boylu yapısı yüzünden, bazen sandalyede oturmak kadar basit bir şeyi yaparken bile oldukça efor harcağını fark etti. Bu sandalye, İmparatorluk Sarayı'ndaki mobilyaların çoğu gibi, Sezh kadar yetersiz beslenen ve kötü muameleye maruz kalan birisi için değil, daha uzun ve daha sağlıklı kişilere uygundu. 

"Aaah!" 

Sandalyeye oturur oturmaz, kendini düzeltmeye çalıştı ve ayakları büküldü, oldukça kaba bir şekilde yere düşmesine sebep oldu. 

Genç bedenine döndüğünden beri, Sezh çoğu şeyi öncesinden daha çok yorucu buldu. Örneğin, bu kütüphanedeki sandalyelerin tasarımını kimin seçtiğinin çocuklar için hiçbir önemi yoktu, diye öfkeyle düşündü. Sezh iç çekti ve sıkıntılı durumunu diretirken kendini bir kez daha sandalyeye yerleştirdi. 

Ondan habersiz, Raytan önündeki tüm kaçış yollarını değerlendirdi. 

"Abi, ilk önce ne-ne yapmalıyım…?" 

Sezh yakındaki bir kaleme uzandı ve aralarındaki gergin atmosferi dağıtmak için garip bir şekilde güldü. 

Raytan ona cevap vermedi. Bunun yerine sanki dünyanın en rahatsız edici kişisiymiş gibi, her zaman yaptığı gibi, sadece ona baktı. 

***

Sonunda derslere başlamayı başardıklarından beri bir süre geçmişti. Raytan'ın ona gerçekten Kazaki için özel ders verdiğine inanamıyordu. Lise ile ne konuştuysa onu gerçekten ikna etmiş gibi görünüyordu. 

'Dürüst olmak gerekirse, verdiği talimatları çok anlaşılmazdı. Sadece bunun gibi birisinin 'bu' olduğunu ve şunun gibi birisinin 'şu olduğunu' söyledi. Pekala, zaten böyle bir şey yapmasını beklediğimden gerçekten şaşırdığımı söyleyemem…'
 
'Ama bu ilgi bundan sonra bana kibar olacağı anlamına gelmiyor. Şu anda, kelimenin tam anlamıyla bana bir özel ders veriyor çünkü ondan bunu annesi istedi, başka bir şey yok.'

Hayatında hiçbir zaman bu kadar bencil bir öğretmen görmemişti. 

Ona temel ünsüzleri ve ünlüleri öğretmekten uzak olan Raytan, orta düzeydeki birisi için daha uygun olabilecek konularda onu test etti. Sezh, “Senin gibi bir kıza Kazaki öğretmek gülünç” gibi bir şey söylemek için bir bahane sunabileceğinden onu zor sorularla kasten boğmaya çalıştığından şüphelendi.

Ama Raytan'ın bilmediği bir kozu vardı. Gerçekte, önceki yaşamında çalışmak için zaman ayırdığından Kazaki'yi zaten iyi konuşabiliyordu. 

Raytan, Sezh bir şekilde zorlu müfredatına ayak uydurabildiğinden şaşırmış görünüyordu. Cesaretini kırma planı ters gitmişti. 

'Daha önce aklımdan hiç geçmedi ama şimdi Kazaki bilgimi, gelecekte sarayın dışında yaşayacak bir yer bulmak için kullanabilirim. Bu dersler uzun ve refah bir hayat yaşamak için gerekli… Hayır, bunun yerine, bu kez hayatıma devam edebilmek için bunu yapmalıyım.'

'Kazaki'yi tekrar öğrenmek o kadar da kötü değil ve Raytan'a yaklaşma hedefime ulaşabilmek için bunu yapmam gerekiyor. Sadece biraz da olsa yapabildiğim kadar çok dikkatini çekmek için elimden geleni yapacağım.'

~~~BÖLÜM SONU~~~

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


14   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   16 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.