After reborn, I became the Butler of the Count’s tsundere daughter - Türkçe Çevrimiçi Oku
Yukarı Çık




22   Önceki Bölüm 

           
"eğer doğru anladıysam; sen artık Kont Karl’ın ikinci kızının kişisel kahyası olucaksın. Ve Shizune-sama onun kişisel kahyası olduğun için seni ve bizi ödül olarak kendi malikanesinde yaşamaya davet ediyor. Ve baban artık Ironblood ailesinin nöbetçi şövalyelerinden birisi olucak" 

"Evet ...Sniff...sniff... Üzgünüm, lütfen benden nefret etmeyin" 

" Pfft...ahahaha, tatlım, oğlumuzun ne dediğini duydun mu?" 

Neden gülüyorsunuz? Ben burada göz yaşı dökmek için önceki hayatımın bütün kötü anılarını hatırlamaya çalışıyorum ve aldığım tepki bu mu?

"Hahaha, duydum tabi aşkım" 

"Bunun ne anlama geldiğini anlıyor musun tatlım?" 

"Tabi ki anlıyorum aşkım" 

Ben anlamıyorum bana da açıklayın.

"Bizim oğlumuz da diğer çocuklar gibi sağlıklı bir çocuk, hayatım"

"Bizim oğlumuz da diğer çocuklar gibi sağlıklı bir çocuk, aşkım" 

Benim aksime bu durumdan oldukça eğlenen ailemi görünce bir şeylerin yanlış olduğunu düşündüm ama ne kadar denesemde neden bahsettiklerini anlayamadım. Belkide bu bir tür evliler arası özel iletişim şeklidir. Neyse ne direk onlara sormak en basit yol.

"Neden gülüyorsunuz?" 

Önümde diz çökmeden önce annem iki kez öksürerek suratına ciddi bir ifade yerleştirdi ve başımı yıllar içerisinde hiç sarkmamış olan göğüslerinin arasına koydu.

(W.N : üst paragrafta bahsedilen baş = the structure consisting of two parts called cranium and mandible and containing the organ called brain. Please do not misunderstand.) 

"Muhtemelen farkında değilsin ama doğduğundan beri diğer çocuklardan çok farklı davranıyorsun. Diğer çocuklar ilk kelimesini 2 yaşına doğru söylebiliyor ama sen daha 6 aylıkken bana anne demeyi öğrendin. Bir yaşına geldiğinde senin gizlice kendi ismini yazdığını bile gördüm hatta"

"Ve fiziksel olarak da yaşıtın çocuklardan daha üstünsün. Daha önce de hiç kimsede görmediğimiz türden siyah saçlara sahip olduğun için eskiden senin şeytan kralın reenkarnasyonu olduğunu düşünüyorduk. Ama şimdi görüyoruz ki sen de sıradan çocuklar gibi başka insanların yalanlarına kolayca inanabiliyorsun."

Bekle bir dakika... Burada ne oluyor? Şeytan kralın reankarnasyonu? Ben? 

Ayriyeten 1 yaşındayken yazı yazma görevimi yaptığım zaman beni görmüş mü?

Daha önemlisi. Ne tür bir insan kendi oğlundan bu kadar şüphelenir ki?

"Senden şüphe ettiğimiz için özür dilerim umarım. Ve bir daha böyle bir saçmalığa inanmayacağız. Özür dileriz. Oh ayriyeten köydeki çocukların her dediğine inanmana gerek yok. Seni kandırıyorlar"

Ne oluyor amına koyayım... Benim kişisel bir Kahya olduğum hakkındaki şeylerin köydeki çocuklar tarafından uydurulmuş bir yalan olduğunu mu sanıyorlar. Şeytan kralı reenkarnasyonu olduğuma inanmaları, köydeki çocuklar tarafından kandırılabilecek bir aptal olduğuna inanmalarından daha az rahatsız edici.

*Knock knock*

"Bay Kael ve bayan Elena’nın evi burası mı acaba?!" 

Çoktan geldimi...

"Geliyorum!" 

Annem kapıyı açtı ve muhtemelen Shizune denen küçük sürtüğün gönderdiği at arabacısı ile konuşmaya başladı. Annemin her bir kaç saniye de bir şekil değiştiren suratına bakarken burada daha fazla durursam kötü şeyler olabileceğini düşünüp hızla ortamı terk etmek için hareket geçtim.

Annemin kolunun altındaki boşluğu kullanarak evden çıkarken bahanem hazırdı bile.

"Anne ben ustama veda etmeye gidiyorum! Sizde bu sırada şehre götürceğiniz eşyaları seçersiniz" 

Tabi bir de söylediğim şeylerin gerçek olduğunu öğrendiğiniz için nasıl hissedeceğinize karar verirsiniz...

Elena, gülümseyerek koşup evden uzaklaşan oğluna gözden kaybolana kadar baktıktan sonra at arabacısına "bir dakika bekleyebilirmisin?" diyip eve girdi.

At arabacısı, köylü gibi giyinmesine rağmen güzelliğini saklamayan kadına "memnuniyetle beklerim" demek istedi ama kadın evin kapısını o kadar sert kapattı ki korkudan bir şey diyemedi.

"Acaba kadını sinirlendirecek bir şey mi yaptım. Yoksa göğüslerine baktığımı mı gördü!" 

--------- 

Bazı insanlar çok büyük miktarda duygu akımına maruz kaldığında ağlar, bazıları kendine zarar verir, bazıları uyur ve Elena gibi olanlar ise IQ seviyelerini yitirip basit bir çocuk gibi anlık ve arzusal yaşam durumuna geçerdi.

Elena eve girdikten sonra kapıyı sertçe kapattı ve kapıya yaslanıp hızlıca soluk alıp vermeye başladı. Kael karısının garip davrandığını görünce hızla karısının yanına geldi.

Elena’nın sarı gözleri güneş ışığı gibi parlarken bir yandan da dudaklarını ısırıp gülümsemesini zorla bastırmaya çalıştığını gören Kael, kendi karısı tarafından seksen ikinci kez düşünme yeteneğini kaybedicek kadar baştan çıkarıldı ve ileri atılıp kapıya yaslanan karısının dudaklarını öptü.

Elena birden bire bu saldırıya maruz kalınca Elena’nın zaten sınırında olan beyni taşıyabileceği max duygu miktarından fazlasına maruz kaldı ve sonuç olarak çalışma yeteneğini yarı yarıya kaybetti 

Elena oğlu ile az önce olan konuşmalarını tamamen unuttu. Artık Elena’nın aklındaki tek düşünce oğlunun muhteşem birisi olduğu ve kocasının her zamankinden daha yakışıklı gözüktüydü.

Elena içersinde taşan mutluluk hormonlarının etkisi ile direnmek yerine karşı saldırıda bulundu ve hiç bir suçu olmayan at arabacısının mutsuz olan tek kişi olmasına sebep oldu.

İnce bir tahta kapının arkasındaki genç at arabacısı evin içinden gelen sesleri dinlerken sessizce atlarının yelelerini okşuyor ve kendi kendine söyleniyordu 

"Neden bilmiyorum ama kalbimde korkunç bir acı var, osmshbe" 

Osmshbe ismindeki at, neyse ki efendisinin ne dediğini anlamıyordum. Eğer anlayabilseydi, muhtemelen efendisine yaşadığı şeyin aşk acısı olduğunu söylerdi, ve genç at arabacısı hayatının geri kalanını karanlık tarafta acı dolu şiirler okuyarak geçirirdi.

--------- 

Ustamın evine neredeyse tek nefeste koşmuş olmama rağmen şaşırtıcı bir şekilde hiç bir yorgunluk hissetmediğimi fark ettim. Sakince kapıyı iki kez tıklatıp her zamanki gibi Slphia’nın kapıyı açmasını bekledim.

Tahta kapının üzerinde sıradan insanların fark edemeyeceği küçük bir gözbebeği belirdikten hemen sonra kapı kendiliğinden açıldı.

Bir adım atıp içeri girdikten sonra başka bir adım ile geri dışarı çıktım ve bir süreliğine kapıyı açık tutarak içerinin havalanmasını bekledim.

Bir kaç dakika bekledikten sonra içeri girip doğrudan yatak odasına doğru yürüdüm. Yatak odasına girer girmez ustamın sadece ince bir atlet ve iç çamaşırı ile kendi yastığına sarılmış bir şekilde uyuduğunu gördüm.

Bir kaç saniye sonra ustam kolunu yatak odasındaki masanın olduğu yöne uzatıp zor anlaşılır bir ses ile mırıldandı.

"Yuto-kun şuradaki masanın üstünde bir kaç tane büyü kitabı var. Onları al ve beni rahat bırak, çok uykum var" 

Duygusal bir vedalaşma gibi bir beklentiye hiçbir zaman sahip olmamış olsam da ustamı bu şekilde görmek gerçekten sinirlerimi bozuyordu. Slphia’nın yatağının çarşafını tutup hızlı bir şekilde çekiştirdim ve tembel elf i yere düşürdüm.

"Derdin ne be senin? Hem kitaplarımı ödünç alıp geri vermiyorsun hem de ustana kaba davranıyorsun" 

"Kalk artık tembel kedi. Akşam oldu nerdeyse. Hem buraya yeni kitap almaya değil veda etmeye geldim" 

Yerde sürünüyor olmasına rağmen inatla yastığına sarılmaya devam eden elf veda kelimesini duyunca kafasını çevirip bana soru işareti ile baktı. Bir süre bana baktıktan sonra benim onun gözlerine bakmadığmı farketti ve gözlerimi takip ederek ince atletinin korumak için yetersiz kaldığı kendi meme uçlarını gördü 

Benim neye baktığımı fark ettiği zaman suratında garip bir gülümsemeyle bana baktığını görünce ona hayatının geri kalanında yaşaması için bir travma vermeden önce bir saniye bile tereddüt etmedim.

"Benim göğüslerim bile seninkinden büyük"

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


22   Önceki Bölüm 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.