Yağmur ormanını tamamen temizlemek üzere olduğumuz anda küçük bir nehrin içinden onlarca metrelik bir yılan çıkarak önümüzü kapattı
Hepimiz yılanın kafasının üzerinde bir anlığına ortaya çıkıp tekrar kaybolan ve üzerinde zindan patronu yazan küçük bir sistem penceresi gördük
Grubumuzdaki insanların çoğunluğundan daha iyi fiziksel özelliklere sahip olduğum için ve yeteneğim sayesinde ölüme herkesten uzak olduğumu düşündüğüm için öne çıktım
Büyük yılan hiç beklemediğim bir hızla üzerime atladı neyseki son anda onun darbesini azıcık atlatacak şekilde yana kaçabildim
Yılanın beni ıskalayarak yere indiği gören arkamdaki yaşlı bir adamın "bana bırakın " dediğini duydum ve arkama döndüm
Beyaz saçlı takım elbiseli bir adam yılana doğru cebinden çıkardığı küçük neşteri fırlattı
Neşter yılana çarptığında yaşlı adam ellerini sanki neşteri hala tutuyormuş gibi hareket ettirmeye başladı
Neşter havada kendi kendine hareket etmeye başladı , tekrar adama baktığımda ellerinin bulanıklaşmış bir şekilde hızla hareket ettiğini gördüm ve ben ne olduğunu anlayamadan yılanın beyni vücudundan hassas bir şekilde ayrılmıştı
Zindan patronu ölünce bizden yaklaşık on metre ötede portal tekrar oluşmaya başladı
Zindana katılan herkes yaşlı adamın etrafına toplanarak onu tebrik etmeye başladı
" Tıpkı prof. Dr. Gazi’den beklendiği , herzamanki gibi muhteşemsiniz efendim "
Adamın herkes tarafından saygılı bir şekilde prof olarak anıldığını duyunca kim olduğunu merak ederek ona yaklaşıp " ünlü birimisin" diye sormuştum
O zamanı düşününce aynadan yansıyan görüntümün bile yanakları kızarıyordu şu an
Ağzımdaki suyu tükürüp odama döndüm
O gün gördüğüm adam aslında dünyanın en ünlü beyin cerrahlarından birisiymiş ve ben o adamla bir ay birlikte yaşamama rağmen bunu fark etmemiştim
Odama gidip avcı elbiselerimi giydikten sonra aynanın karşısına geçip son bir kez kendimi kontrol ettim
ince ama sert bir vücuda sahiptim ve siyah kaşlı siyah saçlı birisiydim yanağıma yapıştırılmış olan yara bandını söküp bir kenara bıraktıktan sonra profilime göz attım
Elde ettiğim başlık yüzünden avcılar derneği f seviyenin üzerine çıkmama izin vermiyordu
Geçen iki yılda benim gibi ölüm tehlikesi atlatarak benimle aynı başlığı ve bu başlığın sahip olduğu tek yeteneği elde eden bir çok insan oldu .
Bu insanlar seviye atladıkça kendilerinin ve yaşadıkları çevredeki insanların sonunu getiren birer felaket oldular
Hatta bu kişilerden birisi zengin biriydi ve satın aldığı Avcılar sayesinde yüksek seviyeli zindanlara girip hızla B seviye bir avcıya dönüştü . Bundan sadece bir gün sonra şehir merkezindeki evinin hemen önünde aniden bir B seviye portal oluşarak hem onun hem ailesinin hem de o şehirde yaşayan 70.000 insanın sonunu getirdi
Durum avcılar derneği tarafından ele alınarak kısa sürede çözüldü ve hemen ardından avcılar derneği bir basın açıklaması düzenledi
O zamandan beri -hayatta kalan- başlığına sahip olan avcıların F seviyesinin üzerine çıkması yasaklandı
" Profil "
[ Profil
İsim : eren black
Başlık : -hayatta kalan-
Yaş : 25
Lvl : F 7 ( 60 / 100 ) Kalan zaman : 3 saat
Güç : 4 Savunma : 3 Hız : 5
Mana : 0 Şans : ? Cazibe : 6
Yetenekler ;
Aktif yetenekler ;
Pasif yetenekler ;
Neredeyse : hayatın tehlikede olduğu zaman şansın artarak hayatta kalmana yardımcı olacak ve karşılığında elde ettiğin şans miktarın kadar canavar cazibesi elde edeceksin ]
Profil sayfamdaki kalan zaman herkesin profil sayfasında olan bir şeydi. Eğer bir avcı kalan zaman süresi bitene kadar hiçbir seviye atlamazsa bir seviye aşağı düşüyordu
Avcılar her seviye atladığında bir atanabilir istatistik puanı elde ediyordu . Tabii ki de daha önce çıktığın bir seviyeye tekrar çıkarsan hiçbir ödül alamıyordun
Bir avcı onuncu seviyeye ulaştıktan sonra o avcıya sistem tarafından kendi başlığı ile ilgili bir terfi görevi veriliyordu
Kıyafetlerime son kez çeki düzen verdikten sonra yemekhaneye doğru yola koydum
Odadan çıktığımda koridorda birbiriyle şakalaşarak yürüyen iki adamla karşılaştım ve şansıma lanet edip onları görmezden gelmeye çalıştım ama çok geçti
" Yooo hamam böceği nereye gidiyon bu kadar aceleyle "
"Benim adım eren , hamam böceği değil "
" Ahh hadi ama , hamam böceği ismi sana daha fazla yakışıyor, bilirsin o küçük şeyler de senin gibi hayatta kalmak da çok yetenekli "
Onların kahkahalarını görmezden gelip yemekhaneye doğru indim , aslında onlar ile aramda bir anlaşmazlık yoktu genel olarak insanlar benimle dalga geçmeyi seviyordu çünkü diğer Avcılar gibi zindanlara katılma zorunluluğum yoktu
Her gün birkaç tane f seviye canavar avlamak geçinmek için yeterli bir miktar
F seviye bir canavarın beyninden çıkan enerji çekirdeği sadece 10 dolar değerindeydi ve canavar seviyesi her arttığında bu miktar 10 a katlanarak artıyordu
Ben ise sadece bir zindana girip birkaç canavar avlıyor ve günlük olarak 30-40 dolar para kazanabiliyordum ama şöyle bir sorun vardı ki Avcılar derneği eskiden her avcıya 1000 dolar ücret öderken artık avcıların sayısı o kadar arttı ki herhangi bir ücret ödemeyi bıraktılar
Yemekhaneye inip elime bir servis tabağı alarak insanların olduğu sıraya geçtim ve kendi sıramın gelmesini bekledim
Elimdeki yemek tabağı ile yemekhanede dolaşırken oturabileceğim boş bir masa arıyordum . Oturabileceğim bir yer bulduktan sonra hızlı bir şekilde oturup başkaları yanıma gelmeden yemeğimi yedim ve pansiyondan ayrılarak otobüs durağına kadar yürüdüm.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.