6 gün sonra... Spencer'ın katilinden iz yoktu. Katil çok temiz çalışmıştı. Degan altı gündür Megan ile birlikte kalıyordu ve artık resmi olarak Megan'a taşınmaya karar vermişti. Bütün eşyalarını alıp Megan'ın yanına geldi. Bavullarla eve girince Megan şaşırdı. "Bu ne?" "Resmi olarak buraya taşınıyorum. Uzun zamandır düşünüyordum zaten." "Ne?" Degan dudaklarını büzerek sordu. "Ne ne? İstemiyor musun beni? He?" "Hayır, ondan değil... Bu evde yalnız kalmak istemiyordum ve sen sanki hissettin." Degan Megan'a yaklaşıp omuzlarından tutup ona doğru eğildi. "Unutma bu yüzden en yakın arkadaşınım ya. Gümüş kilit ve anahtarız biz sen söylemiştin. O yüzden birbirimiz hakkında ki her şeyi hissediyoruz. Senin bana ihtiyacın olduğu gibi benim de sana ihtiyacım var. Hem benden iyi ev arkadaşı bulamazsın." "Değil mi?" dedi Megan ve suratında yamuk bir gülümseme belirdi.
Megan Degan sayesinde biraz toparlanıyordu ama büyükbabasının katilinin bulunamamasından dolayı huzursuzdu. Degan sürekli Şerif Domkin'in yanına uğruyordu. Bu davaya yeni bir dedektif atanmıştı. Bugün onu görecekti. Umudunu gelen dedektife bağlamak zorundaydı. Şerifin yanına gittiğinde karşısında tanıdık bir sima görünce şaşırdı. "Siz..." "Evet, Kevin Bacrock," dedi gülümseyerek. "Burada ne yapıyorsunuz?" "İşimi." "Dedektif, bu çocuğu tanıyor musun?" dedi şerif. "Evet, karşılaşmıştık." "Dedektif mi? Siz muhabir değil mi..." "Ahh, gizli görevdeydim." "Aaa... Demek öyle. Çok gençsiniz. Dedektif olmak için sanki..." "Değil mi? Teşekkür ederim. Zekam sayesinde." Degan şaşkın şaşkın kafa salladı. "Elinizde herhangi bir ipucu yok mu?" "Merak etme, katili bulacağım. Evi bizzat ben incelemek istiyorum." Degan'ın gözleri açıldı. "Peki, olur tabi ki..." Degan ve Kevin eve birlikte döndüler. Megan karşısında Kevin'ı görünce şaşırdı. Kısa bir açıklamadan sonra Kevin evi aramaya koyuldu. Tabi ki kanlar temizlenmişti. Cesetle ilgili bilgileri raporlardan okumuştu. Olay zamanı çekilen fotoğrafları incelemişti. O gün olan olayı kafasında tekrar ve tekrar canlandırdı. "Mutfaktaki kapının açık olduğunu gördün ve baktığında kimse yoktu." "Evet." "Burada ayak izi olması lazım," dedi Kevin ve bahçeye indi. "Lafı dolandırmak istemiyorum bunun arkasında Ivy var. Sizin de onu bildiğinden eminim. Ve ağabeyi Paul Renner’ında yardım ettiğine eminim." Megan ve Degan şaşkınlıkla birbirlerine baktılar. Kevin dipteki çalılıklara baktı ve bir sigara izmariti buldu. "Büyükbaban sigara içer miydi?" "Hayır." Sigara izmaritini bulduğu çalılığın yanında da ayak izi vardı. Çalıların yanındaki duvara gittiğini gösteren. Ama oraya kadar gelen bir iz yoktu. Kapatılmıştı. "Garip." Kevin fotoğraf çekip güvendiği bir adamını aradı. "Nasıl bu kadar eminsin?” dedi Degan. "Neden onlardan şüpheleniyorsunuz?" "Kapattıklarını düşündüğüm bir çok dava var. Ve satın aldıkları bir çok insan. Yaklaşık 3-4 aydır belki de 5 emin değilim, Ivy ve ailesini izliyorum." "Ivy aslında benim öz ailem. Sizinle karşılaştığımız gün öğrendim." "Biliyorum.” Megan bir an sustu ve derin bir nefes alıp verdi. "Nasıl?” “Araştırırken bulmam çok zor olmadı.” "Neden onu büyüten birini öldürmek istediler ki?" dedi Degan. "Bilmiyorum sonuçta güç için çocuğunu yetimhaneye yollamış insanlar ve Elijah'nın ailesini öldüren de onlar. Senin ailenin de kazasında payları olabilir. Elijah'nınkiler gibi." “Aman Tanrım.” "Onları yakalayacağım, merak etme." Megan Kevin'a nedenini bilmediği bir şekilde güveniyordu. Kevin'ın adamı gelince bulduğu delilleri ona verdi ve ayak izini adam incelemeye götürdü. En kısa sürede Kevin'a haber verecekti. Ertesi gün Kevin'a haber geldi. Analiz sonucu eski bir suçluya aitti. Andy Weck. Bu suçlu Elijah'nın ailesinin ölümündeki diğer araba olan adamdı. Hatta Elijah'nın ağabeyi o adamın katil olduğunu sıradan bir kaza olmadığını polise söylemiş sonra intihar etmişti. Gerçekten intihar mıydı? Ve adam o zamanlar aklanmıştı yerine başkası suçlu bulunmuştu. Renner ailei için çalışmaya başlamadan önce cinayetten yatmış ve onlar için çalışmaya başlayınca her şeyden paçayı sıyırıyordu. Spencer da kapatmaya çalıştıkları başka bir davaydı. Megan'ın evi doğru düzgün aranmamıştı ve olan deliller karartılmıştı. Görünürdeki ayak izleri kapatılmıştı. Yani bazı polislerde onların tarafındaydı. Peki neden Elijah'nın büyükbabası ve ablasını sağ bıraktılar da ağabeyini öldürdüler? Kevin kendine bir kahve aldı ve bütün dosyaları baştan tekrar kontrol etmeye başladı. Elijah'nın davasında da Megan'ın ailesinin davasında da aynı avukatın, savcının, aynı dedektifin baktığını gördü. Onlarla ile ilgili şüphelendiği her davada aynı kişilerin isimleri vardı. Yok olan deliller, sahte tanıklar, sahte suçlular ve bir sürü boşluk. "Satın alınan adamlar," dedi Kevin kendi kendine. "Bu ailenin olduğu her dava böyle karışık." Megan bilgisayardan Ivy’i araştırmaya koyuldu. Daha önce de kim olduklarına bakmıştı ama detaylı bir araştırma yapmamıştı. Detaylı araştırmak onları kabul ediyormuş hissi yaratıyordu Megan'da ve bunu istemiyordu. Ama şimdi mecburdu. Ivy Fanning onun gibi kahverengi uzun saçları vardı ve beyaz tenli bir kadındı. Onun öz annesi olduğunu düşünmek Megan'ın midesinin bulanmasına sebep oluyordu. Şirketlerinin adresini ve telefon numaralarını bir kağıda yazdı. Hesap sormanın vaktinin geldiğini düşündü. Her şeyin başlangıcının sebebi onlardı bundan emindi. Artık her şeyi göze alarak karşılarına dikilmeliydi. Belki büyük bir hata olacaktı ama yapması gereken bir hataydı. Sabah Shane Fanning şirkete girip odasına çıktığında Ivy'nin hararetle telefonda konuştuğunu duydu. Kapıyı tıklatıp içeri girdiğinde Ivy telefonu aniden kapattı. Shane sakallarını okşadı. "Sorun ne?" "Bir sorun yok hayatım." "Telefonda birine bağırıyordun?" "Küçük bir sorun hallettim ben merak etme," dedi Ivy Shane'in boynuna sarılarak yanağına bir öpücük kondurdu. Shane uzun zamandır Ivy'nin bir şeyler gizlediğinden şüpheleniyordu ama bilmiyormuş gibi davranıyordu. Kevin ile birlikte çalışıyorlardı. "Hadi gel birlikte yemek yemeye gidelim," dedi Ivy gülümseyerek. Shane gülümsedi ve Ivy'nin saçını okşadı. Ama bunu yapmak ona çok zor geliyordu artık. Sırrını bildiğine dair şüphelendirmeden ona boşanma davası açmak istiyordu. Aşağı indiklerinde girişte güvenliğe bağıran bir kız gördüler. O kız Megan'dı. Shane onu görünce heyecanlandı. Buraya gelmesi doğru değildi. Ivy onu gördüğünde duraksadı. Shane yanlarına gidip olaya müdahale oldu. Megan karşısına dikilen Shane'i görünce bir an sustu ve ne diyeceğini bilemedi. "Küçük hanım sorun nedir?" dedi Shane gülümseyerek. Megan tam cevap verecekti ki Ivy araya girdi. "Hadi gidelim Shane." "Bir dakika bu kızla konuşmak istiyorum." Megan boğazının düğümlendiğini hissetti. Gözleri dolmaya başlamıştı. Belli etmemek için kafasını eğdi ve nefes alıp verdikten sonra Shane'nin gözlerine kilitlendi. "Megan... Sorun ne?" “Siz tanışıyor musunuz? Diye sordu Ivy endişeyle. Pot kırmıştı. “Arkadaşımın kafesinde çalışıyordu. Müşterilerle güzel ilgilenen biri o zaman tanışmıştık. Megan gel seninle sakince konuşalım.” "Hayır!” diye bağırdı Ivy. “Karının ve ailesinin ne yaptığını bilmiyor musun gerçekten? Sen gerçekten masum musun?” "Para mı istiyorsun? Buraya senin gibi saçma sebeplerle bize suç atıp para koparmak isteyen kaç kişi geliyor biliyor musun?" Megan Ivy'e döndü. "Sizin kirli paranızı istemiyorum. Yaptıklarınız üstünü güzel kapatıyorsunuz Bayan Fanning." "Megan bunu sakince konuşabiliriz." dedi Shane ve ses tonundan ciddileştiği anlaşılıyordu. "Başka bir iftira atmak isteyen daha hayatım hadi gidelim. Güvenlik ona yolu gösterin." "Hayır bekle," dedi Shane."Sen git ben sorununu dinlemek istiyorum.” "Yıllar önce başınızdan attığınız kızım ben. Güç için öz kızınızdan vazgeçtiniz ve bir çok insanın hayatını kararttınız!" "Yeter artık götürün şunu!" diye bağırdı. Shane olduğu yerde kaldı. Güvenlikteki adamlar Megan'ı tutup götürürken Megan bağırmaya devam etti. "Benim ailemi öldürdünüz! Arkadaşımın ailesini öldürdünüz! Kendi pisliklerinizi örttünüz! Beni yurda verdiniz! Bana bakmadınız peki bana bakan ailemden ne istediniz! Adi şerefsizler!" Dışarı çıktığında sinir küpü olmuş ve gözyaşlarını tutamamıştı. Kolundan tutan elle irkildi. "Kevin..." Shane Megan’ın yanına gitmeden önce ona burada olduğuna dair mesaj atmıştı. Ivy hızla nefes alıp veriyordu. Telaşlanmıştı ve Megan'a çok öfkeliydi."Hadi gidelim birtanem. Takma kafana bir başka deli daha." "Öyle mi gerçekten? Neden onu dinlemek istemedin?" "Efendim?" "Boşver, ben yemek yemeyeceğim. Akşam görüşürüz," dedi ve binadan ayrıldı. Etrafına bakıp Megan'ı aradı ama bulamadı. Kevin’ı arayıp Megan'ın yanında olup olmadığını öğrenmek istedi ama cevap vermiyordu. Kevin Megan'ı bir sokak aralığına çekmişti. "Ne yapıyorsun sen?" "Ne yapıyormuşum?" "Bu yaptığın doğru değil." "Kevin neyin doğru neyin yanlış olduğunu düşünmeyi geçtim. Hesap vermelerini istiyorum." "Bu şekilde mi? Aldın mı cevaplarını hayır!" "Bilmemezlikten geldiler." "Ne olacağını sanıyordun ki?" Gözyaşları Megan'ın yanağından süzülürken Kevin elini Megan'ın yanağına götürüp sildi. Saçını okşadı ve kendine çekip sarıldı. "Onları yakalayacağım ve o zaman senin için hesap soracağım ve cevapları alacağım söz veriyorum."
"Degan'ın Megan'a taşındı he?” dedi Chris. Tan elindeki fincanı masaya bıraktı. "Onun yanında olması daha güvenli zaten." "Evet." Tan'ın bir anda yüzü düştü. "O değilde Rolan'ın gittiğine inanamıyorum." "Pislik herif. Şimdiden özledim onu. Oysa daha iki gün oldu." "Bende. İngiltere umarım ona iyi gelir." "Umarım." Onlar konuşurken Elijah elinde ki elmayı ısıra ısıra içeri girdi. "Rolan ile konuştum. İyiymiş bir sorun yok. Yerleşmişler." "O mu aradı?" dedi Tan. Elijah kafasıyla onayladı. "Adi herif bizi niye aramıyor?" dedi Chris. "Çünkü içinizden en çok beni seviyor ben daha ılımlı ve olumlu bir insanım," dedi kahkaha atarak. "Sen mi? Hah..." dedi Tan ve Elijah'ya saldırdı. Chris'de onların kahkahasına ortak oldu ve Elijah'ı gıdıklamaya başladılar. Elijah hem kahkaha atıyor hem onlara durmalarını söylemeye çalışıyordu. Spencer'ın ölümü ve Rolan'ın gidişi hayatla ilgili gerçekleri hatırlatmıştı onlara. Dostlukları değerliydi. Onlar değerliydi. O günü birlikte eğlenerek geçirmeye karar verdiler. Akşam Jae Myung ve James yiyecek bir şeyler alıp Megan'a gittiler. Bir süre sonra ellerinde yiyeceklerle Chris'ler de geldi. "Bugün karnımız epey şişecek he," dedi Degan. Sonra Megan'a masayı hazırlamasında yardım ederken Jae Myung'da yanlarına geldi ve oda yardım etmeye başladı. Chris uyuzluk yapmak için araya girdi ve oda kendince bir şeyler yapmaya çalıştı. Sage’de oradaydı. Jae Myung'un ve Chris'in bu halleri onu içten içe güldürüyordu. Megan'a yanaştı. "Şunların haline bak. Çocuk gibiler." "Evet. Öyleler." Elijah Kevin ile konuşuyordu sonra Megan için o gün Ivy hakkında konuşmama kararı aldılar. Masanın hazırlığı bitmişti. Ramen, hamburger, kola, tavuk ne ararsan vardı masada. "Megan, ramene bayılır." dedi Degan. "Sevindim," dedi Jae Myung ve gülümsedi. Megan masaya oturdu ve gülümsedi. "Hepinize teşekkür ederim. Yanımda olduğunuz ve bana yardım ettiğiniz için. Ayrıca Chris ve Jae Myung kavga etmediğiniz için teşekkür ederim," dedi ve güldü. "Hey ne kavga edeceğim onunla ben," dedi Chris elindeki tavuğu Jae Myung'a doğru tutarak. Jae Myung Chris'in elindeki tavuğu ağzıyla yakaladı ve yemeye başladı. "Evet, bence de kavga etme." Sofradaki herkes kahkaha krizine girdi. O gün birlikte güzelce sohbet edip Megan’ın kafasını dağıtmasını sağladılar. Gece herkes Megan'da uyuyakaldı. Megan kendini güvende hissediyordu çünkü yanında olan onu koruyacak dostlara sahipti. O yüzden o gün huzurluydu. "Büyükbaba görüyorsun değil mi? Bir sürü dostum var yanımda. Benim için endişelenme," dedi içinden. Sabah kapı ziline uyandı Megan. Uykulu uykulu kapıyı açınca önce ayaklar başlayıp kafasına kadar kaldırdı kafasını ve gördüğü kişi karşısında gözleri açıldı ve irkildi. O kişi Shane'di.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.