Bir çift yuvarlak kırmızı göz, cadı, bebek ejderhaya ders verirken dikkatlice baktı.
"Ve daha önceden yaptığın ateş, onu başka biri varsa çıkarma. Bunu aklında tutmalısın."
"Tamam..."
"Ve kimse de senin insan değil de ejderha olduğunu öğrenmemeli. Özellikle o önceki adama asla yakalanma. Eğer benimle birlikte olmak istiyorsan şartım bu. Ne dersin, yapmak istiyor musun?"
"Birlikte mi?"
"Evet. Birlikte."
"Yapacağım."
Dudakları sırıtırken çocuk anında kafasını salladı.
"Benim adım Noah. Bana Noah de. Bana efendim deme."
"Noah..."
Kendisine bir isim verileceğini düşünerekten çocuğun içini umut doldurdu. Ancak cadı hemen çocuğun iyimserliğini söndürdü.
"Bu sana şimdi bir isim vereceğim anlamına gelmiyor. Seni damgalamayacağım."
Parlayan gözler ışığını kaybetmişti. Suçlu hissederekten çocuğu kucağına aldı ve mırıldanarak yatağa soktu.
"Ama şimdilik seninle olacağım."
"....Gerçekten mi?"
"Evet. Dünyanın diğer ucuna uçacak kadar kabiliyetli olduğun zamana kadar benimle kalmana izin vereceğim."
Uykum geliyor. Dün gece iyi bir şekilde uyudum ama bence son zamanlarda biraz zayıf hissediyorum.
Cadı çocuğa sıkıca sarıldı ve battaniyeyi üzerine çekti.
"Ve benimleyken beni izle ve bir karar ver. Ben gerçekten senin efendin olmaya değen bir insan mıyım?"
"Ama..."
"Artık reddetmene izin vermeyeceğim. Ve bir çocuk sabahın köründe uyanık olmamalı. Şimdi gözlerini kapa. Uykuya gidelim. Noah çok yorgun."
Cadı gözlerini kaparken sohbet etti, salonda bir yerde bıraktığı adamı düşüncelerinden silmeye çalışırken.
"Eğer uyumayacaksan... beni rahatsız etme..."
Ve bununla beraber, uykuya daldı.
*
Kyle Leonard'ın onu hapseden perdelerden ve tuhaf battaniyelerin prangalarından kurtulması sadece yarım saat sürdü. Eleonora Asil'in büyüsü de efendisi gibi inatçıydı.
"Rahatsız edici..."
Leonard büyüden kurtulabilmesinin tek yolu kaygılı bir şekilde battaniyeleri ve perdeyi parçalamasıydı.
Bunları yaptıktan sonra anca o zaman cadının evine bakabilmişti.
Eleonora Asil'in kulübesi küçüktü, klasik iki katlı evdi. Tezeba'nın muhteşem malikanelerine karşın burası eski püsküydü.
Üstüne üstlük pisti.
Kyle Leonard Eleonora'nın evini defalarca kez ziyaret etmişti.
Zarif "ziyaret etmek" kelimesi doğru olabilir ama onu kelepçelemek için baskına giden insan sayısı on parmağı aşardı. Her neyse, o zaman gördüğü malikane son derece temiz ve tozsuzdu ki vicdanın yere basmana izin vermezdi.
Öte yandan, bu evde oturma odasının her yerine dağılmış her türlü mobilya vardı.
Dedektif sadece güldü ve kepçeleri, makasları, mutfak bıçaklarını ve buna benzer şeyleri topladı. Havada ürkütücü bir şekilde tiz ses çıkaran, ona en uzaktaki mutfak bıçağı ona doğru hedef aldı, ona doğru zıpladı.
"Binlerce yasa dışı mal."
Leonard normal bir şekilde tehditkar mutfak aletinin saldırısından normal bir şekilde kaçındı. Mutfak bıçağı onun yerine duvara sabitlendi.
Onun bakış açısından Eleonora'nın kulübesi tamamen kapatılmalıydı.
Leonard gardını alıp dikkatlice ilerledi.
Cadının evindeki her şey onun büyüsüyle efsunlanmıştı. Normal görünen evinde iğrenç büyünün sürünerek tuzağa düşürmeyi beklediğini bilmiyordu.
Laurent'te gezinirken iki ay boyunca neredeyse ayak bileğini kesen sıçan tuzaklarını topladığı zamanı hatırlayıp titredi.
Bukle saç için olduğu söylenen saç tokası birçok soylu adamın saçını yakmıştı. Ayrıca boyunlarında ölümcül yaralar olan birçok genç vardı. Gözden düşmüş bir kadın olsa bile içimizin rahat olacağı bir zaman yoktu.
Ancak mutfak bıçağının saldırısı dışında oturma odası fare kadardı. Leonard küçük mutfağa ve oturma odasının içindeki bazı odalara baktı ve evin bir bütün olarak çok asi bir kanunsuz alan olduğunu fark etti.
Ona göre temizlik, yaşamın ilk değeri ve düzgünlüğün efendisiydi ama bu ev bir orman kadar iyiydi. Yüzü buruştu.
İkinci katta da böyle bir manzara olur muydu?
Kadın, Eleonora, onu battaniye ve perdelerle bağladı, esnedi ve üst kata çıktı. Kasabın yerinin önünde bulduğu küçük oğlan da onunla gitmiş olmalı, diye düşündü.
Leonard sinsice merdivenlerden çıktı. Görünüşe göre Eleonora tek silahının tabanca olduğunu düşünmüştü ama öyle değildi. O vücudunun her köşesine gizlenmiş silahla yaşayan bir adamdı — özellikle de onunla uğraşırken.
Merdivenlerin sonunda kapının önünde durdu, üniformasının içinden asılı olan hançere hafifçe bastırdı, böylece her an alabilirdi.
Kapı açıldı.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.