Bölüm 1102: Apokrif Antik Çağ! IV


Noah’ın daha önce girdiği tüm savaşlarda düşmanlarının Chronos’un Daosu gibi son derece yüksek seviyeli Dao’ları yoktu.


Ancak bu sefer, Chronos unvanına bile sahip olan varlık hazırlanmış ve çağırdığı muhteşem mor saat ışıkta tehditkâr bir şekilde parlarken, karşısında durmuştu!


Ancak Mavi Balçık’ın öfkesi karşısında... bu mor ışık sönük kalıyordu!


RUMBLE!


Üç klonu, yakındaki on binlerce mili aydınlatan harikulade serulean ışığıyla parıldadı; klonlardan ikisi, Yok Oluş’u temsil ettiği için koyu kırmızı renkte olan bir özle parlıyordu.


Merkezdeki klon, Chronos’unki kadar büyük bir karşıt saat arkasında belirirken, muhteşem bir maviyle parladı ve Chronos’un bir özü diğeriyle yüzleşirken, havada saf gücün çatırdamasına neden oldu!


Sonra... Evrenlerinin güzel bir tezahürü vardı.


14 Hegemonya kendi Evrenlerini çoktan tezahür ettirmişti, tıpkı şu anda Mavi Balçık’ın kendi Evrenini tezahür ettirdiği gibi. Ancak... Chronos ve diğer Hegemonyaların gözleri fal taşı gibi açılırken, gördükleri karşısında kalpleri titrerken, tezahürünün ortaya çıkmasıyla şok edici bir değişiklik oldu!



Bunun nedeni, üç balçık Evrenlerini tezahür ettirdiklerinde, üç Evren göstermemeleriydi... ancak her bir balçığın son derece gerçek görünen parlak mavi renkli bir Evreni ve daha az parlak görünen, ancak yine de orada olan bir Evreni vardı.


İki Evren! Chronos ve diğerlerini neredeyse çılgına çeviren şeydi ve bu tek bir varlığın iki Evreni tezahür ettirme sahnesiydi, çünkü bu Antik Çağın bir işaretiydi! Evrenlerden biri tamamlanmamış gibi görünse de, yine de böyle olmalıydı!


"OOOOOH!"


Ancak Mavi Balçık için, yaşadıkları şokun seviyesinin bir önemi yoktu.


Mavi Balçık, Noah’ın sonsuz mana rezervlerini serbest bırakmak için çekiştirirken, sayısız duyguyla birlikte korkunç bir feryat patladı, tüm ırkı elinden alınmış bir varlığın duyguları ortaya çıktı!


Yok Oluşların özüyle parlayan iki klon o anda seslerini yükseltti ve sesleri boşluğun çatlayıp parçalanmasına neden oldu.


"Kıyamet Yok Oluşu."




RUMBLE....RIIIP!


Boşluk parçalandı ve  sarsıldı, yoğun Yok Oluş özü içeren korkunç kasırga ve tayfunlar 14 Hegemonyanın önünde çiçek açarak her şeyi kaplamakla tehdit ederken, merkezdeki Mavi Balçık Chronos’un özünün Chronos’un Hegemonyasına doğru akmasına neden oldu ve saati ışıl ışıl parladı!


Chronos’un yüzünde son derece tiksinmiş bir ifade vardı, gözleri çıldırmış bir öfke ve kıskançlıkla doluyken, hâlâ Mavi Balçıkların tezahür eden evrenlerine bakıyordu.


Antik Çağ’ın süreci bu değil miydi? Tek bir evrenden daha fazlasına sahip olmak?


Daha yeni Hegemonya olmuş bir Mavi Balçık bunu nasıl başarmıştı?


"Böyle lanet bir çocuk bunu nasıl hak etti?!


"NASIL?!"


RUMBLE!


Chronos, birçok yaşamı boyunca peşinden koştuğu bir şeyin başkalarına bu kadar kolay verilmesine duyduğu öfke ve hayal kırıklığıyla çıldırmışçasına haykırdı.



Bu Mavi Balçığı parçalamak istercesine bir amaçla hareket ediyordu ve görünüşe göre üç Mavi Balçık’ta Chronos’u hedef almak istiyordu çünkü Yok Oluş’un özüyle dönen tayfunlar ve kasırgalar ona odaklanmıştı!


Ancak tam temas edecekleri ve şok edici bir etki yaratacakları anda...


WAP!


Mavi Balçık’ın üç figürü de ortadan kayboldu.


...!


14 Hegemonya önceden büyük bir hazırlık yapmış ve hatta Evrenlerini tezahür ettirmişlerdi, ancak odak noktaları Yutan Hegemonya ve onun saldığı ölümcül özle çok yakından ilgiliydi.


Bu mavi balçık Hegemonyasının efendisine çok fazla odaklanmamışlardı çünkü onu sadece diğerlerinden duydukları hareketlerden birini kullanması ihtimaline karşı gözlerinin önünde tutuyorlardı!


Ama onun hareket ettiğini görmediler ve zaten bir Paragon’a saldıramazlardı, bu yüzden ona hiçbir şey yöneltmediler. Ancak o anda... üç Mavi Balçığın figürleri ortadan kayboldu ve ortadaki devasa Cthulhu 14 Hegemonyanın arkasında belirdi.


Karşı karşıya oldukları korkunç tayfunların ve Yok Oluş kasırgalarının ardında, sadece muhteşem kırmızı bir güç ve asalet ışığıyla parlayan gözleri son derece sakindi!


Kozmik Hazinesi hazır ve nazır olduğu için düşünceleri inanılmaz bir hızla ilerliyordu; yumruğunu havaya kaldırıp vurmak gibi gösterişli hareketler bile yapmıyor, sadece avucunu açıp... parmaklarını birbirine vuruyordu.


...


RIIIP!


Parmaklarının bir dokunuşuyla, evrenin dokusu müthiş bir Kozmik Hazine tarafından parçalandı ve bu seferki hedefi her şeyi kaplamaktı!


...!


Kökenleri çılgınca dönerken Hegemonyaların yüzlerinde şok ve dehşet belirdi, Yıkım Denizi’nin üzerlerine çöktüğü an ondan kurtulmak için harekete geçtiler! Ancak üç Mavi Balçık onlardan daha hızlı hareket etmiş, Noah etraflarındaki Evreni parçalamadan bir an önce ilgili Hegemonyaların yanına ışınlanmıştı bile.


WAA!


Yıkım Denizi’nin kısıtlaması ortaya çıktığında - balçığın klonları hedeflerine bakarken bir milisaniyeden daha az bir süre geçtiğinde... viskoz vücutları, onlar daha tepki bile veremeden birkaç Hegemonyayı kapsayacak şekilde uzadı bile...


<>.


WAP!


"AHH!"


Dört Hegemonyanın anında yok olması ve bir tanesinin Mavi Balçık’ın menzilinden zar zor çıkarken vücudunun yarısının yutulmasıyla bir dehşet gösterisi meydana geldi!


Dehşet gösterisi devam edecekmiş gibi görünürken, Mavi Balçık gerçekten de durdu!


Vücudunun tek bir parçası bile kıpırdamadan tamamen durdu, sanki bu varlık zamanda donmuş gibiydi.


Ama öyle değildi.


Çünkü şu anda bir ön koşul yerine getirilmişti.


Yeterince Evrensel Âlem uzmanı yutulmuştu ve bu, görkemli bir şeye yol açmak için fazlasıyla yeterliydi!


Hâlâ Özgürleştirilmiş Evrendeki Yıkım Denizinin içindeyken, şu anda Karanlık Evrende Noah’ın elinde bulunan Mavi Balçığın ana gövdesi... bu harika varlığın figürü ışıkla parıldamaya başladı.


Bir saniye sonra, geniş ve otoriter bir ışık sütunu gökyüzüne ve boşluğa fırladı, bu sütun parlak mavi bir renkle parlıyor ve beraberinde kilometrelerce uzanan 2 görkemli Evrenin resmini getiriyordu!


Bu şok edici ışık sütunu ile birlikte şok edici bir Otorite de aşağı indi.


Bu, çok az kişinin Apokrif bir Antik Çağ’ın otoritesi olarak kısaca deneyimleyebileceği bir Otoriteydi!


Not: Evet, ben de sizin gibi düşünüyorum! Işık hızında ilerliyor bu hayvan😅