Bölüm 1104: Zalim İmparator’un Kökeninde Evrensel Tohum Çiçek Açıyor! II


Özgürleştirilmiş Evren’de bir Apokrif Antik Çağ henüz doğmuşken, Yemin Bekçisi, Evrensel Yapılardan sızan yoğun aurayı kesen parlak bir beyaz gibi görünen figürüyle Abisal Evren’in sınırını delip geçiyordu.


Mavi Balçık ilerlediğinde, aurası Abisal Evreni’nde bile hissedilecek kadar yayılmıştı!


Bunun nedeni, Özgürleştirilmiş ve Abisal Evrenlerin İçlerinde Evrensel Yapılar bulunan ve Birleşme sürecini devam ettirecek olan sadece iki evren olmasıydı; bu iki evren arasındaki engeller zaten son derece inceydi ve tam bir birleşmeye izin vermek için her an ortadan kalkabilirlerdi.


Evrenlerin ve yapıların tamamen birleşmesi kıyamet gibi bir olayın gerçekleşmesi anlamına gelecekti!


Ancak Yemin Bekçisi, dikkatini Goliath’ın ve ondan birkaç yüz mil ötedeki 10’dan fazla Hegemonyanın figürlerine çevirmeden önce sadece kısa bir süre buna baktı.


Vücudu şu anda Abisal Evrenin sınırlarının dışında kalan ve Kozmik Hazineye sahip olmadıkları için bir Antik Çağın otoritesini delip geçemeyen onlarca Hegemonyanın özünü alıyordu. Tüm bu Evrensel Âlem uzmanlarının manası, sakin bir şekilde nefes alırken, içinden aktı.


Milyonlarca yıldır arkadaşı olarak gördüğü varlığın figürüne, Goliath olan kara deliğe baktı ve nedenini bulmaya ve anlamaya çalıştı! İlkel Özün Kılıcı parıldarken, ona direnen baskıyı keserek büktü ve Goliath’ın ve şu anda diğer tek Evrensel Yapıyı koruyan 10’dan fazla Hegemonyanın tam önünde belirdi!


RUMBLE!


Sol elindeki İlkel Disk ve sağ elindeki İlkel Öz Kılıcı aşağı doğru sallanırken, vücudundan Saf İlkel Öz fışkırdı; bu varlığın gözleri soğuk bir şekilde, figürü yok oluşun özüyle patlayan Goliath’a bakıyordu.


İki hayat arkadaşı ve İlkel Kozmos’un bel kemiği, etraflarındakiler sadece figüran gibi görünürken, güçlerini birbirlerine yöneltti!


BOOM!


---


Aynı zamanda, Karanlık Evren’de.


Ellerinde Mavi Balçık’ın ana gövdesinin fokurdayan figürünü tutarken, milyonlarca Antik Çağ İşareti birleşmeye ve Kökeni’ne doğru akmaya devam ederken, Noah, etrafına bir altın ışık patlaması yayıyordu.


Dao Galaksilerine dönüşen Galaksi sayısını sayarken Kökeni’ne bakıyordu, bu sayı şu anda 49 Milyar’dı!


Tüm bunların nedeni, Noah’ın astlarıyla birlikte hareket eden Mavi Balçığın diğer kopyalarının artık geri kalan Evrenleri fethetmelerinin son noktasına ulaşmış olmaları ve Paragon ve altındaki neredeyse tüm varlıkların Zalim İmparator’a Sadakat yemini etmeleriydi.


Çağrılarının ve astlarının sıkı çalışmasıyla... Noah önümüzdeki dakikalarda görkemli bir hedefe ulaşılacağını görebiliyordu!


Dao Galaksilerinin toplam sayısı ihtiyacı olan 50 Milyar rakamına yaklaşmıştı ki bir saniye geçtikten sonra geriye 1 milyon kalmıştı.


Birkaç saniye daha geçti ve geriye yüz bin kaldı! 50,000! 25,000! 10,000! 100!


RUMBLE!


Noah’ın figürü, Abyssal ve Özgürleştirilmiş Evrende meydana gelen şok edici olayları gösteren stadyumun üzerindeki gökyüzündeydi, ancak astları şu anda stadyumdq yaşanan olaylara odaklanmıyordu. Barbatos, İmparator Penguen, Elena... ona yakın olan herkes mavi balçıktan daha az baskıcı ama yine de kendine özgü eşsiz bir auranın yükselmeye başladığını hissetmeye başladıklarında, gözlerini gökyüzüne çevirdi.



Noah’ı çevreleyen altının görkemli rengi, talih ve kader denizleri parlak bir şekilde çalkalanırken, onlarca alana genişlemişti, parlak bir Antik Çağ İşareti aşağı iniyor ve bir Galaksiye çarpıyordu ve ardından aşağı inen Antik Çağ İşaretleri özel bir  sayıya çarpmıştı!


50 Milyar.


THRUM!


Bu sayıya ulaşıldığı anda, yeni eklenen tüm Dao Galaksilerinden altın bağlantı hatları fırladı ve normal galaksilere doğru ilerleyerek, anında Noah’ın Evrenindeki tüm Galaksiler birbirine bağlandı!


Bu, Evrensel Tohum için ön koşuldu ve Noah şimdi buna muhteşem bir şekilde ulaşmıştı. 50 Milyar Dao Galaksisi ve 50 Milyar normal Galaksi. Hepsi o anda bir araya geldi ve Evrensel tohum hayat buldu.


Kökeni yoğunlaşıp içeri itildi ve altın bir tohum oluştu!


Daha sonra... bu tohum çiçek açtı!


RUMBLE!


Noah, her şeyi aydınlatırken, kızıl, altın, mavi, beyazın görkemli parıltısı ondan yayıldı ve vücudunda geniş bir Evren belirdi.


Kendini gösterdiğinde herkes tarafından görülebilir hale geldi, etrafındakiler baskı ya da dehşet hissetmedi... sadece sıcaklık hissettiler!


Bu Evren’in içinde bulunan çok sayıda galaksinin bir tarafı çoklu renklerle parlıyor, diğer tarafı ise biraz daha sönük kalıyordu, ancak bir saniye sonra Noah tüm bunları hissettiğinde, Karanlık Evren’de görülebilecek en güzel şeylerden biri yaşanıyordu.


...!


"Nihayet."


Sesi yankılandı ve duyanları büyüledi, gözleri ışıl ışıl parlıyordu ve kökeninde... dönen bir Evren görülebiliyordu!


Evrensel Diyar!


Hegemonya!


RUMBLE!


Bu şok edici değişim sadece ana bedeninde meydana gelmedi, bir saniye sonra Chronos’la birlikte Hegemonyaların çaresiz figürlerine soğukkanlılıkla bakan İlkel Yıkım Klonu da saldığı aura yavaş yavaş değişirken, görkemli renklerle parlamaya başladı.


Parıl parıl parlayarak bir anda bir Paragon’un aşamalarını geçerken, Yıkım Denizi’nde aşınan Hegemonyalar yoğun acılarının ortasında büyük bir şok içinde ona doğru bakmak zorunda kaldılar!


Bu İlkel Yıkım Klonunun göğsünde, belirli bir Kozmik Hazine, bir Evrensel Âlem uzmanının özünü aldığı için başka bir değişiklik daha meydana geldi.


Galaktik Filament Âleminden Evrensel Âleme geçerken, bu Kozmik Hazinenin kullanabileceği işlevler daha da geliştirildiğinden, sahibinin kalitesinde ciddi bir değişiklik oldu!



[Hızlı ilerlemenizden dolayı tebrikler, Usta. Yeni özellikler artık kullanılabilir durumda].


Kozmik Hazine’nin sesi Noah’ın zihninde parlak bir şekilde yankılandı.



Not: Bune herkes aşamalar atlıyor. Alem atlamak ne zaman bu kadar kolay oldu yahu.😅😅


Not: Noah Oğlum ne yapıyorsun daha 1 yıl bile olmadı ve sen çoktan... Ahh!!! Bir şey demiyorum artık suskunum.

Not: Sonunda ulaştık!!!!!! Ama durmak yokkkkkkk yola devam!!! Hedef Antik Çağ!!! Hmm bu o kadar da uzakta değil gibi görünüyor.