Bölüm 2136: Zaferin Eşiğinde! IV


"Bu büyük Quinesssence Çağı’nda nihayet gerçek bir Gerçek İmparator görebileceğiniz için sevinebilirsiniz. Sonunda bir Çağın tepesinde durmanın gerçekten ne anlama geldiğini anlayabileceksiniz!"


...!


Yankılanan kelimeler!


O kadar yankılanan ve derin kelimeler ki, görünüşe göre Gerçekliğin dokusunun yankılanmasına neden oldular, Quinessential Otorite patladı ve Noah’ın ve onun Quantum Tiranlık Tahtın’ın etrafında dalgalanırken, görüntüsü tüm gözleri üzerine çekti.


>>Bu Çağın İmparatoru olarak Otoriteniz Quinessential düzeyde artıyor!>>


>>Bu Çağın İmparatoru olarak Otoriteniz Quinessential düzeyde artıyor!>>


Ve otoritesi tamamen bundan dolayı artarken, kararlılığı gerçekten de Quinessentence ile yankılandı.


Yükselen otorite dalgaları, güçlü göründüğü kadar görkemli bir şekilde etrafını sardı.


Tacı ve tahtının omurgası göz kamaştırıcı bir parlaklıkla parlıyordu!


Görünüşe göre tahtının omurgası şok edici ve hassas bir şekilde yontulmuştu, öyle ki bu varlık...


Son derece büyük bir şeye ulaşmanın eşiğindeydi!


Çağlar boyunca çok az varlığın erişebildiği bir zaferin eşiğindeydi!


Böyle bir sahne karşısında Quantum İmparatoru ve Gerçek İmparatoriçe Katya’nın bakışları buz keserken, ikincisi elini kaldırdı.


Ve sonra... Gerçekliğin kendisi paramparça oldu!


-


Gerçek İmparator’un Koltuğuna ancak kişinin ona ulaşmasına izin verilirse erişilebilirdi.


Gerçek İmparatoriçe Katya’nın söylediği bu söz, geçmişte yaşamış bir İmparator olarak çok iyi bildiği gibi, aynı anda hem gerçekliği hem de yalanı barındırıyordu!


Karma Çağı’ndaki en yetkin Kahinlerden biriydi, zira Çorak Topraklar’da bağlı olduğu ve olacağı herkesi tanıyacak, hatta hiçbir ilişkisi olmayanlarla bile Karma hatları oluşturabilecek kadar yetkin bir Kahindi.


Onun Çağı güçle ilgili değildi, sadece Karma konusunda kimin daha yetkin olduğuyla ilgiliydi.


Ve bu konuda yalnız da değildi.


Karma konusunda o kadar korkunç bir beceriye sahip olan başka bir varlık daha vardı ki, sayısız kişiyi kendine hayran bırakmıştı.


Karma Çağı’ndaki Elysium İmparatoru!


Gerçek Karma İmparatoru olma yarışını kazanmaya en çok yaklaşan oydu ama belli bir noktada... ortadan kayboldu.


Nasıl ve neden olduğu bilinmeden, Quantum Boyut Yöneticileri’nin geri kalanı şok ve şaşkınlık içinde geride kalırlarken, bu güçlü varlık gerçekten ortadan kaybolmuştu!


Ve yıllar geçtikçe, Katya, yeterli otoriteye ulaştıktan sonra Gerçek Karma Tahtına ulaştığında kimsenin kendisiyle aynı aşamaya ulaşmadığını gördü.


O Çağın Elysium İmparatoru’nun gizemi hiçbir zaman çözülemedi ve Katya ancak gerçeği ancak yükseldiğinde öğrenebildi.


Çok uzun zaman önce başlayan Çağ döngülerinin ve yükselip, alçalan Gerçek İmparatorlar’ın... bunu ancak Atalar tarafından incelendikten sonra yaptıklarını öğrendi!


Elysium İmparatoru, Ataların belirlediği kurallara uymadı ve bu... Yükseliş Pilonu’nun Quantum Boyutunda var olmasının nedenlerinden biriydi!


Bugünkü İniş duyulmamış bir şey değildi.


Sessizce ve başkalarının haberi olmadan, Çağlar boyunca her şey kontrol altında tutuldu ve önde gelen bir İmparator’un Atalar’ın Vasiyetlerini kabul etmeme ihtimali bulunursa, ortadan kaybolurlardı!


Bu Çorak Topraklar’ın dışında, Atalar arasında pek çok şeye bakıp, bulabilen daha da korkunç Kahinler vardı.


Bazı Çağlarda, Yükseliş Pilonu aydınlanırdı. Diğer Çağlarda ise hiçbir hamle yapılmadığı için uykuda kalırdı.


Bunun nedeni Çorak Topraklar’ın hepsi için çok önemli olması ve statükonun korunması gerektiğiydi.


Bu durum, Atalar’ın uzun zaman önce Issız Mozole’yi mühürlemeyi ve Doğa Yasaları’nın etkisinden kurtulmayı nasıl başardıklarıyla ilgili sırlara ve bir Gerçek İmparator’un elde ettiği güce ve bunu nasıl kullandıklarına yol açtı...


Birinin çatlaklardan sıyrıldığı tek Çağ, henüz yeni geçmekte olan Kader Çağı’ydı.


Seçilmiş bir İmparator ya da Kader İmparatoru olmayan bir varlık, Kader Çağı’nda en fazla Otoriteye sahipti ve bu sayede... sonuçları bir Çağı sona erdiren şok edici eylemlerini içeriyordu.


Şimdi... Görünüşe göre başka bir varlık daha çatlaklardan kayıp, gidiyordu!


Gerçek Kahinler onu görmemişti.


Bu imkansız bir görevdi çünkü özellikle Çorak Topraklar’da, bir Düzensiz olsa bile kişinin imzasını gizlemesi zordu!


Yaşam imzaları Çorak Topraklar’ın Paralel Yolları boyunca bile görülebilirdi. Peki bu kişi nasıl olup da gözden kaçmıştı?


Katya’nın gözleri Taht’ın üzerindeki varlığa odaklanırken, ustalıkla parlıyordu, komutlar vermeye başladığında Gerçek Otoritesi pek çok şeyi aydınlatıyordu.


"Drakaris; Aegis ve Rose’u  Issız Mozole’ye  götür. Bu öz imzası için tüm Gerçeklikleri ve Gerçeklikler Arasındaki Sınırları tarayın... bu varlığın Ana Bedenini ve Rüya ve Avalon Boyutları’nın imzalarını bulun... aynı yerde olmalılar. Aynı zamanda, Issız Mozole’nin Yıkıma doğru ilerleme hızını artırın."


WAA!


Ondan yemyeşil bir ışık yayıldı ve sessizce başını sallayan, ışığı alan ve kısa süre sonra kaybolan arkasındaki üç varlığın önüne gitti!


"Siz altınız Niflheim, Fantasia, Elysium, Ayna, Apollyon ve Prana Boyutlar’ına dalarak, NULLITY’I yaymaya başlayın ve aynı hızla yıkıma doğru hızını artırın. Geri kalanınız... benimle gelin. Uzayın tüm çevre bölgelerini kapatın ve bize biraz yalnız zaman verin."


...!



Karma’nın Gerçek Otoritesi gözlerinin etrafında dalgalanırken, sayısız yemyeşil ipi hesapladı ve gördü.


Gözlerinin ucuyla Lilith’e ve Doğa’nın Sonu’na da bakarken, birçok şeyin birbiriyle nasıl bağlantılı olduğunu gördü. 


CONSTANTINE, gözleri tek bir varlığa kilitlenmişken, yanında göz kamaştırıcı bir parlaklık yaymaya başladı!


Gerçek İmparatoriçe Katya, etrafında dönen alan titreşirken, pek çok şey düşündü, Doğa Yasaları’nın dallarının onu tekrar bağladığını ve özlemediği bir baskının varlığının etrafına sıkıca yerleştiğini hissetti.


Tüm bunları hareket ederken, hissetti.


Diğerleri aşağı gönderildiklerinde ne yapıyorlarsa onu yapacaktı.


Zaferin eşiğinde duran böyle bir varlığı durduracaktı... bunların hepsi daha büyük bir iyilik için.


Tüm varlıkların hayatta kalması için!