It’s Not Your Child - Türkçe Çevrimiçi Oku
Yukarı Çık




6   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   8 


           
!!Uyarı:İç ses için ^ ,dıştan konuşulan içinse ' kullanılacaktır.!!
                                -Yedinci Bölüm-
Her şeyden önce parşömenin rengi eşsizdi.
Kahverengi kağıttan yapılmış diğer parşömenlerin aksine,üzerine garip bir desen işlenmiş kırmızımsı gümüş kağıttan yapılan bir parşömendi.
Kalia parşömenin yanında küçük mektuba yazılı bir kaç cümleyi okudu.
[Eğer bir zihnin varsa,bedenin hareket eder ve bedenin hareket ettiğinde zihnin hareket eder! Güven bana ve dene.Bu Derek'in dönüşüm şaheseri! -Daima Efendisi için kök salmış Derek'ten.]
Derek!
Derek Simon'dan sonraki en güçlü büyücüydü.
Aslında silah üretimi üzerinde çalışıyordu ve Veliaht Prens, onun çok ilginç sonuçlar elde ettiğini gördüğü için yanına aldığı bir büyücüydü.
Özellikle Simon için parşömen yapıyor ve aynı zamanda geeky* büyücüleri arasında deli adam olarak adlandırılmıştı.
*geeky:zeki ama anti-sosyal.
^Bu ne?^
Tam dikkatlice inceleyecek iken Simon aniden ona yaklaştı ve elinden parşömeni almaya çalıştı.
Fakat,Kalia hızlı refleksleriyle parşömeni arkasına gizledi.
Simon parmak uçlarından kayan ve Kalia'nın arkasına aldığı kırmızı parşömene bakarken nadiren utanmış olduğu yüz ifadesini yaptı.
Kalia utanmış Simon'a ilgi ile baktı.
'Kalia. Bana şunu ver. Elindeki tehlike bir şey.'
'Tehlikeli mi?Bu mu?'
'Evet,o yüzden bana ver.'
'Hmmm.'
Kalia çocuksu gözleriyle kırmızı parşömene baktı.
Sarhoşluğun sessiz ruhu bir kez daha yükseldi.
Belki uzun zamandır ilk kez bir arkadaşıyla oyun oynamak istiyordu.
Öte yandan,bunu gerçekten hiç bir şey için yapmıyordu.
Sadece çocukluğuna geri dönmek ve gülümseyip kahkaha atmak istiyordu...
'Hayır?'
'Kalia.'
Simon sert bir yüzle adını seslendi.
Kalia başını meydan okurcasına kaldırdı ve 'Almak ister misin?' dedi.
'...Sence alamam mı onu?'
'Yapabilirsen,dene.'
Kalia kaçma girişimine girişti fakat o şans çoktan kaçmıştı.
Tahmin ettiğinin aksine Simon onun yaptığı maskaralıklarla uğraşmadı.
Aksine uzun kollarıyla Kalia'nın arkasından parşömeni almaya çalıştı ama  soğuk gözlerle ona bakmaktan başka bir şey yapamadı.
'...'
'...'
Çok garipti.
Kalia yanaklarının kızardığını hissedebiliyordu ve sessizce parşömeni yerine koymaya çalıştı.
'Söylediğim gibi bu parşömen tehlikeli...Merak etmiyor musun içeriğini?'
'Parşömenin içinde ne var ?'
Simon'un gözleri garip bir şekilde parladı.
Oldukça çarpık bir gülümseme ve kuru bir sesle,'Derek onun yüksek ruhlu olduğunu söyledi.İnsanların birbirlerine aşık olup olmadıklarını öğrenebilmek için içerisinde sihirli bir büyü varmış.'
^Birbirine aşık olup olmadığını bilmeni sağlayan sihirli bir büyü mü?Nasıl?^
Kalia Simon'un sözlerini anlayamadığı için kafasını salladı.
Simon'un sesi biraz daha sinsi bir hale büründü.
'Eğer kalbinle aynı duyguları hissettiğin biriyle parşömeni yırtar isen,çok,çok küçük düşürücü bir şey olur.'
'...Küçük düşürücü mü?'
^Bu da ne?^
Kılıçtan bir şey bilmeyen Kalia Simon'un ne dediğini anlayamadı.
'Böyle bir şey hissediyorum. Simon'la olduğumla ya da onunla ilgilendiğimde kalbim her zaman geriliyor.'
'O zaman...bu aşk mı?'
Simon sözlerini papağan gibi tekrarlayan Kalia'ya bakarak sessizce fısıldadı.
'Aşk.'
Sadece bir kelimeydi ama Kalia kalbinin her bir köşesinde bir şok patlaması yaşamış gibi görünüyordu.
Simon'a baktığında gözlerinde alevlerin dans ettiğini gördü.
'Evet,arzula.Örneğin.'
Kalia'nın gözleri Simon'un dudaklarına odaklandı ve onun yaptığı gibi 'arzula' kelimesini mırıldandı.
O anda Simon yavaşça gülümsedi ve alt dudağını ısırdı.
^Neydi o?^ 
Kalia gözlerini kırpıştırdı.
Utanç vericiydi.Bedeni kendisinde olmasına rağmen kontrol edemediği bir tepkiydi.
Simon'un kırmızı dili bir yılan gibi ağzına kaçtı,dudaklarını ıslattı sonra cazip sözleri mırıldandı.
'Seni öpmek için deliriyorum,hayır,beyaz teninde kırmızı lekeler bırakana kadar vücudunun her santimini ellerimle keşfe çıkmak istiyorum.'
Simon bakışlarını Kalia'nın gözlerinden çekmeyerek konuşmasına devam etti.
'O dudakları mühürleyeceğim,sonra da...'
Gözleri keskin bir şekilde Kalia'nın dudaklarını etkisi altına aldı.
Simon onun dudaklarına bakarak ısrarla mırıldandı.
'...Bir şeyi kabaca itmek istemeni sağlayan da bu.' 
Gulp.
Farkında olmadan yutkundu ve hızla ağzını kapattı.
^ Ağzımın sorunu ne?^
Şaşırmıştı gözleri açıldı neden yutkunduğunu anlamadı.
Simon'un emdiği ve serbest bıraktığı dudaklarına boş bir şekilde baktı ve Kalia bilmeden bir kez daha yutkundu.
'....?'
Durumu anlayamadığı için şaşkın olan Kalia bu durumdan memnun görünen Simon'a baktı.
Kalia biraz rahatsız oldu,çünkü tilkinin kurnaz bir gülümseme gösterdiğini hissetti,ama aynı zamanda neden rahatsız hissettiğini bilmiyordu.
O anda olanlar Kalia için gizem barındırıyordu.
Kalia aniden ateşli hissettiğinde masadaki şarabı cam bardağa döktü ve Simon'un omzuna vurdu.
'Simon, burası vahşi bir savaş alanı değil.Lütfen bana saygı göster.Bu tür ifadeler,umm,şey...'
'Seksi mi?'
^Simon'un nesi var?^
Ne yapıyordu,neden böyle davranıyordu?...
'...Kızmaya başlıyorum.'
Zafer duygusu ile gülümseyen Simon Kalia'nın canını oldukça sıkıyordu. Simon'a gözlerini kısarak baktı ve bardaktaki şarabı tek içişte bitirdi.
'Bunu olabildiğince iyi anlatmaya çalıştım çünkü olayı açıklamamı istiyordun,ne oldu birden?'
Kulağa kirli bir şey var gibi gelmiyordu.
Omuz silken Simon ona yaklaşırken bunu söylemişti.
Sonra aniden durdu ve ciddi bir sesle mırıldandı.
'Yoksa edepsiz bir şey düşündün ve bunu mu bahane yaptın?'
'Hayır.'
'...'
'Hayır dedim Simon.'
Kalia sesini vurgularmış gibi yapıp tekrar tekrar reddetti ancak Simon buna inanmıyor gibiydi.
Söz konusu parşömen masadan düşüp yuvarlandı çünkü doğruları söylemeyen Kalia,camını düşürmüştü.
Yuvarlandı ve sanki orada olmak istiyormuş gibi Simon'un ayağının ucuna kadar yuvarlandı.
Simon parşömeni almak için hafifçe eğildi.
Sonra tereddüt etmeden camından parşömeni çıkardı ve içini açtı.
'...!'
Kalia dış görünüşüne tepki vermemişti ama içini görünce şaşırdı.
Zararsız,çocuksu bir gülümsemeyle Simon hafifçe konuştu.
'Tabi ki,bu birbirlerine duyguları olan insanlar arasında mümkün olabilecek bir büyü.Yada sadece bir kağıt parçası.Evet...Zaten önemli değil,değil mi?Kalia?'
'Ah,ah,doğru.'
Kalia şaşkınlıkla cevaplasa da,bir şekilde onun tarafından kışkırtıldığını hissediyordu.
Ama kışkırtılması için hiç bir sebep olmadığından aklındaki sahte şüpheyi kısa sürede sildi.
Simon sanki ne düşündüğünü ve hissettiğini biliyormuş gibi kıkırdadı.
Düz narin çenesine doğru bir şekilde hizalanmış ağzının köşelerinde yaramaz,yabani bir sırıtış oluştu.
'Beklenildiği gibi,General.Sizi korkutmak anormal olmaz mı?Çok basit cahil ve efsanevi Kalia'yı hiç bir şey korkutamaz.'
^...Kaç kere bunları duysam da da beni kışkırtmaya çalışıyor gibi görünüyor.'
Kalia'nın soluk yeşil gözbebeklerinde ki şaşkınlığa gururla bakan Simon,parlayan kırmızı kağıdı salladı.
'Demek bu pislik şeyi yırtmayacaksın?Halbuki zihinsel sihrin bir çeşit tepkiyi savunacak kadar güçlü.'
'...Gerçekten mi?'
Bunu parçalamamı mı istiyorsun?
Simon'un dediği gibi hiç korkutucu değildi. Sadece içinde bir yerlerde rahatsız bir duygu geziniyordu...
'Evet buna ihtiyacım yok zaten.Aslında Derek bu parşömen konusunda çok şüpheliydi. Ve bu da beni öfkelendiriyordu.Ama tam zamanında sen geldin. Birinin bunu test edebilmesi güzel olurdu,ama bizim korkusuz ve taş kafalı olan General'imiz bunu benim için yapar,endişelenmem gerekmeyecek,değil mi?'
Kalia ne kadar sert olursa olsun,seçmekten başka seçeneği yoktu.
^Or**** çocuğu.^
Simon şuan onunla dalga geçiyordu.
Oradan oraya zıplıyor,elimden almaya çalışıyordu.Bana dokunmamın tehlikeli olduğunu söylüyordu ama şu ani geçişe de bakın.
Simon çocukluğundan beri dahi biriydi.
Unutulması zor olan zarif sözleri söylemek onun için basit bir görgü kuralı idi.
Kalia'nın ona aşık olmasını sağlamak için kullandığı zengin sözcükler ve orta derecede abartılı eylemler de buna geçerliydi.
Bu faktörlerden dolayı, bazen depresif hale gelen trajik çocukluğunun hikayesi ortaya çıkmıştı.
Bu hikayede de, Ölüm Nehrini geçen genç şövalyenin kendi hüznünü yaratmıştı.
Simon'un vücudunu güçlendirmek için özel iksir -dürüstçe o kadar tatsız değildi- içtiğini fark etti.
Her şey onun satranç oyununda oynamaktı.
Ama bu sefer değil!
Kalia savunmasını güçlendirdi ve 'Hayır yapmayacağım.'dedi.
'Hmm,neden?'
'Çünkü yapmak için bir nedenim yok.'
'Ah,anlıyorum.'
Sonra yumuşak bir şekilde ona baktı ve sanki ^Korkarsan bana korkutucu olduğunu söyleyeceksin^gibi baktı.
Kalia asla başkalarına karşı bu kadar duyarlı değildi.
Onun üzerinde şaka yapmak isteyen Simon,kızgın olduğunda etrafında rahat hissettiği ve onu düşman gibi görmeyen tek kişi Simon'du.
Savunmasız davranabilirdi onun önünde ve sorun ise Simon'un bunu çok iyi biliyor olmasıydı.
^Sende zahmetli bir büyücüsün.^
Onun yüzüne bakmaya devam ederse öfkesini kaybedecekmiş gibi hissettiğinden Kalia kabaca kafasını salladı ve ona bakmayı reddetti.
O anda Simon sanki büyük bir şey fark etmiş gibi elini yumruk yaptı ve avucunun içine vurdu.Daha sonra 'Aha' diye gürültü bir ses çıkardı.
'Gerçekten aramızda garip bir şey olacağını mı düşünüyorsun Kalia?Sakın söyleme...Seninle benim aramda mı?'
Simon'un gözleri geniş bir şekilde açıldı sanki gözbebekleri ^Bu doğru olamaz.Yoksa doğru mu?'soruyor gibiydiler.
Suskun olan Kalia daha bir şey söyleyemeden Simon hemen,'Ne? Beni sevdin mi hiç?' dedi
^Huh^
Simon'un böyle tepki verdiğine inanamadı.
Kalia için Simon kardeş ve bir yoldaştan başka bir şey değildi.Hatta ölümün bir çok engelini birlikte aşmışlardı!
Düşes Helena tarafından bu duruma o kadar sıkı bir şekilde alıştırılmıştı ki,ilişkilerinin sadece kardeş-arkadaş olduğuna son derece ikna olmuştu.
Sadece bu fikri takip edersem seninle böyle kalabilirim diye diye düşündü Kalia.
'Evet,uzun bir süre boyunca gizlice bana aşık yaşıyordun.'
Simon'un söyledikleri onu son derecede kızdırdı.
'Saçmalıyorsun,Simon.'
Sesi kızgınlıkla dolu olan Kalia, Simon'un elinde gevşek bir şekilde duran kırmızı kağıdı kaptı.
'Peki bunu neden senin için yırtmıyorum?
Ve sonra tek bir hareketle parşömeni yırttı.
                                         -Yedinci Bölüm Sonu-
ÇN: Çevirmen burada bir açıklama yapmış. Bu bölümde bir kaç değişiklik yaptığını ama öyle çok büyük bir şey olmadığını söylemiş.Bu yüzden bazı cümleler değişik göründüyse gözünüze kusura bakmayın lütfen.Elimden geldiğince düzeltmeye çalıştım.İyi okumalar dilerim.

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


6   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   8 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.