Ertesi gün yine bir ilk yaşandı. İlk defa bana danışmak için bir erkek geldi sınıfıma. Birinci sınıfa gidiyor (lise 1). Yani benden bir yaş küçük. İsmi Berk Can. O kadar sevimli ve çekingen ki insanın kucağına alıp sevesi geliyor. Böyle tatlı bir şeyin ne gibi bir sorunu olabilir ki?

Zaten biraz konuşunca hemen anladım sorununu. Çok utangaç bir çocuktu. Benimle konuşurken bile yüzüme bakamıyor. Sürekli yere bakıyor veya bakışlarını kaçırıyordu. Sınıf arkadaşları sürekli onunla dalga geçiyormuş. Kız gibi olduğunu söylüyorlarmış. "Ben sadece insanlara kaba davranmak istemiyorum" dedi biraz konuşmaya başlayınca.

Kızlar bile onu erkek olarak görmüyorlar. Saçıyla oynayıp yanaklarını sıkıyorlarmış. ( Nedenini anlayabiliyorum gerçi, çok tatlı çünkü)
Değişmek istiyorum, bir erkek gibi olmak istiyorum diyor. Ben gülmemek için uğraşıyorum. Çünkü bunu söylerken bile o kadar tatlı ki... Sen hep böyle kal demek istiyorum. Ama demiyorum tabi.
...
Seansın sonunda ona bir yapılacaklar listesi hazırlıyorum.
1) Dış görünüşü değiştirmek. (Saçını daha erkeksi yapmak vs)
2) Duruşunu değiştirmek (daha dik durmak vs)
3) Konuşmasını değiştirmek ( tereddüt etmeden, cümlelerin üzerine basarak konuşmak)
4) Kendine güvenmek

Bunları yazarken vicdan azabı çekiyorum. Çünkü zaten toplumda nazik erkek yok denecek kadar az ve şimdi onlardan birini yok ediyormuşum gibi geliyor. Listeyi okuduktan sonra üzerine basa basa nazik olmaya devam etmesini söylüyorum. Kaba olmanın erkeklikle bir alakası olmadığını söylüyorum.

Umarım anlamıştır yaa umarım bir canavar yaratmıyorumdur. Son olarak tel tokadan veriyorum. Saçına takmak zorunda değilsin diyorum. Çantanda bulundursan da olur. Gözleri parlıyor. Niye insanlar bu kadar büyüttüler bu toka olayını anlamıyorum. Somut bir şey görmeyi o kadar çok istiyorlar ki görünmeyenin değerini anlamıyorlar.

Berk Can kapıdan çıkarken tereddüt ediyor.
"Şey sempai ( ayy bana sempai dedi) Yarın sabah geldiğimde bu değişim listesi konusunda yardım eder misin? Bir seans ücreti daha veririm" diyor.

Konu para olunca kabul etmemek olur mu? Yarın okula bir saat erken gelme konusunda anlaşıyoruz. Ne güzel di mi hem kendi hayalimi gerçekleştiriyorum hem de başkalarının hayalini.. he he he