Rhoslyn ve Ethan'ı taşıyan araba sorunsuz bir şekilde başkente vardı.
Yolculuk her ne kadar Rhoslyn'i yorsa da her şey daha yeni başlıyor diye düşündü. Her zamanki gibi maskesini yüzüne takarak hayatındaki her şeyin yolunda gittiğini göstermeliydi. Bu , topluma ayak uydurmanın altın kuralıydı. Kısa ipliklerle hazırlanmış yalanlarla çevrili bu toplum, sizi ancak kendisine benzediğinizde kabul edebilirdi.
Mutlu olup olmanızın bir önemi yoktu. Sadece topluma ayak uydurmalı ve ömrünüzü o şekilde geçirmeliydiniz...
---
Hiç bitmeyecekmiş gibi görünen yolculuk sonunda saraya varmalarıyla son buldu .Saatler öğle vaktini gösteriyordu. Şimdiden tüm arabalar etrafta sıralanmıştı.
Dükün arabası özel olarak onlara tahsis edilen yere park edildikten sonra, Rhoslyn Ethan'ın yardımıyla arabadan indi.
Uzun süre hareketsiz kalan bacakları ani hareketten dolayı dengesini kaybetti. Neyse ki Ethan belinden tutarak onu hafifçe kaldırdı.
''Teşekkür ederim...''
Onları bekleyen bir grup hizmetli ve önderlik yapan uşak resmi bir selamla karşılamalarını gerçekleştirdiler. Daha sonra her ikisi için hazırlanan ayrı odalara eşyaları yerleştirildikten sonra Rhoslyn biraz dinlenmek amacıyla odanın ortasındaki devasa yatağa uzandı.
Her ne kadar gizlemeye çalışsa da evliliklerinin formalite olduğunu başkentte biliniyordu. Onlar için ayrı odaların hazırlanması bile bunun bir göstergesiydi. Rhoslyn daha fazla düşünmemek adına gözlerini yumdu.
*** Bir süre odasında dinlendikten sonra Ethanın onun için seçtiği hizmetçi sayesinde üstünü değiştirdi. Bu sırada Ethanın ana saraya ziyafet öncesi önemli bir görüşme için gittiğini de öğrendi. Rhoslyn bir süre ne yapacağını düşünürken bulundukları sarayın bahçesini gezmeye karar verdi.
Yanında kimse olsun istemiyordu. Bu yüzden yalnız gideceğini söylediğinde Monad ailesine ait şövalyeler sorun çıkarmaya çalışsalar da sarayın şu anda her yerden daha güvenli olduğunu bildikleri için sessizce geri çekildiler. Yine de bu durumu Ethan'a bildirileceği bir gerçekti.
Bahçe uzaktan göründüğünden daha güzeldi. Ülkenin dört bir yanından getirilen çiçeklerle süslenmiş, yol boyunca özel taşlar dizilmişti. Bu taşların üzerindeki yıldız sembolü sarayın adına ithafen yapılmıştı.
Bir süre etrafı detaylı bir şekilde gezdikten sonra gördüğü ilk banka oturdu. Güneş hafifçe batmış, hava kararmaya başlamıştı. Ilık esen rüzgarın etkisiyle Rhoslyn burnuna gelen çiçek kokularıyla mest olmuştu.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.
